bugün

entry'ler (226)

liz phair

People Like Us'ın sonunda duyduktan ve beğendikten sonra Dotted Line şarkısını saatlerdir dinlediğim şarkıcı. (Diğer, bu saate uygun şarkılarına bir geçeyim diyorum ama elim şarkıyı değiştirmeye gitmiyor. )

"We'd be dancing real close but you can always cut in
Cos I signed on the dotted line
and that mess on your plate is mine"

new kids on the block

Sadık bir Blue ve Backstreet Boys hayranı olarak, niye bu kadar gömüldüğünü anlayamadığım, 2008'de çıkardıkları "The Block" ve 2013'de çıkardıkları "10" albümlerini sabahtan beri dinlediğim grup. En son çıkan albümleri altı şarkıdan oluşan Thankful (2017)

Joey McIntyre'ı yeni dizisi Return of the Mac'te görmek mümkün bu arada. Henüz iki bölümünü izleme fırsatım oldu fakat sevdim.

Neyse ben tekrar bir Jealous açayım.

sürekli olumsuz düşünen insan

En büyük zararı kendisi gören insandır aslında.
Her insanın negatif olduğu günler vardır elbette. Her zaman her şey istediğimiz gibi gitmiyor, öyle zamanlar oluyor ki hiçbir şey düzelmeyecekmiş gibi hissediyor insan evet.
Ama bazı insanlar var hiçbir zaman hiçbir şeyden memnun değiller ve en kötüsü, bu insanların bir çoğu hayallerinden de vazgeçmişler, bir çoğu unutmuş küçük şeylerle mutlu olabilmeyi, gülümsemek için neden bulabilmeyi.

Eğer bu yazıyı okuyan, hep olumsuz düşünen bir kişi bile varsa, sana sesleniyorum.
Belki bu negatifliğin için kendince sebeplerin var, belki başından kötü şeyler geçti, belki de güvenini boşa çıkardı o güvendiğin insanlar, her ne yaşadıysan böyle bir olumsuzluğa itti seni. Mutlu olduğunda kötü bir şeylerin olacağından korkar oldun belki de hatta.
Belki de yalnız hissediyorsun kendini, ondan bu olumsuzluğun.
Ama inan bana, olumsuz düşünceler hiçbir şey kazandırmayacak sana ama senden çok şey götürecek, götürdü ve götürmeye devam edecek.

Biliyor musun? Sürekli değil ama, genel olarak olumsuz düşünürdüm ben de eskiden. Olumlu düşünürsem eğer, bir şeye çok inanırsam olmadığında daha çok üzüleceğimi bildiğimdendi sanırım. Başka sebeplerde var gerçi ama asıl sebep buydu.
"Olmazsa üzüleceksin," diyordum hep kendime "olmayacak zaten. imkanı yok."
izninle bir şey anlatmak istiyorum sana şimdi.
Seneler seneler önce, kötü şeylerin hep üst üste geldiği, kış vakti okul zamanında derslerimi düşünmem gerekirken "Nerede kalacağız?" diye düşündüğümüz bir günde sığındığımız bir tanıdıkla dertleşirken o kadar olumlu konuşmuştu ki o kadın, içimden gülmüştüm kadının "Bir gün şöyle şöyle olacak, her şey düzelecek." tarzında kurduğu cümlelere. O an o durumda olan o değildi, oradan konuşması kolaydı, boşuna konuşuyordu. O anki düşüncelerim böyleydi işte. "Söylediklerinden hiçbiri gerçek olmayacak, her zaman böyle yaşamaya devam edeceğiz içimizde bir endişeyle, korkuyla."
içten içe inanmak istiyordum kadına ama olumsuz düşüncelerim devredeydi yine. Olmayacak duaya amin demek boşunaydı, kendimi kandırmanın, beynimi boş boş olumlu düşüncelerle doldurmanın bir anlamı yoktu. Ama tüm o olumsuz düşüncelerime rağmen bunu belli etme lüksüm de yoktu, kimsenin beni üzgün görmesine müsaade edemezdim. Annemin üzülmesine müsaade edemezdim. "Elbette," dedim ben de "her şey bir gün yoluna girecek." Ama söylerken buna inanmıyordum, uzak bir hayaldi sadece.

O uzak görünen, gülüp geçtiğim hayal gerçek oldu birkaç sene önce. Her şeye rağmen annemin çabalamasıyla, birbirimize tutunmamızla.
Her şey kusursuz mu? Harika mı peki? Elbette hayır, kimsenin öyle bir hayatı yok. Ama yine de, hayat o kadar da kötü değil.

