bugün

eski istanbul

baharın güzelliğini tarif etmek için istanbul'u görmek gerekir. bahar, istanbul'a tanrının verdiği bir armağandır. bundan daha nadide bir ihsan olacağını sanmıyorum. boğaziçi, kaprisli bir mimarinin en nadide hatlarıyla bezenmiş, gözü okşayan renklerin güzelin ta kendisidir.

boğaziçinde balık, zengin bir sofraya buyur edilmiş, misafirlere ikramda yarışa benziyor. kışın karadeniz'den akın eden palamutları, ağları tıka basa dolduran uskumru balıkları izler. marmara'dan gelen şövalye kılıklı kılıç balıklarının etinden, defne yaprağına sarılmış şişleri, küllenmiş mangal kömüründen ateşinde pişirip, tadabildiyseniz, kalb huzuru içinde, "ulu tanrım, bu dünyada bana ağız tadı verdin." diye allaha şükredebilirsiniz.