bugün

kemalist yalanlarından biridir.
"dinciler yaptı" cümlesi çok güzel oturuyordu. Ergenekon da nerden çıktı şimdi. "dinciler yaptı" lafı ile çok mutlu keyfimiz yerindeydi. 5-6 kişi ölmüştü ama dincilerin ne halt olduğu ortaya çıkmıştı ne güzel.

yıl 2013:
Veli KÜÇÜK: Maktül Mustafa Yücel ÖZBiLGiN'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a,g maddeleri gereğince, neticeten AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Veli KÜÇÜK: Mağdur Mustafa BiRDEN'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Veli KÜÇÜK: Mağdure Ayla GÖNENÇ'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Veli KÜÇÜK: Mağdure Ayfer ÖZDEMiR'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Veli KÜÇÜK: Mağdur Ahmet ÇOBANOĞLU'na yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Veli KÜÇÜK: Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek - -TCK 312/1 maddesi gereğince AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPiS

Muzaffer TEKiN: Maktül Mustafa Yücel ÖZBiLGiN'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a,g maddeleri gereğince, neticeten AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Muzaffer TEKiN: Mağdur Mustafa BiRDEN'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Muzaffer TEKiN: Mağdure Ayla GÖNENÇ'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Muzaffer TEKiN: Mağdure Ayfer ÖZDEMiR'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Muzaffer TEKiN: Mağdur Ahmet ÇOBANOĞLU'na yönelik eylem nedeni ile, TCK 38/1 ve 312/2 maddesi yollaması ile TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Muzaffer TEKiN: Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek - -TCK 312/1 maddesi gereğince AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPiS

Alparslan ARSLAN: Maktül Mustafa Yücel ÖZBiLGiN'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 82/1-a,g maddesi gereğince, neticeten AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Alparslan ARSLAN: Mağdur Mustafa BiRDEN'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Alparslan ARSLAN: Mağdure Ayla GÖNENÇ'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Alparslan ARSLAN: Mağdure Ayfer ÖZDEMiR'e yönelik eylem nedeni ile, TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Alparslan ARSLAN: Mağdur Ahmet ÇOBANOĞLU'na yönelik eylem nedeni ile, TCK 82/1-a-g, 35/1 maddeleri gereğince, neticeten 20 YIL HAPiS CEZASI iLE CEZALANDIRILMASINA,
Alparslan ARSLAN: Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek - -TCK 312/1 maddesi gereğince AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPiS
ergenekonla alakası olmayan fakat daha sonrasında ergenekona bağlanan saldırıdır. amac ergenekonu gerçek suç haline getirmekti.
bazı zihnini siktiğimin malları bu olay sonucunda derin devletin ortadan kalktığını falan çığırtıyor, bugün iktidarda devletin en derin zümresi bulunurken bu söylenenlere zekası olanlar götleriyle gülüyor.
askerler suç işleyemez.
gazeteciler suç işleyemez.
buda avukatlar suç işleyemez olayı.
herşeyin daha net ortaya çıkmasına neden olan saldırıdır. iktidardaki partiyi kapatmak için derin devlet tarafından organize edilen saldırı, derin devletin yıkılmasıyla son bulacak sürecin başlangıcıydı.
son on yılda türkiye'nin reichstag yangını olabilecek birkaç olaydan biri.
görsel
muzaffer ergin tarafından kemal kılıçdaroğlu'na iki ay önce ihbarı yapılmış saldırı. muzaffer ergin kemal kılıçdaroğlu'na saldırıyı iki ay önceden haber vermesine rağmen kemal kılıçdaroğlu'ndan şimdilik sus yanıtını aldığını iddia etmekte. bu saldırının akp nin kapatılmasına delil oluşturulması açısından gerçekleştirildiğini söylemekte. ve muzaffer ergin akp nin kapatılma davasının müdahillerinden biri. ve her şeyin belgeli olduğunu söylemekte. tezgah büyük anlayacağınız, hala şeriat meriat bıkbık diyen ya şuursuz ya da katıksız art niyetli piçtir.
en önemli sonucu apaçık bir olayın islam düşmanlığı ile görmezden gelinebildiğini ortaya koymasıdır. bu sorgulama kabiliyetinden yoksun defolu zihin işte bu nedenle kaybetmeye mahkumdur.
bu sabah itibariyle Ankara Oyak Güvenlik sirketinde arama yapılmaya başlanmış ve 9 kişi göz altına alınmış.
mustafa birden konuştuktan sonra tansel çölaşan'ın da bazı gerçekleri ağzından kaçırdığı saldırı olayıdır.

