dünyanın en kısa aşk hikayesi

Sen yine geleceksin, gülümseyerek.
Ve ben yine,
inanacağım.

(bkz: söykü dergisi sayı 20 temasız)

geldi, gitti.

iki kadın sessizce oturuyorlardı.

dur lan bu o değildi.

hamdim, pistim, yandim.

hangi sandalye?

terk etti. aşk oldu.

(bkz: siktim öldü)*

-kanka şöyle kanka böyle
+ee adı ne?
-tuğçe
+olm siktir et sana kız mı kalmadı?
-orospuydu zaten

beni öpecanmi? nirda?

bir daha da göremedim onu..

Bir sezai karakoc siiri olan ruzgar'in ilk kitasi bu kisa hikayedir. Fakat neye gore kime gore kisa.

Ucurtmami ruzgar yirtti dostlarim
Gelin duvagindan suzulen bir ruzgar
Bu ruzgar yuzunden bulutlar yarim
Bu ruzgar yuzunden bana olanlar.

dolmuşta yaşanır.

sen belki beni sevgili olarak görmedin, belki beni hiç fark etmedin ama ben seni asla unutamıyorum...

uykumun en tatlı yerindeydim, başımı rahat ettirdiğim bir yerde uyumak gibisi yoktu benim için. tabi sen yanıma gelene kadar. ilk önce hafif bir sarsıntı hissettim, yanıma geldiğini belli etmek için. biraz sert olmuştu ama bundan pişman olmamış gibi rahattı tavırların. ilk önce kolun değdi tenime, sıcaklığını hissettim bütün kalbimde. tenlerimiz yakınlaşırken ben terlemeye başladım. dönüp hoş geldin desem mi diye düşündüm, sonra vazgeçtim. belki benle konuşmak istemiyordun. belki tek kelime etmeden kalkacaktın yanımdan. akışına bıraktım her şeyi, sonra bacaklarımız bir bütün oldu. oyun oynuyorduk sanki, ben kaçıyordum sen bana doğru geliyordun. ben geliyordum, sen kaçıyordun. çok sevmiştim bu oyunu. kolumu omzuna dolamayı düşündüm, belki kızarsın diye ondan da vazgeçtim.

buradan bir cafeye geçeriz diye düşündüm. deniz kenarında beraber çay içeriz, sen bana bakıp gülümsersin, ben gözlerinde kaybolurum dedim. ya da evet evet direkt evlenme teklif etmeliydim. hayatımın kadını sensin, asla yanılmam, seninle mutlu bir gelecek çizebiliriz. "hayır tatlım, birbirimizi tanımıyoruz. ne münasebet" deyip tokat atabilme olasılığını düşündüm, yine vazgeçtim. ben hayallerimde senle mutlu bir gelecek çizerken, sen koltuktan kalkıp orta kapıya doğru ilerledin. her adım atışında "dur gitme" demek istedim ama yapamadım, beni kabul etmeyebilirdin. inecek düğmesine basıp, ilk durakta tıslayarak açılan kapıdan süzülerek indin. evet, çekip gittin. ismini bile söylememiştin camdan dışarı baktım, hiç gözümü kırpmadan. bir tebessümünü görürüm belki, camı kırıp inerim arkadan diye ama hiç dönüp bakmadın bana.

ben hep aynı otobüste, aynı koltukta seni bekliyorum, sen gelmiyorsun.

(bkz: kısa)
(bkz: masum)

ellerdeki sabunu temizlemekle sonlanıcak hikayedir.

+ merhaba ben Jale.

- merhaba ben de orhaaahh ohhh.

"bir zamanlar çok çirkin bir midye varmış. ona bakan herkes ölürmüş. -son-" patrick star.

bende seni seviyorum.

neseyle kayanin hakkiyla oyanin aski .

- günaydın.
+ günaydın.

- iyi akşamlar.
+ iyi akşamlar.

Dün gece resmini öptümde yattım.

- sabaha kadar böyle kalmak istiyorum

+ sadece bu kadar mı?

şüphesiz ki budur. *
http://i0.kym-cdn.com/pho.../717/5ever.png?1322623668

bir an bakıştılar. sonra otobüs hareket etti.

Otobüs askı.