bir insan olarak abdullah ocalan

(bkz: bunu yazan insan olamaz)

Tanımı olmayan başlıktır eğer insanlıktan kasıt fiziksel değilse.

belgeseli çekilesidir.

(bkz: bir orço olarak abdullah öcalan) *

muro'da teröristlerin de insan olduğunu göstermek hedefleniyor. önce muroyu izleyin sonra bakarsınız apoya.

(bkz: he never existed as a human)

insan müsveddesi bile olamayacak, hayvan dense hayvanlara hakaret olacak; ne olduğu belirsiz, sıfatsız bir fazlalık.

insan anca insana yakışan sıfıtları taşığını vakit insan olur. Bedenen insana benzemesiyle değil.

(bkz: olmaz olsun öyle insan)

- insan nedir başkanım?
+ çeto insan imralıda yatan değildir bunu bil yeter.
- peki başkanım

10 binlerce kişinin ölümüne neden olmuş, binlerce masum ve cahil insanın saf duygularına basarak kötü emellerine alet etmiş, kardeşi kardeşe düşman belletmiş olan ve neden olduğunu anlayamadığım bir sebepten dolayı hayatını devam ettirme şansına sahip bir yaratığa insan denilmesini doğru bulmamaktayım.

(bkz: dostum insan dedin bu hayvan çıktı)

aslında insan olmayan, hatta ne idüğü belirsiz bir 'şey' bile olmayan.

sözlükten soğuma nedenidir. binlerce kişinin ahını alan azılı bir teröristi dansöz kıvraklığı ve güçlü bir edebiyatla neredeyse masum gösteren bir yazıyı okumak kanımı dondurdu birden.

herşeyi geçtim olayı insanlık açısından irdeleyeceğim, sözde hümanist yaklaşıyorsun psikoanaliz yapıyorsun peki şunları hiç düşündün mü?

annesinin kucağında hiçbirşeyden habersiz babasının cenazesini izleyen çocuk vardı hatırlar mısın? senin savunduğun it yüzünden o çocuk babasına hiç sarılamayacak öpemeyecek. babası ile top oynayamayacak.

oğullarının askerden dönüşünü bekleyen analar, oğullarını damatlık yerine kefenle gördüler, güle oynaya gönderdiklerni oğullarının cenazelerini aldılar, hatta bazen tek parça halinde bile alamadılar...!

sıcacık odanı bırakıp da şehitliğe gittin mi hiç? bayram sabahları diğerleri sıcacık evlerinde mutlu mesut evlatlarını öperken o ana babalar evlatlarının soğuk mezar taşlarını öperek bir nebze olsun acılarını dindirmeye çalışıyorlardı. o soğuk mezar taşını öpen anayı düşündün mü hiç?

anladık o or* pu çocuğuna sempati duyuyorsun ancak kötü de olsa düşünceni dürüst bir şekilde mertçe dile getir dansöz gibi kıvırtmadan ki hiç olmazsa kendine saygın olsun. insanlığın ortak değerlerini kirli düşüncelerinize alet etme bari. siz de o davası olduğunu iddia edip de türkiye ye hizmet edebilirim diyen şerefsizden pek de farklı değilsiniz. kiminiz dağda kiminiz klavye başında...

ama bu milletin sabrını sınamayın, bu sınavdan kalan siz olursunuz.

(bkz: ben bilmem baytarlar daha iyi anlar)

son yıllardaki "kemalist" çizgisiyle tek başına çalıp tek başına oynayandır. avukatları aracılığıyla gönderdiği ve tüm kürtleri!! sevgiyle kucaklayan yazısına göz atalım;
-------
"cumhuriyetin ilk yıllarında ulus belirlemesi bu kadar katı değildi. o zaman ingilizlerin parmağıyla kürtlerin isyanı başladı, 1930'larla beraber hitler faşizminin de yükseldiği dönemlerdi, katı bir ulusçuluk anlayışına savruldu ve bu çözümsüzlüğü yarattı, derinleştirdi. bugün de kürtlere ilişkin bazı tartışmalar yürütüyorlar. kürtleri, ermenilerin ve rumların durumuna düşüremezler. anadolu'da kimse kürtleri ermenileştiremez, rumlaştıramaz. ancak kürtler de durumu, cezayir örneğinde olduğu gibi ele alamaz. sömürge devlet gibi değerlendiremez"
-------

ingiliz parmağıyla kürt isyanı? kastedilen şeyh said isyanı. kullanılan jargon pek de tanıdık, ilginç!!

kürtlerin önceside sonrasıda pkk deilmi canım. hepimiz sana bağlıyız/bağımlıyız.. öpsünler seni!!...

(bkz: bir insan olarak şehit anneleri)

evet bu durumda yazılabilecek en uygun şeylerden birinin bu olduğunu düşünüyorum. (bkz: bir insan olarak abdullah öcalan) değerlendirmesi yapmak demek şehit annelerini yok sayıp tamamen "bu adam bir hata yaptı ama pişman olmuş olabilir" anlamına geliyor. şimdi de bunu ele alalım evet bir insan olarak şehit anneleri...

bir anne düşünün, bir oğlu olmuş.. dünyanın en mutlu insanı o an. bursalı bir tanıdığımızın deyimiyle kestane şekerleriyle büyüteceği bir oğlu olmuştur. gözünün içine baka baka büyütür onu deyimi yerindeyse. oğlu artık büyümüştür 20 yaşına gelmiş askere gitme vakti gelmiştir. annesi 20 yaşındaki "bebeğini" vatan sağolsun diyerek askere gönderir. 15 * ay sonra ona kavuşacağı günü beklemektedir. tam oğlunun teskeresine günler ya da haftalar kala evlerinin kapısında 2 asker belirir. anne önce bir duraklar ve askerlerden duyduğu cümle... vatan sağolsun...

vatan sağolmuştur ancak bu şehitlerin hesabı hiç tutulmayacak mı? anneler gözyaşı dökerken buralarda gelinip (bkz: bir insan olarak abdullah öcalan) değerlendirmeleri mi yapılacak? bu adam hazmedilemez bir adamdan çok daha öte bir şey. artık kabul edelim ki bu adam pişman da olsa dünyadaki hiç kimsenin çekmediği vicdan azabını çekip geberse yinede insan sıfatını haketmeyecektir. yeter artık bize hainlik edenleri affetme çabasına girdiğimiz. yeter...

(bkz: kamerayı gösterin el sallayalım)
(bkz: hanım koş apoya insan diyolar)