http://www.stargazete.com...ylemedim-haber-360038.htm

--spoiler--
"Beş yıldır saldırganın Allahuekber deyip ateş ettiği iddiası size dayandırılarak kamuoyunda sıklıkla gündeme getiriliyor, neden tekzip etme veya çıkıp işin aslını anlatma gereği duymadınız şeklindeki soruya Tansel Çölaşan ;Bunu medya gündeme getiriyor. Beni bu saldırı ile ilişkilendiren yayınlar da yapıldı. Dava açmadım çünkü kaale almadım. Gerek görmedim. Çünkü ben saldırı anına ilişkin hiç konuşmadım. Bilgim yok. Görmedim çünkü. Bu medyanın yazdığı şey, medya düzeltsin; diye cevap verdi. Tansel Çölaşan;5 yıldır Türkiye'nin konuştuğu bu kadar önemli bir konuyu düzeltme gereği önemsiz bir konu mu? şeklindeki sorumuz üzerine ise konuyu daha fazla uzatmak istemediğini söyleyerek telefonu kapattı.

Tansel Çölaşan'ın 5 yıl boyunca kaale almayıp yalanlamadığı, 5 yıl sonra da ;Ben duyup görmedim. Allahın askeriyiz sözlerini saldırı anında değil polisler yakalanınca söylemiş, polislerden duydum dediği sözler ülkeyi kaosun eşiğine götürmüştü. Bazı gazeteler ilk gün Çölaşan'ın sözlerini sayfasına taşırken, daha sonra yapılan yayınlar ve bazı siyasilerin açıklamalarına bu sözler temel teşkil etmişti. Çölaşan'ın sözleri nedeniyle saldırıda hayatını kaybeden Mustafa Özbilgin'in cenaze töreinde hükümet üyesi bakanlar saldırıya uğradı, muhafazakar ve başörtülüler uzun süre hedef yapıldı.
--spoiler--

yalan olduğunu bildiğin bir sözü kendin söylememiş olsan bile birileri sana dayandırarak bu yalanı besliyor ve yıllarca sesini çıkarıp yalanlamıyorsan bu yalana gönüllü olarak ortak oluyorsun demektir.
vak-it isimli tuvalet kağıdında açık ve net olarak hedef gösterildikten sonra öldürüldüğü halde birileri tarafından ''yok canıım ne tekbiri'' gibisinden savunulmaya çalışılan açık, net bir cinayet.
tezgahlayanların başında patlamış olan, meşum saldırıdır. saldırıdan yaralı olarak kurtulmuş, eski danıştay başkanı mustafa birden, olay esnasında, katil tarafından başörtüsüne yönelik bir slogan ya da tekbir getirme olmadığı söylemiş. ancak olay günü, başta tansel çölaşan olmak üzere bazıları bu işi dindar insanlara yıkmaya çalışmış ve bu iftiraları atmıştı. gerçekler bir bir gün yüzüne çıkıyor.
olayın birinci dereceden mağduru ve görgü şahidinden beklenen açıklama gelmiştir.
http://www.stargazete.com...-atmadi--haber-359771.htm

--spoiler--
Tekbir getirmedi, slogan atmadı
--spoiler--

kim uydurdu peki bu tekbir ve slogan yalanlarını.
bugün beşinci yıl dönümü. gazetelere bakılırsa unutuldu gitti. mustafa yücel özbilgin öldüğüyle kaldı. o günü türkiye'nin 11 eylülü ilan edenler bugün sus pus.

http://www.sosyalmedyahab...risi-hakkinda-ne-dediler/
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ibrahim Yıldız, Danıştay saldırısı sonrası yaptıkları haberlerde yanlış yönlendirilmiş olabileceklerini söyledi.

http://zaman.com.tr/haber...yonlendirilmis-olabiliriz
ustunden 4 koca yil gecmistir.
türkiye'nin 11 eylül'ü denilerek kaos yaratmaya çalışılan olay.

bu saldırı sırasında kaydedilen kamera görüntülerini, kim neden siler, bunun bir açıklaması olmalı.

http://www.aktifhaber.com/news_detail.php?id=284215
Danıştay II. dairesine Alparslan Arslan adlı saldırganın gerçekleştirdiği silahlı eylemidir. Alparslan Arslan bu saldırıyı, Danıştay II. dairesinin türban hakkında aldığı kararlara tepki olarak gerçekleştirdiğini ifade etmiştir. Ancak Ergenekon iddianamesi'nde Danıştay Saldırısı'nın Ergenekon terör örgütü'nün talimatıyla gerçekleştirildiği savunulmuştur.25 Temmuz 2008'de kabul edilen Ergenekon soruşturması iddianamesinde Danıştay Saldırısından sorumlu olarak Ergenekon örgütü gösterilmiş ve azmettiricisi olarak emekli Tuğgeneral Veli Küçük gösterilmiştir

Saldırı sonrasında, Danıştay ikinci Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin ölmüş, aralarında daire başkanı Mustafa Birden'in de yer aldığı dört üye daha yaralanmıştır. Arslan, saldırı sonrasında kaçmaya çalışırken Danıştay'da görevli polis memurları tarafından yakalanmıştır.

