bugün

musul ve kerküğün tapusu 2. abdülhamid in üzerinedir.onun üçüncü nesil torunu mahmud sami ingiliz mahkemelerinde yıllardır hakkını arıyor.tabi ingiltere atak çıkıp musul ve kerkük ün ırağa bağlı olduğunu milletler cemiyetinde kabul ettirmiştir. türkiye cumhuriyeti de osmanlı varisini gösteren sağlam belgeler bulamamıştır.
Osmanlı varislerinin miras davasındaki temel dayanağı Abdülhamid'e "zorla" imzalatılan tüm şahsi mallarını hazineye devrettiğine dair belgenin Meclis-i Mebusan'da karara bağlanmamış olması. Zira dönemin Kanun-i Esasi'sinde hükümdarın yayınladığı tüm irade-i seniyyelerin parlamento onayına sunularak her iki meclisin de onayından geçtikten sonra yürürlüğe gireceği öngörülüyordu. Fakat Mahmud Sami'nin aile arşivlerinden aktardığına göre, ne Abdülhamid ne de halefi Sultan Reşad'ın malvarlıklarını hazineye devrettiğine dair irade-i seniyyeler parlamentoda ele alınıp karara bağlanmamıştı. bu yüzden sağlıklı bir belge bulunamamıştır.
http://www.internethaber..../news_detail.php?id=53584

edit: tamam lan barzani jr., senin olsun. al bak masanın altından uzatıyorum.
(bkz: kemal unakıtan)
82 musul.
83 kerkük.
84 washington.*
(bkz: emperyalizm)
(bkz: tarihe bakın cevabı bulursunuz)
türkiyeye ait o tapuları kıvırıp birilerine sokacak yürek kime aitse, musul da kerkük de...bizimdir.
2. abdülhamid vb vb değil.
yok tapu vb vb. tapu ile resmi sınırlar farklı konulardır kardeş. ki tapu meselesi olduğu gibi doğru yanlış girmeyeceğim.

konu tüm avrupa devletlerinin kabul ettiği wilson ilkelerine ve bu ilkelere göre hazırlandığı için hukuken geçerli misak-ı milli ile ilgili.

wilson ilkelerine göre kaybeden devletler kazanan devletlere toprak vermeyecekti.. ve kim nerede çoğunluksa yönetim hakkı onlara ait olacak yahut onların istediği şekilde karara varılacak maddeleri mevcuttu.

yani bu ne demek?
1. dünya savaşı sonrası osmanlı topraklarına saltanat dilediği kadar mondros ve sevr'i imzalasın işgal, hele hele işgalciler tarafından kalıcı sınır değişikliği hukuken ya-pı-la-maz!

bölgede sınır tartışması var ise bu ancak referandum yoluyla çözülebilir.
referandum yapılmaksızın bu bölge türk topraklarından bizzat wilson ilkelerine göre ko-pa-rı-la-maz!

bu nedenlerle bölge hukuken hala türkiye'ye aittir.

türkiye 1926 ankara antlaşması ile bölgeden çekilmek zorunda kalsa da haklarını devretmemiştir.
ırak devleti'nin istikrarlı bir devlet olamayacağını öngören türk devleti ırak'ta yaşanacak olası sınır değişikliği halinde bu bölgelere müdahale hakkını elinde saklı tutmuştur.

bugün bölgede alenen bir kürt özerk bölgesi kurulmasına rağmen bu yapı bağımsız bir kürdistan halen olamamaktadır.
geçtiğimiz yıllarda yapılan bağımsızlık referandumuna abd ne demişti? kürdistan elbet bağımsız olacak ancak henüz değil.

çünkü ırak'ın olası parçalanması türkiye'nin hukuksal olarak haklı olacağı biçimde bölgeye müdahalesi için kapı aralar.
--spoiler--

konu tüm avrupa devletlerinin kabul ettiği wilson ilkelerine ve bu ilkelere göre hazırlandığı için hukuken geçerli misak-ı milli ile ilgili.

--spoiler--

(bkz: misak-i wilson) vay be!

Meşruiyet zemini kurtuluş savaş I veren milli iradenin ortaya koydu prensiplerdir.
NOT: Misak-ı Milli'nin ulusal kaynakları Erzurum ve Sivas Kongreleri, evrensel gerekçeleri Fransız ihtilali ve Wilson ilkeleri'dir.