bugün

ezoterizm gerçeklerin yalnızca anlayabilecek kapasite,yetenek ve bilinçte olan insanlara verilebileceği görüşü üzerine kurulan öğreti sistemidir.ör:tasavvuf
(bkz: içrekçilik)
metafizik çağrışımlı. bilmenin ve anlamanın sadece bilinçli insanlara vakıf olabileceğini savunan sakıncalı öğreti.
(bkz: batınilik)
(bkz: ezoterik doktrin)
Ezoterizm sözcük olarak Yunanca eswterikoV (içe ait, içrek, sadece müritlerin bildiği anlamında) sözcüğünden gelir. Bu sözcüğün kökü ise esw- ( iç, içerisi) dir .

Sözcük anlamı olarak ise ezoterizm,sadece belli sayıda müritlere açıklanan halkın düzeyine inmeyen ya da inmemesi gereken doktrine denir. Ezoterik doktrin müritlere sözlü olarak aktarılan tüm bilgi ve öğretilere denir. *
kelime anlamı olarak icteki manasına gelir ve amacı; kişiyi şimdi içinde bulunduğu, kendisini dıştaki parçalar ile bütünleştirdiği durumdan kurtararak, kendi bütünselliğine döndürmek ve böylece evrensel bilinci, tanrısal bilinci deneyimleyebilmek için ona bir olasılık yaratmaktır. eski yüzyıllarda bu amaçta yol alan pek çok grup olup, bunlara fazlasıyla insan katılırken, 21. yüzyılda insanoğlunun yalnızlaşmasıyla doğru oranda bu yolda ilerleyen gruplar da bozulmaya ve dağılmaya başlamıştır. sonuç olarak günümüzde ezoterizm usta ve öğrenci arasında sürmektedir. tek bir dine de mahsus değildir, bütün dinlerin amacı içtekine dönebilmektir zaten, dıştakinden soyutlanabilip, tanrıya ulaşabilmek. ezoterik yolculuk pek çok aşamaya sahiptir; duyarak bilmek, görerek bilmek, olarak bilmek ve bunların içinde şimdi sıkıcı kaçabilecek daha pek çok eğitimsel aşama vardır. *
(bkz: saklı seçilmişler)
Tanrı kavramı hakkındaki inanç ve öğretiler'den biri.
bilmenin ve anlamanin sadece bilincli ve gerekli kapasiteye** sahip insanlara anlatilmasi disinda bu kapasiteye ve/veya bilince sahip olmayanlari himaye altina alma ve yetistirmek suretiyle gerekli seviyeye getirme ogutleri de iceren ogretiler.

"yaratan" kavrami su ana kadar karsilastigim en huzur verici olani ve aklima ve ruhuma en cok uyani olup, reenkarnetif bir inanctir. Tum canlilarin, hatta tum evrenin birlesimi olan bir iradenin, isigin varligina inanilir, benim tarafimdan tapilir. Bu acidan paganizm ile benzesmektedir.

cok cok cok detay icin: http://www.hermetics.org
ezoterizme göre, ezoterik bilgiler, yani hakiki bilgiler içeren sırlar, herkese açıklanmamalı, ancak belli eğitimlerden geçip o bilgileri almaya hak kazanmış, layık olmuş kişilere derece derece açıklanmalıdır. kimseye, değerini ve anlamını anlayamayacağı böyle bilgilerin verilmemesi gerektiği gibi, kimseye kaldıramayacağı, taşıyamayacağı bilgi de verilmemelidir. çünkü taşıyamayacağı bilgi, kişiye bir yarar vermeyeceği gibi, zararlı da olabilir. hakiki bilgiler bir tür enerjidir; dozunda alınmalıdır.
Ezoterizm özünde, bilgi ve görgülerin kapalı bir topluluk içinde ve aşamalı olarak verildiği bir çalışma ve öğreti sistemi olarak tanımlanabilir.

Bu sistemle aktarılan öğreti, bilimsel ve çağdaş olabileceği gibi, töresel ya da dinsel de olabilir. Ne var ki, Ezoterizmin bu özelliği çoğunlukla göz ardı edilir ve hemen her zaman Gizemcilik (Mistisizm) ya da Gizlicilik (Okültizm) ile karıştırma yanlışına düşülür.

