bugün
- alınan en güzel iltifat11
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim11
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- futbolcu ismiyle nick almak10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası28
- bik bik'in balona binmesi26
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- anın görüntüsü18
- kanınıza rengini verir misiniz16
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız8
- aleyna tilki'nin en seksi fotoğrafı9
- abır nerede sorunsalı8
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan15
- vatandaşlık farkı alan otel10
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- integralin müfredettan kaldırılması15
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı8
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı48
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir12
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş12
- aristoteles'in orta yolu10
entry'ler (70)
ilk sezonlarına tapıyordum. sonra netflix'e geçti ve değişmeye başladı. 4. sezon tamamen amerikanlaşmış. çok mu kötü? hayır; ama black mirror gibi değil. herhangi bir dizinin herhangi bir bölümü gibi olmuş hepsi. black museum kaldı bir tek izlemediğim bu sezonda, hevesim yok ama.
bir başladığımda başından kalkamadığım, yemeyi içmeyi uyumayı unutup bölümlerini arka arka arkaya yuttuğum muhteşem ötesi dizi. polisiye, hukuk, gerilim, entrika, karmaşık ilişkiler... daha önce niye başlamamışım acaba?
kadıköy şubesinin kahveleri de sıcak çikolatası da çok lezzetli. ayrıca iç dizaynı şık, tuvaletleri temiz. tuvalet önemli!
kıyı köşe bir yer bulup saatlerce rahat rahat kitap okuyabildiğim, tatlıları da kahveleri kadar güzel, çalışanları sıcakkanlı kahveci. yıllardır azılı bir starbucks müşterisiydim; gloria'cığımı keşfettiğimden beri genelde buraya uğruyorum.
bright fruits kullanıyorum birkaç aydır. meyvemsi çiçek kokusu var. aşk yaşıyoruz kendisiyle. aslında tam yazın kullanılacak parfüm ama kışın da kullanmaya devam etmeyi düşünüyorum.
- sabah kahvaltı yaparken sitcom izlemek.
- sade bir türk kahvesi yapıp, cam kenarında gelen gidene bakarak içmek.
- işten dönerken servisten erken inip, 10-15 dk da olsa yürümek.
- hareketli, oynak şarkılar dinlemek.
- sokaktaki kedi, köpeği sevmek, ona dert anlatmak. ciddi ciddi dinliyor keratalar.
- birine yardım etmek. küçük bir iyilik bile olsa inanılmaz iyi hissettiriyor.
- temizlik yapmak. o esnada biraz çıldırtabiliyor; ama bitiminde yaşanan tatmin duygusu muazzam.
- sade bir türk kahvesi yapıp, cam kenarında gelen gidene bakarak içmek.
- işten dönerken servisten erken inip, 10-15 dk da olsa yürümek.
- hareketli, oynak şarkılar dinlemek.
- sokaktaki kedi, köpeği sevmek, ona dert anlatmak. ciddi ciddi dinliyor keratalar.
- birine yardım etmek. küçük bir iyilik bile olsa inanılmaz iyi hissettiriyor.
- temizlik yapmak. o esnada biraz çıldırtabiliyor; ama bitiminde yaşanan tatmin duygusu muazzam.
"bize ait olan ne kadar uzakta"
*
*
Sozleri, bir suredir hissettiklerime cok uydugu icin etkiledi beni. Ise giderken loopa alinca sabah ilk birkac saati depresif gecirmenize neden olabiliyor. Gece dinlemek lazim. Ferman'in guzel sesinin boyle yavas ve duygusal sarkilara ne kadar iyi gittigini de bir kez daha gosteriyor. Nasil icten bir "korolasi yakti kalbimi" demektir o oyle! Hep boyle sarkilar soylese keske.
siz böyle diyorsunuz diye ben de gittim efendi erkeğe aşık oldum, belli ettim ilgimi, sıcak davrandım, ayraç filan hediye ettim. o efendi erkek de önceleri gayet sıcak davranıp sürekli espri yaparken, benim ilgimi anlayınca efendi efendi uzadı! şimdi ayda yılda bir ya görüyorum ya görmüyorum, gayet mesafeli ve aşırı kibar konuşuyor benimle. efendi erkeğin piçliği bu kadar oluyor demek ki. feci moral bozucu bir durum. demek ki kadınlar bu yüzden piçleri tercih ediyor. herif aslında ilgilenmese bile iltifat ediyor, bir şeyler yapıyor, mutlu ediyor kadını demek ki.
