bugün

devlet dairesini anlatmaya gerek yok siz saygıdeğer sözlükçülere. ne garip bi yer olduğunu biliyorsunuzdur hepiniz. değil mi?

bir de, dert (dertten kasıt da tabii ki meram)anlatma çilesini de az çok biliyorsunuzdur da, istek ne oluyör diyorsunuzdur. değil mi? garip bi istek, ben de anlamadım. insan anlatmadan duramıyor.

şimdi eleman elinde bazı dosyalarla daireye giriş yaptı. o kadar ürkek ki. sanırsın cama ekmek kırıntısı yemeye yanaşan tırsak güvercin... ilk bulduğu odacı tipli elemana yanaşıp soruyor:

- ben gelir vergisi bey..
+ ben bimem, şu odada vezneler var, oraya sor.

gördüğünüz gibi, eleman soruyu tamamlayamadı bile. odacı kılıklı eleman savuşturdu bunu... veznedeyiz efendim:

- pardon, ben gelir vergisi beyannamesi verm..
+ üst katta zırt servisinde pırt masası var. oraya gidin.

soru gene tamamlanamadı. böyle sürüp gidecek bu. bıyıklı adamlar, kilolu teyzeler hep savuşturacak bunu. başkasına gönderecek. ben bilmem valla, şefe bi sor diyecek. şef müdür yardımcısına yollayacak. müdür yardımcısı müdüre. müdür zaten odasında yoktur (ki ben şu yaşıma kadar odasında bi müdür görmüş değilim).

aslında eleman filan diye kıvırtmanın manası yok. o eleman benim! ulan o nasıl bi ürkeklik, nasıl bi tırsaklık! biri höt dese düşüverecem ayağının dibine. neden? bi bok bilmiyorum çünkü. sorup öğrenme isteğiyle yanıp tutuşuyorum ama herifler zerre s.klemiyor!