bugün

vakti zamanında 30-35 kere* üst üste dinlediğim yüksek sadakat şarkısı.şimdi dönüp baktığım zaman arkama gülüyorum sadece..bazı şeyler insanı ne hallere düşürüyor şaşılır gerçekten.*
onunlayken; gerçekten bir kuş geçmişse üzerinizden ve gerçekten kanadından bir tüy düşmüşse, çok ama çok acıtan, daha da çok acıtan şarkı.
(bkz: akbaba) olmasın da ahahaa!
yüksek sadakat isimli grubun çıkış şarkısıdır.
dinlerken üstümden geçen kuş beni de kanadına takıver de al götür dediğim güzel şarkı.
(bkz: belki üstümüzden bir rus geçer)
yaşanmış bir olaydır.

yer: bjk inönü stadı önü
zaman: alacakaranlık
kişiler: kartal ve kuş tüyünün hayatlarının anlamı olan, ve orada bulunmalarının anlamı çubuklu bjk forması alma olan, tek #15
olay anı: döne döne yarısı siyah ve yarısı beyaz olan bir kuş tüyü önlerine düşer...

ve son:hiç bir yüz o yüzden güzel gelemez bir daha, barışmamak üzere ayrılırlar, ayrılamazlar...
dinlediğim zaman bana geçen yazı hatırlatıp, hüzne sürükleyen bazen gözlerimi dolduran bir şarkı.
sözleri o kadar anlamlı ki ;

''hiç bir yüz güzel değil senin yüzünden''
hicbir yuz guzel degil senin yuzunden cümlesini nasıl isterseniz öyle anlamanızı saglayan şarkı. ucu açık hikaye bir nevi. nasıl olsa kaderini sen çizmezmisin hayatta dedirtir insana.*
100 kere dinledikten sonra soğunulası şarkı.

hiçbir şey güzel değil senin yüzünden diyorsanız bitmişsinizdir.
nefret edilesi şarkı. sözleri anlamını bulamamış, müziğinin güzel olmasına karşın sözsüz olsa insana daha güzel duygular hissettireceğini düşündüren şarkı.
-aşkım bak üstümüzden geçen kuşu tuttum.
+hiç uğraşma ağzınla kuş tutsan yaranamazsın.
-b.s.g
+ne dedin sen?
-biliyorum söylemene gerek yok demek istedim. *
her dinlediğinde istanbul'a gitme isteği uyandıran şarkı. *
piyango çekilşinde kuş kiralayıp tepenize mıçması için simit susamı ile kuşu ayartmak sonucu oluşan durum.

(bkz: belki tepemize bi güvercin mıçar)
kuş gribi salgını olduğunda, fena helde tırstırmış şarkı.

belki üstümüzden bir kuş geçer
kanadından bir tüy düşer
iner döne döne gökyüzünden
ikimiz de gebeririz kuş gribinden.
(bkz: belki bir gün özlersin)
(bkz: geniş zamanlı şarkı isimleri)
bizdeki sansla tam da üzerimizden geçerken pisler şeklinde devam eden bir bahtsız bedevi yorumu da bulunmaktadır.
sonuna doğru olan klarnet solosuyla istanbul' u hissettiren high fidelity şarkısı. gurbette kendi kendime " haydi kalk gidelim bu şehirden. " diyorum ne zaman bu şarkı playlistte yerini alsa. nasıl sihirli bir şehirmişsin sen şehr-i istanbul. belki de bu yüzden hiç bir şehir güzel değil senin yüzünden.
özellikle şarkının girişindeki, tok bir sesle söylenen "on sekiz numara" ve fonda çalan müzikle gönüllerde taht kuran şarkıdır. **
önemli olanın üstünden kuş geçip geçmemesi değil o kuşun kafana sıçıp sıçmaması durumdur.
üstü acık bir arabada gün doğumunda yolda hafif hızlı hatun kişi de bir fular ve bir şapka erkek kişi de bir güneş gözlügü radyoda bu şarkı ... hayal etmesi bile yeterli .. hayal ettiren hayaller içinde bogan bir şarkıdır kendisi.. solistin sesi tam bu şarkı içindir sanki... yaşanmak istenilesi bir hikaye anlatır..yaşamak istedim dedirtir..öyle işte...............
yüksek sadakatten hiç dinlemeden kalabalık bir toplumun önünde söylemek zorunda kaldığım , eğlenceli müziği olan sözleri ne yöne çekilirse anlam değeri o kadar artan veya azalan şarkı.

(bkz: kanatları senin ellerinden)
- belki üstümüzden bir kuş geçer.
+ sus hayrettin sus uçan kuşa borcum var.
masal gibi sözlere sahip her dinleyişte şehirden kaçma planları yaptıran ve hala eskitemediğim şarkı.
yüksek sadakat'in insanı alıp sanki akşamüstü güneş batarken, deniz kenarında, sevdiği insanla birlikte gökyüzünü izliyormuş hissi uyandıran mükemmel şarkısı.