bugün

alıntı yapıldığı şiir;

trabzondan bir motor açılıyor
sa-hil-de-ka-la-ba-lık!
motoru taşlıyorlar
son perdeye başlıyorlar!
burjuva kemal'in omuzuna binmiş
kemal kumandanın kordonuna
kumandan kahyanın cebine inmiş
kahya adamlarının donuna
uluyorlar

burada bana sanki "burjuva, kemal'in omuzuna binmiş" anlamı daha kuvvetli gibi geldi, zira anlatım o şekilde devam ediyor. Bir de Nazım Hikmet'in Kuvay-i Milliye destanında Atatürk'den övgüyle bahsettiğini düşünürsek, böyle bir hakaret çelişki olacaktır. Tabi burada ne anlatmak istediğini en iyi şair bilir, ben bilmem.

Atatürk'e hakaret varsa ayıptır, hakaret yoksa, bizim bunu hakaret olarak algılamamız ayıptır.

edit: başlık başıma kalmış, tam hatırlamıyorum lakin ilk entry Nazım Hikmet'in Atatürk'e biçtiği lakap gibi birşeydi, ben de bunun üzerine böyle bir açıklama yapma ihtiyacı duymuştum. hörmetler.
kuvayi milliye destani ni yazmis olan bir nazim hikmet in atatürk e böyle bir hakarette bulundugunu düsünmek sacma geliyor. gerci kuvayi milliye destani ni yazmis bir nazim hikmete vatan haini de dediler. bunu diyen bunu da der.

"sarışın bir kurda benziyordu
ve mavi gözleri çakmak çakmaktı
yürüdü uçurumun başına kadar
eğildi, durdu
bıraksalar
ince uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
kocatepeden afyon ovasına atlayacaktı"
şiir okuma özürlülerinin nazım'a bunu dedi diye saldırdıkları çok görülmüştür. Mustafa Suphi'nin öldürülüşü ile ilgili şiirin akışı şu şekildedir:

"Burjuva Kemal'in omuzuna binmiş
Kemal kumandanın kordonuna
Kumandan kahyanın cebine inmiş
Kahya adamların donuna"

görüldüğü gibi kesme işareti hariç, nazım'ın klasik bir özelliği olarak noktalama işrati konulmamış. Fakat ilgili akıştan anladığımız üzere ana cümle şu:

"Burjuva Kemal'in omzuna binmiş" peki şiirde "Burjuva Kemal"in omuzuna binenin kim olduğu belli midir? Değil. Fakat sonraki cümlelerin hepsine eylemi gerçekleştiren, yani özne bellidir. Kumandanın kordonuna giren Kemal, kahyanın cebine giren kumandan, adamların donuna giren ise Kahya. Bu durumda ilk cümlenin Kemal'in omuzlarına binen Burjuva'nın olduğu belirtilmiş, burjuva kemal değil, sadece burjuva. Yani burada Mustafa Kemal'i tanımlıyorsa Kemal, Burjuva değil, burjuvanın omuzlarına bindiği birisi.

Gelgelelim Nazım marksisttir. Mustafa Kemal'de dünya siyasi literatüründe her görüşün kabul ettiği gibi milli demokratik bir burjuva devrimcisidir. Bir marksist olarak Nazım açıkça burjuva demekten çekinmez, bu ne bir hakarettir ne de başka birşey. Lakin açıkça böyle bir tanımlama yapmamıştır. Ha ille de Nazım'ın Atatürk için kullandığı bir sıfat arıyorsanız: (bkz: sarışın kurt)

"ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
birdenbire beş adım sağında onu gördü
paşalar onun arkasındaydılar.
o, saati sordu.
paşalar "üç" dediler.
sarışın bir kurda benziyordu.
ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.

bıraksalar,
ince uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
kocatepe'den afyon ovası'na atlayacaktı"
28 kanuni sani

-ta ata aa ta ta ha ta tta ta
tarih

sınıf-ların
mücadelesidir
1921

kanunisani 28
karadeniz
burjuvazi
biz

on beş kassap çengelinde sallanan
on beş kesik baş
yoldaş

bunların sen

isimlerini aklında tutma
fakat

28 kanunisaniyi unutma!
"siyah gece
"beyaz kar
"rüzgar
"rüzgar".

