bugün

çeşitli türleri vardır. aşık olunmaması gereken kişi katagorisine kuzen, arkadaşın sevgilisi, en yakın arkadaşınız vs. girebilir. ve karşılıklı aşk varsa genelde bazı şeyleri göze alır ilişkiye başlar insan. ve çok fazla acıtmaz.
en kötüsü aşık olunmaması gereken kişiye tek taraflı aşık olmakdır. söylesem mi söylemesem mi söylersem ne der gibi sorular dolaşınız kafanızda. sonuçta birşey söylemeden onun yanında yaşarsınız arkadaş taklidi yaparsınız.
aşk denilen şey olmadığı zaman çığ gibi büyüyor, olduğu zamanda aynı hızla azalıyor yerini alışkanlığa bırakıyor.
sonunda dibin balçığını avuçlamak şeklinde kendini gösteren durumdur.
(bkz: sakıncalı sevgili)
aşkın asıl tarifidir bu. aşk zaten kural tanımamaktır.
(bkz: mortingen strasse)
zor işler bunlar azizim zor... öyle yana yakıla kavrulursun ki, imkansız olmasa bile asla olamayacağını kabullenmek istemezsin. her seferinde "tamam son kez göreyim de bundan sonra bir daha hiç aramayacağım" dersin, o son kez hiç gelmez... vazgeçmek zorundasındır vazgeçilmezinden.
Dünyanın en saçma eylemidir..Fakat kişi de aşık olmaması gerektiğini bilse olmazdı zaten...
(bkz: imkansız aşk)
hayatinizi karartan aski yasamis olmak.
zor olan, asktir...
(bkz: aşk-ı memnu)
hayata yan basmaktır. bu tip durumlarda ya behlül olup herkesi öpeceksin ya ramiz dayıyı bulup herkese öptüreceksin ya da memati yi çağırıp herkesi öldürteceksin.
tek savunma cümlesi 'aşkın gözü kördür.' cümlesidir. gayette istedikten sonra beyninide devreye geçirebilir kişi.
Birde bu cümleyi onun ağzından duyunca insanın kalbine cam kırıkları batar.
yıllar gecsede kıçınıza giren kazığın cıkmaması haliyle hala canınızın yanmasıdır.
evli bir kadına aşık olmaktır. erkek olsa bi yere kadar umut var.
en vazgeçilmez olandır. en kendine çekendir.
imkansızı istemektir.
aşk da imkansız değil midir zaten?
şu saate kadar ayakta tutar işte. ve nedense her seferinde beni bulur.*
ya seve seve ya da daha fazla severek unutulur.. unutmazsan unuttururlar ayrıca.
çöküştür...

allah kimsenin başına vermesin. o kişiyi kendinizden uzak tutmak istersiniz ama başaramazsınız. bir yanınız kalmak isterken, diğer yanınız gitmek ister. bir paradoksun içinde hapsolursunuz. ve o kişi de sizin çok yakın arkadaşınızdır. işte bütün mesele ve bütün çaresizlik budur. belki dersiniz, belki o da bana aşık. ama bunu öğrenemeden bir hayatı sürdürürsünüz. başkalarıyla sevgili olur ama onu bir yanınızda saklarsınız. o gizlidir, ulaşılmazdır. o öylece kalır kalbinizde...
asklarin en zoru en guzelidir sozune istinaden pek bir tutkulu olur. tutku zaten basli basina asktir.

(bkz: zor olan asktir)
deniz aynıdır. aynı denize bakarsınız. ama sahiller farklıdır. rüzgar ters taraftan eser. ikiniz aynı anda birbirinizin kokusunu içinize çekemezsiniz. zordur. hemde çok zor.

sandal arar gözleriniz. veya bir kayık. gecenin zifiri karanlığında kürek çekerek gitmeyi düşünürsünüz. hele birde olmayacağı belli olduğu halde, hani bir ihtimal olursa düşüncesi yerleşmişse kafanıza, o denizi yüzerek bile geçmek gelir akla.

hiç olmayacak bir sevdadır. sonu ve sonucu yoktur.*
"aşık olunmaması gereken" birisi mevcutsa ve aşık olunmaması gerektiği bilinmekteyse kesinlikle aşık olunacak kişidir. zira aşk kuralları çiğnemek, sınırları zorlamak, heyecan, adrenalin üzerine kurulur. aşkta kurallar bizzat çiğnenmek üzere konur.
(bkz: yanlis ata oynamak)
aşık olunan kişinin, aşık olunamaması gereken bir kişi olduğu sonradan anlaşılıdığı için herşey için gerçekten çok geç kalınan durumdur.çaresizliktir.
aşkın bir mantığı olmadığı için normaldir. ancak bir süreden sonra kesinlikle hayat normale dönecek ve karşınızdakinin doğru insan olmadığını anlayıp üzerinize düşeni yapacaksınızdır.
güncel Önemli Başlıklar