bugün

(#18213208) hoşgelmiş küçük hesap adamı yazar. *
aziz dost. muhterem insan. okulun bana kazandırdığı en değerli şeylerden birisi ve onun bana hediye ettiği elektro gitar sayesinde unutulmaz şahıs.iyi ki var o ya. iyi ki yazar olmuş, hoş gelmiş. * *
yeni başlayacak olan üniversite eğitim hayatında sonsuz başarılar dilerim kendisine. umarım ikimizinde yüzünü kara çıkarmaz.
(bkz: ezandan rahatsız oluyoruz/#20870961)
gece gece feci bir biçimde kahkaha atmama neden olan yazar.
"müslümanlar benim kul hakkıma giriyor ama olmaz ki böyleaeaeğğğ..."
tamam kardeşim. sen de hakkını helal etmezsin olur biter. nedir yani bu sıkıntın.

aaa du bi dakka. aklıma ne geldi. sen ateistsin di mi yaa. neyse artık. *
ateist olmayan onuncu nesil yazar. ezan konusunda göt korkusuyla hareket edenlere onların anlayacağı şekilde konuşmuştur.
tantuni tarikatı müridi yazar kardeşimiz ayranı köpüklü yeşilliği bol olsun.
(bkz: #21743946) entrysi ile iyi güldürmüs yazardır.sagolsundur.
Karslı yazar. Hayat hikayesini bastan anlatmaktan hic bıkmaz, onunla dalga gecen fareyi bile tanıyoruz artık. *
adam te kalkmış mersinlerden gelmiş buyurmuş. zatı muhterem misafirimiz sevdim kendisini iyi çocuktu. ha bi de ben 45 yaşında birini beklerken gencecik filinta gibi delikanlıyı görünce şaşırdım. adam günlük tutuyor ya özendim sıkı tutmuş bi de. son olarak başarılarının devamını diliyorum.
yasit oldugumuza inanamadigim, ictenligiyle kendini sevdiren yazar. montunu da verdin kisa kollu gomlekle durdun o sogukta, sirtimda 3 mont vardi o ara yine aldim nasi kotu bi insanmissam demek ki. * iyi ki geldin, hep gel.
önce sebilimsi bişi sanarak ilgili entrylerde yazar olduğunu öğrendiğim kişinin nicki. sevimliymiş anlaşılan.
taa mersin'den ankara'ya zirve için gelmiş içten yazar.

zirve başlığına yazdıkları olsun, zirvede ettiği muhabbet ve seviyeli tavrı olsun gönlümde taht kurmayı başarabilmiş, paçasından samimiyet akan güzel insan.

ankara'ya tekrar geldiğinde görüşmeyi istediğim dost yazar.
kendileri hamster babası.
zirveden sonra nickaltına bir şeyler yazmak istediğim ama unuttuğum yazarus familyasından.

abi bak bu adamda şöyle bir olay var; karşısındaki kişi bir konu hakkında konuşuyorsa; bu adam ondan daha da bilgi olsa bile o konu hakkında sonuna kadar dinliyor. yemin ediyorum mükemmel bir özellik keşke bende de olsaydı.

ayrıca bölümdaşımın yazma kabiliyeti çok iyi, takipteyiz...

aradan zaman geçti ama yazmak istiyorum: zirve günü biraz hüzünlü duruyordu gibime geldi, umarım canını sıkan bir durum yoktur.

mersinde yaşamasına rağmen* sevdim bu adamı.

unutmadan çukurova,adana demirspor'ludur!
Cep telefonun içindeki küçük cinler başlığı ve entrysi ile güldürmeyi başarmış , sözlüğümüzün yazarıdır.
Birde fareleri varmış sanırım, no 6'dan Nezumi geldi hemen aklıma. Vay be hangi ara konuyu bir animeye bağladım bende bilmiyorum. Ama fare deyince işte.
bir yazar.

