bugün

susup sadece linkini vermek istediğim konu. aslında sünni olmayanlara sünni inancı öğretilmek istenmesini savunanlara inanmadığı bir dinin zorla öğretilmesi teklif edilmeli acaba onlar kabul eder mi?aleviler'in inanmadığı mezhep'i onlara öğretmek ile bu aynı şeydir. siz ne hissedersiniz?
http://haber.mynet.com/de...gn=home_haber_v2_homepage
faşizmdir.
ayrıca din dersi yanında seçmeli din dersi getirilmiştir.din dersleri yozlaştıkça yozlaştı kalksın isteyen görsün diyenler bağardı bas bas.ama yöneticilerimiz bunu yanlış anladı sanırım zorunlu dersi 1.sınıfa kadar düşürüp üstüne seçmeli din dersi koydular bide yetmedi din dersine imamların girmesi kabul edildi.bu nasıl bi yanlış anlamaysa nerdeyse medreseleri yeniden açıcaklar.
çocuklara dini eğitimin verilmesinin bir gereklilik olduğu gerçeğinden yola çıkarak, doğru bir uygulama olduğunu söyleyebiliriz. çocuk yaşta dini eğitim alınmalıdır, 18 yaşından sonra insanlara dini eğitim verilmez. yerinde bir uygulama, buna itiraz etmek gayet mantıksız.
din o kadar salakça birşeydir ki, millet ayıkmasın diye çocukluktan itibaren ikna edilmeye başlamıştır. ülkemizdeki ateist sayısının artışı da buna bir sebepdir. devlet artık koyunlarını daha rahat yetiştirip, emri altına alabilecektir.
Iste a.knin gucu ve ozgurluk.iste evet.
dinini, çocuğuna öğretemeyeceğine iman etmiş velinin, öğretmenden medet umması.
(bkz: ya o fırlattığın rahle arkadaşının gözüne gelseydi)
güzel olmuştur yerindedir, hoştur vs..

o değil de..
haberdeki her başlık için farklı başlık açma derdi nedir?
ilgi çekmeye mi çalışıyoruz?

verdim eksini, şuku veren de oldu da ne oldu? geç ya...
akepe hükümetinin (bkz: ağaç yaşken eğilir)atasözünü benimsediğinin göstergesidir.
saçmalıktır. hayır o kadar kaldırmaya uğraşıyoruz, adamlar 1. sınıfa indirmeyi düşünüyo ya. din dersi üzerinden köleleşmeyi itaat etmeyi falan bir güzel empoze edip ilerde koyun gibi bir nesil yetiştircekler zaten malı götüren götürene. ayrıca günümüz gençliğinin de pek akıllı olduklarını söyleyemezken hatta bi olay karşısında yorum bile yapamayan insanlar varken geleceği düşünemiyorum.
kesinlik kazanmamış öneridir.
Laiklik'in tanımının ders haline gelmesinin zamanını gösterir.
şuursuz şura kararı.
yok lan anasınıfına insin.
andımızın yılarca okutulmasını faşizmle mücadele görmekle mahir bir ülkenin evlatlarınca hoş karşılanmayacak haber. olmaz, ben ehliyetimi aldığımda staj çıkacak dediler, hala çıkmadı. benim kuzen bedeliiyi bekledi, o da çıkmadı. olmayacak amma ülke insanının tepkilerini ölçmek için güzel bir haber.

her yıl periyodik olarak canlı yayınlarda çıkıp ağlayan alevilerin bu ülkenin asıl sahipleri olan mütedeyyin insanlara karşı alaycı bi tutumla biz şunu istemiyoruz, bunu da istemiyoruz ama biz yöneteceğiz deyişlerini ibretle izliyorum lan! zorla din dersi öğretilemezmiş de falan filan?

