bugün

görsel
iç güveysinden hallice diye bir laf ya heh tam öyle hiçbir dilde karşılığı yok sadece bize çzgü dibin bir üstü.
otururken ucuk cikariyorum.

az once hissettim ucuk cikacak.
inişli kalkışlı.
Bugün de ösym nin sitesinde yattık.
Hızlı geçiyor. Para dayanmıyor.
insan her daim eksilebilir mi? Eksilerek geçiyor.
sürünerek.
işe git eve gel işe git eve gel.

sıkıntıdan saçlarımı mora boyatacağım diye çekiniyorum.
görsel
Birkaç sene önceye kıyasla çok iyi. Depresyonum tümüyle bitti nasıl oldu bilmiyorum terapi veya ilaç hiçbiri olmadan. Üniversitemi hala bitirmedim. Bilmiyorum bitirsem mi. Devam etmek istemediğim bir alan. Aşçılığa başladım bir italyan restoranında. Benim için çok iyi fırsat ve çalışmak benim için çok kafa dağıtıcı. Kendi tezgahımın ve tüm kontrollerin bende olması, taktir görmem ve gelecekte işsizlik gibi bir problemimin olmayacağını bilmek çok rahatlatıcı. işlerin böylesine iyiye gideceğini sanmıyordum.

Önceden geçmişi düşünüp çok düşürürdüm kendimi ama geçti bitti bu da iyisiyle kötüsüyle genç yetişkinlik evresinin bir parçasıydı diyorum. Kafam çok rahat. kaygısız ve kötü şeyleri düşünmeden yaşamak harika.

Kötü şeyler yaşanıyor ve bunu sürekli düşünmek o şeyi daha da kötü ve karmaşık, içinden çıkılamaz bir durummuş gibi düşündürüyor. Aslında çok düşünmemek ve özeleştiri çizgisini aşmamak lazımmış. Her şey bir şekilde iyiye doğru gitti benim için kendim ve potansiyelimden vazgeçmek aslında beni dibe götüren şeymiş. Bazen çok da düşünmeden tek bir adımla başlamak her şeyi yavaş yavaş yoluna sokuyor.
bekliyor, bekliyor ve de bekliyorum.
“nasıl oluyor? vakit bir türlü geçmezken, yıllar hayatlar geçiyor…”
Tükenip bitmesini bekleyerek...
görsel
görsel
lafta yaşıyorum *
Kuşkusuz onu izleyerek. Hayatıma, yaşayıcısı olmaktan ziyade ve ancak ona tanık olabilmekle katılabiliyorum. Bu sitem veya kötümserlik yok, aksine minnet var; çünkü ya bunu bir de yaşıyor olsaydım... Rabbim edilgen eylemi nesne motivasyonu olarak yaratmasının yanında aktif eylemi, onu eylemekle yüklendiğini sanan özneye, tanıklık ettiği devinimden edindiği edim ağrısını biraz olsun yatıştırsın diye uyuşturucu olarak yaşam sepetinde sunmuştur. Oda parfümünü içtim kazara. Bardağa koymuştum buharla yayacağım diye, maalesef bu neymiş diye içtim. Şeyleri içerek öğrenirim. Mesela; alkol, sigara ve diğer birkaç şeyi yıllardır içiyorum, çünkü henüz kendilerini öğrenemedim.
Şu aralar yoğun ama çok güzel. En büyük derdim soğuklar. Derdini dediğinizi duyar gibiyim
Anlamları biriktirmeye çalışarak... Fakat ne mümkün! Bir sonuç, büyük resmi görebilmek... Cevap asla evrende değil; çünkü sınırına erişecek ne zaman ne imkan var. Merkeze dönmeye ve en küçüğü incelemeye çalışan bilim insanlarının motivasyonu da bu galiba. En azından başarabilecekleri umudu var. Yalnız onlar da açıklayamadıkları bu küçük yapının sırları karşısında eziliyorlar. Canlıyı oluşturan atomun içinden, nasıl kendini tanıyan ve anlam arayan "Ben" çıkabilmiş? Farkettiler ki bunu asla tam anlamıyla başaramayacaklar. Ben de onlar gibi cevabını bildiğim; ama asla kavrayamayacağım o soruyu düşünerek hayatımı geçiriyorum: Ben neyim? Hiç. Koskoca ve küçücük bir hiçlikten oluşan bir hiç. Hayat mucizedir ve her yeni günde bu mucizeyi deneyimleyerek geçirmek kadar inanılmaz bir şey yok. Gülmek ve ağlamak ne kadar doğalsa; bilmek ve anlamak da o kadar fantastik, hepsi bu. Sırrı çözdüm, diyenin alnını karışlarım.
çok şükür bok gibi.

şaka lan olana şükrediyoruz gördüğümüz taytlı götlerden kaçıyoruz böyle şeytan sikenlerle mücadele etmekle geçiyor.
geçiyor derken? nasıl ya sizinki geçiyor muydu?
herkesin mi psikolojisi bozuk olur bir ülkede arkadaş?

psikolojisi bozukların arasında kimseye karışmadan işinde gücünde mutlu bir şekilde yaşayarak geçiyor benimki.

arada zorluyorsunuz beni de bozmaya çalışıyorsunuz ama yemezler, içinize çekemezsiniz beni.

psikolojimin bozulmasına bile zamanım yok benim aq.
Fena değil. Merak edene özelden detaylı bilgilendirme yaparım.
Şu ara güzel. Evden çalışıyorum. Turknet var. iş film dizi oyun dortgeninde takılıyorum.