bugün

kışın buz gibi yatağa girip soğukluğu bütün vücutta hissetmek .
çok sevdiğiniz insanın,gözlerinizin içine bakarak gülümsemesi.
Annemin tarhana çorbası, mutluluk budur.
ummadığun birinden, ummadığın bir anda gelen kısacık bir mesaj.
ege orman vakfına 2 adet fidan bağışında bulunmaktır.
alabilene mutluluk veren şeylerdir .
çok mu küçük diye sormadan geçemiicem sözdür.
her şeyi ayarlamış, kahveyi de alıp koltuğa, tv'nin karşısına kurulmuş iken kumandayı yanınıza almadığınızı farketmek gibi umut sarıkaya tipi bir mutsuzluk anında, kumandayı koltuğun sol üst tarafına koymuş olduğunuzu fark etmektir.
çaylakken yazar olduğunu öğrenmek.
girdiğiniz bir entry sebebiyle bir sürü hanım yazarın sizi msj'a boğması... tabi ki bir art niyet beslemiyorum fakat, erkek yazarların mesaja boğmasına tercih ederim...
genelleme yapmamak lazım ama şöyle bişi var.

(bkz: boyu değil işlevi önemlidir)

tercih etmem gene de, o ayrı.
sokakta yürürken kaldırım taşlarının çizgilerine basmamaya özen göstermektir.
her şeyi bir kenara atıp, hiçbir şey düşünmeden müzik dinlemek.
şahane bi dostla gidip önce sakızlı türk kahvesi içip tavla oynamak, yenilince aleni çeşit naz ve kıllığı yapmak, her koşulda kinder sürprizle şımartılmak, saatlerce konuşmak, tüm derdini dökmek sonunda gırgıra bağlamak, günün finalini sinemaya gidip çıkışta "anaaa gece yarısı olmuş ya lan" demek. *
tanımadığınız birinin size gülümsemesi.*
otobüsün tam önünüzde durması.*
bir dönemler şöyle mal bir huyum var; tanımadığım insanların isimlerini tahmin etmeye çalışıyorum, normal bir insan evladı olarak da takdir edersiniz ki tutturamıyorum! arkadaşlarım da yine normal bir şekilde benimle makara yapıyorlar..
yine böyle devam eden günlerden birinde arkadaşlarımla parkta oturuyorum, biraz uzakta da 3-5 tane velet top oynuyor. bir ara çocukların topu ayağımın yanına kadar geldi,
o andan itibaren topu almaya gelen çocukla aramızda geçen diyalog;
ben: şşt! ibrahim, gel al lan topunu.
çocuk: geldim abi.
b:nasıl geldim? adın ne lan senin?
ç:e ibrahim dedin ya zaten abi.
b: la.. lan bi dakka! adın ibrahim mi şimdi senin?
ç:evet abi.
b:lan olm doğru söyle bak s.kerim! adın ibrahim mi gerçekten? (çocuğun yakasına yapışmış, silkeliyorum)
ç:ya abi bıraksana beni, napıyosun?

dışses: ..derken çocuğun yaklaşık 20-30 metre uzaktaki, topu almasını bekleyen arkadaşlarından birinin ağzından şu cümle dökülür.
çocuğun şişko arakadaşı: lan iboo! top alıp gelsene lan, ne konuşuyon amına koyim!

çok büyük bir olay değil ama zaten başlık da hayattaki küçük mutluluklar değil mi?
radyoda sevdiğiniz şarkının bir anda karşınıza çıkması hem de başında olması, geri gelen elektrik, kar yağınca tatil olan okul haberi, sevgilinizin yatağında o evde olmadığı zamanlarda yastığına sarılıp, kokusunu içinize çekerek uykuya daldığınız o an.
gecenin bir vaktinde, evin bir kosesinde yarim paket sigara bulmak.
din dersinden 100 almak , kopyayla veya kendi bilginle. haram yada helal.
hoşunuza giden bir entrynin sahibinin girdiği son entry'nin altında kendi entrynizi görmek. yolda yanınızdan geçen biriyle kaderin sizi daha önce karşılaştırıp karşılaştırmadığını merak edersiniz ya işte o merakı azaltır bu durum.
çikolata*
yoğun bir günün ardından eve gelmek ve koltuğa serilip niğde gazozu içmek.
mesainin bittiği an
barajda yüzmek.
bir iki biradan sonra arkadaşlarınla beraber saçmalığın sınırlarında dolaşmak.