çıkın yüreklice şunu bana söyleyin: bir kişi çıkıp da aevilik bu değildir, aslına dödürelim diyebiliyor mu bu ülkede? amma herkes çıkıp islamın aslı bu değilder, falanca şekildir. aslına dönderelim diyor. bozulmamış şeye su katmak için çabalıyor. bu tarih boyunca hep böyle oldu. birileri pişmiş aşa su katmak için çabaladı, çırpındı. sunni kesimi yozlaştırmak adına ellerinden gelenleri yapanlar neden aleviliği yozlaştırmak adına hiç birşey yapmadılar.

ismet özel şunu der: amerikada bazı yerlerin kapılarında zenciler giremez yazardı, türkiye' de bir yerin kapısına müslümanlar giremez yazmazlar çünkü müslümanlar oralara zaten girmezler.

müslümanları buralara sokmak için çabalayışlar bu sebepten olabilir mi? veya aleviler üzerine kimsenin katakulleler çevirmeyişi onların buralara girdiğine işaret midir? bilemiyoruz.

din için çocukluktan ikna edildiğini iddia edenler neden dinsiz bir ortamda yetişen bir çocuğun bile islamın yasakladığı hırsızlığa, çirkin ve çirkefliğe karşı ön yargılı olduğunu açıklayabilir mi?

din ne kadar "salakça"ymış da çocuk yaşta ikna edilmek isteniyormuş. yok merak ediyorum gerçekten bunu düşünmek için insanoğlu kendini zorlayabilir mi?

"salakça" diye itham edilişi çocukluktan öğretilmeye başlanmasına bağlıysa eğer çocuğa tuvalete gitmesini de öğretmeyelim. çünkü bu fikir bu eyleme tekabül eder.

yok gerçekten "salak"çaysa eğer ve çocuklar kandırılıyorsa büyüdüğünde gerçeği görüp çark edebilir. serbesttir. gavur olmak isteyeni kimse bağlamıyor. özgür bir ülkedeyiz.

toparlarsak: bu ülkede din dersinden rahatsız olmak için "gavur" olmak gereklidir. tıpkı ingiliz bilmem nesinin bu ülke insanının elindeki kur'an dan rahatsız oluşu gibi.

not: lan rahatsız olunan din dersi de din anlatsa gam yemem. çiçek böcek sevgisi, bilmem neyin hoşgörüsü. sanki adamlara bir vazife yüklüyor, sorumluluğunu hatırlatıyor.
toplum olarak düşünce yetimizin nasıl bağlandığını gösterecek bir haberdir an itibariyle. bakın gösterecek diyorum çünkü bu başlıkta da boy gösterdiği üzere genel olarak bu atılımlar desteklenecektir. hatta din dersinden rahatsız olanlara ''gavur'' ithamı bile yapılacaktır.

özgürlük, gerçekten garip bir kavram. misal sen şimdi bu ülkede özgürlük var dersin, bu ülke demokratik dersin. ne bileyim buna bağlı olarak türbanlı kızların üniversiteye girme hakkını savunursun. hatta darbecilerin yargılanmasını istersin. haklısın da. lakin gel gör ki konu senin gibi inanmayan, düşünmeyen birilerinin hak aramasına geldi mi vay ve vay.

tutup dersin bunlar çıkıp canlı yayınlarda ağlıyor. tutup dersin din dersi zorunlu olmalı, herkes görmeli.. iyi de dayı oğlu aleviler ağlıyorsa, türbanlı kızlarımız da ağlıyor yıllardır. onlara niye lafın yok. onların ki hak ise diğerlerinki ne..

işte özgürlük kavramını affedersiniz ama ''götünden'' anlayan bünyeler için onaylanır bir zorunluluk bu. hatta kimsenin bu zorunluğa laf etme hakkı da yok.

lakin genel anlamda bir zorbalıktır. örneğin bir birey çocuğunun din eğitimi görmesini istemiyorsa, o çocuğa zorla din eğitimi verilmesinde hoşnut değilse, liselere imamların girmesinden rahatsız ise, bu isteme haklarına kim ne diyebilir, kim neye zorlayabilir?

tabi sen bahsedersen, dinsiz bir ortamda yetişen bir çocuğun, hırsızlığa, çirkinlik ve çirkefliğe karşı eğilimli olmadığını kim açılayabilir diye, biz önce sana rengini ve kaliteni belli ettin deriz. sonra da sınavlarda ''hırsızlık'' yaparak kopya çeken, insanları diri diri yakan, başka inanışlara bilinç altındaki fantezisi olduğu iftiraları atan, adam kayırma ile torpil belli statülere gelen, 15 yaşında kızlarla zorla evlenen, çalan ve çırpan bünyelerin genel durumunu incelemelerini tavsiye ederiz.
anayasanın eksiğinden yararlanmaktır. anayasanın 24. maddesi "din ve ahlak eğitim ve öğretimi devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. din kültürü ve ahlâk öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır."