bugün

mecliste çalışan bir memur tanıdığımdan bildiğim kadarıyla yıllardır yapılan olay. 5-6 yıldır bu şekilde devam etmekteymiş. konuşanların çoğunun o dönem kadro alan memurların olduğunu belirtmemde bilmem sakınca var mı?
(bkz: akp ve kürt açılımı)
meclisi kandil sanmaktır. gabar sanmaktır. cudi sanmaktır. akılsızlığın, bölücülüğün ve provokatörlüğün ve aymazlığın dik alasını yapmaktır. türkiye'nin resmi dili türkçedir. mecliste ülkenin idari bakımdan en yüksek mertebesidir. bu gerçekleri bilmeyenin yeri ise yoktur orda. yurdu ise hiç yoktur.
kürtçe konuşmanın bölücülük olduğunu düşünen(düşünemeyen) bünyelerin varlığından haberdar etmiş olay. mesela biz evde kürtçe konuşuyoruz annemle. ulan evi gabar'a cudi'ye çevirdik iyi mi ? alt komşu var piskopat züleyhaların evi. keleşleri aldık oraya baskına gidiceğiz bir kaç güne kalmaz.
mecliste ingilizce veya başka bir yabancı dil konuşmaktan daha iyi olacak olan hareket.
tamamen provakasyon için malzeme toplamaktır. kürtçeyi gelirsin ortamında, eşinde, dostunda konuşursun... fakat sen gelip mecliste kürtçe konuşursan, gayet doğal bir şekilde faturayı sana keserler. ondan sonrada " vay anam kürtçe konuştuk diye hapis cezası verdiler, vay anam kürtçe konuşmak bu ülkede yasak..." diye malzemeni toplar, başlarsın provakatörlüğe... ondan sonra; "görüyorsunuz yaptıklarını! gelin dağa çıkalım, zulme karşı direnelim..."

türkiyede insan hayatının, nasıl ucuz olduğunun kanıtıdır bu...
kürtçe yasak değil ama mecliste yasak. bu nasıl bir mantık çok düşünebilen kardeşim.

camide, evde, keranede, kahvede serbest. git oralarda konuş kardeşim. mecliste konuşursan ülke bölünür. ulan ne kolaymış ülkenin bölünmesi. pamuk ipliğine bağlı sanki. kurufasulye acil yasaklanmalı. nitekim osursan ülke bölünecek sankim.

edit: bana eksi verdiniz saniyorum sizi tebrik ediyorum
bir mecliste o ülkenin resmi dili neyse o konuşulur. gayrı-resmi bir dil olan kürtçe'yi konuşmaya kalkan birisi ise, döve döve oradan indirilmeye mahkumdur. bunun adı faşizm değil, anayasaya saygıdır. kaldı ki onun orada ne amaçla kürtçe konuşacağı da gayet ortada, hala daha savunmayın... detaylı bilgi için; (bkz: leyla zana)
çok normal bir durumu anlatır. kürtçenin lanetli bir dil olmadığını, heryerde konuşulabileceğini gösterebilecek bir tavır olur. kürtlerle kardeşiz diyenlerin kardeşlerinin konuştuğu dile de saygı duymaları gerekir. lazca da konuşulabilir, arapça da konuşulabilir. vergi almaya gelince sen kürtsün senden istemez mi deniyor, hayır. meclisin o ceylan derisi koltuklarında bu ülkenin lazının , çerkezinin, arabının, türkünün, kürdünün hepimizin vergileri vardır. gerisi laf-ı güzaftır (osmanlıca boş laf anlamındadır ve kesinlikle türkçe değildir!)
mecliste türkçe konuşmak kadar doğal olmasına rağmen abartılan ve haksızca eleştirilen durum.
türkiyede insanların evlerinin içinde lazca veya kürtçe konuşmaları bile suç gibi görülürken bugün bu bir başkaldırı kıvamında meclise taşınmıştır.
ahmet türk bu davranışı mecliste ortalığı karıştırmak niyetinde olmasa ve pkkya gereken tavrı koyan bilinçli bir kürt olsaydı alkışlanacak ama bunlar gerçek olmadığından aman yine ortalığı karıştırdın dedirten gelişme.
adı üstünde türkiye büyük millet meclisi. yani neymiş? türkiye. kürtçe neyine o zaman? ana dili imiş. bazılarının anası ingiliz, bazılarının fransız. onlarda o dilleri konuşsunlar o zaman.

bırakın bu ana dili demogojisini. ana dilini gideceksin ananın dizinin dibinde konuşacaksın. türkiye büyük millet meclisinde değil.
türkiye cumhuriyetinin anayasasında belirtildiği üzere resmi dili türkçe'dir. bırakın mozaik zırvalarını, konuşma özgürlüğüne sahip zırvalarını.

edit: imla hatası.
Meclise türbanla girmek gibi kürtçe konuşmak da yasaktır.
Bu fiili yapanlar, anayasa aykırı davranarak suç işlemişlerdir.