En büyük hatam, o hayal sonunda gerçek olduktan sonra bile olumsuz düşünmeye devam etmem oldu bazı konularda. Eskisi kadar olumsuz düşünmüyordum ama başaramayacağıma inandığım şeyler vardı, sürekli ertelediğim "Ben yapamam, başaramam." dediğim, uğruna çabalamam gerekirken çabalamadığım. Eğer olumsuz düşünmek yerine kendime inansaydım, yeterli motivasyona sahip olsaydım "Keşke" ile başlayan cümlelerim yerine "iyi ki" lerim olacaktı. Birkaç senem o olumsuz düşünceler yüzünden gitti, o zamanlarda girdiğim bir yol olsa neredeyse yarılamış olacakken, şimdi o yolun başındayım ama geç olsun güç olmasın diyorum artık. Tüm o olumsuz düşünceler hiçbir şey kazandırmadı bana. Hata etmişim.

Belki bunu okuyup "Ne kadarda uzun yazmış banane senin hayatından." diyeceksin, anlarım.
Ama anlayan biri olarak söylüyorum ki, inan bana, olumsuz düşüncelerle yazık ediyorsun kendine. Yapabileceğin, başarabileceğin çok şey var belki de ama itiyorsun onları kendinden. Mutlu olunacak şeyler var ama göremiyorsun.
Kendini simsiyah bir göle atmış kafanı oradan çıkarmayı reddediyorsun ama bilmiyorsun ki boğulduğun o gölden kafanı bir çıkarsan, masmavi bir gökyüzü bekliyor seni orada. Kabul ediyorum, o gökyüzü hep masmavi olmayacak, ya da her zaman beyaz, güzel bulutlarla kaplı olmayacak. Kararacak gökyüzü, şimşekler çakacak bazen. O şimşeklerle tek başına mücadele etmen gerekecek belki de ama şunu da unutma ki, senden sadece bir tane var, sen o şimşeklerle mücadele edemezsen kimse edemez.
Lütfen ama lütfen. Artık bir şeylerin olumlu taraflarını görmek için n'olur çabala ve lütfen... Vazgeçme.

fan

Shahrukh Khan'ın hakkında ''Çocuklarıma bırakacağım ilk 5 başyapıt filminden ilki. '' dediği, efsane olacağından emin olduğum, iki karakteri birden canlandırdığı film. (Biri Aryan Khanna adlı bir süper star diğeri ise Aryan Khanna'ya aşırı derecede takıntılı olan hayranı Gaurav Khanna )
Filmde Shahrukh Khan, Gaurav'ı oynamak için karın kaslarını eritip kilo vermiş ve 25 yaşında bir genci oynayacağından kendisine plastik makyaj ve 3D teknolojisi ise yüz grafiği uygulanmış. Birde Gaurav'ın ağız yapısı ve konuşma şekli için protez dişler kullanılmış bu arada.

andy samberg

Brooklyn Nine-nine'ın Jack Peralta'sı, 3 Haziran'da yeni filmi çıkacak (bkz: popstar never stop never stopping) sempatik, ayrı bir karizması olan, yetenekli, henüz hak ettiği ilgiyi göremediğine inandığım, severek izlediğim insan.

popstar never stop never stopping

Dürüst olmak gerekirse çok bir beklentim olduğunu söyleyemeyeceğim ama sırf Andy Samberg'ın o sempatikliğinden dolayı beklediğim, belgesel türünde olmasaydı daha iyi olacağını düşündüğüm, 3 Haziran'da çıkacak komedi filmi.

"The Lonely Island üçlüsü Andy Samberg, Jorma Taccone, ve Akiva Schaffer’ın ilk filmi. Filmde Conner4Real isimli pop yıldızının kariyer düşüşüne engel olabilmek için eski müzik grubuna geri dönüş yaparak hem kariyerinde gelişen değişiklere hem de özel hayatında değişen yeniliklere tanıklık edeceğiz."

https://www.youtube.com/watch?v=Q9RoNzJrmDo fragmanı izlemek isterseniz. (Fragmanda kullandıkları The Marcels-Heartaches'in coverladıkları hâli tuhaf ama aynı zamanda güzel ve dile takılan bir cover olmuş ayrıca bana kalırsa.)

Filmin posteri : http://cdn1-www.comingsoo...stopping/popstarsmall.jpg

22 jump street

Sırf filmin türkçe adından dolayı ön yargıyla yaklaştığıma pişman olduğum, izlenilesi, komik filmdir. Credit kısmı yıktı geçti.
https://www.youtube.com/watch?v=riCt1hEUp5o en çok güldüğüm sahne şu kısım oldu birde. 23 Jump Street gelsede izlesek.

fizik kurallarına aykırı şarkı sözleri

"istersen dağlar dağlarrrr, yerinden oynar oynarrrr"

zekilik denince ilk akla gelen insan

Sherlock Holmes
Lawliet
Shikamaru
Benim aklıma gelenler bunlar, karakterde kabul olur diye umuyorum.

seni düşünen birinin olduğu yer döneceğin yerdir

Naruto'da geçen unutulmayan sözlerden biridir.
Söz konusu Sasuke olduğunda, bilemiyorum. Şimdiye kadar bin defa dönmeliydi. Kindar şey.

