bugün

insan ayağı gibidir. bir kalıpta sergileniyor gerçi ama kanlı canlı tahayyül edemiyoruz tabi. halbuki karikatürü çizilse...
''izini bulsam toprağın olsam ezilsem ayağında.''
uğur ışılak
ayağının izini arayanlar, buyrun;

http://galeri.uludagsozlu...-in-ayaklar%C4%B1-326200/
gerçek yarin ayağıdır. kapanılası ayaklardır ve dizlerinde ağlamak arzusu uyandırır.
Gereğinden fazla yüceltilen ayaklardır. Sanki adam o kadar mücadele etmeyi, o kadar acı çekmeyi insanlar ayak izine, kılına kıyafetine tapsın diye göze aldı!
Adam sonradan tapilmasin diye resmini bile yaptirmamis, biz hale yok ayak iziydi, yok sakaliydi, yok hirkasiydi diye ugrasiyoruz.
seveni için, değil ayağı, ayağının tozu bile değerlidir.
inanmayan ve sevmeyen için, O'nun sözleri ve hayatı toz gibi rahatsız edicidir.
Arayı arayı bulsam izini,
izinin tozuna sürsem yüzümü,
Hak nasib eylese görsem yüzünü,
Ya Muhammed Canım arzular seni.
Yunus Emre
olaylara saçma sapan bakış açılarıyla yaklaşan yazar söylemidir. inançsızların ağlara anında takıldığı aşikardır.

hz muhammed'in ayak izinde kavis ve çukurların net olarak görünmemesi ve izin geniş ve düz bir bütünlük oluşturmasının sebebi, peygamberimizin balçık kıvamında bir kil zemine basmış olmasıdır. kil zemine derin bir gömülme meydana geldiği için ayak tabanındaki üzengi kemiği çukuru ve tüm diğer kavisler balçık içinde kaybolmuş, geniş ve düz bir taban izi ortaya çıkmıştır. nitekim izin etrafına taşan çamur miktarı ile ayak parmaklarının ve topuğun derin iz bırakmış olması, Peygamberimizin ayağının çamura tabandaki tüm çukurları kapayacak biçimde girdiğini göstermektedir.
peygamber efendimizin ayak izinin islam literatüründeki ismi nakş-ı kadem-i şeriftir efendimizin ayak izinin oluşumu şöyle tarif edilmektedir:

"peygamber efendimizin bir mucizesi de yumuşak maddelere mesela kuma bastığı zaman ayak izlerinin belli olmaması fakat, taşa, sert maddelere bastığında izlerin çıkması idi. mübarek ayağının bastığı ve iz bıraktığı bazı taş ve mermerler bir yadigar olarak asırlarca saklanmış elden ele emanet edilerek bereketlenilmiştir. özellikle müslüman devlet adamları, padişahlar bu kıymetli yadigarları önemli yerlerde özel muhafaza altına alarak, saklayıp, ziyaret etmişler ve ettirmişlerdir. "

türkiye' de bulunan ayak izi ise, istanbul, topkapı sarayında mukaddes emanetler dairesi' nde korunmaktadır. peygamber efendimizin, miraca çıkarken bastığı kayanın üzerine çıkan mübarek ayak izidir ve hırka-i saadet odasında bir dolap içinde muhafaza edilmektedir. resulullah efendimizin miraca çıkarken bastıkları bu mübarek kayanın üzerine kubbet-üs-sahra adıyla bilinen bina inşa edilmiştir.
şimdi gelse milyonlarca insanın öpeceği ayaklar. (bkz: iğrençsiniz ibneler)
canımız kanımız fedadır.