bugün

nostalji.
Modern çağdır.
(bkz: Ateizm)
Ego.
(Vebadan kat kat daha hızlı yayılır)
her ne pahasına olursa olsun beğenilmek.
karamsarlık.
Sınırsız beğenilmek duygusu.
sorgulamamak.
Huzursuzluktur efendim. Sebebi olmayan nerden niçin geldiği bilinmeyen derin bir huzursuzluk.
ilgi ve gösteriş.
hangi çağdayız la? neyse,, devir kötü kardeşş neolitik çağ' da böylemiydi? en azından büyüklere saygı vardı. şimdi ortalık soytarı kaynıyor. ah nerde o eski çağlar...

ayrıca;

(bkz: çağlar çorumlu)
Gerizekålılık. Eskiden gerizekâlı yoktu. O zamanlar herkes herşey çok geriydi. Herkesin gerizekâlı olduğu bir yerde gerizekâlılığın hastalık olduğundan söz edilemezdi.
Sürat..

Her seye hızla ulaşma arzusu. Gundelik islerde ve siradan hadiselerde bile Olağan seyrin sundugu itidal, sinir bozucu bir yavaslik olarak algilanmakta. Artik Her seye cok cabuk ulasabiliyor insanoglu. Bir tikla Bilgiye, bir aloyla yiyecegi seye, kucuk bir meyille her turlu pislige hizla erisim imkani var. Bilgi hicbir devirde bu kadar hizli evrilip, bu kadar rahat temas edilebilir bir alan olusturamamisti kendine.. hicbir donemde insan, bu kadar aceleyle dunyayi basina bela etmemisti. Ve her seye bu kadar hizla ulasilabilirken; her sey hicbir donemde bu kadar boktan bir hal almamisti.
tembellik.
birey olamama. toplumcu düşüncenin, insanları zombilere çevirmesine karşı koymama. bu anca birey olmakla mümkün olur.

edit: sevgili yazar, ben fakirlerin hakkı aranmasın demiyorum * iyice işçi düşmanı yaptın bizi. bundan vazgeçmelisin.

insanlar temelde birey olarak değerlidir. ve her birey kendi çıkarını düşünür. bunu inkar etmek boşuna. sen istediğin mücadeleye devam et,bunda özgürsün.

ikinci olarak, liberal bir kimse veya liberalizm işçi,patron, zengin,fakir gibi ayrımlara gitmez. herkes bireydir. bireyler hukuk önünde adil yargılanır. liberalizmde hukuk üstünlüğü tüm bireyler için geçerlidir. kategorik ayrım yapılmaz. o yüzden yok işçi düşmanıdır, patron sistemidir gibi ithamlar doğru değil. önce burada anlaşmak gerek. yoksa bu tartışmalar seviyeli olmaz.
sana birey olarak mutluluklar.

ben her zamanki gibi senin gözünde birey olamayan ''fakirlerin'' haklarını aramak uğruna bireysellik hakkımdan vazgeçeceğim, sen vicdanına birlikte bireyselliğine devam et, konu da burada kapansın.

çünkü bazen fikirlerin çözemediği şeyler vardır.
bireyin anlattığı karşısının anladığı kadardır demişler arkadaş, ne benim anlattıklarım senin vicdanından geçip bencilliğine ulaşır, ne senin anlattıkların beni işçi sınıfından soyutlayıp sınıf düşmanı patron sevici yapar.

mücadelemize farklı boyutta devam ederiz, boş koy.
kitlesel cehaleti sarsılmaz doğru zannetmek. hayvanları yemezsek proteinsizlikten kırılırız gibi. ya da hayvanları öldürüp kullanmazsak çoğalır çoğalır dünyayı ele geçirirler gibi. herkes özünde iyi ve adil olsaydı başta bunlar olmak üzere bütün o gülünç bahanelerin çöpe gitmesi işten bile değildi. öldürüp her bakımdan kullanmak için tecavüzle çoğaltılan hayvanların vücudundaki proteinin de onlara verilen yemlerden namıdiğer toprakta yetişenlerden kaynaklandığını bilmemek mesela. ya da daha kötüsü... bilip de bilmezden gelmek; çünkü işte özünde iyi ve adil bir insan olmamak...
Sahte hayat yaşama arzusu ve hayatı tek yönle yaşama uğraşı.
sosyal medyadır.
Olmadığın bir karaktere bürünüp instagramda fotoğraf paylaşmaktır. "Bilmemne kafede kankişlerimle bira keyfiiii." Babası öğrense ağzına sıçar halbuki.
bipolar bozuklukta ciddi artış olduğu söyleniyor.
umursamazlık. insanları, duyguları, çevreyi, hayvanları akla gelebilecek herşeyi.
genellikle modernizmi kabullenemeyen, çağa ayak uydurmayı beceremeyen insanların, kaçırdıkları fırsatların verdiği rahatsızlıkla diğer insanlara sataşırken kullandığı argümanlardan biri. "modern çağın hastalığı saygısızlık" der ama derdi gerçek anlamda saygısızlık değil kendisinin çürümüş fikirlerinin kabullenilmemesidir.
Zayıf olma kusursuz görünme hastalığı. Öyle ki limon toplarken bile güzel olmak zorundasin. Markete bile şık gidiyoruz.
(bkz: Eşcinsellik)