mono'nun Formica Blues albümünden 1997 yapımlı şiir tadında şarkısı.
aynı zamanda great expectations filminin bitiş soundtrakidir.

şöyle ki;

The stranger sang a theme,
From someone else's dream
The leaves began to fall
And no one spoke at all
But I can't seem to recall
When you came along

Ingenue,
Ingenue,
I just don't know what to do

The tree-lined avenue
Begins to fade from view
Drowning past regrets
In tea and cigarettes
But I can't seem to forget
When you came along

Ingenue,
Ingenue,
I just don't know what to do

Ingenue, I just don't know what to do
hayat mono'dur ya da stereo'dur..farketmez..her durumda üzer sözleri ve süzer baştan aşağı hayatları....feci'dir...ancak sadece üzücü demek yetmez...
yağmur, şemsiyesiz yürüme hatta koşma tutkusu, yalnızlık, adım başı dökülen yapraklar, sonra kış...sonra beraberlikler ve bahar ve yaz...sevgiler
aşk, şehvet, doruk...sonra yine paldır küldür aşağı düşmeler, yine yalnızlıklar, yağmurlar ve yağmur olmaya özenen göz'sel detaylar...sonra yine(...)
dedim ya...mono ya da stereo, fark eylemez...her an'ın şarkısı...

vokalist Siobhan De Mare öyle bir söyler ki; fısıldar gibi söyler, dokunur gibi söyler, sevişir gibi söyler..."üzerken teselli de edebilirim" der...sanki...

not: Ingenue, fransızcada saf ve temiz kız demek imiş...
ve şarkı buradan hissedilebilirmiş http://www.youtube.com/watch?v=KoTtZGJi27k
loopa sardıran parçalardan biri. bıktırmıyor.
anormal etkileyicilikte bir eser... ecnebi usulü arabesk...
(bkz: empyrium)
great expectations filminde dinleyeli 10 seneyi bulmasına rağmen vazgeçilmeyen mükemmel mono şarkısı.
aynı zamanda eski baharat kız emma bunton ın da seslendirdiği şarkı. hatta albümüne de adını vermiş bu şarkı.
(bkz: ingenue)
harika bir mono klasiği. arada özlenesi, aranıp, bulunup dinlenesi şarkı. hafif bi sızlatır niyeyse...

But I can't seem to recall
When you came along

But I can't seem to forget
When you came along
the stranger sang a theme
Yabancı şarkı söylüyor
from someone else's dream
Başka birinin rüyasından
the leaves began to fall
Ayrılıklar düşmeye başladı
and no one spoke at all
Ve hiç kimse konuşmuyor
but i can't seem to recall
Ama geri çağıramayacağım gibi
when you came along
Yanına geldiğinde

ingenue
saf kız

ingenue
saf kız
i just don't know what to do
Ne yapacağımı bilmiyorum

the tree-lined avenue
Üç şeritli bulvarda
begins to fade from view
Manzara solmaya başlıyor
drowning past regrets
Geçmişin pişmanlıkları boğuluyor
in tea and cigarettes
Çayda ve sigarada
but i can't seem to forget
Ama unutamayacağım gibi
when you came along
Yanına geldiğinde

ingenue
saf kız

ingenue
saf kız

i just don't know what to do
Ne yapacağımı bilmiyorum.
ingenue
saf kız
normal bir anınızda yamultacak, duygusal bir anınızda hüngür hüngür ağlatacak potansiyele sahip güzel eser.
bizim gibi arızalı kişileirn çok sevdiği hatta fanatik olduğu ama çoğu kişinin bilmediği bir şarkıdır. arızalı olduğumuz konusunda haklıyım, çünkü bizim gibi kafadan sakatlar genelde hep aynı tarz şeyleri sever, life in mono da buna en iyi örnektir.
mononun bildiğim ilk ve tek şarkısı*. hüznün güzelliği.
aç aç aç. sonuna kadar aç sesini. dünyanınkini kıs. ve kapat gözlerini. geçici kör ol.
geçmesin isteyeceksin!

bir paranteze yerleşip, orada hüzünleneceksin (...
http://www.youtube.com/watch?v=kScygkG_qjk
eger bir film için yapılmak istenseydi yahut bir film için düşünülseydi heralde başkası bulunamazdı.

bir kadın düşünün. beraberinde büyük bir esrar tasıyan, bilinmezliğe dogru akan
çok etkili bir müziğe,düzenlemeye,sözlere ve yoruma sahip bir eser.

ruhları titreştirir,

verdiği ilhamla şiirler yazılır.
aklıma gwyneth paltrow'u getiren efsanevi şarkı.yeniden aşık olurum.
bu arada karının adını yazana kadar canım çıkıyor.
sevişirken dinlenecek şarkılara bir numaradan girmesi lazım.. böyle londrada misal , yağmur yağarken..
yağmurda kanatlanmak gibi bi şey bu parça.
her dinlediğimde gözlerim doluyor nedensiz bir şekilde. hoş parça bana göre çok duygusal.
"i just don't know what to do" sözlerinin altında derin manalar yatar hele o söyleyiş...
great expectations filminin harika soundtrackı. masalsı bi havası vardır. yok böyle şarkı yok böyle ritim.
takıntımdır.
fransızca saf temiz kız anlamına gelen ingenue kelimesinin ayrı bir güzel telaffuz edildiği şarkıdır. dinlerken bunalıma sürüklendiğinizi farkedebilirsiniz. hüzünlü bir hayatın sountrack'i olabilir.
Sanki, başından sonuna John Barry'nin The Persuaders (bizde; kaygısızlar) adı ile oynayan 1971 yılı dizi filminin müziğinin yansıması gibi.

https://www.youtube.com/watch?v=SbA7q3AVYyQ