entry'ler (109)

buny

eski sevgilim.

sigarayi dibine kadar icmek

sigara içmeyi bilen insan hareketidir.

korkma kardeşim çek, asıl. yazılarında mı korkuyosun da winston görünceye kadar içiyorsun, sonra küllüğü pislemek suretiyle yapıştırıveriyorsun cigarayı.

işte yukarıdaki üç satırdaki oluşuma katkı sağlamayacak olan adam insanıdır.

facebook

türkçe kullanımını gözüme, gönlüme ve bilimum organlarıma sokmuş site.

buyurun efendim; http://img14.imageshack.u...php?image=ekranalntsp.jpg

rabbime sordum cleveland dedi

rabbine okadar çok şey sorarsan sonunda sana geberland diyecek inşallahurahman dedirten, beni dinden imandan çıkarmış açıklamadır.
söyleyenle ilgili açıklamalarımı ahirette, sırat köprüsü üzerinde vereceğim konferansla yapacağım.

goodbye my lover

the oc dizisinin bir zamanlar arz-ı endam edeniyle* çekilmiş klibe sahip şarkı.
yakıcıdır, deler geçer...

yakışıklı ve seksi arasındaki fark

biri dudağını yalar, diğerinin yalamasına gerek yoktur. ancak bu tespitte hangisi hangisi için söylenmiştir, o da okuyanların beyinciklerinde türeyen serbest nokta olsun.

kombisiz bir dunya icin yasasin kuresel isinma

küresel ısınmanın, yazların daha bir sıcak ancak kışların da aynı oranda sert geçeceğini bilen bir kişi için pek bir anlamı olmayan kampanya.

(bkz: yersen)

mario küçülünce içi kaplayan hüzün

(bkz: ağlamak istiyorum sayın seyirciler)

zeki ve güzel kadınların evde kalması

seçiciliğin daniskasını çıkartıp, kendini duvardan duvara yalnızlık yaşamaya mahkum etmiş insan durumu.

grup denince akla dört kişi gelmesi

hepsi grubunun kızlarından sonra daha da akla gelendir.

zit goruslere sahip olup iyi arkadas olanlar

insan olmanın bilincindeki iki beyindir.

nitekim futbol için de geçerlidir. galatasar taraftarı olan kişinin en yakında arkadaşının fenerbahçeli olması gibi.

tamamen zıt fikirlere sahip olmak, o insanın adam olmadığını, sizi sevmediğini göstermez. ancak ne yazıktır ki bunu yapabilen çok az insan var.

onlar için gelsin: (bkz: seviyorum işte var mı diyeceğin)

hayatin her aninda one minute demek

yerine göre yapılması ve mümkünse akıldan hiç çıkmamasını temenni ettiğim, bir şeylerin çok çabuk unutulduğu bir ülkede en azından espriler unutulmasın diye dua ettiğim durum.

-bıraktık yediler bari bırakınız desinler.-

berlusconi tayyip erdogan dostlugu

düğünlere nikah şahitliği yapmaktan öteye geçemeyecek olan arkadaşlıktır.

pink floyd

david gilmour' un şahane sesiyle, ''shine on you crazy diamond'' dinlemek gibisi yoktur dediğim müzik grubu.

(bkz: syd barrett)

rus kizlarini guzel bulmayan turk erkegi

aferini hakeden ancak rus kızlarına çirkin derse (bkz: bsg) ile onurlandırılacak insandır. güzel bulmamak ayrı çirkin demek ayrı. karıştırmayalaım efendim.

başlıkları alt alta okumak

(bkz: sevgiliden ayrilip platonik askin pesinden gitmek)
(bkz: marlboro insani)

ikea ya girip cikisi bulamayan adam

alışverişin tadını ikea' nın yolları sayesinde kaçırmış insandır.

sevgilisiyle yolculuk yapan insan

sevgili olarak tabir edilen insan 'vıdı vıdı' şeklini almış biri değilse harika olan, şanslı olan kişidir.

mutludur...
yolu uzatmak için otobüs değil tren seçilmişse harikadır. çünkü yanınızdaki insan trenle dünya turuna çıkmak istediginiz insandır.ewt, bulmuşsanız öyle birini, yolculuk esnasnda ölmeyi bile hayal edebilirsiniz. çünkü; dönüş yolculuguna kadar 15 gün ayrı geçirilecek saatlere sahipsinizdir.
yolculuk esnasında birlikte uyuma aktivitesinin yanında bir de eğer laptop'a sahipseniz fifa oynama şansınız da vardır.
karnınız acıktıgında vagon değiştirip her türlü yiyecekle midenize ziyafet çektirebilirsiniz. sonra da koltuklarınıza döner abuk subuk fotograflarınızı çekersiniz. sos oynarsınız. yapılabilecek ne kadar gerizekalı oyun ve aktivite varsa o an anlamlaşır.
koltuklar geniş oldugu için bayan olan sevgili gayet rahat uyuyabilir. sevgilisinin dizine kafasını koydugu gibi öylece dalar uykuya. bir taraftan da elini tutar. yollar nasıl geçer anlamazken, yolculuk biter.
otobüsle aynı tadı vermez bu yolculuk. tıkış tıkış koltuklarla, arkanızda muhabbet edenlerin sesi gelir ve romantizm bozulur. bir de vagonları el ele gezemezsiniz.

anlamlıdır...unutulmaz öyle kolay kolay...bir de özlenir.

sokak kosesinde duran insan

ergenlik döneminde sosyal sorumluluğun farkında olmuş, mahalle kızlarını korumaya yönelik bir amaç içerisinde, sbah siz uyanmadan köşesine gidip gece siz uyuduktan sonra bira ile günü kapatıp nereye gidecegi belli olmayan insandır.

insanımız beklerken, mahallenin kızlarına laf atan karşı mahalle gençliğine dayak atar fakat, kendi mahallesine gelen yeni kızları da kimseye kaptırmaz, önce kendi yavşar.

bu da bir meslek sanırım.

bugulu cama ayak izi resmi yapmak

psikolojik durumu hakkında düşünlmesi gereken kişiden beklenecek eylem.*
direkt kopya yöntemiyle yapılabilir: ayagınızı bugulu cama yapıştırın. sonra da rutüşlarsınız. oje falan sürün ne bileyim yaparsınız bir şeyler. fakat ayagınızı cama yapıştırırken dikkatli olunması gereken nokta, komşularınız tarafından izlenmiyor olmanızdan emin olmanız gerekir. yoksa komşu teyze sizinle ilgili gerekli dedikoduları mahallenin bilimum yerlerinde anlatacaktır.

hadi kolay gelsin.