trabzondan bir motor açılıyor
sa-hil-de-ka-la-ba-lık!
motoru taşlıyorlar
son perdeye başlıyorlar!
burjuva kemal'in omuzuna binmiş
kemal kumandanın kordonuna
kumandan kahyanın cebine inmiş
kahya adamlarının donuna
uluyorlar

hav hav hak tu
yoldaş unutma bunu burjuvazi

ne zaman aldatsa bizi
böyle haykırır:

- hav hav hak tu

- gördün mü ikinci motörü?

- içinde kim var?

- arkalarından gidiyorlar.

- ikinci motör birinciye yetişti

- bordoları bitişti

- motörler sarsılıyor

- dalgalar sallıyor sallıyor dalgalar.

- hayır

iki motörde iki sınıf çarpışıyor

- biz onlar!

- biz silahsiz onlar kamali

- tırnaklanmız

- kavga son nefese kadar

- kavga

- dişlerimiz ellerini kemiriyor
kamanın ucu giriyor

- girdi...

- yoldaşlar, ey!

artık lüzum yok fazla söze:

bakın göz göze

- karadeniz

on beş kere açtı göğsünü,
on beş kere örtüldü.
onbeşlerin hepsi
bir komünist gibi öldü

moskova 1923
komünist ya da kürtçü marxist tandansın mustafa Kemal Atatürk'e sürekli olarak taktığı isim.

(bkz: dinime küfreden müslüman olsa)
bu konudaki bir diğer görüşse burada bahsedilen kemalin kara kemal olduğudur.

kendisinin burjuvayla ilişkisi pek muhtemel ki atatürk ün burjuvayla ilişkisinden daha fazladır. kendisi itihat ve terakkinin bir numaralı ekonomi sorumlusu, türkiyedeki ilk kooperatif ağının kurucusu, ve ilk esnaf bir diğer adıyla "burjuva" örgütlenmesinin lideridir.
(bkz: türkçe okuyup yazamamak)

(bkz: burjuva virgül kemal)
yobazların karalama girisimlerinden hiçbir farkı olmayan hayalperestlere ait bir karalama girisimi, hicbir etkisi yoktur
kendilerini tatmin ederler, adam olsaydınız daha iyisini yapsaydınız der gecerim boylelerine.

edit:nedense anlasılamamıstır bu entry
kesinlikle çok mantıklı. virgül tamamen meseleyi açıklıyor.
mesela;
yaşlı doktoru görünce selam verdi.
ya da;
yaşlı, doktoru görünce selam verdi.

1. cümlede doktor yaşlı gibi durmuş.
2. cümlede ise doktora selam veren kişi yaşlıymış. doktor genç olabilir yani.

nazım'ın orjinal el yazmasını görmeden inanmayacağım buna.
kim virgül olmadığını iddia edebilir ki? bilemiyorum...
komünistleri vatandan süren başbuğ atatürk'e sıkı bir komünist olan nazım tarafından yazılmış şiirdir.
solcuların eskiden bizim kamal'a* taktığı lakaptır. Bu lakabı kömünizm karşıtı olması, nazım hikmeti hapsettirmesi gibi şeylerden kullanmışlardır. 1977 li yıllarda bülent ecevit sayesinde chpli kesim ile birleşmişlerdir.
Chplilerin sevdiği şiirlerden. Nazım hikmet Atatürk'ü severdi. Evet.
doğru bir tanımlama.
nazım atatürk'e ''burjuva kemal'' dememiş,
''burjuva(,) kemal'in sırtına binmiş''

demiştir.

yani burada kastedilen mustafa suphi katliamında atatürk'ün parmağı olduğu -ki bugün bile tartışılır, tarihçilerin çoğu olmadığı iddia eden belgeler yayınladı fakat o zamanlar bu söylenti çok yaygındı- düşüncesi ile atatürk'ün bunu yapacak biri olmadığını, ülkenin yerleşen burjuvazi sınıfının atatürk'ü buna zorladığını ifade etmiştir.