yıllar sonra gelen edit: yazım kuralları.
H.P. Lovecraft kitaplarında ve ondan uyarlanan Call of Khutulu adlı oyunda ecayip tarikatları tanımlamakta kullanılan kelime. Korkutuyor gerçekten , duyunca bile ürperip götümden esoterik esoterik diye osuruyorum.
Ezoterizm, bir konudaki derin bilgilerin ve sırların ehil olmayanlardan gizlenerek, bir üstad tarafından sadece ehil olanlara inisiyasyon yoluyla öğretilmesidir. Ezoterizm bir din veya bir inanç sistemi değildir.
geçmiş dönemde insanlara acık olarak verilen bazı bilgileri zamanla * daha gizli olarak insanlara öğreten sistem. belirli aşamalardan geçirilen öğrencilerin daha cok mısır, tibet ve güney amerikada taraflarındaki inisiye olmuş insanlar tarafından diğerlerine gene belirli testler sonucu öğretilmeye çalışılmasıdır.
cogito dergisinin bilmem kaçıncı sayısı bu konuya ayrılmıştı.
Ezoterizmin Osmanlıca karşılığı Batinilik olup, Batın; içyüz-içteki anlamındadır. Bunun Türkçe karşılığı ise içrek sözcüğüdür.

Ezoterik bilgiler denildiği zaman, herkese açıklanmayan ancak belli eğitimlerden geçip o bilgileri almaya hak kazanmış kişilere verilen bilgiler kastedilmektedir.
Ezoterik bilgilerin en önemli yönü yazılı olmaktan çok, bir yol gösterici(Mürşit) tarafından öğrenciye(Mürit) belli bir sistem dahilinde aktarılmasıdır. Bu yönteme inisiyasyon veya tekris denilmekte olup Türk-Şaman geleneklerinde de "El Vermek" deyimiyle yer almaktadır.

Ezoterizmin tersi olan sisteme ise Egzoterizm denilmek olup bunun Osmanlıca karşılığı "harici", Türkçe karşılığı "dışrak" dır. Egzoterik bilgiler herkesçe bilinebilen, sıradan başlangıç bilgileri olmaktadır. Ezoterik bilgilere ulaşabilmek için öğrenci eğitimine egzoterik bilgiler ile başlar.
Zaman içersinde gösterdiği çabalar ile yükselerek daha derin olan ezoterik bilgileri almaya hak kazanır. Ezoterik öğretinin verildiği hiçbir okul veya sistemde harici bilgileri eksik olan adaylara ezoterik bilgiler aktarılmaz. Bunun nedeni, insanın mükemmele ulaşabilmesi için iç ve dış aleminin tam bir bütünlük içinde olması gerekliliğidir.

Şimdi niçin ezoterizm sorusuna yanıt aramaya çalışalım. "Niçin" ve "nasıl" lar meraklı insan doğasının bir gereğidir. insanlar normal öğreti sistemi içinde aktarılan bilgiler ile bazı soruların yanıtlarını bulamadıkları zaman arayışa girmektedir. Bunun sonucu materyalist düşünce sisteminden sıyrılmakta, yanıtları kimi zaman "din" kimi zaman ise "panteist" düşünce sisteminde aramaktadır. Felsefi anlamda "Panteizm", islami kültür içinde "tasavvuf" adını alan ezoterik sistemin amacı; varoluşun, ancak sevgi ile algılanabilecek ve akılcılıkla ortaya konulacak sebeplerini savunmak ve tek hedefi insanın tekamül ederek "kamil insan" haline dönüşmesini sağlamaktır.

Ezoterik sistem, varoluşu ve tanrıyı tanımlamaya çalışan din ile aslında çelişmemekle birlikte, yıllarca dini bir sömürü ve hükmetme sistemi olarak kullanmaya çalışan tutucu, radikal kesimin hedefi olmuştur. Dini sistemlerde koşulsuz bir inanma duygusu vardır. insanın yaşamının sadece dünyadaki bedensel yaşayışıyla sınırlı olmayıp bir ruhun varlığı kabul edilir. Bu ruhun,
bedensel yaşayış sona erdiğinde ya başka bir bedende hayat bulacağı ya da ahiret denilen bir başka mekana giderek bir başka boyutta sonsuza dek yaşayacağı kabul edilir. Bu nedenle ikinci yaşamın saadet ve mutluluk içinde geçmesi için dünyadaki yaşamın acı ve ızdırapla geçirilecek bir imtihan dönemi olması gerektiği kabul edilmiştir. Meselenin bu şekilde ele alınması insanın hayatı boyunca ölümü düşünmesine, ahireti kazanmak ve hak etmek için dünya nimetlerini tepmesine sebebiyet verdiği gibi, insanlar arasında ayrılık tohumlarını da serpmiştir. Gerçekte tek Allaha inanan çeşitli dinlere mensup olanlar, mabedlerini, kitaplarını, bayramlarını, tatillerini, kıyafetlerini farklılaştırdıkları gibi mezarlarını hatta ahireti bile ayırmış, "senin cennetin – benim cennetim" demek suretiyle tek Allahın o tek cennetini(veya cehennemini) bile parsellemeye çalışmıştır.