Saldırıya Türkiye'deki belli kesimlerden tepkiler gelmiştir.

(buraya çok dikkat, 2009 dan bakıldıgında durum nasıl gözüküyor peki sayın eski cumhurbaşkanı bu açıklamayı tashih etmediler hala) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 19 Mayıs 2006'da yaptığı açıklamada, "saldırının sadece Danıştay'a değil, laik devlete de yöneltilmiş olduğunu" söylemiştir.

Saldırıdan sonraki gün kaldırılan Yücel Özbilgin'in cenazesi sırasında bazı kesimlerce irticaya ve irticanın oluşmasına imkân verdiği iddia edilen Tayyip Erdoğan Hükümeti'ne tepkiler yağmıştır. ( tepkilerin organize oldugunu bugün iddia edilen ergenekon terör örgütü iddianamesinden göreniyoruz) Cenaze namazı öncesi ve sonrasında "Türkiye laiktir, laik kalacak" sloganları atılmış ve cenazeye gelen AKPli hükümet üyeleri "katiller dışarı" sloganları ile protesto edilmiştir. Cenazeye gelen yargı ile YÖK üyeleri, cumhurbaşkanı ve askerler ise göstericiler tarafından alkışlanmıştır!!!!!!!

bugün 17 mayıs 2009, danıştay da bu menfur saldırıyı kınama ve öldürülen arkadaşları mustafa yücel özbilgin i anmak için bir araya gelen özbilgin in çalışma arkadaşları, ergenekon iddianamesini yazan savcıya teşekkür etmek yerine, olayı aydınlatmaya olan kararlıgını tebrik etmek yerine ne diyorlar bir bakalım,


--spoiler--
yapılan Törene Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, Yargıtay Başkanvekili ihsan Akçin, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mustafa Kökçam, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın bazı üyeleri ile Danıştay mensupları katıldı.

Danıştay saldırısıyla ilgili bir konuşma yapan Danıştay 5. Daire Başkanı Salih Er, Türkiye'de türban sorunu yokken bu konuyu kaşıya kaşıya günümüze taşıyanların bu saldırı karşısında bugünde düşünmesini istedi.

"Yargı mensupları yerine ulemayı koyanlar, onlara danışarak hareket edenler, bulundukları makamın ağırlığını, sorumluluğunu duymaktan uzak olanlar bugün yeniden düşünmelidirler." diyen Er, katilin geçmişteki söylemleri üzerinden sonuca varmayı yeterli görenlerin de bilgi kirliliği, yönlendirmeler karşısında düşünce pencerelerini biraz daha aramaları gerektiğini savundu.

Mustafa Özbilgin'in yitirilişinin kendilerine büyük bir acı verdiğini ama hukukçuların kenetlenmesini sağladığını ifade eden Er, şunları söyledi: "Ben bir düş gördüm. Ülkemin Başbakanı Danıştay'a sahip çıkıyor, türban kararından sonra 'Bunlar bu gidişle evin içine de karışacaklar. Efendi bu senin işin değil Diyanet'in işi. Yasamada, yürütmede bazı adımları atarız ama Yargı'daki adımı bizim atmamız mümkün değil. Açık konuşuyorum Danıştay'da birçok engelle karşı karşıyayız.' diyenleri hukukun üstünlüğünü tanımaya çağırıyoruz. Ülkemin Başbakanı yargı kararlarına saygı duymayı, herkesin içine sindirmesi gerektiğini söylüyor. Can Dündar'ın dediği gibi saldırganlığa zemin hazırlamamak için 'Başbakan nasıl konuşmalıdır'ın dersini veriyordu. Ülkemin savcıları insan onuruna sahip çıkıyorlar, soruşturmaların gizliliği konusunda büyük duyarlılık gösteriyorlardı. Sabahın erken saatlerinde evlerin arandırılıp, anlatımların yanlı yandaş basına aktarıldığı, devlete yıllarca hizmet etmiş kişilerin gözaltına alınma sürecinde örselenmiş ruhların bırakıldığı, ceplerinde kalbi kırık ömürler ve tansiyon hapıyla dolaşmaları yaratıldığı dönemleri kınıyorlardı. Geleceğin Türkiye'si soruşturmasının savcısı, insan onurunu güvence altına alan bütün kuralların, insan hakları kapsamında olduğunun dersini veriyordu."

