bugün

Ülkede hala ağır ilerler ve boş iş yapan çok insan var.
insanlar cinnet geçirsin ve katil olsun diye yine insanların icat ettiği tuhaf bir bağımlılık hali.
faydalanilabilinecek özelliklerinden yararlanilmalidir.
modern anlamda bürokrasi mefhumu max weber'in bürokrasi teorisiyle başlar. buna göre, weberyen bürokrasi ideal bürokratlığa en yakın örgütlenme biçimidir. (bkz: patrimonyal bürokrasi) denilen yapının tam zıttıdır. bu kapsamda, günümüz bürokrasilerinde hiyerarşi kesintisizdir yani ast-üst ilişkisi vardır. bu sistem bürokrasinin genellikle hantallaşmasına yol açmaktadır. bu yüzden, bürokrasinin gereğinden fazla olması (bkz: kırtasiyecilik) denilen, halk arasında "ordan oraya gönderiyorlar dingiller." şeklinde tarif edilen ucube yapılaşmaya yol açar.
yönetim ve organizasyon açısından ele alırsak aşağıdaki başlıklar altında toplayabiliriz:

1. Hiyerarşik yapılanma ve komuta zinciri

2. Kurallar ve yönetmelikler

3. iş bölümü ve uzmanlaşma

4. Yöneticilerin astları ile olan ilişkilerinin kişisel değil profesyonel olması

5. iş atamalarında önce liyakatın dikkate alınması (hatta başka hiçbirşeyin dikkate alınmaması)

Hiyerarşik Yapılanma

iş yerindeki kişiler arası ilişkilerin alt/üst temeline dayalı olduğu yapılanmadır. Yöneticilerin astlarının davranışları ve yaptıkları bütün işlere doğrudan karışma ve kontrol etme hakkı vardır.

Kurallar ve Yönetmelikler

Bütün yönetim sistemi kurallar üzerinden tanımlanmıştır. Kimin nasıl davranacağı, ne yapacağı detaylıca kurallar üzerinde yazılıdır. Beklenmeyen veya kurallar tarafından kapsanmayan bir durum oluştuğunda kuralların bu yeni durumu kapsayacak şekilde nasıl değiştirileceği de kurallarla belirlenmiştir.

Örneğin bir çalışanın hasta olması ve işe gelemeyecek durumda olması halinde yöneticisini araması gibi bir kural varsa, bu kurala uyması beklenir. Bu kurala uymayanların işten çıkarılmaya kadar giden ceza sistemi içerisinde nasıl cezalandırılacağı da kurallarla belirlenmiştir.

Kısacası mutlak bürokraside sıkı bir kurallar zinciri vardır. Bu kurallar, kurum hafızası oluşturması açsısından ve bilgi yönetimi (knowledge management) açısından işletmeye olumlu yönde etki eder. Yani yaşanan her tecrübe kurallar vasıtası ile kurum hafızasında yer eder.

iş Bölümü ve Uzmanlaşma

Organizasyondaki çalışanların yetenekli ve tecrübeli oldukları alanlara göre dağıtılması ve buna göre iş bölümü yapılması hedeflenir.

Örneğin satış bölümünde çalışanlardan birisinin, şehrin doğu bölgesinde tecrübesi varsa, bu çalışanın bu bölgede istihdam edilmesi gerekir.

Kişisel ilişkilerden Kaçınma

Yöneticilerin çalışanlarla kişisel ilişkilere girmemesi gerekir. Bu yöneticilerin çalışanlarla arkadaş olmayacağı anlamına gelmez. iş ilişkisi ve arkadaşlığın ayrılması anlamına gelir. Örneğin departman olarak gidilen bir eğlencede ilişkinin boyutunun resmi ilişkiden çıkması durumunda yöneticinin izin istiyerek ayrılması daha uygundur.

Bu anlamda, yöneticilerin çalışanlarına eşit davranması, yükseltme ve kıdem artışı gibi konularda ayırım yapmaması, işteki başarı ve yetenekler dışında herhangi başka bir ilişkiyi işe karıştırmaması ve iş arkadaşlığını profesyonel seviyede tutması beklenir.

Resmi olarak Yazılmış Raporlar

Bürokrasinin en önemli unsurlarından birisi de hemen herşeyin raporlanmasıdır. Atılan her adım daha önceden şekli belirlenmiş raporlar ile kayıt altına alınır.