Türkiye radyo televizyon kurumunda, kürtçe kanal olması ile karıştırılmaması gereken durumdur.
sıra geceleri benzeri bir meclisle gayet normal durum. kürtçe birçok içli ve güzel şarkılar da dinlenilebilir.
(bkz: saz meclisi)
(bkz: ya ebemize sövüyorsa)
kıh kıh kıh.
anayasa ihlalidir.
bu fiili gerçekleştirenleri uzaya fırlatmak gerek buraları okuyunca!. çanakkale'de mücadele verenleri anımsayınız! onların arasında türkçe bile bilmeyenler vardı?. yahu kim hangi dili konuşursa konuşsun neden zorumuza gidiyor? bu ülke hepimizin, kardeşiz demiyor muyuz? o zaman neden kardeşimize gocunalım? güçlü bir türkiye istiyorsak insanlarımıza güvenmeliyiz!
anayasaya aykırı bi davranıştır, hatta yapan kişiden yola çıkarak amacın yapıcı değil, kışkırtıcı olduğu da söylenebilir, buraya kadar hepsi anlaşılabilir söylemlerdir, benim anlamadığım anayasaya göre mecliste kürtçe konuşmak neden yasaktır, hangi yılda hangi gerekçeyle anayasaya koyulmmuştur, hangi olumlu gelişmeleri sağlamıştır? ülkenin kuruluşunda emeği olan bir milletin dilinin mecliste konuşulmasının gerekçesi nedir?
(bkz: biri bana anlatsın)
ebemizi çok seviyoruz ve ona meclis kürsüsünden küfredilmesini istemiyoruz.

kesin araya ebemizi karıştırıp söver bunlar.
kötü icraattır.

ebem aradı az önce, eğer bana sövdülerse hakkımı helal etmiyorum onlara, yazıver sözlüğe dedi.
bırakın kardeşim anayasadan maddeler okumayı. orası devletin meclisi değil, milletin meclisi.( en azından sözde! ) anayasa devletin dilini belirler, milletin değil! devletin dili resmidir, milletin değil! herkes istediği yerde istediği dili konuşur. burda sorgulanması gereken konuşan değil, konuşturmayandır. öyle trt de kanal açıp, diyarbakır'a erzurum'dan miting elemanı taşımakla, artislik yapmakla olmuyor bu işler.
anayasaya aykırı mıdır değil midir bilinmeyen durum. gerçekten bilen açıklasın.

efendim şöyle ki; ırkçı olmayan herkes bir şekilde kürtlerin varlığını kabul etmiş durumda. bu konuda hemfikiriz sanırım. ayrıca ortaya ısıtıp ısıtıp sunulan kürt sorunundan da hepimize gına geldi türkü kürdü olarak. kimsenin bu durumdan memnun olduğunu sanmıyorum. kürtleri sevmemek başlığında belirtilen üzere kimse genellemeler üzerinden bir yere varmaz. varmamalı. esas suç, esas hata budur.

ama ahmet türk'ün bu yaptığını ben mantığıma sığdıramıyorum. sonuçta burası "türkiye", dili de türkçe. şimdi şöyle bir durum var, tamam kürtlerle olan sorunun hepimiz çözülmesini istiyoruz, ama kimse bunun "yahu istedikleri olsun tamam, bağımsızlıklarını ilan etsinler madem" şeklinde bir çözümle olacağını düşündüğünü söylemesin bana. mecliste kürtçe konuşmak nedir? bunun temelini atmaktır bir nevi. sen içinde yaşadğını ülkenin, vatandaşı olduğun ülkenin dilini yok sayarak bu konuşmayı başka bir dilde yapamazsın mclis üyesiysen. çünkü sen orada her ne kadar belirli bir kısmı temsil ediyor gibi gözüksen de asıl amaca bakarsan türkiye'yi temsil etmek için varsın. bu kendi içinde bir çelişkidir.

mantıksızdır.

ve nihayetinde provokasyon kokar. kürtlerle alakalı hiçbir derdi olmayan insanı bile gerim gerim gerer. aradaki uçurumu daha da arttırmaktan başka bir işe yaramaz.
ana dilimizin türkçe olduğunu unutan kişiler tarafından yapılan harekettir.
Hicbir dile karsi degilim ki olan da sacmalar herhalde ama bir mecliste herkes ayri dili konusursa nasil anlasip birseyler cozulebilir dedirten bir durumdur. Dunyanin hicbir yerinde gormedigim bir durumdur. Gerci Avrupa toplulugu ve Birlesmis milletler toplantilarinda cevirmen kullanilmakta ama bunun ekstra yuku ozellikle avrupa toplulugunda hisedilmekte ve yeni cozumler uretilmesi dusunulmektedir.
trt'nin anayasaya aykırı olduğunu belirttikten sonra yayını kesmesine neden olan, kimi çevrelerce bir özgürlük hareketi ya da demokratik bir hak ya da muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için gerekenlerden biri ya da bölünmenin altyapı çalışmaları. hepsi diye bir şık yok ama.
artık hiç bir şeye şaşırmamam gerektiğini bana bir defa daha hatırlatmış olaydır. artık milletçe herşeyi kanıksadık sanırım, Allah daha beterlerinden korusun.