bugün

evet kulağa oldukça ilginç gelebilir. ama gerçek. şöyle ki ülkemizde 4 generalin imzasıyla gerçekleştirilen 12 mart muhtırası gibi bir komedi var. o kadar gülünç gerekçelerle tutuklamalar var ki duyduğunuzda bisiktir git diyebilirsiniz.

neyse bunları bulursunuz okursunuz. bu tutuklamalardan birisi de teğmen nazım ata nın bir kısım muhbir kişiler(iki asteğmen) tarafından ihbarıyla tutuklanmasıdır. suçundan birisi "sosyalist düzende müteahhitliğin bulunmadığını"

söylemesi diğer suçu da klasik müzik dinlemesidir. asteğmenin ihbarı şöyleydi : -teğmen nazım ata, şopen falan dinlermiş...

şopen de acaba marksist-leninist falan miydi? şopen in kimlik tespiti yapılırdı, fakat şu "falan" kimdi? Belki bu teğmen, "falan" adlı kompozitörü dinleyerek komünizm propagandası yapmıştı?

insanlarla dalga geçer gibi ama gerçek ve ciddi ciddi yapılan soruşturmalardır. yazdıklarımdan dolayı benim komünist olduğum görüşü çıkmasın. belirtmek istediğim hala darbe yanlısı tipler mevcut ortalıkta ve

darbe ortamındaki cahilliği göstermektir. toplumda hiçbir şey gerçek demokrasinin yerini tutamaz. kimse de halkı koyun yerine koymasın, halk bilmez biz biliriz düşüncesinde olmasın.
o değil de arkadaş bu klasik müzk hakikaten sorun.
müziksever biri olarak ve de kültürlere değer vermeye çalıştığım için arada içine dalayım dinliyeyim diye zorlarım kendimi. zevk aldığım eser bin tanede 3-5 i geçmez.
bak çok dolgu ve tekrar var. adam alıyor bir nameyi, aynı parça içinde bi hızlısını çalıyor, bi yavaşını. sonrası da tuşlara rasgele basıyor, yayları rasgele oynatıyor. hani versen hiperaktif birine yayı, tuşu oyna bununla çal bişeyler desen. çıkan sesler bu parçalara benzer.

ha gene de dinliyorum 3-5 parçanın hatırına. belki benzerlerini bulurum diye.
umut dünyası işte.
güncel Önemli Başlıklar