lanet olsun efendi erkeklere :(
lanet olsun efendi erkeklere :(
aşık oldum sözlük! aynı firmada çalışıyoruz, şirketteki üst düzey çalışanlardan biri; ama spor giyinen, güleryüzlü, neşeli, sürekli espri yapan bir tip. 10 yaş büyük benden. çalıştığım bölüme işe olduğu zaman geliyor sadece (haftada birkaç kez), geldiği zaman muhabbeti uzatıyor, espri yaparken bana bakıyor hep, konuşurken de bana bakıyor hep; ama ilgilendiğini belirten hiçbir sinyal yok. öyle durduk yere gelmek, aramak, "tesadüfen" karşılaşmak filan yok. muhabbetimiz iyi olsa da sadece iş arkadaşı olarak görüyor beni bence.
ne yapayım sevgili sözlükçüler? çıkışta birlikte kahve içmeyi teklif etsem reddeder kesin, değil mi? bir de aynı yerde çalışıyoruz, rahatsızlık olur. ya da sinyal verip ondaki belirtileri mi gözleyeyim önce? nasıl anlaşılır ki hoşlanıp hoşlanmadığı? of erkekler neden bu kadar zor varlıklar? mesaj atıp fikir belirtenlere şuku veriyorum.
ne yapayım sevgili sözlükçüler? çıkışta birlikte kahve içmeyi teklif etsem reddeder kesin, değil mi? bir de aynı yerde çalışıyoruz, rahatsızlık olur. ya da sinyal verip ondaki belirtileri mi gözleyeyim önce? nasıl anlaşılır ki hoşlanıp hoşlanmadığı? of erkekler neden bu kadar zor varlıklar? mesaj atıp fikir belirtenlere şuku veriyorum.
- Universiteden yeni mezun olmus kizin "abla" dedigi,
- Onceleri 2 saat uykuyla tum gun festivalde, tatilde, dagda bayirda bir kilo findik yemiscesine enerjik olurken; artik dogru duzgun uyumadan gune baslayamadigim,
- onceleri "memur mu olacagim ahiahi" derken; artik "kpss' ye kac yasina kadar girebiliyorduk ya" diye dusundugum,
- annemde olan hastaliklarin bende cikmaya basladigi,
- ve tabii ki arkadaslarim arasinda benim gibi bekar tek tuk insanin kaldigi
Anlardir.
- Onceleri 2 saat uykuyla tum gun festivalde, tatilde, dagda bayirda bir kilo findik yemiscesine enerjik olurken; artik dogru duzgun uyumadan gune baslayamadigim,
- onceleri "memur mu olacagim ahiahi" derken; artik "kpss' ye kac yasina kadar girebiliyorduk ya" diye dusundugum,
- annemde olan hastaliklarin bende cikmaya basladigi,
- ve tabii ki arkadaslarim arasinda benim gibi bekar tek tuk insanin kaldigi
Anlardir.
Yılmaz morgül, nihal ve semih neden hiçbir şey yapmadan kenarda duruyor anlamadığım yarışma. ayrıca efecan'ı yerim! o nasıl tatlılık öyle...
böyle yüzeysel yorumlar yapmayı - hem de adamın abisinin cenazesinin olduğu gün - sevmiyorum; ama bu ne karizma yahu! ilk kez gördüm kendisini (mustafa koç'la ali koç'un kardeş olduğunu bile 2 gün önce öğrenen bir cahilim), 165 iq'lu, kuzey avrupalı akademisyen tipi var adamda. hiç evlenmemiş, aradaki 26 yaşlık farkı önemsemezse talibim kendisine. akşamları evde şarap içip sanat ve edebiyat konuşuruz bol bol. olmaz mı? olur bence.
işsizlik ve dolayısıyla parasızlık. aşk maşk yalan. yeniden çalışıp para kazanmaya başlayınca umut da geri geliyor özgüven de.
kitap.
yiyecek.
içecek.
yiyecek.
içecek.
