bugün

bir erkek sevdiceği için, uğrunda mürekkep yalar, kelimeler kifayetsiz kalsada duygularını kağıda döker. vazgeçemediğimiz duygusal, romantik, varlıklar olmalarına rağmen, kadınların şair olamaması, erkeklerin duygularını anlamadıklarındandır dedirten durum.
(bkz: halide edip adıvar)

hamiş: tabii ki şiir yazdığına inanmayacaklar olacaktır. bunun için bakınız; http://www.antoloji.com/siir/sair/sair.asp?sair=7153

geri kalan her şey için mastercard.
en güncel antitezi için:

(bkz: birhan keskin)
doğrudur. şair olabilirler ama efsane olamazlar. en azından şu ana kadar çıkmadı...
kadının acısı erkekler anlatır, çünkü yine o kadını anlatamamaya iten erkektir. kadının adına erkek yazar, hakkı yoktur bu topraklarda konuşmaya, eğer doğduysa büyük bir kentte belki vardır bir şansı. o şans da okuyup kendini kurtarması için verilmiştir, şair olması için değil.

bu ülkede kadın olmak şair olmaktan daha zordur.
kadınların aslında daha duygusuz olduklarından kaynaklanır. ama korkuyorum ki dediklerimin aksini ispatlamaya çalışacaklar, uğraştıracaklar beni.
Kadınların derin varlıklar olduğunu düşünürüz. iyi de neden? Çünkü kadında bir temel bulamayız da ondan. Oysa kadınlar, satıh(yüzey) bile değildir.

Friedrich Nietzsche *
olamamasından kasıt kaliteli eserler çıkaramayan bir şair ise tespit doğrudur. bir gerçek vardır ki çok iyi şiir okurlar.
(bkz: şiir gibi kadın)
aşçılar ve düşünürler erkek olurlar. kadınlar düşünmek yerine düşünüleni düşünmekle uğraştığı için, ne şair olabilmişler ne de felsefeci.. ilginç...
(bkz: anna ahmatova)
şiir yazmanın cinsiyeti olmaz, şiir yazmak duygu ile alakalıdır.
Yine bir kendini üstün gören erkekler safsatası..
Hayır yani bıkmadılar mort edilmekten..
illa meşhur bir şair mi olunmalıdır? derim ben buna..
O halde bilinmeyen erkek şairler de şairden sayılmaz değil mi?
Sanırsınız ki yazan bütün kadınları,erkekleri tanıdılar,test ettiler onayladılar..
Heeey allahım ya..
Ki bence eğer bunu ileri süren bir erkek şairim diyorsa kesinlikle şair değildir,öyle sandımcıdır..Hakikaten şair olan şair böyle saçma salak tezlerle ilgilenmeyecektir,zira kafası sanat ışığıyla çalışmaktadır..Önyargıya önyargı olayı birader..
erkek gözüyle kadını algılamaya çalışıp, algılayamamaktır.

hadi anladık sistem erkek, devlet erkek,hukuk erkek..
sorması ayıp edebiyatta mı erkek ?
--spoiler--
genellemedir. *
--spoiler--

kadın ve erkek. ikisinin de duyguları var. kadın, daha çok hisleri üzerinde kafa yorup bunları sorgularken; erkekse kadından ilham alır, kafa yorması daha çok kağıt üzerindedir, hoşa gidecek kelime dizimleriyle. kadının kafası karışıktır genelde; bir rayına oturtup yazıya dökemezken içini; erkek daha nettir, yazıya dökebilir zihnindekileri.
Kadından şöför olmaz diyen maço zihniyet cümlesi.
karşılıksız seven bir erkeğin yazdığı şiiri, ve o şiirde anlattığı sevgisini herkes anlayıp toplum kabullenirken. bir kadın şaiirin, bir erkek için üstelik karşılıksız seviyorsa duygularını kaleme dökmesini, kimsenin anlamamasıda bu durumu etkiler..
(bkz: kime göre neye göre kime göre neye göre hoppa)
(bkz: lale müldür)
öğrenciler can yücel'e sorar:
-can bey neden kadınlar şiir yazamaz?
üstad cevap verir ?
- ne bilim lan biz s...mizlemi yazıyoruz.
genellemedir. ve tüm genellemeler gibi yanlıştır.
ayrıca;
Nilgün marmara
gülsüm akyüz
gülten akın
elizabeth bishop
shel silverstein
maya angelou
emily dickinson

bunlar sadece gözüme çarpanlar, arasam eminim daha bulurdum.

son olarak;
nietzsche'nin bahsettiği daha doğrusu iğnelediği kadın kendini yüzeyselleştiren, toplumda yalnızca doğum yapma ve hizmet etme görevi olduğunu düşünen, tek tasası nasıl göründüğü vb. olan, dost olmayı bilmeyen köle denmese de kendi benliği içerisinde köle kalmış kadındır. böyle buyurdu zerdüşt'ten alıntı yaparsak;

"köleysen dost olamazsın, uzaksan dost olamazsın.
kadın da pek uzun zaman köle olarak saklandı. onun için kadın dostluğu bilmez. o, yalnız aşkı bilir. kadının aşkında sevmediği her şeye karşı haksızlık ve körlük vardır. kadının bilinçli aşkında bile ışık yanında karanlık, yıldırım ve baskın vardır. kadın henüz* dostluğa elverişli değildir. kadınlar, henüz* kedidirler veya kuşturlar. olsa olsa inektirler. kadın henüz* dosluğa elverişli değildir fakat erkekler, söyleyin içinizde kim dostluğa yeteneklidir?

