bugün

her nerede yaşıyor ve yaşatılıyorsan al dinle lan:

http://www.youtube.com/watch?v=90pPrXaHMSY

alo josef k?

şu an ağlıyorum biliyor musun?

bu laikçilerin hiçbiri yoktu o zamanlar en yoğun online sayısı 30'du hey gidi be...
hepimiz küçük tatlı minik müslümanlardık...
sözlükten uçmadan önce bir zirvede tanıştığım kasılmaktan kemikleri kırılacaktı neredeyse aman o ne hava o ne gaz öyle yarabbi, piano imalatı üzerine okuyordu sanırım yada piano çalıyorum demektense '' viyanada piyano okuyorum hajııı yaa '' dediği için ben öyle anlamış olabilirim. acayip itici bir adamdı yani öyle böyle değil...
hala en yakın arkadaşlarımdan biri. buradan kopup "en iyi olma" yolunda ilerlediği işine daha çok odaklandığından beri öyle. bir gün birçokları farkında olmadan methiyeler düzecek kendisine.
ikinci nesil silik yazar (moderatör).
bir zaman sozlukle yatar sozlukle kalkardi bu kuzu. simdilerde ne yapiyor allah bilir. ama ozledim ben bu kuzuyu be. * *

gozlerim dolu dolu oluyor
sen burdan cekip giderken
icimde bir ozlem uyaniyor
ellerim kuru kuru duruyor
resmini alip bakarken
ozledim ozledim seni ben
franz kafka nın depresif karakteri. mutsuz, umutsuz ve hayata dair tutunamayan karakterdir.

(bkz: şato)
(bkz: dava)
ilk albumunu 1979 yilinda cikarmis olan iskocyali post punk grubudur. funk ve disco ritimlerini sarkilarinda guzel islerler. en bilindik sarkilari sorry for laughing. Franz Ferdinand'in etkilendigi gruplardan bir tanesidir.
teee 2007'nin nisaninda radyo uludag'da klasik muzik yayini yapardi. radyo ekraninin fonuna da konak meydaninin goruntusunu koyardi gicik. izmir'e gidesini getirirdi insanin ama ekrana yazilanlarin da okunmasini zorlastirirdi. ahhh ahh azizim, o guzel geceler eskidendi cok eskiden...
omru boyunca mutlu olmasi gereken kuzum. *
aranan adam, keşke geri gelse diye beklenilen, yazarlığı şahsından öğrendiğim insan. ayrıca izmir aşığıydı.
birilerini sözlükten attırdığını sanmış, üzgün olmadığını söylemiş. yok canım, onlar eskidendi! herkes anladı da bi sen anlayamadın bunu!

sonra attıramadığını anlayınca silmiş entryyi.

not : şimdi ne ulusözlük ne de içindekilerin seni ilgilendirmediğine dair bissürü şey anlatırsın, daha önce de defalarca anlattığın. biliyoruz canım, biliyoruz!
çok zeki bir arkadaşımız; ama insanları aptal yerine koyması hiç hoş değil:
ilgi: (bkz: #5053538)
zamanında beni moderatör yapmadı ya da yapamadılar şimdi bir ahh çekse ben burda yıkılmadan durabilirim. bakayım aa valla da yıkılmadım.. *
müzik bilgisi üstün olan kişilik buradan sesleniyorum kendisine;

markasiz: ya siktir et birader, gel sen bize castrato'yu tanımla da kendimize gelelim.
(bkz: aman allahım josef k falan)

aylar sonra ilk defa gördüğüm rumuz, mütebilmemne oldum çok.

evet bayağıdır sözlüğe girmiyorum ne var yani.
bir hastalık vardır; genellikle popüler kültürde yasanır, bir insana cok ilgi gösterir onu sımartırsanız ve verilen ilgiyi bir anda cekerseniz kıcı başı dagıtır... mazallah depresyonuydu, agresifleşmesiydi peşi sıra gelebilir sana bana saldırır prim yapmak için. kaseti yeni çıkan manken gibidirler. tehlikeli ama komik.