1994 yılında ankarada dünyaya geldi. tek hayali tüm erkek çocukları gibi futbolcu olmaktı. ancak babası ona bu şansı hiç vermedi.** habilosebik'in yolu baştan çizilmişti. annesinin isteğine göre dayısı gibi mühendis olacak; orta halli bi araba, orta halli bi ev, ve yine orta halli bi hanımefendi bulup çoluk çocuğa karışacaktı*. babasına göre ise hava hoştu. ona göre habilosebik istediği mesleği seçmekte özgürdü sedece futbolcu olamazdı hepsi o kadar. gelecekten geçen tek yolun o sikik matematik testlerinden geçtiğine inandırıldı. ilkokul 5te devletin bursluluk sınavını kazandı. orta okuldayken askeri lise sınavını kazandı. bu gerizekalıca sınvalarda gösterdiği performans yüzünden çok zeki olduğu söylenip durdu taa ki oks sınavına kadar.

ilk iki yerleştirmede bi okula giremedi. bu sefer zeki çocukluğun yerini gerizekalı imajı aldı. ancak bu durum kısa sürdü çünkü son günün son saatlerinde abisinin habilosebikten habersiz yaptığı 3 yerleştirme başvusunda yaptığı 20 tercih içinden 19. olan tee dağın başındaki bir anadolu lisesine yerleşti.

zekilikle gerizekalılık arasından gidip gelen habilosebik'in durumu şimdilik nötrdü. bu durum da sadece 2 yıl sürdü. lise 2'de habilosebik sınıfta kalmıştı. kaldığı yıl mf bölümünü seçmişti ve sırasıyla matematik-geometri-kimya-biyoloji-fizik-almanca-ingilizce derslerinden kaldı. sonunda dünya meclisi habilosebikin gerizekalı olduğunda karar kıldı. çünkü sürekli hayal kuruyordu. camdan dışarı bakıp kendi kendine sırıttığı için öğretmenlerinden sürekli azar işitti. tahtaya kalkmaya ve parmak kaldırmaya her zaman korktu. zaten hayatı boyunce her zaman ezik bir kişilikti ki sonradan düzeldi ki o konuya birazdan gelicez.

yolda yürürken kendi kendine güldüğü için de "bana mı gülüyon lan züllük"** gibisinden konuşmalara maruz kaldı. onun tek derdi hayallere dalmaktı. çünkü gerçek habilosebik ancak o zaman gün yüzüne çıkıyordu. bir mucize oldu ve kulaklık-mp3 ikilisini keşfetti.

sınıfta kalmak herkes için sadece sene kaybı demekti. hayat bir yarıştan ibaretti ve ne kadar erken üniversiteyi bitirirp işe girersen senin için o kadar iyiydi. aile sonradan bu durumu ingilizce çalışıp hazırlık okumazsa sene kaybı hissedilmez diyerek kabullendi. abisi ise sınıfta kaldığı için habilosebiki intihara teşvik etti. ona bu aile için yük olduğunu söyledi. eğer intihar ederse anne babasının bi kaç sene içinde üzüntüsünün hafifleyeceğini de belirtmeden geçemedi.*

ikinci lise 2sinde bu sefer tm bölümünü seçmişti çünkü bu bölümde sınıf geçmek daha kolaydı. ancak yine de dershanede mf dersleri görmeye devam etti. illa mühendis olacaktı çünkü. lise 3'e geldiğinde bi şeyleri anlar gibi oldu ama gerçeği asıl lise 4te hugo filmini izledikten sonra anladı. filmde georges melies'in hayatından kesitleri gördü. o zamanlarda filmlerin nasıl çekildiğini gösteren kısımları da izlediği zaman geleceğini yazmak için ille de sınav kalemi kullanmasına gerek olmadığının farkına vardı. başka bir yol daha vardı. habilosebik yönetmen olacaktı. mfden başlayan yolculuğun son durağı ts bölümü oldu. anne-babası bu duruma hiç hoşnut olmadılar. neticede sadece tsden tercih yaparsa mühendis-doktor-avukat kutsal ittifakından birinin üyesi olma şansı sıfırlanacaktı. aile bu sefer de en azından öğretmenlik bölümü var diyerek kendilerini avutmayı sürdürdü. yıl boyunca "şimdi sen tıpa giremiyon mu?" "tsden girip napcan bölüm mü var orda?" gibi gerizekalıca sorularla habilosebiki bunalttılar.