we heart it

içinde mükemmel fotoğraflar olan, tatlı, çikolata klasörüme çok faydası olan sitedir. Ayrıca sitede mesajlaşma kısmı olmaması ayrı güzel. Amaç sadece fotoğraf paylaşımı, kimsenin kimseyi rahatsız ettiği yok.

izlenmesi gereken korku filmleri

Hayvan Mezarlığı

Çok eski ama buna rağmen güzel bir filmdir.

preity zinta

ilk olarak Kal ho naa ho ile tanıdığım tatlı mı tatlı, aşırı sempatik oyuncudur.

ahanda gözlüklü çocuk

Özlediğimiz söz. Keşke tekrar başlama imkanı olsaydı da, sadece eski bölümlerden duyabilecek olmasaydık bu sözü ismail abimizden.

telat abi

"Sonuçta ben paranın köpeği bir insanım" repliğinin sahibi Leyla ile mecnun karakteridir.

trey songz

Çok güzel şarkıları olan sanatçıdır. -ki bence en en güzeli Can't be friends dir.-
Ayrıca şu sıralar Heart Attack şarkısına takmış bulunmaktayım.

kızların kore ve japonya sevgisi

Çok da görmediğim sevgidir. Hatta "Allah'ın çekikleri ya, onları mı seviyorsun?" gibi tepkilerde çok oluyor. Kendine asya ismi seçmek mi? Ne saçmalıkmış be.
Ha bir ara kore gruplarına fena sarmışlardı, feci sinir bozucuydu.
hâlâ devam ediyor mu bilemem, kore'yi sevmem ama senelerdir Japonya'yı severim, animelerinden dolayı evet. Bir sempatim var.
Japonca da kulağıma çok hoş geliyor. Tatlı bir dil. Birde bir oyuncu var ki, ehm neyse adı bana kalsın. Nasıl bir yer görmek, burada kazıklanarak aldığım figürleri oradan daha ucuza almak isterdim. Tabi dönüşte onları oradan geçirmeme izin vermezlerdi ama bir tane ile yetinirdim bende.
Hadi ama yahu, her kız Brad Pitt, Johnny Depp vb sevecek değil ya.
( Hint filmlerinide çok severim mesela, ama Hindistan'a ilgim yok. Sadece filmleri ve o güzel tatlı dansları. Japonya ise Hindistan gibi değil sonuçta, bilirsiniz. )

Baya uzattım, kısaca; "neden olmasın ki?" Dediğim sevgidir .

ben bu yazıyı kedime yazdım

Kedim! Korkak mı korkak kedim!
Benim bildiğim kediler balığı yemeye çalışır -hani şu canlı olan süs balıkları- sen ise korkundan ölüyordun az daha! O korkuyla buzdolabının arkasına girip oraya sıkıştığında aklım çıktı be manyak oğlum! O kadar endişelendim ki bacaklarımı hissedemedim.Neyseki bir süre bakmamız için akvaryumu bize getiren komşumuza söyledimde geri aldı akvaryumu. Sonra gördün akvaryumun orada olmadığını, buna rağmen sakinleşmedin. Birde balkondaki o klimayla alakalı cihaza, motor mudur nedir artık adı herneyse, onun üstüne çıkman yok mu korkudan! Şu korkaklıkların çok üzüyor beni be minik dostum. 3 senedir benimlesin, çok gördüm korktuğunu ama ilk defa bu kadar korkuyorsun. Vitrinin arkasına girdin çıkmıyorsunda, çık diye yapmadığım şey kalmadı yinede çıkmadın. Rahat bırak çıkar diyor arkadaşım. Rahat bıraktım çık hadi artık ama! Valla delirtiyor beni bazen bu korkaklığın, hem üzülüyorum hemde sinirleniyorum.( Allah'ım ne yapıyorum ben valla delirdim iyice, bugün el birliği ile delirttiler beni. ciddi ciddi yazıyorum birde. Olsun aman ne olacak ya en fazla okursunuz gülersiniz ki gülmek güzeldir sorun yok)
Her şeye rağmen seni seviyorum korkak kedim. Film falan izleyeyimde kafam yerine gelsin bari. Sende çıkarsın bir ara artık ha? Bir zahmet.

Edit ; Allah'a şükür çıktı oradan, yanımda huzurla uyuyor şimdi

türklerin zeki olduğunu gösteren ayrıntılar

Özellikle konu kurnazlık olsun nasıl zekiyiz nasıl zekiyiz. Dalavere olsun yeter ki. Hemen planlar planlar

dhoom 3

Jab Tak Hai Jaan'dan dolayı sinir olduğum Katrina Kaif yüzünden hâlâ izlemeyi reddettiğim film. Başka bir oyuncu oynasaymış onun yerine keşke .
Yine bilmem kaçıncı kez Don'u izlerim daha iyi." Yaşasın Don! Bu arada Don'u yakalamak sadece zor değildir. Bu imkansızdır." Der ve giderim sevgili yazarlar.