bugün

Böyle bir gereksiz savas icin ölmek istemeyen gencin düsüncesi belki icten ice haklidir, dis güclerden yönetilen bir savasta senin hayatini hice sayan insanlar icin ölmek istememek normaldir belki de. Kafana kele diyen insanlar icin onlarin emrinin altinda göstermelik bir savas icin ölmek belki de gereksizdir.

edit:baslik bana kalmis.
-ben bu devlet icin ölmem arkadas!
-bu devlet icin ölecek o kadar cok insan varki sen ölmesende olur arkadas. baskalari senin yerine de ölür. sen götünü gere gere evinde otur.
(ara: aşağı kasımpaşa)
"hangi devlet için ölünmelidir"i akla getiren söz.
yeterince ölecek kişi olmadığı için istense de istenmese de öldürülüyoruz zaten!
(bkz: devlet ile vatan arasındaki ince çizgi)

kimse askerime, git devletin için öl demiyor, devleti devlet yapan vatanını savunmaktır şehit olmak. ideolojisi ne olursa olsun farketmez, zira bu bir türklük bilincidir. bu bilinç dahilinde olmayanların ise burada yeri yoktur. gitsinler istedikleri ülkede okusunlar ya da çalışsınlar. eğer bu ülkede olup havasını savunuyorsan gerektiği zaman kendini değil aileni bile feda edeceksin vatanın için. *

(bkz: her şey vatan için)

eksiyle sevişen edit: gidecek varmış, tutmayalım.
ziya paşa'dan;

''kalkın ey felah ı vatan dediler kalktık! herkes oturdu biz ayakta kaldık''

sen canını tehlikeye atma be gülüm. elbet bulunur bu vatan için canını verecek üç kişi.
benim için geçerli olmayan tavırdır. bu devlet için ölmek, ne kadar çanakkale'de, kıbrıs'ta ölmekse; o kadar da kore'de, kuzey ırak'ta, cudi dağında ölmektir.
sözlük yazarlarinin yaş ortalaması dikkate alındıgında pek çoğunun askerlik dönemi gelmiş ve üniversite sebebiyle askere gitmedikleri anlaşılabilir.**
eger su anda askerde olsaydım* şehit haberlerinden sonra neler düşünürdüm acaba
neden türk- kürt kavgası var, bu insanlar savaşmaktan zevk alıyor da ınsan gıbı yasamak ıstemıyor mu, tsk nın bunca silahı varken neden pkk'yı bitiremiyor, benim devletim mi güçsüz yoksa bu 3-5 (!) peşmerge mi aslında o kadar hafife alıncak bi grup değil, yoksa tsk silah alımı için bahane mi arıyor;" bilindigi üzere abd ile bilmem kac savas ucagı için 1.6 milyar $ lık anlaşma yapılmış." ayrıca savaş olmasa bu silah sektörü neden üretiyor stok için mi fantezsi için mi.
askerde olunsun ya da olunmasın bu sorular vicdanla cevaplandıgında insan ne için savaşıp savasmayacagına karar verir.
isyan etmiş kişinin, aç kaldığı, burjuvanın lüks içinde yaşadığı sistemde, birilerinin poposu jakuzide daha fazla kalsın diye süründüğü vatanındaki askerliği eleştirmek için kullandığı cümledir. kapitalist düzene ayak uydurmaya çalışan bir devlet için ölmek istemiyorum restini çekmektir. çok doğrudur desteklenmesi gerekir. ayrıca "götünü gere gere evinde otur." diyenler nerde oturuyor merak ediyorum.
Ey Türk gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.


Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Gazi Mustafa Kemâl

kansız, vatansızlara türk ün şerefli ordusunda ihtiyaç yok zaten.
seçme hakkı olmadığı için kabullenilmesi gereken durumdur.
ayrıca, ölmek için (buna aslında şehit olmak denir) üçüncü viyana kuşatmasını yahut ingilizlerin çanakkale'ye dayanmasını, urfa'ya fransızların girmesini, kıbrıs'ın tamamını almayı beklemek aptallıktır.
vicdani red saçmalığı. ülkeye bir çivi çakmamış sömürmekten başka bir şey düşünmeyen vatani borcunun üstüne yatmaya çalışan kişi söylemi. söyleyenin türklüğünden gayet rahat şüphe edilebilir. bunlar işte yarın ülkemiz bir saldırı altında kalcak olsa para veya menfaat uğruna ülkeyi ilk satacak insanlar. malesef durum böyle.
iki egemen güç, iki burjuvazi gücü piyasaları kontrol etmek için bir savaş başlatıyor. savaşın nereden başladığı önemli mi? fakat biz ait olduğumuz ailenin üvey evlatları olarak kardeş kanı döküyoruz. haince pusularda öldürülüyoruz. biz olmazsak bu devlet bir hiç ama biz gerçekten biz olursak bu devlet yaşanmak için bir cennet. bir grup sömürücü uğruna, emperyalist oyunlar adı altında kanımızı döküyoruz. tehlikenin farkında mıyız?
(bkz: bana bak baskan ben savasa mavasa gitmiyorum)
atatürk'ün ülkeyi emanet ettiği gençlik bu olmamalı.
(bkz: devlet ile vatan kavramı arasındaki 9 fark)
atatürk'ün emanet ettiği vatanın hiç bir unsuru böyle olmamalı.
devlet ile vatan arasındaki ince cizgi
(bkz: ha yaşa)

TOPRAĞA DÜŞEN

Ona "Haydi
Savaşa dediler
Başkaca birşey
Söylemediler
Aldılar köyünden
Davulla zurnayla
Geride üç çocuk
Bir eş ve bir ana
Eline bir silah
Tutuşturdular
Ve karşılaştı
Düşman ordular
Vurulup düştü
ilk çatışmada
Göğsünde bir oyuk
Üç delik alnında
"Ey bu topraklar için
Toprağa düşen"
`Bir karış toprağın
Var mıydı yaşarken?`

Ataol BEHRAMOĞLU (bkz: budur)
herşeye rağmen devlet için ölürüm olması gereken cümle. kimse aptal değil hepimiz biliyoruz burjuva çocukları yurt dışında göstermelik olarak çalışır, paralı askerlikden yararlanır yada bir şekilde emniyetli bir yerde askerlik yapar. sıradan vatandaşın çocukları diye adlandırılanlarda (ülkenin asıl sahipleridirler) doğuda operasyona çıkarak askerlik yaparlar. kiminin çocuğu yaşıtlarının şehit olduğu yaşta trilyonluk gemi sahibi olur, kiminin damadı aynı yaşlarda büyük şirketlerden birinin yöneticisi. sonrada babaları çıkıp üzgün bir tavır takınarak "kanları yerde kalmıyacak" gibi klasik laflar ederler. son saldırıda şehit olan kardeşlerimizin çoğu daha doğmadan başlamışdı terör ve neden bitirilmediğini bizim anlıyamadığımız gibi belkide onlarda anlıyamadan şehit oldular. ama herşeye rağmen bütün bahsettiğimiz haksızlıklara rağmen gerektiğinde ülkesi için canını verememek onursuzluktur. sizi bilmem ama şahsen onursuzca yaşamaktansa ölmeyi tercih ederim.
canı pek bir tatlı kişi söylemi...

devlet için ölürsün ölmezsin fark etmez, kişisel tercihtir...

ölmen gereken şey; vatan toprağıdır...

yöneticilerin beceriksizliği yüzünden insanlar şehit oluyor o ayrı ama sırt çevirmek ne kadar haklı?

hiçbir şey yapamıyorsan, bu gece aç ellerini dua et bari...

askerlik uzun dönem 15 aya kısaltıldı bu arada... sen yapmasan da olur, sen nöbet tutarken benim için rahat etmez zaten be canım...
devletten kasıt bizim devlet ise ve bunu diyen bizim milletten biri ise; sormak lazım diri olarak bu devlete ne yararın var?
devlet için değil, vatan için ölünür.

(bkz: mevzu bahis vatan ise gerisi teferruattir)
vatandaşı oldukları devlet için ölmek istemiyenlerin bir çok haklı nedene rağmen yanlış yolda olduklarından bahsetmiştik. sanırım anlıyamadakları şu sen gerektiğinde devletin, ülken, bayrağın için ölmeyi bilmezsen, gelicekde çocukların sömürge olmaya mahkum olur, ırak'ın işgalini hatırlayın saddam heykeli yıkılırken halay çekenlerin kaç tanesi hayattadır sizce? emin olun hayatta olanlarıda saddam'ı mumla arıyordur. ırak'daki hapishanede çekilen işkence görüntüleri, coniler tarafında tecavüze uğrayan kadınlar, küçük kızlar size hiç bir şey ifade etmiyormu?