bugün

çizgi filmlerde kötülerin sonunda hep kaybetmesine karşı oluşturulmuş bi savunma mekanizması olduğu kanısındayıym. tom ve jerry bunun en iyi örneğidir. kedicik doğal olanı yapıodur aslında fareyi yemesi lasım. yani bu budur. ama olmadık şeyler gelir başına ne kafasına süpürge yemediği kalmıştır, ne de kazmaya basıp sopayla suratının bir olmadığı. işte tam bu sırada o küçücük beyinler jerry e nefret beslemeye başlarlar, tom a ise içten içe bi sevgi. e bu önyargıyla yetişen veletlerin kötü karaktere olan sempatisini yadırgamamak lasımdır..
(bkz: mazoşizm)
cayote nin raod runner ı afiyetle yediğini göremessem bu bünye toprağa doymasın.(kuşa bir garezim yok lakin çakalda çok bahtsız acıyoruuuum.)
kedi tom, çakal cayote, büyücü gargamel'e duyulan sempatidir, söylenecek tek bir söz vardır;
(bkz: gucsuzun yaninda olma psikolojisi)
(bkz: joker)
yapılan kötülüğün sebepleri düşünüldüğünde altından mantıklı nedenler çıkarılıyordur muhtemelen.
en güzel örneği

(bkz: tecavüzcü coşkun)
(bkz: nuri alco)
diskoda, yani gazozu içirdiği sahnelerde, çalan şarkı " nuri alco - tecavüzden önce çalan müzik " olarak adlandırılmıştır. sempatinin böylesi.
sevdiklerini korumak adına olsa bile aslında meşru olmayan ve bu psikolojisinden ötürü kardeşini bile öldürecek kadar psikopatlaşabilen bir karakteri sevmektir. (bkz: michael carleone)
(bkz: seven sikilir siken sevilir)
rastlantıların aynı noktada öbeklenmesidir. aslında kimse özellikle kötü karakterlere sempati duymaz. aslolan iyilerin hep salak olmasıdır. bu yüzden denk gelmiştir, böyle olmuştur. yapacak bir şey yok. salaklara ölüm ulan!
(bkz: jigsaw)
zekidirler ve genelde iyi karakter gibi şansları iyi gitmez * **
genelde hep kaybettikleri için ve insanların (genelde türklerin) üzülme, acıma kıyamama vs. gibi duygularını kabarttığı için duyulan sempati..
yaralı yüz filmindeki tony montana dünyadaki bu tür kişilerin en bilinen örneğidir.
adam kötülük yaparken bile güzel bakıyorsa oluşan hissiyattır. ayrıca genelde filmlerde hiç kimse safkan kötü değildir.
(bkz: interview with the vampire) *
(bkz: Pirates of the Caribbean) *
(bkz: legends of the fall) * *
bu insanlara neden sempati duyulmaktadır pek anlamam; ama sempati duyulması gerçeği de bir saksının kafaya düşme olasılığı kadar gerçektir. insanlar bu karakterlere bir bakar sonra ulen ne güzel de öldürüyor veya bu işkence yöntemi şerefsizim benim de aklıma gelmişti neden yap(a)madım diye içinden kesin geçirir, geçirmezse ben o adama adam demem. ne biçim bir organizma bu diye düşünürüm. biz kendimizi buluruz a dotlar bu adamların içinde. yapamadıklarımızı hatta ve hatta yapamayacağımız eylemleri gerçekleştirir bu adamlar. şimdi gelde sempati duyma. hatta bir çay kaynat iç sıcak sıcak ohhh. bir rock severin iyi bir gitaristin sololarına sempati duymasıyla aynı kefeye konulur bence bu adamlar bizler tarafından.
(bkz: nuri alco)
(bkz: idol)
the dark knight filminde joker'in batman'ı işkenceyle öldürmesini isteyebilecek duygu.
(bkz: aliye dizisindeki mücahit karakteri)
ye artık şu tweety yi hadi sylvester hadi koçum diye diye kötü kediye gaz vermemi sağlayan durum.
bir film kahramanı olmamasına rağmen cadı sila'dan süregelen bir gelenektir.
hayatlarımızın kötülere aşina olmasından kaynaklanır.
hayatta jery ler yoktur, tom lar vardır.
üç yaşındaki çocuk bile tom a sevdalanır anında.
(bkz: tarkan viking kanı) filminde (bkz: bilal inci)' ye aşık olan kız kuzenimi biliyorum ben, ey yavrum. üç gün iskandinav havaları esmişti bizim buralarda. sonra geçti.
kötüler hep kötüdür öyle oynak hareketler yapmazlar.oysa iyiler öyle mi canım cicim diye diye neler neler yaparlar.Yaşasın kötülük!*