Ezoterik düşünce sistemi ise, bunların üzerine çıkmayı, kutsal kitapları sözleriyle değil, özleriyle yorumlamayı, "iman" ın "akıl" a aykırı olamayacağını ve insanların akıllarıyla doğruluğunu kabul edemeyecekleri bir takım olay ve buyruklara inanmak zorunda bırakılamayacağını ifade eden bir akımı temsil eder. işte bu nedenle dinin özünü değil, şeklini anlayabilenler tarafından sürekli red edilmiş, bu akıma taraftar olanlar dinden çıkmakla her zaman ve her yerde suçlanmıştır.

Eğer cennet varsa, oraya gitmek için camiye, kiliseye, sinagoga devam edip dua etmek yeterli değildir. Bütün dinlerin tek Allahın kulları, yani kardeş olduklarını kabul eden ve bütün kutsal kitaplarda geçen evrensel doğrularla yaşayan yani dürüst, müşfik, merhametli ve cömert olan bir kimse bunları yapmasa bile oraya gidecektir. işte bu düşünceleri içinde barındıran ezoterik
düşünce, bugün dahi sürüp giden din kavgalarına yol açan düşüncelerin karşısındadır.

Ezoterik düşüncenin temelinde tek tanrı düşüncesi vardır. Varolan herşey tanrıdan doğmuştur ve onunla özdeştir. Evren ve tanrı birdir.

Tanrı sadece yaradan değil, varolandır ve evrendir. Önsüz ve sonsuz olan tanrı makrokozmos’da da, mikrokozmos’da da bulunur.

Tanrısal ışığın bir parçası olan ruh, hiçbir zaman ölmez ve yegane amacı ayrıldığı ana kaynağa, yani tanrıya dönmektir. Bunun da tek yolu, evrensel bir yasa olan evrim, yani tekamüldür.

http://www.ezoterizm.8m.com/ezoterizm_nedir.htm

mistisizm, okültizm gibi kavramlarla karartılmadığı sürece kendi içinde belli bir tutarlılığa sahip, teoride akıl doyurduğu kadar pratikte de işe yaraması istenilen öğreti.
ezoterizm, asıl gerçeklerin yalnızca anlayabilecek yetenek ve bilgide olanlara bildirilebileceği görüşü üzerine temellenen bir öğreti sistemidir.
--spoiler--

hepimiz eski bir metni okuduğumuzda ya da bir efsaneden söz edildiğini duyduğumuzda sembolik anlamının ötesinde bir şeylerin daha varlığını düşünürüz. bize öyle gelir ki bu metinlerin ya da mitlerin anlatmak istedikleri daha derin gerçeklikler vardır ve bunu ancak bu sırları çözmesini bilenler anlayabilir. aslında bu düşünce hiç de yanlış değildir.

özellikle avrupa’da ve amerika’da son zamanlarda çok sıkça kullanılmaya başlanan türkçede “içrek” sözcüğü ile karşılanan ezoterik sözcüğü içinde saklı olan anlamı sadece seçilmiş kişilere açıklanan öğretileri tanımlamak için kullanılır.

ezoterizm sözcük olarak yunanca (içe ait, içrek, sadece müritlerin bildiği anlamında, arıkdal gizli öğreticilik olarak kullanıyor) sözcüğünden gelir. bu sözcüğün kökü ise ( iç, içerisi) dir.

sözcük anlamı olarak ise ezoterizm “sadece belli sayıda müritlere açıklanan halkın düzeyine inmeyen ya da inmemesi gereken doktrine“ denir. ezoterik doktrin “müritlere sözlü olarak aktarılan tüm bilgi ve öğretilere“ denir (petit robert)

meydan larousse ansiklopedisi ise türkçe eşanlamlısı içrek başlığı altında daha geniş bilgi vermektedir:
“yalnız vakıf olanlara öğretilen || vakıf olmayanlarca anlaşılmayan bilgi ve ya eserler için kullanılır...
ansi. fels. içrek kelimesi dışrakın karşıtıdır. pythagoras’ın çömezlerini dışrak ve içrek diye ikiye ayırdığı söylenir; birinciler sadece adaylardı; ikinciler ise üstadın öğretisini bütün incelikleri ve sırları ile bilenlerdi. dışrak eserlerde yalnız en açık kanıtlar ileri sürülür, daha karanlık ve kesin olan kanıtlar ise içrek eserlerde yer alır. sırra ve gizli bilgiye ermiş olanlardan başkasının kavrayamayacağı esrarlı bir öğreti fikri birçok kimseye hoş görünmüş ve her devirde az ve ya çok içrek topluluklar (msl. mason dernekleri) kurulmuştur.

