bugün

entry'ler (681)

vardakosta

Yeni kurulmuş, Ayvalık menşeili pop rock grubu. Sağlam çalıyorlar.
Vokal: Name Olpak
Saksafon: Volkan Güleç
Gitar: Alper Sarıoğlu
Bas Gitar: Uygar Tür
Davul: Ender Erin / Umut Öner

çevreciliğe karşı milli servet argümanı

" Eh HES'e hayır, termik santrale hayır, madene hayır, nükleer santrale hayır, ona hayır buna hayır... Eh peki bu memlekete enerji lazım değil mi para lazım değil mi? "
Şeklinde her ekoloji mücadelesi verenin duyduğu şeylerdir bunlar. Çeşitlendirilir ve geliştirilir.

Çevreciler de salaktır ya kafaları basmaz ya bu konulara...

Memlekete enerji lazım, para lazım tabi ya!

Bursa'daki tekstil ve otomotiv sanayine, Eskişehir'deki makine sanayine, istanbul'daki saçma sapan kalabalığa, askeri sanayiye, madenciliğe... kısacası "devlete" para ve enerji lazım.

Yakın Artvin'i!
Kurutun Rize'yi!
Yıkın Sinop'u
Yağmalayın Mersin/Akkuyu'yu!

Otlak mera bırakmayın köylerde
Yollar yapın tesislerinize
O yollar geçsin ormandan yayladan hatta denizden
Ne olacak ki üç beş ağaç işte
Enerji lazım, para lazım...

Neden?

Emrinde asgari ücretle çalıştığın patronun yeni fabrika açsın ki senin amca oğlu, hala kızı da orada asgari ücretle iş tutsun, istihdam olsun diye.

Köyün? Kasaban? Ormanın? Deren? Denizin? Gölün? Yaylan? Hatıraların? Çocukluğun?...

Hadi boş ver malik olduğun şeyleri ya kuşlar? ya tilkiler? ya kediler, köpekler, ayılar, danalar, domuzlar, yarasalar, kaplumbağalar...

Bak güzel kardeşim ben sana bir şey söyleyeyim
O senin başındaki oy verip de seçtiklerin ve onların atadıkları, "elinden ekmek yiyorum" dediğin patronun ya da patronun arkadaşları...
Onların hiçbiri senin derenden su içmedi, gölünde yüzmedi, yaylanda koşmadı, ağacına salıncak kurup sallanmadı, denizinde dalmadı, kumsalında güneşlenmedi, onların hiçbiri bizim gibi gökyüzüne bakıp "oh beee" demedi.

Demez de bundan sonra...

Onlar için ortalama 60 yıllık ömürlerinde sanki hiç ölmeyeceklermiş gibi daha fazla kar yapıp ceplerini doldurmaktan daha önemli hiçbir şey yok.

Gel güzel kardeşim sen de biliyorsun ki enerji tüketildiği için, para da sen paylaşmadığın için gerekli. Sen enerjini düzgün tüket, paranı malını paylaş bak o zaman gerek kalıyor mu bunlara?..

Artvin'de direnen insanlar kimseye saldırmıyor, kimseye sataşmıyor. Onlar var olanı; ağaçları, ormanı, doğayı koruyorlar. Orada saldıranlar, enerjiye ve paraya ihtiyaç duyanlar...

Senin nefes almaktan başka hiçbir şeye ihtiyacın yok.

Cerattepe'yi rahat bırakın, Artvin'i de Artvin Halkı'na bırakın ...

cerattepe

Eylül ayında bir gece nöbet tutma şerefine nail olduğum, cengiz holding tarafından bakır
için talan edilmeye çalışılan kafkasör yaylası'ndaki tepedir.

3 5 ağaç kervanı

5 Haziran - 2 Temmuz 2014 tarihleri arasında sermayeye, devlete karşı verilen çevre mücadelelerine destek, bir sanat siperi olabilmek için Mersin, Antalya, izmir, Bursa, Çanakkale, istanbul, Zonguldak, Bartın, Sinop, Samsun, Ordu, Rize, Van, Diyarbakır, Tunceli, Hatay'a gitti il, ilçe, köy gezdi; 30 etkinlik yaptı. Konser verdi, pantomim sergiledi, çocuklarla beraber eğlendi ve tüm sunumları meddah yaptı. Ekip; orkestra, pantomimciler, meddah, çocuklardan sorumlular, görüntü ve sosyal medya sorumlusundan, tam 12 kişiden oluşuyordu.

Kervan, sponsor kullanmadı. Gittiği yerlerdeki halk destek oldu. Aracın deposunu doldurdu, patlak lastiği tamir etti, kervancıların karnını doyurdu, sıcak yatak verdi... bu sayede ayakta kaldı ve bir başka diyara ulaştı kervan.

