bugün

ritüel kelimesini sözlüğe girmeden önce bilmiyordum. şimdi çok rahat kullanabiliyorum.
sorunsal, gark falan hep sözlükten öğrendim...

arabesk şarkılarında sevgililerden terk edilmiş olanının yaptığı işlemdir bu ayna kırmak. vay beni nasıl bırakır, vay anasını ziktiminin der. anasına bir şey yapamayacağı için aynasını siker.
neyse, mutlaka ki şarkının 3. dakikasından sonra yapılır bu.
şarkı başlarında yapılmaz. halbuki ne gerek var güzelim aynayı kırmaya?

hepimiz biliyoruz ki bir gün zaten ayrılacaktınız. sadece sen tekme basılan olduğun için bu kadar sinirlisin. sorun bu esasında. sıkıntı burda.
sana kız mı yok/erkek mi yok? şarkıcı insansın. kolay bulursun. peki ayna?
kırdığına değecek mi?
ben olsam sevgilimden ayrıldığıma değil aynanın gittiğine üzülürüm.
bir kere ayna gitti ama alt kısmı kalacak. çekmeceli kısım. ama üst taraftaki ayna gitti. çok kötü bir görüntü oluştu.
ayrıca artistlenip kırdığın aynanın parçalarını toplarken belin dili olsa öyle sözler duyardın ki hiç tahmin edemezsin. ayakların da ayrıca küfür edecek batan parçalar için.
4 ay sonra bile ayağına küçük cam parçaları gelecek. pişman olacaksın.
1.5 sene sonra 'şu dolapla yatağın yerini değiştireyim, odaya sinerji dolsun' dediğinde yatağın altından bile cam parçaları çıkacak. değer mi dostum söyle? bırakan sevgili olsun, aynana bir şey olmasın.
alternatif olarak sıvı sabunun pompasına bastır sinirin geçene kadar, yarısını boşa harca sabunun. zararın 1,5 lira falan.
bulaşık makinesinin tuşlarına bas sırayla, hep yapmak istemez miydin?
ama ayna işi sakat. odadaki estetiği bozma, ayağını sakatlama, cam parası ödeme boşuna. elini cama bulama gözünü seveyim?
fantezi müzik yapan kadın sanatçıların ayaktayken kendini yatağa bırakmaları ve bunu kameranın yandan yada üstten çekmesiyle aynı mantığı içerebilir...
arabesk olabiliteyle orantılı; "kendinden nefret etme", "kendi suretini görmek istememe" gibi nedenlerle bağdaştırılabilecek olaydır.