bugün

bir türlü tam olarak bir istencin getirisi olarak göremediğim tuhaf hadise.

faşistlik diyeceksiniz ama kendi ırkına mensup insanları da yaftalıyor.
bölgesel faşizanlık desen adam komşusunu yaftalıyor.
bireysel faşizanlık desen yaftaladığı tutumları kendisi de sergiliyor.
tamamen ilkel benlik getirisi desen katılmıyorum çünkü içinden geldiği için değil, başkaları da yaftaladığı için yaftalıyor.

iki üç tane doneyi eline alıp, çıkıp birilerini yaftalamak cahilliğin saldırganlık boyutu olsa gerek.
(bkz: beni kategorize etme)
Türkiye bu kategoride bir numaradır. giydiğiniz renkler bile yaftalanmanıza sebebiyet verir.
milliyetçi birisine göre her zaman ona katılmazsanız komünist,
komüniste her daim katılmazsanız faşist veya satılmış,
muhafazakara göre dinsizsinizdir. işler böyle.
şu ana kadar pek çok sosyal psikoloji deneyinin ve tabii ki sosyal psikoloji filmlerinin, kitaplarının konusu olmuş hsatalık.

ve evet, maalesef var böyle bir şey.
simsarlığın sinirlendirme ve yufkalama salatalığıdır.

yani saçmalığın daniskasıdır.
yüksek egodan kaynaklanır. bir tür "bak o tü kaka ama ben değilim" deme yoludur. genelde yaşamayıp yaşayanları izleyenlerin yaptığı saçmalıktır.
hastalığa sahip olanlar-olmayanlar şeklinde bir sınıflandırma yapılmasına imkan sağlayan önerme. anlaşılan; bu hastalıktan kurtulmak mümkün değil.
yüksek ego ile "bak o tü kaka ama ben değilim" diyen insanoğlu, kendinde de bu tür "kakalıkların" olduğunu ya bilmiyor, ya da ölümüne çelişiyordur kendisiyle.
belli bir sınıftan çıkan insanın ihtiyacından doğan hastalıktır... sınıf atlama çabaları esnasında geliştirmiştir bu olumsuz özelliğini..

oysaki sınıflandırılsa da sınıflandırılmasa da her insan her şeyi yapabilir nitelikte nankördür.
sözlükteki yazarların pek çoğunu* ele geçirmiş hastalıktır.
hergün yüzlerce başlık açılıyor. pek çoğu insanların kendilerinde olmayan, olmasını istediği, olanın nasıl hissetiğini bilmediği özelliklerle ilgili vurucu başlıklar.
aitlik hissiyatı, yalnızlık korkusu ve güç arzusu sonucu oluşan illet..