- giz. ilm. herhangi bir dinin, sadece sırra ve gizli bilgiye ermiş olanlara açıklanan yönüne içrek bilim adı verilir. kabala’cıların içrek elyazmaları ,” açkı “ ve ya “anahtar “ adıyla anılır. içrek öğreti, oyun kâğıdı falı, simyacıların sırları, sihir, büyü, kabala gelenekleri gizli dini törenleri vb. kapsıyordu. apokalipsis’in açıklanması, hezeikel’in gördüğü hayallerin yorumlanması da içrek konular arasında yer alır.”
bu tanımda dikkat edilmesi gereken nokta eski yunan’da içrek ve dışrak kavramlarının kullanıldığıdır , - dışrak ifadesini ilk kullanan aritoteles’tir - yalnız bunların genelde felsefe okullarına atıf yaptığı görülür. eski yunan’daki gizlem okulları ileride yayınlanacak yazılarımızda göreceğiz. ayrıca ezoterik topluluklar yıllar boyu “ esrarlı bir öğreti “ fikri hoş geldiği için değil, belli bir amaç için kurulmuşlardır.

daha geniş kapsamlı bir tanım yapacak olursak, ezoterizm, sadece seçilmiş belli bir topluluğa verilen ( bunlara inisye < fr. initié denir ) , semboller ve şifreler aracılığı ile aktarılan, erginlemeye ( fr. initiation ) dayanan, metafizik öğretilere denir. bu öğretilerin içeriği ve erginlenmenin aşamaları çeşitli kültürlerde yeri geldikçe ayrıntılı biçimde incelenecektir.

bu arada ezoterizmi küçümsemek isteyenler ezoterizmin birçok alan için geçerli olduğunu söylerler. örneğin kimya, matematik fizik bile sadece bunu öğrenmek isteyenlere semboller vasıtası ile aktarılır. bu her şey için geçerlidir, bir koçun takımına verdiği taktikler bile semboller vasıtası iledir, maçtan önce bir ritüel uygulanır gibi. bu örnekler ancak ezoterizmi anlatmak için örnek olarak verilebilir. ancak ezoterizm günümüzde kullanılan anlamı ile ezoterik öğretileri belirtir.

ezoterik öğretiler, çağlar boyunca, sadece bu öğretileri almaya hazır kimselere gerektiği gibi verildiğinden ve çağın getirdiği değişikliklere gerek semboloji gerekse de açıklama yönünden uyum sağlayabildiği için günümüze kadar gelmiştir. bu öğretiler geniş kitlelerde yayılmamış, yayıldığı yerde de bozulmaya uğrayıp yok olmuştur. bu sayede saflığını koruyan öğretiler bu yüzyılın son yarısındaki “ bilgilenme “ ye paralel olarak kısmen gün ışığına çıkmıştır. bunun doğal sonucu olarak da yanlış anlamalar ya da yanlı yayınlar da ortaya çıkmaktadır.
ezoterizm hakkında dikkat edilmesi gereken bir husus da dinlerin ezoterik ve egzoterik yanları olmakla birlikte, ezoterizm sadece dinlerin ezoterik yanı demek değildir. bunu yanında ezoterizm sadece belli topluluklara ait bir din de değildir. kutsal olan sadece dinin tekelinde bulunmaz, daha farklı bir deyişle kutsal ile ilgilenen her öğreti bir din olmak zorunda değildir. ezoterizm kutsal olana daha derin bir bakıştır.
ezoterizmi genel olarak bir inanç olarak değil de, insanlığın tarihinin başlangıcından günümüze kadar gelen bir gelenek, öğreti olarak algılamak daha doğru olur. bu bilgi sayesinde tarih içindeki birçok sanatçı ve düşünürün eserlerini anlamak da daha kolay olur.