Raporların ne zaman kullanılacağı, nasıl doldurulacağı, kimin göreceği, kimin onaylayacağı gibi bütün detaylar yine bürokratik kural ve yönetmelikler çerçevesinde tanımlıdır.
3-5 aydır Türkiye'de durmuş olan şeydir... aaaa bürokrasi neydi diye vekillerimiz şaşırabilir.
osmanlı devleti'ndeki karşılığı kalemiyye olan kavram.
çok sıkmaya da çok gevşetmeye de gelmez.
Değişimin önündeki en büyük engel diye düşünüyorum.
cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte pek bir forsu kalmamıştır.
birey ve yürütme organını birbirine bağlayan ağlar zinciri.
Damada ülke yönettirememektir.
Cahillerin iddia ettiği gibi demokrasiye karşı değildir.

Tam tersine denge ve denetleme sisteminin olmazsa olmazıdır.

Gün itibariyle de türkiye'de yok edildi.

Dikta rejimimiz hayırlı olsun.
Ne düzeyde aşağı ise (ornek halk eğitim memuru) o düzeyde havalanma, burun kalkması yaşanan iş.

Sanki anacığıma karşıki dagları siz yarattınız?
Ne anlama geliyor bilinmeyen kavram. Evet.
Bu ülkede bürokrasinin yavaşlığı beni çıldırtıyor yaa. Zaman benim en değerli şeyim ve bu ülkenin salak salak formaliteleri ve işini adamakıllı yapmayan insanları yüzünden sürekli uğraşmak zorunda kalıyorum, hele soğuklarda hiç çekilmiyor bu ıvır zıvırlarla uğraşmak. Günüm ona buna söylenmekle geçiyor. bu ülkeyi yıksınlar yeniden kursunlar olmamış bu ülke.
anlaşılmazlığa karmaşaya neden olaş şeydir. olay çözümlenemesin diye uğraşır. sevmem.
Dünyanın en saçma şeyinin türk dizileri, evlendirme programları falan olduğunu düşünüyorsanız, şanslısınız, henüz bürokrasinin içine girmemişsiniz demektir.

Profesyonellikten fersah fersah uzak, şekilciliğin kutsandığı, kalifiye olmayanların kıdemleriyle var olmaya çalıştığı, içine girdikçe anlamdan uzaklaşılan ve insanlara olan bi nebze varsa güveninizin, inancınızın, umudunuzun zamanla tükeneceği allahın belası bir sistemdir.
iyiye kullanıldığı sürece gerçekten gerekli olan fakat kötüye kullanıldığında birçok kişinin kendini aşağılanmış hissetmesini sağlayan gereksiz bir yönetim biçimi.
(bkz: oligarşinin tunç kanunu)
Malesef olması gerekendir. Ülkemizde hatta dünyada sistem tamamen bürokrasiye dayalıdır ve olmadığı zaman kaos oluşur.

en yalın şekliyle örneklendirecek olursak; teftiş geçirecek bir kurum ve/veya kişi teftiş için gerekli gerekli, gereksiz bir çok evrak hazırlar. bu evrakların çoğu matbudur ve hiç bir işe yaramaz ama teftiş esnasında bunlar istenir.

teftiş geçirecek kurum ve/veya kişi eğer yolun başındaysa, korkuyla, o işleri yapar ve evraklarını hazırlar. Yıllar geçtikçe aslında kimsenin işe bakmadığını, sadece evraklara bakıp geçtiğini anlar ve işi yapmadan sadece evrakları hazırlamaya başlar.

işte sistemin amacı da bu. Eğer bu sistem olmasa kimse o işleri yapmayacak. Sistem en azından yolun başındaki kurum ve/veya kişinin işleri yapmasını sağlıyor. Devamında yapmayacağını da zaten biliyor.

Yani bürokrasiyi bitirmek istiyorsak, toplumun ahlak seviyesini yükseltmeliyiz. kurum ve/veya kişiler zorunluluk hissetmeden fayda esasına göre işlerini yapmaya başladığı an bürokrasiye ya da denetleyici bir kuruma gerek kalmaz.
Ancak hala sistemin açıklarını kollayıp, nereden ne kurtarabiliriz diye düşündüğümüz için bürokrasi malesef ama malesef gereklidir.
Bürokrasi 4.0

Ülkeler, yatırımcı arayışında. Bütün ülkelerin Cumhurbaşkanı, Başbakan, Kral, Prens ve aklınıza gelebilecek üst düzey bütün yöneticilerinin yurt dışı ziyaretleri gezme amaçlı veya havadan sudan sebeplerden değil.

Yerli veya yabancı bir çok ulus yatırımcının peşinde koşturuyor ve bir yandan da kendi ülkesinde "Üretim" denen olgunun ilerlemesini sağlamaya çalışıyor. Mevcut dünya düzeni sizi buna itiyor. Geçtiğimiz gün Standard and Poors bir rapor yayınladı ve neredeyse bütün petrol üreticilerinin notlarını düşürdü. Rusya ve Suudi Arabistan için ise değişikliğe gitmedi ama uyardı."OPEC' in üretim azaltma kararı, fiyatları değiştirmeyecek" dedi. Gördüğünüz gibi güvenilen dağ olan Petrol bile bu hallere düşerken, üretim ve teknolojik gelişmeyi yakalayamayan ülkelerin ne hale geleceğini varın siz düşünün.

