bugün

Bartın'ın şirin tatil Kasabası
(bkz: inkumu)
harika kıyısı ve kumu olan bartının tatil cennetidir ama inkumu denilir ki bu cehalettir.
denizi hemen derinleşmeyen, * uzun bir sahili olan küçük,sakin ve güzel tatil yöresi. amasra'ya da yakındır. amasra, bartın, inkum kuşbakışı bakıldığında bir üçgen oluştururlar.
almanya-rusya savaşlarından uzak şirin bir tatil kasabası.
her yıl birinin boğulmasıyla adını hatırlatan mekan. evet plajı çok hoş, altın kum ama dalga öldürüyo işte.
en güzeli yolu aslında. o kadar büyüleyici bir yolu varki asla hafızalardan çıkmaz. huzurlu, ağaçların yollara dökülen dalları, ortada buluşan aşık ağaç modelleri ve birde müzik varsa hafiften, cenneti yaşarsınız yol bitinceye kadar.
güzel bir tatil kasabası. ama havası sanki bir garip. niyeyse giden mutlaka bir kaç gün hasta yatıyor.anlamadım gitti.
bundan 5 sene önce tekrar gitmiştim, arada pek fark bulamadım değişim açısından fakat gidip görmek yada konaklamak isteyenler için üzerine yazılacak rehber olabilecek seviyede bir şeylerim var gibi:

ulaşım'la başlayalım:

bartın şehirler arası otobüs terminalinden bartın merkezine geliyoruz ve buradan bindiğimiz inkum belediye otobüsleri* ile inkum'a doğru maksimum 20 dakikalık bir virajlı tepeden aşağıya doğru akan yeşil bir yolculuktan sonra aşağı iniyoruz.*

beldenin coğrafyası :

şehrin tepeden inen tek girişi ve çıkışı var. bu yüzden şehri sahil şeridini sağ taraf ve sol taraf olarak düşünebiliriz girişten itibaren. yaklaşık 2 taş çatlasa 3 km'lik dümdüz bir sahil şeridinden oluşuyor ve en olarak düşünürsek de kumsal, arkasına yol ve onun arkasında arkalanmış 3 sıra evler.

http://galeri.uludagsozluk.com/g/inkum/

konaklama :

inkum'da bir tek otel bulunmakta o da sunset inkum otel. burası biraz concon mekanı diyebilirim. cebi dolu olan kodomanlar ve hatuncukların tercih ettiği bir mekan. genç iseniz ama restoranın tuvaleti beleş beyler, tuvaleti ziyaret edilirken bir gidip göz gezdirilebilir içerde ne var ne yok. onun dışında bolca pansiyon, kişiye ait sezonluk evler, bir adet ücretli camping alanı ve belediyenin tahsis ettiği ücretsiz camping alanı mevcut. bir de hacettepe üniversitesi'nin hidroloji araştırma ve geliştirme labaratuarı adı altında devletten ödenek alıp içinde labaratuar felan bulunmayan çok lüks bir konaklama yeri var en güzel yerde. fakat hacetttepe mezunlarına ve okul bünyesindeki memurlara hitap ediyor sadece. zaten genelde boş yer bulmanız zor.

konaklama açısından ailenizle gidiyorsanız oteli seçmenizi pek tavsiye etmem. evler yada pansiyonlar çok tuzlu değil. arkadaş ortamı yada genç bir tayfayla gidiyorsanız kesinlikle tercihiniz çadır olsun. çadırın kumsala kurulmasına jandarma* izin vermiyor fakat belediye'nin tahsis ettiği yer önceden çadır deneyiminiz varsa fena değil.

pansiyon yada ev tercih edilecekse şehre indikten sonra sol uça doğru yürüyüp hatçe teyze yada şeytan kemal adlı bu konuda artık tekel olmuş iki kişiyi sormanız gerekecek. şeytan kemal'e ait kiralık yaklaşık 50 daire bulunmakta inkum'da hatçe teyzenin de pansiyonu var. yalnız hatçe teyzenin yanına 3-4 erkek gidip de sakın oda istemeyin girer girmez vemeyyycem diyip sizi salar.* yanınıza bir büyük yada bir bağyan alın. bu yazının uzun süreler burada kalacağı düşünüldüğünde şeytan kemal'e ulaşamazsanız* da kızını sorun, artık yavaş yavaş evleri kızına devretmeye başlamış.

deniz :

deniz'in sağı solu pek belli olmuyor. bildiğin hırçın karadeniz işte. gece suya girmenizi, özellikle alkollü kafayla pek tavsiye etmiyorum çünkü akşamları çok dalgalı oluyor. gündüzleri ise ayağınızın yerden kesilmesi için çok fazla yürümeniz gerekiyor fakat genelde su güzel ve sıcak. şezlong'a felan para vermeyin yatın adam gibi serin havlunuzu. esnaf çok çakal, sizi yontmak için yer arıyacaktır.

yemek ne yenir :

çadırda kalıyorsanız büyük ihtimal sabah kahvaltısını poğça simit, akşam yemeğini de mangal'la geçireceksiniz. ev yada oda kiraladıysanız evde yiyeceksiniz. oteli zaten geç. restoran olarak karadeniz pidecisi var sol tarafta 2 tane. onlardan biri tercih edilebilir. ucuz* ve fena olmayan pidelere sahip. sağ tarafta da rakı balık yapabileceğiniz kaliteli bir balık restoranı* bulunmakta. çok temiz ve elit kesime hitap eden bir yer bu yüzden biraz tuzlu gibi.

gece hayatı :

beldede bir tane bar bulunmakta. o da çamaltı diye dandik 3. sınıf bir yer. cumartesi geceleri dışında bir doluluğu pek yok. olay cumartesi gecesinde. onun dışında temmuz sonunda yeni düzenlenmeye başlanmış kültür festivali var 3 günlük. kumsalda küçük bir sahne kuruluyor. şarkılar söyleniyor, şarkıcılar geliyor falan.

tavsiyeler:

kavgaya bulaşmayın lakin küçük yer jandarma hemen anında bitiyor. esnaf üşüşüyor. yerli halkın yabancıya hiç tahammülü yok. yerli gençler ve belli bir kesim delikanlıyım, her şeyi ben biliyorum ayaklarında. her horoz kendi çöplüğünde öter hesabı. sert olduklarını sanıyorlar fakat anca konuşurlar siz hareket yapmayın bırakın konuşsunlar. tatilinizi rezil etmeyin.

çadırda kalın. sabahlara kadar için, mutlaka mangal yapın, denizin tadını çıkarın. cumartesi akşamı bara gidin ama sarhoş olan arkadaşınıza hakim olun.

ankara'lıların akın ettiği bir yer özellikle haftasonları inkum. yerli halktan çok küçük işlerinizi bu diğer tatilcilerle halledin.

mutlaka bir kere gidin, o kumda yürüyün ve denizine girin. *
şükela bir yerdir, kafa dinlemek rakı balık için bire birdir.

Anılarım depreşti sözlük yazmamak lazım.