ülkemizde de ezoterizm hakkında birkaç kitap çıkmıştır.
buna en iyi örnek ülkemizde haziran 1994’de gece yayınlarından çıkan cihangir gener’in ezoterik-bâtıni doktrinler tarihi isimli kitabıdır. kendi alanında ilk olduğu için saygıyı hak eden bu çalışma bir takım yanlışlıklar ve yanlı ifadelerle doludur. bunlardan en önemlisi ezoterizmin ulaştığı son noktanın masonluk olarak gösterilmesi çabasıdır. ezoterizm masonluk içinde de var olmakla birlikte, masonluğun dışında da varolan bir öğretidir.

ezoterizm hakkında ülkemizde çıkan bir önemli kitap ise, yakın zamanda kaybettiğimiz ergun arıkdal tarafından yazılan gizli öğreticilik adlı eserdir. bu konuda araştırma yapmak isteyen okuyucular ruh ve madde yayınları tarafından 1997’de yayınlanan bu kitapta, dikkatli okumaları kaydı ile çok ilginç bilgiler bulacaklardır.

ezoterizm hakkında bir önemli kitap da ergun candan’ın yazdığı gizli sırlar öğretisi adlı eserdir. içinde çok spekülatif fikirler de bulunsa bu konuda araştıranlar için önemli bir başvuru kitabıdır.
ezoterik öğretilerin genel özellikleri

ezoterik öğretiler metafizik öğretilerdir. metafizik kelimesi eski yunanca
sonrası, ötesi ( doğal, fiziki, fizik ) kelimelerinden türemiştir. latince’ye metaphysica olarak geçmiş ve buradan da bugünkü batı dillerindeki yerini bulmuştur. metafizik, doğa’nın, fiziksel görüntünün ötesini, yani sezgilerle anlaşılabilen bilgiyi kapsar. ( daha sonra kazandığı anlamlar üzerinde durmayacağız )
ezoterist her şeyden önce tanrı’nın varlığına inanır. evren’in ondan oluştuğu ve her varlıkta kendinden bir töz olan bir tanrı’ya. bu bağlamda ezoterizmin yaradancı dinlerle yolu ayrılır. aynı şekilde cihangir gener’in söylediği gibi ezoterizm panteizm de demek değildir. ( a.g.e )

amaç tanrı’dan varolan fakat onun kadar mükemmel olmayan insanın dünya üzerinde yaşadığı hayatlarının sonucunda tekâmül ederek yeniden tanrı’ya dönmesidir. bu düşünde en güzel ifadelerini hint düşüncesinde bulmuştur.
aynı şekilde bu tekâmül süreci için de dünya üzerinde çeşitli ırkların yaşadığı ve sonra da yok oldukları kabul edilmektedir.

ezoteristin kişisel ödevi kendi tekâmülünü sağlamak, kolektif ödev ise başkalarınınkini sağlamaktır. bu iki ayrı ödev birbirlerinden soyutlanamaz.

ezoterist dünya üzerinde yaşayarak öğreneceği çok şey olduğuna inanır ve dejenere öğretilerde olduğu gibi kendini dış dünyaya kapamaz.

ezoterik öğreti sadece geleneksel bilgi ile sınırlı kalmaz, ezoterist çağının bilimsel gelişmelerini de uyarlamayı bilir.

ilk çağlardan bu yana bu öğretilerin geniş halk kitleleri tarafından yanlış algılanıp bozulma ile yok olabileceği düşüncesi bu öğretinin üstatlarını öğretilerini semboller ve gizli ifadeler ile aktarma zorunluluğuna itmiştir. kullanılan semboller ise hiç bir zaman insana uzak olmayan ve anlamına ulaşabileceği sembollerdir.
ezoterizmi iyi anlayabilmek için ezoterizmin ve ezoterik düşüncenin tarihini ve buna paralel olarak sembollerin dilini öğrenmek gerekmektedir. ezoterik düşünce tarihi insanlık tarihinden soyutlanamaz, bu yüzden de ileride yayınlanacak yazılarımızda ezoterik düşünce tarihini insanlık tarihine koşut olarak inceleyeceğiz.

ezoterik düşünce tarih boyunca dünya’nın çeşitli yerlerinde ortaya çıkmıştır. bugünkü batı düşüncesinin kaynakları ise hem doğu’dan hem de batı’dan gelir.

bu konularda araştırma yapmak isteyen türk araştırmacısı da çok şanslıdır.
türkiye’nin gerek coğrafi konumu gerekse de tarih içindeki yeri bu bağlamda büyük önem taşır. ilk olarak yunan uygarlığı’na kaynaklık eden anadolu uygarlıkları bu topraklar üzerinde var olmuştur. ayrıca o dönemde mezopotamya ile olan etkileşim de belirleyici olmuştur. daha sonraları ise yunan uygarlığı gibi roma uygarlığı da anadolu topraklarından yararlanmış, özellikle imparatorluk kültürünün şekillenmesinde anadolu büyük rol oynamıştır.