Salih Er'in konuşması, salonda bulunanlar tarafından uzun süre alkışlandı.
--spoiler--

görüldügü gibi ailesininde oldugu bir ortamda, yargının en üst seviye de katıldıgı bir ortamda, danıştay 5.dairesi başkanının yaptıgı konusmadır, saldırı katil alparslan aslan tarafından başörtüsü için işlenmiş, ergenkon iddianamesini yazan savcı da hukuktan anlamayan adamın birisi imiş, başbakan da demokratik degilmiş!!!!
yani törende atılan sloganları hatırladınız mı, hükümet defol, kahrolsun şeriat, mahkeme başkanları baro başkanı ve komutanlara alkış, zaten o komutanların en komutanlarıda ne diyordu ortaya 30cm zırh delen law silahları için bunlar boş, peki aynı kazıda 15 tane de dolusu bulunmuştu, peki anamuhalefet ne dedi o boş law silahları için, "silah degil onlar boru", peki özbilgin in çalışma arkadaşları ne diyor, "ergenekon savcısı haddini aşıyor", sizce bir yanlışlık yok mu burda? en çokta ailesine kızıyorum, dag gibi babanı öldürmüşler yigidim tüm bu olanları trene bakar gibi mi izliyeceksiniz, ne zaman konusacaksınız?
alpaslan aslan'ın "allah'ın askeriyiz, elçiyiz. türban davası yüzünden cezalandırılacaksınız" diyerek gerçekleştirdiği saldırı. görgü tanıklarının iddia ettiğine göre olayın ardından "allah-u ekber' ve "allah'ın gazabı üzerinizde olsun" şeklinde bağırmış..

--spoiler--
Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırılarla ilgili davanın karar duruşmasında sanık Arslan'a son sözleri soruldu, Uzun süren suskunluğunu bozan sanık Alparslan Arslan tehditler savurarak ve şeriat çağrısı yaparak, "Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ve tüm imanlı insanlardan şeriatı ilan etmelerini talep ediyorum. Genelkurmay'ı da uyarıyorum. Şeriatın önüne geçmeye çalışmasınlar. Yoksa oluk oluk kan dökülür" dedi.

--spoiler--

bence olay göründüğünden daha karmaşık. zira bu saldırıyı aslında şeriat isteyen dinci-yobazlar değil, büyük bir iman gücüne sahip akp iktidarını ve ona destek veren inançlı müslümanları hedef göstererek amaçları doğrultusunda türkiye'yi istikrarsızlaştırmak isteyen marslılar yapmıştır.

dikkat edin mars savaş tanrısı

ordu zaten savaşmak için

çaktın sen köfteyi..

yani maksat ordu tarafından yönetilen savaş tanrısı mars'a tapan yeni bir devlet kurmak. bunun içinde aTILACAK ilk adım "müslümanları" kaka insanlar olarak gösterecek bunun gibi bir eylem planlayarak mars'ın gücünü türkiye'de egemen kılabilecek bir siyasi ortam hazırlamak.

bu teorimin dinci yobaz basının herhangi birinde özellikle takkeli-takunyalı takımın pek bir itibar ettiği vakit ya da zaman gazetelerininde yayınlanmasını istiyorum. ne de olsa kafa aynı kafa, buna da inanırlar..
http://img240.imageshack.us/img240/2168/yaziyq0.jpg
(bkz: ergenekon)

hele hele bombanın yakınlardaki bir kışla kaynaklı olduğu ortaya çıktıktan sonra heralde artık bu provakasyon eylemine, gerçekten "provake" diyebilir bir grup.

hayır, altından derin devletin çıkmasına rağmen bir kesimin hala -utanmadan- antilaik bir eylem olarak yutturmaya çalıştığı talihsiz bir olaydır bu. alparslan arslan cumhuriyet gazetesinin bombalanmasında da bizzat rol alan bir saldırgandır. bir gecekonduda bulunan 28 bombayı (ikisi de cumhuriyete atılmıştı yani toplam 30 bomba) emekli bir asker temin etmiştir. muzaffer tekin, her karanlık olayda olduğu gibi yine kabak gibi ortadadır. bu 30 bombanın ordu malı olduğu kanıtlanmıştır. ama cumhuriyet artık bu konuyla ilgilenmemektedir.
kefenleri (!) ile yola çıkanlardan bir grubun, ağırlaştırılmış müebbet cezasını aldığı olay.
ideolojik çetelerden birinin, provakasyon amaçlı eylemi..Ama hala buzdağının geri kalan büyük kısmını göremedik. (bkz. Aha ben bu filmi daha önce de görmüştüm.)