Bürokrasi denen olay sadece yatırımcıyı engellemiyor, bu ülkenin Ar- Ge sini, Teknolojik Gelişimini, Girişimci Ruhunu engelliyor. Bürokrasinin engelldiği bu olgular sadece insanlar değil, bu ülkenin yarınlarıdır, geleceğidir, kurtuluş yoludur.

Yatırımcının yollarına tuzaklar kuran, dikenli teller döşeyen, ateşten oklar atan bürokrasi denen süreç maalesef grip virüsü gibi, sürekli kendini yeniliyor ve ortama bağışıklık sağlayarak, kuvvetinden birşey kaybetmiyor. işin kötüsü, her yenilenme bürokrasiyi daha da güçlendiriyor ve etki derecesini arttırıyor.

Geçmiş dönemde rahmetli Özal bürokrasiyi azaltmak için girişimler başlattı (Bürokrasi 1.0). Başarılı olamadı, dönem şartları ve yaşanan olaylar, Özal için büyük sıkıntılar oluşturdu. 2002 yılında başlayan tek partili hükümet süreci ile 2002 yılında yine Bürokrasi azaltma ve engelleme çalışmaları başlatıldı (Bürokrasi 2.0). Özellikle Enerji gibi hayati sektörlerde "Mevzuat" adı altında yatırımcı ve girişimcinin bütün enerjisi infaz ediliyor. Son 5 yıl içerisinde Bürokrasi denen engelden kurtulmak adına çalışmalar hızlandı. Taki Damping olarak bilinen teşviklerle ilgili düzenlemeye kadar (Bürokrasi 3.0 Süreci).

Her zaman kendini gerekli gibi göstermeye çalışan bürokrasi maalesef kendini bir şekilde güncellemeye ve güçlenerek daha derin bir şekilde hayatımıza nüfuz etmeye devam ediyor. Bugün git yarın gelciler ile başlayan süreç, kendini geliştirdi ve insanlara bunu diyenler firmalara, yatırımcılara, gelişimi hedef koyanlara söylenmeye başlandı. Yani Bürokrasi 1.0 ile başlayan "Bugün git- Yarın Gel" süreci, Bürokrasi 3.0 ile "Şu olursa sana yatırım izni veririm- bunu yaparsan anca firma açarsın" şekline büründü. Bir yandan eski sürümlerinde kendini devam ettirdiklerini de belirtmek gerekir.

Bürokrasi ağırlığını hissettiriyor ve bu gidişle daha da hissettirecek gibi. Köklü değişimler şart.

"ikinci Nesil Yapısal Kalkınma" planı ile Bürokrasi 4.0 sürecine başlıyoruz gibi duruyor. Önemli olan şu; Bürokrasi 4.0 hayatımıza ne gibi kolaylıklar- ne gibi zorluklar katacak ?

Kendini var kılmak için herşeyi yakmaya göze alan "Bürokrasi" için acil önlemler alınması hayatidir. Hatta işe buradan başlanması gerekmektedir.

Umarız dikkat çeker de yatırımcıya, girişimciye ve üretim yapanlara bir nebze faydamız dokunur.
zaman kaybını seven ve dosya başı paraya gerek duyan sistem.
(bkz: max weber) 'e göre ; sanayileşme ve kapitalistleşme sürecinde ortaya çıkmıştır . Kısaca kapitalizmin küçük fahişesidir .
Uzun bir tarihi geçmişi olan “bürokrasi kavramı”, geleneksel kamu yönetimi anlayışı ile birlikte etkinlik kazanmış, 1929 Ekonomik Krizi ve II. Dünya Savaşı sonucunda ortaya çıkan “Refah Devleti” uygulamaları ile altın çağını yaşamıştır.

20. yy son çeyreğinde Refah Devletine olan inanç sarsılmış, bürokrasi verimsizliğin, kırtasiyeciliğin, kaynak israfının ve kuralcılığın hakim olduğu, yapılanmalar olarak görülmeye başlanmıştır. 1980lerde özellikle Yeni Sağ söylemler, yönetsel ve siyasal yeniden yapılanma model arayışlarının temelini oluşturmuş, işletme veya piyasa tipi mekanizmaların hakim olduğu yeni kamu yönetimi anlayışı ile geleneksel bürokratik yapılar tasfiye edilerek “alternatif bürokratik” kurumlar oluşturulmuştur.
devlete ait kırtasiyedir.