orta çağlar boyunca ise tasavvuf düşüncesi bu topraklarda yeşermiştir.
batı ezoterizminin kilometre taşlarından templier tarikatı ise haçlı seferleri sırasında müslümanlarla etkileşimleri sonucunda öğretilerini geliştirmişler, tasavvuftan etkilenmişlerdir.
yeni bir çağa girdiğimiz bu zamanlarda ise artık ezoterik bilginin açığa çıkması bütün insanlara mal olması gerekmektedir. cumhuriyetin kuruluşundan beri, bütün engellemelere rağmen bir aydınlanma dönemine giren ülkemizin de bu çağda büyük bir rol oynayacağı kuşkusuzdur. bu yüzden bu konularda bilgili olmak, hazırlıklı olmak hepimize düşen bir ödevdir.

erginleme inisiyason

türkçedeki erginlemenin batı dillerindeki karşılığı olan inisiyasyon/initiation sözcüğü latince initiare = başlamak sözcüğünden gelmektedir. bu sözcük ise yürümek, gitmek anlamına gelen ire fiili ve içerisine anlamını katan in takısı ile alakalıdır. türkçede yeni kullanılmaya başlayan erginleme sözcüğü aynı anlamı vermese de iyi bir karşılık olmaktadır. daha önceleri karşılık olarak kullanılan tekris sözcüğü geniş bir kullanıma sahip değildir.

inisiyasyon en eski gizem dinlerinden beri varlığını sürdürmektedir. inisiyasyon, müridin bu yaşamda ölüp sonsuz yaşama dirilmesi ile sembolize edilir. onun için ritüellerde müridin ölüm deneyimi canlandırılır. inisiyasyon sembolizminde nur’a ya da ışığa kavuşmak da önemli bir rol oynar.

inisiyasyon adayın geçmiş yaşamını terk edip ezoterik toplulukta yeniden yaşama başlamasıdır. bu süreç müridin kendi içindeki tanrısal özü bulma yolunda alınması gerekenleri aldığı bir süreçtir. bu yönüyle inisiyasyon müridin çeşitli eğitimlerden ve sınavlardan da geçtiği bir süreçtir.

inisiyasyon boyunca alınan eğitim mürit tarafından gizli tutulur ve dışarıdan olan hiçbir kimseye açıklanmaz. eğitim süreci boyunca mürit çeşitli dereceler ve unvanlar alır, bu eğitimde ne kadar ileriye gittiğini gösterir.
ezoterik inisiyasyonun bir özelliği de öğretinin yazılı aktarılmasından çok sözlü, sembolik ve ritüeller yolu ile anlatımıdır. tarih boyunca varolan birçok ezoterik örgütten günümüze yazılı belge kalmamasının ya da sadece sembollerin ve alegorik ifadelerin kalmasının nedeni de bundandır.

inisiyasyon sadece bir eğitim değildir. aynı zamanda bireyin kendi içinde yaptığı bir yolculuktur. semboller ve ritüeller yardımı ile birey süreç boyunca kendi içinde de bir süreç yaşar ve içindeki tanrısal özü keşfe koyulur. bu nedenle mürit kuralları harfi harfine uygulamak zorundadır.
öte yandan arıkdal’ın inisiyasyon konusunda yazdıkları ilginçtir:

“ bir tanım yapmamız gerekirse ruhsal bir tesirin nakledilişin hazır olmak diyebiliriz. burada spritüel (ruhsal) bir tesir söz konusudur. bu tesirin nakledilmesi lazımdır. kişiden kişiye, toplumdan topluma bu tesir nakledilecek. zaten bütün inisiyatik çalışmaların esası, bu tesirin bir taraftan alınıp, bir tarafa naklinden ibarettir ve bu nakli kolaylaştıracak bütün çalışmalar inisiyatik çalışmalardır. “

burada inisiyasyonun tehlikeli bir yönü ortaya çıkmaktadır. müridin içine girdiği örgüt, örgütün ritüelleri sayesinde, müridi kendi amaçları doğrultusunda kullanabilir, onun enerjisini örgütün kolektif enerjisine dâhil edebilir. sahte üstadılar önderliğinde kurulan örgütler genelde bu şekilde ritüel uygulamaktadır.
ezoterik inisiyasyon, özü gereği, belli bir şekilde üstatlar tarafından verilmesi gereken bir öğretidir. tarih boyunca ezoterik öğretiler çeşitli şekillerde ortaya çıkmışlardır. bunların çoğu içinde bulunulan topluma ve çağa özgü karakter göstermiş ve zaman içinde işlevlerini tamamlamışlardır. günümüzde bunların taraftarı olsa da bunlar tarih içindeki işlevlerini çoktan tamamlamış öğretilerdir. bir de tarih boyunca varolan ezoterik düşüncelerin sentezini yapmış topluluklar vardır ki onlar günümüzde de geleneksel işlevini sürdüren topluluklardır.
bu tür bir topluluğa girmek isteyen kişi kendini sahte üstatlardan ve negatif amaçlı topluluklardan korumak zorundadır. haluk egemen sarıkaya yıllar önce kötülük ve kaynakları isimli eserinde bu tehlikeye dikkat çekmiştir:

«sanki son derece evrimleşmiş bir varlıkmış ya da bir öğretmenmiş gibi hareket edip de aynı zamanda beşeri alışkanlıkları ve zaafları olan bir kimse, sözde başarısı pek az bir disiplin ve kesin keslik sonucunda elde edilmiş gibi görüleceğinden, beşerlere son derece çekici gelecektir. bu nedenlerden ötürü, kendisi izleyenler onun kişiliğine hayrandırlar ve o da yasa’ya aykırı olarak böyle bir hayranlığa izin verir. bu surette, kendi gururunu şişirir ve izleyicilerinin de fizik forma olan bağlılığını pekiştirir. izleyicilerine, kendilerine öğretilenlerdeki iyi ve kötüyü tefrik etmelerini değil de, bunlara körü körüne inanmalarını telkin eder. sahte “öğretmen” bir kez bu körü körüne inanç tesis edildi mi, artık doğru yolda eğitim yapmasını sağlayacak olan hiçbir eleştiriye ya da yargıya maruz kalmayacaktır. böylece, başında olduğu küçük topluluk, sahte bir spritüel grup haline gelir ve orada, akıl, işlevini yitirir.

bu halin kaçınılmaz sonucu olarak, obsesyonel bir durum ortaya çıkar. bu obsesyonun iki dayanak noktası vardır:
birincisi, sahte öğretmenin, izleyicilerinin dikkatini sadece kendi üzerinde tutarak, dışarıda daha iyi şeyler keşfetmelerini ve dolayısıyla da kendisini ayakta tutmak için katkıda bulunmalarını önlemek amacıyla gösterdiği çaba.

ikincisi, sahte öğretmenin izleyicilerinin, zekâlarını kullanmaksızın keramete inanarak ve büyük bir öğretmen’e sahip olmanın gururu ile koltuklarını kabartarak kendilerini fizik bir kişiliğe hayran olmanın uyuşuk, duygusal haline kaptırmak için duydukları arzudur.

bu duruma sık sık rastlanabilir. bu gerçek bir spritüel grubun heves edilerek kurulan bir taklidinden ibarettir. her iki tarafın da samimiyetten yoksun olmasından ötürü, hızla çözülmeye mahkûmdur. kişiliğine hayranlık duyma, sansasyonel olma ve obsesyon halleri, kısa sürede, bu kişileri her türden duygusal, şehvani ve seksüel düşkünlüklerin karanlık faaliyetlerine sürükler. bu toprakta hilekârlık da, yıkıcılık da, sapıklık da, entelektüel çarpıklık da gelişir ve yüksek benlik’le olan irtibat kopar. korkunç kara ayin ve kara maji törenleri de işte böyle topraklarda kök salma imkânı bulabilmiştir. »

ezoterizm ile karıştırılmaması gereken kavramlar

ezoterizmin ilk bakışta anlaşılmasının kolay olmaması ve birçok farlı kavramı kapsaması, çok daha farklı öğretilerle karıştırılmasına neden olmuştur. kuşkusuz bu öğretilerin de ezoterizm ile ortak yönleri vardır, fakat bütünüyle aynı tutmak olanaksızdır. ezoterizm ile bir tutulan fakat çok daha farklı olan kavramların başlıcaları şunlardır.

okültizm

mistisizm

panteizm

metafizik

spritualizm

teozofi

antropozofi

parapsikoloji

ufoloji

ezoterizm ve okültizm

ezoterizm ve okkültizm çoğu zaman, çoğu yerde eşanlamlı olarak kullanılmaktadır. ancak gerçekte eşanlamlı oldukları söylenemez.

okkültizm, köken olarak “occultus = gizli “ sözcüğünden gelmektedir. türkçede “gizli ilimler” terimi ile karşılanabilir.

okkültizm sözcük olarak çok eski zamanlardan beri kullanılmaktadır.

okkültizm, gizli bilimlerle ilgilidir. gizli bilimler terimi ile anlaşılması gereken bugünkü pozitif ve deneysel bilimlerin dışında kalan, yüzyıllardır varolan ve insanı metafizik yönüyle algılayıp, doğadaki ve insandaki fizik ötesi yönleri kullanan uygulamalardır. bunların içine astroloji, simya, büyü, fal girer.
okkültizmle uğraşan kişi baştan bazı prensipleri kabul etmek zorundadır. bunlar ruhun varlığı, tanrı’nın varlığı gibi temel prensiplerdir.

