bugün

insanların birbirlerine geçen emeği.
hakki isminde herhangi bir Allah'ın kulu.
halk * arasında yaygın bir inanış olarak, allahın affetmeyeceği günahlardandır.

bu yüzden helalleşme gibi bir durum uygulanmıştır.
ne b.k yersen ye kul hakkı yeme!
asla af edilmeyecek tek günah.
Günümüzde çoğu kimsenin siklemediği ama öbür tarafta ödeşileceğine inanılan haklar bütünü. Affedilmesi Allah'a bağlı olmayan tek günah. Bu tarafta helalleştin helalleştin yoksa s....tın
banka hortumlayanların, mafyalık-çetecilik yapanların, rüşvet yiyenlerin umursamadığı şey.
gerçi hakları yenen kulların da pek önemsediği yok ya bunu, o da ayrı bir yara. hayat sırlar dünyası ndaki kadar toz pembe değil. allah ın verdiği aklı kullanıp, hakkını bu dünyada da aramalı kul. aksi halde sürekli hakkını başkaları yer ve kendisi de enayi mertebesinde hayatını idame ettirir. tevekkülü bilmek gerekiyor.
Kuran-ı Kerim kulun manevî hukukunu o kadar muhafaza eder ki, müminlere su-i zannı (müminin hareketlerini kötüye yormayı),başkasının hatalarını araştırmayı ve gıybeti yasaklamıştır...
maksat muhabbetin babası: "oğlum bak her boku ye ama, sakın kul hakkı yeme"
"neyle gelirsen gel kul hakkıyla gelme" diyormuş tanrı
yaratıcının asla affetmeyeceği suç. affedilmek için hakkı alınan kişiden özür dilemek gerekir.
ALLAHIN AFFETMEYECEĞiNi KESiN BiR ŞEKiLDE BELiRTTiĞi GÜNAH.
allah'ın affetmeyeceği büyük günahlardandır.bir diğeri allah'a şirk koşmaktır.
düşündüğünüzden daha ince hesaplanacak olandır..
(bkz: mizan)
(bkz: dedikodu)
bu kapsamda cümle alemin bill gates ile "köprü"de karşılaşacağı inancındayım. *
işbu entry özürüm olsun, itip mitmesin.
bu durum çok önemlidir . kul hakkı dedik değil mi . yanlış olmasın sonra bak . şimdi kul hakkı başkasının olan şeylere izinsiz hoş olmayacak şekilde kendine göre yorumlamak yada uygulmaktır.
şimdi bir örnek vereceğim ama bizim kafamızda binlerce örnek vardır. mesela birisinin parasını almak ,çalmak , yada birisine iftira atmak vb.vb. işte bunlar değil sadece ağalar beyler hanımlar . keşke sadece bunlar olsaydı. bunlardan uzak durmak o kadar kolay ki. bunlar bizim gerek kanunlar gerek örf adetlerimiz üzere sakındığımız hoş bakmadığımız meseleler.

öncelikle kul hakkından kaçınmak için herşeyi ama herşeyi bütün düşüncelerimizi süzmememiz daha sonrasında gerçekleştirmemiz gerekir . benim bahsettiğim işte ahanda örnek veriyorum .
örnek 1-
--öğretmensiniz. umreye gitmeye karar vermişiniz. sizin üstlerinizden izin istediniz olmadı. okullar tatil halbuki. okula boşu boşuna gidip geleceksiniz belli bir müddet. gidip yalandan rapor aldınız gittiniz. alın işte kul hakkı. tüm türkiye cumhuriyetinin hakkına girmiş olabilirsiniz.

örnek 2-
--nişamlandınız . telefonla görüşeceksiniz doğal olarak nişamlınızla yada kız arkadaşınızla . normal hatla konuşsanız pahalı olacak . sizde gittiniz öğrenci hattı aldınız . öğrenci değilsiniz fakat . ama öğrtenci tarifesi ile görüştünüz. alın işte kul hakkı . oparatör şirketini kandırdın da ha hakkı kandırabildin mi.

örnek 3-
--bir kişiyi kullandığınız parfüm kokusu yada sigara yada başka bir koku ile istemeyerekte olsa rahatsız ettiniz . alın size kul hakkı

örnek 4-
--imamsınız. size kul hakkını soran kişilere kul hakkını hakkı ile anlatamdınız . alın size kul hakkı.

örnek 5-
--dolmuşçuya emekli yada gazi parası verdiniz. alın size kul hakkı.
örnek çok olur . hele buün neler yaptı bir düşünelim bir bir .sizde benim gibi beşinciden sonra saymak istemeyeceksiniz.

(...........................................................................)

kim olursa olsun (dünyanın en zengin en güçlü en önemli yada en önemsiz olduğunu sandığın insanı dahi olsa ), başkasının hakkını düşünmediğin an kul hakkına girmiş olursun . vesselam .

bir yaşanmış olay :

said in hocaları said deki değişik tavırların ve diğer arkadaşlarına nazaran daha farklı oluşunu merak ederler . çünkü said in hareketleri ve konuşması çocuk olmasına karşın bir alim uslubu oluşu hocaları tarafından görmezden gelinmez. ve hocaları bu said in ailesini ziyarete gider bu farklılığı görmek için . yolda bir adam a rastlarlar . yoldaki adam ın önünde sığırlar vardır ve sığırların ağızları birer bez parçası ile bağlanmıştır. alimler sorar;

--bu hayvanların ağzını niçin bağladın diye

adam cevap verir.