(bkz: alihan ın ajdar ı dövmesi)

tanım: ismail yk nın k sini bana anımsatan yazar.
sözlük ile ilgili eleştirilerini dikkatli bir şekilde analiz etmek gereken yazar.. sonuçta haksızlık payının neredeyse sıfır olduğunu görebilirsiniz..
seyirci.
(#4700746)

yazar. *
kendisini guru'ya benzetmem totaliterlik olarak algılanıyorsa oha demek düşüyor bana da. açın bakın bugün ekşi'yi, guru'yu totaliterlikle suçlayanlar sözlüğün içine edilmesinden en fazla rahatsızlık duyanlardır bugün.
ayşe yarman'ın bu haftaki konuğu. zall'ın ontv röportajından sonra bir röportaj da o vermiş. nedir bu abi ya, '14 şubat yaklaştı kendime en taş hatunu arıyorum millet beni anlasın tanışalım haftası' falan mıdır?

- sözlüğe geri döndüğünüz konuşuluyor bu günlerde.
- (gülüyor) evet, döndüm.
- (başka imalarda bulunuyorum) dönmek nasıl bi duygu?
- (gülüşüyoruz) hakkınızda atılıp tutuluyor.
- ne diyorlar mesela, ne yapıyorlar?
- (elini şakağına dayıyor) guru'ya, wondrous'a benzetiyorlar. totaliterlik yapmışız güya yazarlara.
- sizce nasıl bir yönetim şekli vardı siz varken?
- ben yazar ayırmadım. emek verenlere karışmadım. isyancılar vardı onları temizledim.
- böyle bir vizyonunuzun olması hangi mercileri rahatsız edebilir?
- (elini izah etmek için kaldırıyor) ya bi kere eski moderatörseniz hakkınızda her şey söylenebilir. boş dolu her türlü eleştiri gelebilir. siyasi görüşleri değerlendiriyoruz zannediyor yazarlar. bu konuda sözlükte çok sıkıntı var.
- yönetimin bu konularda topa tutulması sizce de normal değil mi?
- (onaylıyor. şakacı) elbette. ama bakın bir işi kontrol eden devreyle işi yapan devre arasındaki çekişme arada kalanlara çok zarar verebiliyor. şimdi hiç duymadığım şeyleri duyuyorum. gitmem iyi olmuş. viyana'da olsaydım sınıf başkanı bile seçilmezmişim. bunlar beni hayal kırıklığına uğratıyor.
- peki sözlüğün bu hale gelmesinde bu rehavetin etkisi olduğu görüşüne ne diyeceksiniz?
- (şeyini düzeltiyor) doğru bi düşünce. şimdi yazarları umursamıyan bir sözlük havası var. benim sildiğim entrynin yüzde birini silmiyorlar. vizyonsuzluk hakim. bu ülke ferdi babaların, ismail yk gibi adamların para kazandığı bir ülke (bu kısım demet evgar'dan)
- son bi sözünüz var mıydı?
- beni 'alo josef k' başlığında şahin k'yla bir araya getiren yazarın sonunu hiç iyi görmüyorum.
- teşekkürler..
- ben teşekkür ederim.
aamed meemed haytalık yapmasaydı da silmeseydi. gidişi sessiz oldu ama gümbür gümbür geliyor. evine hoşgelmiş yazar kişisi.
kendi yazdıklarından ve kendisine yöneltilen eleştirilerden anladığım kadarıyla, sözlükteki okumadan yazan - bunun bir sonucu olarak da doğru düzgün yazamayan adam sayısının bolluğundan şikayetçi bir yazardan tek farkı, eline moderatörlük şansının geçmiş olmasıdır. bu yüzden moderasyonun tek kriterinin "formata uygunluk" olmasından rahatsızlık duyan, yazar kalitesinin arttırılması için farklı önlemler alınması gerektiğini düşünen biri olarak kendisine "onu sildin, bunu sildin, adaletsiz davrandın" diye yüklenilmesini doğru bulmuyorum.
neden derseniz, aynılarını, belki de daha fazlasını başka bir sözlükte yaptım zamanında. kalitesiz, seviyesiz entry giren, ona buna ayar vermekten aldığı haz için sözlüğe giren, karşısındakine saygısı olmayan adamları birer birer soğuttum, çaylak yaptım, sildim. tabi bundan sonra insanların özgürlüklerini kısıtladığım, heveslerini kırdığım söylendi. nickimin altı entrye doyamadı. bir süre mücadele ettikten sonra kırılan benim hevesim oldu. çünkü bu bahsettiğim kesimin uyarmakla, cezalandırmakla, silmekle bitmeyecek kadar fazlaydı sayısı. diğer yandan moderasyondaki arkadaşlar "doğrusun, haklısın, devam et" derken benim yaptığımı yapmaya fena halde çekindiklerini gördüm. ben moderatörlüğü bıraktım, o sözlüğü bıraktım, uzun süre yazmadım, sonra zamanla etliye sütlüye karışmadan, sinirlenmeden yazmayı öğrendim. bundan memnun olduğumu söylemiyorum, sonuçta ortada bir başarısızlık var ama en azından kendimi yıpratmayı bıraktım. sanırım josef k da aynı şeyleri yaşadı ve kendisi için, yazmak istediği gibi yazacaktır bundan sonra.
karismayayim diyorum ama ayten alpman sesiyle havasina suyuna tasina topragina suslenen memlekete goz atinca mudahil olma geregini duydum.