okült uygulamalar bilmeyen bir için bir anlam ifade etmeyeceği gibi, az bilen için de büyük tehlike göstermektedir. bu yüzden okült uygulamalar bir üstat önderliğinde olmak zorundadır ve bu uygulamalar konuyu az bilen ya da bu bilgiyi iyi yönde kullanması gerektiği yönünde eğitim almamış bir kişi içinse büyük bir silah olabilirdi. bu nedenle okültizm ezoteriktir, yani ancak belli bir eğitimden geçerek o bilgileri almaya hak kazanmış olan kişilere verilebilir ve bu bilginini aktarımı da özel bir dille ve sembollerle olur.
buradaki nüans açıktır. okült öğreti ezoterik bir öğretidir; ancak her ezoterik öğreti okült değildir.

ezoterizm ve mistisizm

ezoterizm ve mistisizm de sık sık karıştırılan kavramlardır.
dilimize fransızcadan geçmiş olan mistisizm köken olarak, latince mysterium sözcüğünden, o sözcük de yunanca múst»rion sözcüğünden gelmedir. bu sözcükler köken olarak yunanca mú – (susmak, sır olarak saklamak) kökünden gelmektedir. dilimize mister/gizem olarak geçen sözcükle aynı kökendedir. mistik sözünün kökeninde de yine bu kökten gelen mústikòj sözcüğü vardır. bu sözcükler aslında inisiyasyondan geçip sırlara vakıf olan kişiler için kullanılır.
--spoiler--
edit: düzeltilmiştir.
bir konudaki derin bilgilerin, ehil olmayanlardan gizlenerek sadece ehil olanlara üstadlar tarafında inisiyayon yoluyla öğretilmesidir.
buradaki maharet, aktarılmak istenenlerin "tümünün" değil; sadece metod ve öğreti konseptinin aktarılmasıdır. bu bağlamda inisiyatör, belli bür süre sonra görevini tamamlar, gençten ilerleme kaydetmesini bekler.
çeşitli ülkelerde çeşitli kültürlerden insanları masonik örgütlenmeye çekmenin temel maddesi.

(bkz: sen bilmezsin ben bilirim).
(bkz: sen anlamazsın ben anlarım).
(bkz: sende potansiyel var hacı).
(bkz: biz akıllıyız onlar salak).
(bkz: gel sana çok güzel şeyler öğreteceğim).
içe ait, içsel, batıni anlamına gelen bir kelimedir. çoğu kişi tarafından gizemli ilimlerle ilişkilendirilse de aslında herhangi bir öğretinin seçkin kısmını ifade eder.
mesela kimya bir pozitif bilimdir fakat kimyayı lisans seviyesinden sonra çeşitli alanlarında uzmanlaşarak inceleyen kişiler kimyanın ezoterik kapsamına doğru ilerlerler.
bir bilimde öğrencinin seviyesi ne kadar ileriyse o kadar ezoterik bilgilere ulaşması doğal olandır. öğrenilecek şeyi bir daire olarak düşünürsek çemberin içinde çember ve onun içinde bir başka çember vardır ve bu çemberleri sonsuza dek küçültebiliriz. işte bu yüzden hiç bir şeyin tam olarak sırrını öğrenmiş veya en iç çemberine ulaşmış sayılamaz dünya üzerindeki hiçbir insan. her zaman daha küçük bir çember düşünülebilir. ve helezon sonsuza doğru gider.
bana ilginç şeyler çağrıştıran bilim dalı. (bkz: erotizm)
insanın keşfetmekten korkacağı, her insanın taşıyamayacağı bilgilerdir. aynı zamanda bizi özel kılacak daha doğrusu farklı kılacak bilgi ve deneyimler kazandıran, felsefi öğretileri aktarım geleneğidir. gizemdir. daha çok doğu felsefesine aitmiş düşüncesinde olsak da aslı batı felsefesinde de yer ettiğidir. içseldir. bilgiler aktarılırken inisiyasyon yolu tercih edilir.
bizim uç harflilere "astral güç" ivir zivir diyen bir nevi bilim dali.

boyle tuhaf seyler iste, neyse nerelere geldim yine.
yani halka halk dili ile alime alimce anlatmak gerek diyen düşünçe .Ama öyle halk vardır ki alimden alimdir, öyle alim vardır ki cahilden cahildir.