ah ey erkekler!.. sizin ruh cimriliğiniz ve yoksulluğunuz.. dostunuza verebildiğiniz kadarını ben düşmanıma verebilirim.
arkadaşlık var, dostluk da olmalı.
Zerdüşt, böyle buyurdu."
kadınlar şiir gibi yaşamak için sadece çabalarlar. erkekler şiir gibi yaşayamayacaklarını bildikler için sadece dile getirirler.
öyle bir olurlar ki; bunu iddaa edenlerin dibi düşer efendim. kimi kadın gözyaşını mürekkebe çevirir de kağıda döker... işte o an bu iddaanın havaya karıştığı andır...
kadınların zaten kendileri şiirdir. erkekler ise sadece onları kağıda döker. hee , bazı kadınlar aynaya bakarlar ve kendilerini yazarlar. ama genelde kadınlar aynaya makyaj yapmak amacıyla baktıkları için çoğu fark etmez o şiiri.
(bkz: hadi be ordan)
(bkz: sylvia plath)
kadınların şair olamaması, bütünüyle anlamsız görünen tüm iyi şairler erkektir önermesinin saçmalığına delalet eden (bkz: gülten akın), (bkz: hayriye ünal), (bkz: melek arslanbenzer) (bkz: birhan keskin) böylelikle kendisi aracılığıyla sahih bilgiye ulaşılmasının olanaksız olduğu apaçık olan yüzeysel bir saptamadır.

ama kadınlıkla şairliğin bir zihinde buluşturulmak istenmesi neden zor görünür, buna bakılabilir. (ben sadece kendi tanıdığım, yakından tanıdığım kadınlara bakarak söz alıyorum, yani aşağıda yer alacak her "kadın" ya da "kadınlar" kullanımı sadece kendi tanıdığım kadınları işaret edecek)

kadın bilinci dünyaya yapışıktır yoğun alışveriş tutkusu, yeni çıkan nesnelere karşı her vakit diri olan dikkat, insan ilişkilerini yönlendirme, nesnelerin yerlerini saptama tutkusu gibi belirgin işaretleri olan bu dünyaya yapışık olma hali şiirin oluşması için gereken uzleti, geri çekilmeyi olanaksız kılar. (bu özellikler bir erkekte daha belirgin varolabilir. elbette anlamsız bir genellemeye gerek yoktur, ben kendi hayatıma giren tüm kadınlara bakarak onların bilinçlerinin dünyaya yapışık olduğunu söyleyebilirim, ama doğrudan tanımadığım, durumlarına tanıklık etmediğim, tepkilerini değerlendiremediğim diğer kadınlar için bunun böyle olduğunu söyleyemem. her kadın aynı biçimde davranmıyor olabilir. hatta bazı erkekler, bazı konularda daha kadınsı bir performans sergileyebilir.) kadın kendi gerçekliğini doğrudan hayatın içinde görünür kılmak ister. oysa şiir bunu çok dolaylı biçimde yapacaktır. kadın kime sesleniyorsa doğrudan ona seslenmek ister ama şiir belirgin bir muhatabı olduğunda bile ona doğrudan seslenmeyi başaramayabilir. muhatabı tarafından anlaşılması garanti değildir. kadın kendini dünyanın gerçekliğinde konumlandırmak ister. şiir ise bütünüyle dünyadan geri çekilmeyi gerektirir, hayatın içindeki tüm konumlardan şiirin süresi boyunca vazgeçilmelidir. bir nevi şiir denebilecek sözün kıvama gelebilmesi için o sözün şairin varlığında kilitli kalması, açık edilmemesi gerekir, şair geri çekildiği yerde kimseye açık etmediği sözü, sözün doğasına uygun bir formla buluşturma çabasına girer. işte tam bu noktada erkek kadın doğasının belirgin özelliklerine bakılır, bir kadının bir sözü çok iyi söyleyebilmek için hayattan, dünyadaki konumundan bir süreliğine feragat etmesi olanaklı mıdır? sözgelimi bir anne, bir şiiri yazabilmek için bir süre anne değilmiş gibi davranabilir mi? kadın yazacağı şiirin gerektirdiği bilinç durumunu gösterebilmek için bir erkeğin aklını yansıtabilecek kertede kadınlığını soyunabilir, ama kadınlığını ancak o kadar soyunabilir, kadınlığını bütünüyle sıyırıp bir kenara koyamaz, ama bir takım erkeklerin günü geldiğinde erkekliklerini, insanlıklarını soyunup hiçlik makamına ulaştıklar yahut ulaştırıldıkları görülmüştür. (bkz: hallac-ı mansur)

ayrıca şiiri sadece bir duygulanım aracı olarak görenler, şiiri yazabilmek için tek gereksinim duyulan nesnenin duygu olduğunu düşünebilir. aksine bir duyguyu olabildiğince derin verebilmek için o duygudan uzaklaşmak, duygusuzluğa yakın bir çıplaklık gerekli olabilir. bildiğim kadınların hiçbiri duygularını soyunamıyor. aksine en gereksiz bir anda bile fazladan giyindikleri duyguları, tepkileri kendi çıplak gerçekliklerini ulaşılmaz kılıyor. bir kadına ulaşmak mümkün müdür?
güncel Önemli Başlıklar