bugün

diktatörlerce gücü yıllar önce farkedilmiştir. bugünde gayet güzel kitleleri uyuşturma, aldatma aparatı olarak kullanılmaktadır.

"Bana vicdansız bir medya verin, size bilinçsiz bir halk sunayım" - Nazi Propaganda Bakanı Joseph Goebbels.
görsel
aşağıdaki uyarılarla birlikte takip edildiği takdirde, en az zararla kurtulunması mümkün iletişim kanalıdır:

- Medyanın 'suçlu' ilan ettiği her insan suçlu olmayabilir.
- Medyanın 'masum' ilan ettiği her insan masum olmayabilir.
- Medyanız patronunun iş sahasına giren konularda, çekimser ya da tarafgir davranabilir.
- Yayınlanan her hangi bir anket ya da araştırma sonucu her zaman güvenilir olmayabilir.
- Filanca hastalığın çaresi bulundu, türünden haberler uyduruk olabilir.
- Televizyonda hayvan belgeselleri bulunmuyor diyorsanız, bir de ana haber bültenlerinin sonundaki 'soft' haberleri izlemeyi deneyin.
- Gazeteniz hiçbir muhabir kullanmadan, sadece abonesi olduğu ajanslardan gelen haberlerle yaşamını idame ettiriyor olabilir. Okuduğunuz haberi diğer gazetelerle mukayeseli olarak okumaya çalışın, fark göremeyebilirsiniz.
- Okuduğunuz gazetenin internet ve kağıt nüshası arasında dağlar kadar fark olabilir
- Canlı yayında muhabire bağlanıldığında, bunun ne kadarı VTR ile ne kadarı muhabirle geçiyor ölçmeye çalışın.
- Spiker acılı haberi tebessümle, güzel haberi asık suratla verebilir; mimiklere aldanmayın.
- Tecavüz, ölüm haberleri mağdurun çıplak görüntüleriyle birlikte mi veriliyor? Dikkat medyanız röntgenci olabilir!
- 'Travestiler gene azıttı' türünden haber geniş bir özet görüntüyle mi veriliyor? Dikkat medyanızın röntgenciliği kronik olabilir.
- Medyanız şiddetten mi şikayet ediyor? inanmayın, izlettiği film ve dizilere bakın!
- Medyanız 'kahrolsun şeriat' mı diyor? Umutlanmayın Ramazan ayını bekleyin...
- Okuduğunuz ya da izlediğiniz her uzman görüş'e inanmayın. Başka bir yayında mutlaka tam tersini söyleyecek bir uzman görüş daha olabilir!..
- Medyanız dün 'kara' mı demişti? Umutlanmayın yarın 'ak' diyebilir!
- Medyanız 'az sonra spor' mu dedi? Aldanmayın sadece futbol olabilir.
- Büyük puntolarla verilişine bakıp da bir haberi önemli sanmayın, hem önemli olmayabilir ve hem de iç sayfalarda tüy kadar yer verilmiş olabilir.
- Medyanız plazadan mı yayın yapıyor? Dikkat 'Öteki Türkiye' haberleri konusunda fazla umutlanmayın.
- 5 N kuralı diye bir şey mi duydunuz? Dikkat yanlış duymuş olmayasınız!
- Tiryakisi olduğunuz yazarı uzun zamandır okuyamıyor musunuz? Sakın işten atılmış olmasın!
- Medyanız 'konunun takipçisiyiz' mi dedi... Dikkat, ihale takipçiliği yapıyor olmasın!
- Medyanız bir galibiyetle baharı, bir yenilgiyle de kışı mı getirmiş, valla takdir size ait!
- Medyanız 'vahşice', 'hunharca', 'tecavüz edilerek' mi ölüm haberi veriyor? Dikkat, özenmiyorsunuz değil mi?
- Tecavüz edilen kişinin gözüne siyah bant mı konmuş? Dikkatli bakın şeffaf ya da eğri bir bant olmasın!
- Medyanız sizin namınıza savaş ilan ediyor, itirazınız yok değil mi?

Not: Bu uyarılar, tarafımdan 6-7 sene önce yazılmıştı, bakıyorum da güncelleme yapmaya bile gerek yok; eski tas eski hamam.
toplumdaki bireylerin dünyaya, yaşadıkları ülkeye ve kendi yaşamlarına dair fikirlerinin oluşmasında rolü çok boyutlu olan; toplumdaki insanları belli bir siyasal programa yahut hakim ideolojik tona ikna etme yetisinden dolayı,egemen sınıflarca sürekli daha etkin araçlarla takviye edilen ideolojik karargahlardan birisi. kim bilir, belki de en önemlisi...

bu medya denen melanetin, belleksizleştirme ve olağanlaştırma sürecinin en büyük tahribatını genç bünyelerde gözlemlemek pek mümkün. medya ile beraber işleyen diğer ideolojik araçlarla kuşatılmış düşünmeyen; düşünmeye, ifade etmeye ve iletişim kurmaya çalıştığında birkaç on cümle ve kalıba sığınan kuşaklar, insanlığın karşı karşıya kaldığı büyük bir tehdide de işaret ediyor.

buradan aktaracaklarımız şimdilik bu kadar...
yeni evli çiftin banyoda şofben zehirlenmesinden öldüğü haberini, geride kalan yakınlarını düşünmeden, onların acısını göz önünde bulundurmadan; ' yeni evli çiftin banyo fantazisi canlarına mal oldu' diye başlığa taşıyan kuruluş..
görsel
Satılmışlığının zirvesindedir.

ülkenin ciğerine düşen bu ateşte hala survivor hala dizi hala sinema hala eğlence programı. Bu vatan hainliğidir.

Ülke yanmış bir ya da iki kanaldan takip edebiliyorsunuz düşünün..
halkın bir olguyu nasıl algıladığını ya da gördüğünü şekillendiren çok güçlü bir faktördür.
nitekim öyledir.
bir ülkeyi yöneten dördüncü güç olarak da adlandırılması mümkündür.
her daim kralın soytarısıdır.
milleti koyun gibi eğitmesinde büyük etken olan araç.
Bir mermiden daha etkilidir.
(bkz: 9/11)
Her yazarın medyası pek iyi sonuçlara götürmüyor. Az önce bir mesaj aldım çocuk garibim ağlayacam falan diyor. lütfen medyama aç karnına bakmayınız.
türkiye'de özgür olmayandır.

bülent tezcan açıklama yaparken yayın kesenler net bir şekilde orospu çocuğudur.

gerçekleri halktan sağlayamazsınız. eninde sonunda herkes öğrenecek öğrenilmesi gerekenleri.
konuyla ilgili şöyle bir fıkra var:
papa bir gün uçakla fransa'ya gider. havalimanında onu karşılayan muhabirler "fransa'daki genelevler hakkında ne düşünüyorsunuz papa hazretleri?" diye sorar. papa şaşkın bir şekilde "fransa'da genelev mi var?" diye yanıt verir. ertesi gün gazetelerde manşet: "papa uçaktan iner inmez fransa'da genelev var mı diye sordu"

medya budur; insanı vezir de eder rezil de. olaylara hangi açıdan, nasıl ve kimlerle baktığı; bunu lanse ediş şekli tüm seyri değiştirir.
joseph goebbels'in özetlediği tehlikeli oluşum.

"bana satılmış bir medya verin, size cahil bir toplum sunayım."