-- hayvandır .olur ya bir komşunun yada birinin malını yerlerse o insanların hakkına girersem haram yemiş olurum der.

hemen kim olduğu sorulduğunda anlaşalır ki said in babası dır bu kişi vede said in nasıl olurda böyle alim edası ile gezdiği anlaşılır .

dikkat ettikten sonra sığırın bile ağzı bağlanıyor yani. kaldı ki biz günde kaç kişinin hakkında gıybet yapıyoruz da kendi ağzımızı bağlayamıyoruz başka husus tabi.

not: şimdi e bir kere biz bunları yaptık şimdi ne olacak dersen tüm insanlık için dua etmen senin iyiliğinedir paşam . sen kul hakkından sakın . niyetini temiz ve büyük tut tefekkürün ü yap gerisini allaha bırak .

seyreyle mevlayı neyler ne eylerse güzel eyler . kahrı da hoş lütfuda .
- ne bu tripler ne bu havalar lan.
+ cool hakkımı kullanıyorum olm.
- cevab veremedim.
Vaktiyle bir derviş, nefisle mücadele makamının sonuna gelir. Meşrebin
usulünce bundan sonra her türlü süsten, gösterişten arınacak, varlıktan
vazgeçecektir. Fakat iş yamalı bir hırka giymekten ibaret değildir. Her
türlü görünür süslerden arınması gereklidir; Saç, sakal, bıyık, kaş, ne
varsa hepsinden. Derviş, usule uygun hareket eder, soluğu berberde alır.
- Vur usturayı berber efendi, der. Berber dervişin saçlarını kazımaya baslar.
Derviş aynada kendini takip etmektedir. Başının sağ kısmı tamamen kazınmıştır.
Berber tam diğer tarafa usturayı vuracakken, yağız mı yağız, bıçkın mı
bıçkın bir kabadayı girer içeri. Doğruca dervişin yanına gider,
başının kazınmış kısmına okkalı bir tokat atarak: - Kalk bakalım kabak,
kalk da tıraşımızı olalım, diye kükrer.
Dervişlik bu... Sövene dilsiz, vurana elsiz gerek. Kaideyi bozmaz derviş.
Ses çıkarmaz, usulca kalkar yerinden.
Berber mahcup, fakat korkmuştur. Ses çıkaramaz.
Kabadayı koltuğa oturur, berber tıraşa başlar. Fakat küstah kabadayı tıraş
esnasında da sürekli aşağılar dervişi, alay eder: 'Kabak aşağı, kabak yukarı.'
Nihayet tıraş biter, kabadayı dükkândan çıkar. Henüz birkaç metre
gitmiştir ki, gemden boşanmış bir at arabası yokuştan aşağı hızla üzerine
gelir. Kabadayı şaşkınlıkla yol ortasında kalakalır. Derken, iki atın
ortasına denge için yerleştirilmiş uzun sivri demir karnına dalıverir.
Kabadayı oracığa yığılır, kalır. Ölmüştür. Görenler çığlığı basar.
Berber ise şaşkın, bir manzaraya, bir dervişe bakar, gayri ihtiyarî sorar:
- Biraz ağır olmadı mı derviş efendi?
Derviş mahzun, düşünceli cevap verir: - Vallahi gücenmedim ona.
Hakkımı da helal etmiştim. Gel gör ki, kabağın bir sahibi var.
O gücenmiş olmalı!
Hikâye böyle... Ama hayat da böyle... kabağın sahibinin en affetmediği
şeyin kibir ve kul hakkı yemek olduğu umarım hep aklımızda kalır. (alıntı)
yenebilen bir şey.
Şehitlerin dahi affedilmeyen günahıdır. Fakat Allah (cc) şehitler üzerinde hakkı olanlar ile şehitleri , hesap gününde helalleştireceğini söylemiştir. Bu helalleşme , hakkını helal et bak o da senin dinin ve vatanın için can verdi şeklinde olmayacak zannımca. doğrusunu allah (cc) bilir yine. Rahmetim gazabımı geçmiştir diyen bir yaratıcı , mizan gününde ya hak sahibinin cezasını azaltarak , ya da tamamen affederek onları helalleştirebilir. Kendisinin * gazabından yine kendisinin rahmetine sığınma düsturunda olan müslümanlar için düşünce bu yöndedir. Dediğimiz gibi doğrusunu Allah (cc) bilir. Kul hakkından kaçan topluma sahip olmamız dileğiyle.
yediğin oranda yanacağın hadise.
herşeyden önce kul hakkı demek ahlak demektir, etik demektir.
din ile bağdaştırmak, karşılığında ödül ya da ceza beklemek zorlayıcı sebepleridir. fakat bu gibi zorlayıcı sebeplere bağlı kalmadan, sadece kendi vicdanıyla kul hakkı gözeten kişide gerçek ahlak bulunur.
(bkz: bu yüzdendir ateistlere olan sevgim)
marketlerin üzerine yattığı kuruşların benim nazarımda adı.
yaradan'ın affetmeyeceğini bildirdiği tek suç. düşünün eğer siz, sizi yaradan'a karşı küfre bile girseniz affedebiliyor ama onun en aciz kulunun bile hakkını yeseniz affetmiyor. ve yüzde 99 u müslüman olan bu ülkede kul hakkı yiyenler özellikle de dini sömürerek kul hakkı yiyenler yine müslümanlar tarafından baş tacı yapılıyor. ahmet kaya söylerdi güzel güzel bu ne yaman çelişki anne.