sahsim adina diyebilirim ki josef k donemi basarili bir donemdir. cunku josef k akordu belli idi. bam teline basarsan tokmagi kafana indirir ama bam deline basmadan diyologa gecersen gayet yapicidir.

bam teli nedir? gayet deve bir sekilde sen benim entryimi nasil silersin diye feryat figan etmektir mesela. atese benzin dokmektir.

kendisi hamdolsun beni bayagi caylak etmistir. hakli yahut haksiz. kimi zaman evet ben hata yaptim diyerek cezasini geri cekmistir.

ama ne yazik ki vakti zamaninda inonu'nun dedigi a'dan z'ye herseyin bozuk oldugu sozlukte
kendisi gunah kecisi olmustur.

siyasi gorusler kimseyi baglamaz ve her turkiye cumhuriyeti vatandasi kendi siyasi gorusunu olusturmakta hurdur. isterse neden nicin oldugunu hiyartoluk yapmadan aciklayabilir.

provakasyonun girla gittigi ciktim sazan avina sarkisiyla avciliga cikan zamane deyimiyle troll ama ozturkce dallama vatandaslarin oldugu biliniyor.

dusunen insan bagirmaz aptallar ise slogan atar dusturuyla hareket edersek sen bunu nasil dersin diyen humakalar surusu masallah burda girladir.

hele ki kendisi gorev yaptigi sozlugun anasinin yedi bayram itildigi zamanlardaki durumu dusunun.

kendisi ise simdi gunah kecisidir.

bu adam gunahsizdir demiyorum ama bu belirsizlik ortaminda mertce sagi solu belli olarak dikilmistir.

kaypaklik yapmamistir.

isine ciddiyetle sarilmistir.

simdi -ismi ben mahfuz kalsin modun- zinani olayi patlak vermeden yaptigim uyariyi cok ucuyorsun mulayim diyerek samanaltina gommemistir. benim zinani olgusu ucup ucmadigimi gordunuz sayin cok bilmis mod.

sikayet varsa adam gibi arastirmistir.

ama kisinin gunahlari gundeme gelir ve mercek tutarak buyutulur. sevaplari ise aman sen de diyerek unutulur.

ben sahsen gordum kendisini sahsen ve sevdim de kendisini. ama sahsiyetle kisinin performanisini ayri ayri degerlendirecek bir birikime ve gorus acisina sahip oldugumu bilirsiniz.

suclu o degildir. suclu bu sozlugun mahvolmasina sebep olan vizyonsuzluktur. benm bildigim birsey vardir malina sahip olmayanin malini yerler esegine sahip olmayanin essegini sikerler.

herneyse..

bir baska degil bambaskaymis benim memleketim yahu....
iki kelimeyi bir araya getirip mantıklı cümle kuramayan, bunun yerine "bsg" "ne içtiysen aynısını istiyorum" "tutmayın küçük enişteyi" gibi bakınızlar verip kendilerini eğlendiren güruha savaş açmıştır. bir nevi malsavar eski moderatör. yeniden hoşgelmiş. keşke yeniden moderasyonda görev alsa..