sınav yerlerini vizelere ancak dört gün kala açıklayan, sitesi çöktüğü için onu da zaten yeni öğrenebildiğimiz, bulunduğum ilçede sürüyle okul varken beni yarım saatlik mesafedeki okullara gönderen kurum.
sabah erken kalkmam gerektiğinde peydah oluyor genelde, enerjim tavan yapıyor maalesef. kitap okudum, ılık süt içtim filan ama bana mısın demiyor namıssız!
http://www.radikal.com.tr...iskence-degildir-1477196/
röportajında katıldığım bölümler var:
rte'nin insanları birbirine düşman ederek ülkeyi iç savaşa sürüklüyor olması,
halkı yönetenlerin, halktan daha zeki olması gerekliliği ve ancak böylece toplumu ileriye taşıyabileceği,
şiddetin türk ırkının içinde olması,
bu ülkede insanların hiçbir şey yapmadan kolayca para kazanması,
milliyetçilikle bilimin bağdaşmadığı
gibi. fakat genelini okurken rahatsız oldum. hayata siyah-beyaz gözlüklerle bakıyor, farklı renkler, ya da en azından gri bile yok hayatında. günümüze uyarlayamadığı belli kalıpları var. fatih altaylı'yı sırf fransızca biliyor ve iyi okullarda öğrenim gördü diye elit görüyor ve hiç yandaşlık yapmadığını iddia ediyor. peki hocam alo fatih ne olacak? kenan evren'in, her şeyi 12 eylül öncesi yaşananlar ülkeyi iç savaşa sürüklemesin diye yaptığını iddia edip savunuyor. 82 anayasası gibi bir garabeti de bütün maddeleriyle benimsiyor sanırım. "dışkı yemek hayvanlarda da var, işkence değil" diyor. insana bir şeyi zorla yaptırırsan bunun adı "işkence" olur. demet akalın sevmeyen birine zorla demet akalın dinletirsen de işkencedir. farklı kültürlerde ya da hayvanlarda var diye, herkesin her şeyi isteyerek yapacağını sanıyor. kemal sunal, orhan pamuk ve yaşar kemal hakkındaki görüşlerine de katılmamakla beraber, kişisel zevkidir deyip yorum yapmıyorum.
edit: basketbol asigi uyardı efendim, " 'alo fatih' fatih altaylı'ya söylenen bir emir değildi fatih saraç'a idi."
http://www.hurriyet.com.t...bana-cok-dokundu-28056158
röportajında katıldığım bölümler var:
rte'nin insanları birbirine düşman ederek ülkeyi iç savaşa sürüklüyor olması,
halkı yönetenlerin, halktan daha zeki olması gerekliliği ve ancak böylece toplumu ileriye taşıyabileceği,
şiddetin türk ırkının içinde olması,
bu ülkede insanların hiçbir şey yapmadan kolayca para kazanması,
milliyetçilikle bilimin bağdaşmadığı
gibi. fakat genelini okurken rahatsız oldum. hayata siyah-beyaz gözlüklerle bakıyor, farklı renkler, ya da en azından gri bile yok hayatında. günümüze uyarlayamadığı belli kalıpları var. fatih altaylı'yı sırf fransızca biliyor ve iyi okullarda öğrenim gördü diye elit görüyor ve hiç yandaşlık yapmadığını iddia ediyor. peki hocam alo fatih ne olacak? kenan evren'in, her şeyi 12 eylül öncesi yaşananlar ülkeyi iç savaşa sürüklemesin diye yaptığını iddia edip savunuyor. 82 anayasası gibi bir garabeti de bütün maddeleriyle benimsiyor sanırım. "dışkı yemek hayvanlarda da var, işkence değil" diyor. insana bir şeyi zorla yaptırırsan bunun adı "işkence" olur. demet akalın sevmeyen birine zorla demet akalın dinletirsen de işkencedir. farklı kültürlerde ya da hayvanlarda var diye, herkesin her şeyi isteyerek yapacağını sanıyor. kemal sunal, orhan pamuk ve yaşar kemal hakkındaki görüşlerine de katılmamakla beraber, kişisel zevkidir deyip yorum yapmıyorum.
edit: basketbol asigi uyardı efendim, " 'alo fatih' fatih altaylı'ya söylenen bir emir değildi fatih saraç'a idi."
http://www.hurriyet.com.t...bana-cok-dokundu-28056158