gençlik nereye gidiyor

Gençlik bile nereye gittiğini bilmezken sorulan soru cümlesi.
(bkz: gençlik nereyeee)*

çağımızda gençliğin düştüğü durumu gözler önüne sermek isteyenerin sıkça kullandığı soru cümlesidir. aslında sadece gençlik değil bütün bir toplum nereye gidiyor diye sormakta fayda var. zira gençler gökten zembille inmedi ya..

Ebeveynlerin yahut öğretmenlerin, eğitmenlerin sohbet ortamlarında yeri gelince kullandıkları soru cümlesi.

(bkz: attaaa)*

işin paranoyak tarafı, nesiller boyunca bu lafın söylenmesidir. apolitikliği bir tarafa bırakırsak, aynı hamam aynı tas gitmekteyiz efendim...

(bkz: okuldan eve evden okula)

milattan öncesine ait yazıtlarda bile gençlerin sorumsuzluğundan, gidişatının iyi olmadığından bahsedildiğine göre,gelecek yüzyıllarda da değişikliğe uğramayacağı açık olan sorudur.

100 yıl sonra:
-ne olacak bu gençliğin hali?
-sorma galaksiden haberleri yok.
-sallandıracaksın ikisini karadelikte ibret olsun.

okullardaki durumlar ve olaylar gözönüne alınınca baya düşündüren başlık.

cevabı tahminlerin ötesinde olan soru.. yukardaki entrylere bakıyorum tutturan yok!

1978'de ve 2005'te aynı sorular sorularak yapılan bir ankete göre;

gençlik davranışları 1978 / 2005
evlilik öncesi cinsel ilişki taraftarı %84 / %69
sağlıklı besinler arayan %24 / %57
boşanma kolaylaştırılsın diyen %69 / %48
dine önem veren %21 / %35
kendi geleceğini kontrol etmek isteyen %71 / %85
marihuana yasallaştırılsın diyen %39 / %27
fahişelik yasallaştırılsın diyen %60 / %22

nereye gidiyormuş? camiiye!*

(bkz: iki kapılı bi handa gidiyorum gündüz gece)

istanbul üniversitesi politik grubun yaptığı anket çalışmasıdır. verilen cevaplarda gençliğin halini gösteriyor. işte bazıları:

-taksime
-bara
-içmeye
-kerhaneye
-derse
-karıya (aynen böyle)
-kop kop'a...

eminimki her dönem bi alt dönem için bu lafı sölemiştir ama şimdiki gençlik için biraz daha fazla söylenmekte.

(bkz: arkadaşa uğrayıp gelecez)
(bkz: türk gençliğine genel bir bakış açısıyla bakmak)

devamlı geriye dedirten sor.

yüreğinin götürdüğü yere.

bir yere gittiği yok ayakta uyuyor cevabına uyabilir bir soru

pop yoluna

(bkz: kayıp gençlik)

"nereye gidecekler o bar senin bu bar benim cafe nerede genclik orada.anlayacagınız okul haricinde heryerdeler" cevabının sorusudur...

gençlerin düşünebileceğini ve muhakeme yapabileceğini düşünemeyen kesmin vazgeçilmez sözüdür. sık sık tekrarlanmasının sebebi, kendilerinin de gençken aynı sözleri duymuş olmasıdır. eğer ciddi ve objektif düşünüyorsa söyleyen kişi, az söylediği ama içten gelendir.

gençliğin gittiği yer belli ve eskiyi özlemedikleri, geriye dönmiyecekleri kesin.ama özenti çok. Allah sonumuzu hayır eylese iyi olur. *

(bkz: akmerkez olabilir mi) *.

(bkz: koy götüne rahvan gitsin) *

önceki kuşakların parmaklarıyla gösterdikleri yere.gençleri yetiştirenler anne babaları değilmiş gibi,ilk hayata atılımlarını sağlayan öğretmeni ve bilimum olgun insanlar değilmiş gibi değil mi sevgili izleyen ve eleştirenler?evet evet o gençlik bebecikken ev ortamında yetişrilmedi tabi.bir uzay aracı düştü dünyaya ve ordan 12 ile 25 yaş arası kuşaklar yayıldı etrafa.başka bi dünyadan geldiler onlar.gündemi takip edememelerinin, kültürel faaliyetlere burun kıvırmalarının, siyaset dendiğinde yüzlerini ekşitmelerinin de onları iyi yetişrdiğini düşünen ebeveynleriyle hiç alakası yok.neden? e onlar bir anda çıkverdiler ortaya aniden sokaklara yayıldılar evlere dağıldılar gece klüplerinde tepindiler.evde ne olduğunu şaşıran ana baba da sırf tepeden inme oldukları için(!) hazırlıksız yakalandı tabi duruma.şaştı kaldı ve şaşarken de türkiye gençliği nereye gidiyor demekten bıkmadı,usanmadı..

siz yaptınız! evet siz..çocuk toprakla haşır neşir olacakken akşamlara kadar sert tahtalarda oturttunuz.koklayarak dokunarak incelemesi birebir görmesi gerekirken bir çiçeği satırlarca ezber dayadınız.rayına oturmamış bir sistem içinde hem de böyle bulanık bir siyaset sisteminin ortasında eridi çocukluk,gençlik.sonra utanmadan verim beklediniz.ne ektiniz o verimli topraklara tohum namına?kendi ellerinizle yaratmadınız mı uyuşturucuyu alanı da satanı da?iki genci bıçaklayıp denize atanlar kimlerin çocuklarıydı? ya atılanlar?..Bütün bunları yaparken kara bir leke gibi örttünüz kendi geçmişinizi.ben yetiştirdiysem sorumlusu benim demeyi istemediniz.bi de tüm bunlar yetmiyormuş gibi yapılanı da az buldunuz.tatmin olamadı o kocaman egolarınız bir türlü.halbuki ne yetenekler var ellerinden tutulası sporda sanatta ve diğer alanlarda.peki ellerinden tutmayan kim düşündünüz mü hiç?sakın siz olmayasınız?siz de çocukluğunuzu yaşayamadığınız için kendi çocukları üstünden geçinenlerden olmayasınız?

bizi sizler yarattınız.sağolun.varolun..bize gösterdiğiniz yere gidiyoruz azıcık sahip olduğumuz kendi doğrularımızla.bari böyle saçma sapan hareketlerde bulunurak onu almayın elimizden.tabiki gençlerin de suçu var ama ağaç yaş iken eğilmemiş ve eğiltilmemişse sonradan hayır beklemeyin.şimdi üzülmenizin bi faydası da yok.sizin öğütlerinizle akıllanmaz artık bu gençlik.bi gün başına bir felaket ya da sorun geldiğinde anlar ancak.siz o güzel çenelerinizi çok yormayın.kısacası etki edeceğinizi düşünüyorsanız söyleyeceğiniz şeyler dolu doluysa konuşun.

gençliğin içinde bulunduğu içler acısı durumdan etkilenen kişinin acı sorusu.