fenerbahçe deki transfer politikası

hakan bilal kutlualp kovulduktan sonra yerlerde sürünmeye başlayan politikadır.

daniel guiza: 14 milyon euro.
gökhan ünal: 3.5 milyon euro+burak yılmaz. *
bilica: 2.5 milyon euro+yasin çakmak.
mehmet topuz: 9 milyon euro+gökhan emreciksin.
cristian baroni: 5 milyon euro.
André Santos: 7 milyon euro.
özer hurmacı: 4.5 milyon euro+ilhan parlak.

aziz yıldırım: paha biçilemez.

var mı ki?

not: fanatik fenerliyim.

bir kaç yıldır olmayan politika*. saçma sapan adamlar gelip duruyor efenim, engelleyemiyoruz.

aykut kocamanın sportif direktörlüğe getirildikten sonra biraz daha olumluya giden politikadır.

elindeki 5-6 oyuncudan kurtulsa gençlerle devam etse bizim için en kral transfer politikası olur. kimler mi gitsin.

(bkz: bilica)
(bkz: guiza)
(bkz: ali bilgin)
(bkz: gökhan ünal)*
(bkz: deivid de souza)*

selcuk şahin gibi bir adamla 4 yıllık sözleşme yenilenmesi nasıl bir polita izlediğinin en belirgin göstergesidir.

diğer takımların 4 katı fiyata adam almaktır. ancak o oranda bi klas farkı olmayan adamlardır alınanlar.

götü diyarbakır karpuzu gibi olmuş deivid de souza'yı takımda tutmaktır.

yönetime taze bir kan gerektiğinin kanıtıdır.yönetimdeki antipatik köylü kurnazı tipli yöneticilerden kutulmanın vakti geldiğinin habercisidir (bkz: şekip mosturoğlu).

elindeki para eden futbolcuyla sozlesme uzatmayip sene sonu bedava gonderip yerine menajerlerin gazina gelip yildiz aday adayi topculara yildizlarin maliyetinden daha fazla para odeyerek almak.

koyu fenerli biri olark aziz in tutumu ayni petrol zengini araplar gibi. bilenler bilir bu araplar kendisi bir seyi begenmez bazilari kanina girip bak bu guzel derler araplar da dayanamaz istenilen paranin daha fazlasini vererek alir. maksat kullanmak degil sahip olmaktir.

tabi bunlarin parasini kendi cebinden odemeyecegi icin bilet fiyatlarini arsenal den bile yuksek tutup sessiz koyunlardan almaktadir.

anelka yı 5 milyon yuroya satıp,m.topuza 9 milyon yuro vermek bu politikaya örnektir mesela.appiah,tuncay ve aurelioyu serbest bırakıp deniz,selcuk gibi oyuncularla da sözleşme uzatılması da buna örnektir.

başkanının hollywood yıldızlarında olmayan süper muhteşem egosu yüzünden elindeki değerli oyuncuları bedelsiz kaybedip (bkz: tuncay şanlı), (bkz: mehmet aurelio)ali bilgin'leri kadroda tutmaktır.

son yıllarda bazı hatalar yapılmış politikadır. yalnız fenerbahçe anelkayı 5 milyon euroya değil 8 milyon sterline satmıştır. onu düzeltmekte fayda var. ayrıca örnek verilen isimlerden mehmet topuzun transferi tamamen farklı bir olaydır. orada maalesef bir prestij mücadelesi olmuştur ve daha fazla parayı veren oyuncuyu almıştır. güiza o dönem ki değeri o civarlarda olan iyi bir futbolcuydu. kariyeri yükselişteydi. ama hiç birimiz fenerbahçede bu kadar düşük performans sergileyeceğini düşünmüyorduk. santos ve cristian ikilisinden santos'a verilen parayı çok yanlış olarak görmüyorum ayrıca oldukça faydalı bir futbolcu ilerleyen zamanlarda daha net görülecektir. cristian konusunda ise bir hata olduğu düşünülebilir. eğer rakam gerçekten 7 milyon euro ise bu fazladır.

özer'in 4 milyon eurosuda tartışılmaz konudur. özer'in nasıl futbolcu olduğu ve olacağı zaten bilinmektedir. fenerbahçe kötü yolda değildir. sadece rakipleri isim yapmış oyuncuları kadrosuna katıyor diye fenerbahçe kötü transfer yapıyo denilemez, haksızlık olur. zamanında fenerbahçe yıldızları alırken beklentiler çok yüksekti. ama bu beklentilerin karşılığı tam anlamıyla alınamadı. bu bakımdan transferde isimden çok yararlı mı değil mi ona bakmak lazım...

birde şunu eklemek isterim bazıları tuncay,aurelio gibi isimlerden bahsediyor. fakat tuncay kariyeri için kendi isteğiyle fenerbahçeden ayrılmıştır. takımın alex ile beraber en fazla kazanan oyuncularından biri olacaktı sözleşmeye imza atsaydı. ama kendi tercihiydi bu konuda aziz yıldırım'ı suçlamak hata olur. aurelio konusunda ise aziz yıldırım'ın olduğu kadar aurelio'nun menajerinin de hataları vardır...

sanırım yakında galatasaray'a endesklenecek.

(bkz: gelişmesi için fener e futbolcu göndermek)

fifa 97'deki transfer politikamla paralellik gösteren politikadır.

olmayan bir politikadır. her gelen futbolcuya büyük miktarda paralar ödeyip alma felsefesini içerir.

futbolcu konusunda olmayan politikadır, ancak teknik direktör konusunda belli politikamız var. misal,

daum- zico- dede- daum- muhtemelen yine zico olur-sonra gelen bir moruk- sonra gene daum

nedense bir türlü dünya çapında teknik adam getiremiyoruz, hep bir kısır döngü.