bunlar olurken habilosebik ygs sınavına azıcık zaman kala hayatının ilk aşkıyla tanıştı. kız habilosebik'in ağzına sıçtı. (#20340901) o yine de hanımefendi her aklına geldiğinde bir origamik kuğu yapmaya devam etti. http://galeri.uludagsozluk.com/r/origami-474688/ ygsye hazırlanmak yerine boş işlerle uğraştığı için ailesinden azar işitti.

zaten koskoca 1 senelik kaybı olduğu için daha fazla hata kabul edilemezdi. habilosebik bu sıralar aslında başına gelen belki de tek hayırlı şeyin sınıfta kalmak olduğunu fark etti. eğer sınıfta kalmasaydı o ezikliği üstünden atıp asla istediği gibi bir insan olamayacaktı. ailesinin onun için seçtiği hayatı yaşayıp mutsuz olarak öleceği kesinleşecekti.

lys sonuçları açıklanıp tercih dönemine geldiğinde tam bütün tercihlerimi yaptım demişken like some snowun mersin üniversitesiyle ilgili bir yazısını gördü. bu yazının etkisiyle mersin üniversitesi rts bölümünü akdeniz gazetecilik yerine tercih listesine 2 sıradan dahil etti. sonuç olarak mersin üniversitesi geldi. mutluydu. ailesiyle arasında 7 saatlik yol vardı, yeni bir şehir yeni bir hayat demekti ve isteklerine paralel bir bölümde okuyacaktı. ancak işler umduğu gibi gitmedi. eğitim sisteminin tokadı burda da suratına çarpmıştı. hiçbir şey hayal ettiği gibi değildi. üniversitede öğrencilerin gereksiz derslerle uyutulduğunu farketti. üst sınıflardan biriyle yaptığı konuşmada film çekimlerine başladığından bahsetti. arkadaşının cevabı burasına kadar gelmesine neden oldu.* gerizekalı herif film çekmek için daha erken olduğunun düşüncesindeydi.*
üniversite arkadaşlığındaki ipnelikleri de görünce habilosebik ailesine haber vermeden okulu bıraktı. ailesinin kendisine gerizekalı olarak bakacağını bile bile hayatında ilk defa kendisine zaman ayırmaya karar verdi. bundan önce hep başkaları için çalışmıştı. artık kendisi için bir şeyle yapmanın doğru olacağını düşündü.

şimdi herkes sene kaybı diye ağlayacağı halde habilosebik yapmakta geç kaldığını düşündüğü şeyleri yaparak aslında hayatına koskocamaan bir seneyi katacağının farkında. ilk sevgili, otostopla türkiye turu, interraille doğu avrupa turu vb.

başlangıç tarihini de 06.01.2014 olarak belirledi.

bana şans dile sözlük.

not: aamir khan filmi gibi olmuş dimi entry.

edit: bu entryi girdiğimden beri neredeyse 3 ay geçti ve o günden beri hiçbir şey değişmedi. hayat hala bok gibi *
hayat hikayesini beğendiğim ve kendi hayatımdan izler bulduğum yazar.
ne zaman solda görsem kendi nickimi görüyorum zannettiğim yazar. öyle bi anlık.
kendisini zirve fotoğrafçısı ilan ettiğim harika adam * fazla muhabbeti yok, fazla konuşmayı sevmiyor ama sağlam arkadaş olacağa benzer. bundan sonra her zirvede yamacımdan ayırmayacağım canavar adam.
(bkz: #23126409)
10. nesil silik.
Eğlenceli yazar.
Niye silindin oğlum?

Gerçi o beni tanımıyor.