şiirin anlam bütünlüğüne baktığınızda, nazım noktalama işareti kullanmadığından farklı algılanmış olabilir, fakat anlamsal olarak durum ortadadır.

''28 kanuni sani

-ta ata aa ta ta ha ta tta ta
tarih

sınıf-ların
mücadelesidir
1921

kanunisani 28
karadeniz
burjuvazi
biz

on beş kassap çengelinde sallanan
on beş kesik baş
yoldaş

bunların sen

isimlerini aklında tutma
fakat

28 kanunisaniyi unutma!
"siyah gece
"beyaz kar
"rüzgar
"rüzgar".

trabzondan bir motor açılıyor
sa-hil-de-ka-la-ba-lık!
motoru taşlıyorlar
son perdeye başlıyorlar!
burjuva kemal'in omuzuna binmiş
kemal kumandanın kordonuna
kumandan kahyanın cebine inmiş
kahya adamlarının donuna
uluyorlar

hav... hav... hak... tü
yoldaş unutma bunu burjuvazi

ne zaman aldatsa bizi
böyle haykırır:

- hav...hav...hak...tü

- gördün mü ikinci motörü?

- içinde kim var?

- arkalarından gidiyorlar.

- ikinci motör birinciye yetişti

- bordoları bitişti

- motörler sarsılıyor

- dalgalar sallıyor sallıyor dalgalar.

- hayır

iki motörde iki sınıf çarpışıyor

- biz onlar!

- biz silahsız onlar kamalı

- tırnaklanmız

- kavga son nefese kadar

- kavga

- dişlerimiz ellerini kemiriyor
kamanın ucu giriyor

- girdi...

- yoldaşlar, ey!

artık lüzum yok fazla söze:

bakın göz göze

- karadeniz

on beş kere açtı göğsünü,
on beş kere örtüldü.
onbeşlerin hepsi
bir komünist gibi öldü''

eğer kalıbı ''burjuva kemal'' olarak alırsak, akabinde ''kemal kumandanın'' ''kumandan kahyanın'' ''kahya askerlerinin'' tarzı saçmasapan bir tamlamalar içinde buluruz kendimizi.

oysa aslı; ''burjuva, kemal'in'' ''kumandan, kahyanın'' ''kahya, askerlerinin'' olarak almak anlam bütünlüğü açısından olması gereken olacaktır.

atatürkçüler ile solcuların arasını açmak için gösterdiğiniz çaba takdire şayan, biraz da nazım'ın atatürk'e ''mavi gözlü dev'' dediği mısraları da paylaşır mısınız rica etsem?
en azından cahilliğinizi bir şiirin arkasında saklayabilirsiniz.

t: nazım'a atfedilen bir kullanım şekli.
zamanında rusçulara ve kürt faşolarına yağlı kazığı iyi sokmuştur.
bu şekilde nazımı mı bokluyosun. mustafa kemal i öven şiirleride var . mutlak bi doğru mu olmalı illa..ayrıca bu şiirin ona ait olup olmadığıda meçhul.
Hala Nazım Hikmet in Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü sevdiğini sananlar var. Gazi Mustafa Kemal komünizm ve yardakçılarını sevmez, onlar da Gazi Mustafa Kemal'i.
Nazım hikmet'in bir şiirinde, atatürk'e söylediği sözdür ve gerçektir. Buradan da anlıyoruz ki, komünistlerin atatürkçülük oyunu, tamamen palavradan ibaret. Zaten komünistlerin hayatı palavradan ibarettir. Kemalizmin ve komünizmin tek ortak yönü cumhuriyet kavramıdır. Başka hiçbir ortak yönleri yoktur. Başbuğ atatürk de komünizmi, sosyalizmi, marksizmi falan zerre sevmezdi. Seviyordu diyenler, ağır saftır veya cahildir. Komünizmle ilgili sözleri bunu kanıtlar niteliktedir. Ek olarak aziz nesin adlı komünist, gençliğe hitabe'yi ey türk faşisti diye yorumlamıştır.. Bir diğer örnek,

(bkz: ibrahim kaypakkaya nın kemalizm tezi)
Halk TV atatürkçülerine hatırlatılması gereken gerçektir.