Asıl amaç sanatla destekti direnen, mücadele veren ya da kazanmış halka... Kendiliğinden oluşan diğer bir şey de ulaklık oldu. Sinop'un Mersin'den, Hatay'ın Çanakkale'den haberi oldu... Halklar, kim olursa olsun dili, dini, ulusu ne olursa olsun aynı şeyle uğraştığını anladı. Fındıklı'nın derelerinin de, Mordoğan'ın tarlalarının da, keçilerinin de, Sinop'un ağaçlarının da başında hep aynı bela var olduğunu gösterdi halklara.

Öyle sahneymiş,salonmuş aramadı kervan. Her yer sahneydi çünkü... Sokak, köy meydanı, şehir meydanı, okul bahçesi, pazar yeri... Kurdu çalgıları, boyadı yüzünü beyaza, çıkardı kuklasını, giydi kavuğunu, cübbesini, şişirdi balonlarını başladı halka anlatmaya; sermaye ne istiyor, isteklerini ne yaparak karşılıyor, oraya Hes kurulursa, buraya Res kurulursa, şuraya Nükleer Santral kurulursa neler olacağını anlattı. Her gün başka bir diyarda anlattı, usanmadan anlattı, yılmadan anlattı, oynayarak anlattı, söyleyerek anlattı, sessizce anlattı...

Fındıklı'da 98 yaşındaki Cevriye Nine anlatmış kervana; "oğlum ben her gece uyanıyorum, pencereden kulağımı uzatıyorum, Derenin sesini duyunca oh çekip geri yatıyorum"

Kimin hakkı var ki 98 yaşındaki bir kadının uykusunu bölmeye?..

http://www.gelecekgazetes...vani_uzerine_soylesi.html

http://www.facebook.com/photo.php?v=10151084701853485

https://gunesinenerjisi.w...tegory/praksis-roportaji/

http://www.youtube.com/watch?v=QuFIebYkPsU

http://www.youtube.com/watch?v=Dhz51O4DBC4

http://www.youtube.com/watch?v=H9hyxrvKgV4null

http://www.youtube.com/watch?v=nJ_WxDb3PMc

sokaklarda isyan var

Praksis adlı politik rock yapan müzik hareketinin dün itibariyle çıkan ilk albümüdür. öyle müzik marketlerde falan değil, öyle kim çalmış, kim yapmış falan önemli değil. Anonimlik hareketinin başlangıcı bir albüm.

Şu şekilde paylaşıyorlar albümü;

--spoiler--
Praksis - SOKAKLARDA iSYAN VAR (2014) http://bit.ly/1gyvymo (indirme bağlantısı) Ve nihayet albümümüz çıktı. Raflarda ya da seçkin
kitapçılarda değil.
Burda.
Biz kimdik, hatırlatalım:
Mersin'deki Gezi isyanı eylemlerinde çalgılarımızla
yer aldığımızdan "Gitar çalarak, saksafon çalarak, davul çalarak topluluğu dinamik tutmak" suçuyla
yargılanmıştık.
Kadıköy'de ve Taksim'de devletin gazına,
TOMA'sına ve plastik mermisine karşı saksafon
kullanan bizdik.
Boğazpınar'da HES mücadelesi veren köylülerin çocuklarıyla koro yapıp, "HES yapma boşuna,
Yıkacağız Başına" şarkısını besteleyen de.
Sömürü devam ediyor. Baskı, zulüm ve savaşlar
devam ediyor. Ezilenlere kalanın yalnızca
umutsuzluk olduğu zannedilirken sokaklar
doluyor taşıyor isyanla. işte şarkılarımız da bu isyanın bazen eşlikçisi
bazen öncüsü.
Albüm BURADAN iner. Albümdeki şarkıların tüm
hakları, başta Mustafa Suphi'lerden Deniz'lere
Mahir'lere ve nihayet Ethem'lere Ali ismail'lere
Berkin'lere... "isyan-devrim-özgürlük" diyalektiğinde ölümsüzleşenler olmak üzere, tüm
sömürülenlere ve ezilenlere aittir.
Küresel sömürücüleri yakacak isyan ateşlerinin
şerefine...
Sokaklarda isyan Var
Li ku Çeyan Serhildan
--spoiler--

http://sokaklardaisyanvar.com
http://facebook.com/praksis
http://twitter.com/praksis_

18 şubat 2014 akp grup toplantısı

Başbakanın, aynen şu cümleleri söylediği grup toplantısıdır.
" Ortada mağdur bir kadın var, darp edilmiş bir bebek var."
"2 hafta sonra 8 Mart; siz nasıl kadın haklarını savunacaksınız?"
"Siz hala nasıl bu olayların olmadığını kanıtlamaya çalışıyorsunuz?"
"Oradaki kadının türbanlı olmasından kaynaklı oluyor tüm bunlar."

Ortada mağdur olan biri varsa zaten hükumet yüzünden mağdurdur. Hala daha erkini, yalan ve üçkağıt üzerine kullanan bir hükumetimiz var.

Kadın hakları için zaten bütün mücadeleler hükumete karşı verilmiyor mu? Tecavüz, kürtaj, çocuk gelin, kadın cinayetleri...

Olduğunu kanıtladın mı?

Ne olur bırak bu din sömürüsünü. Ne türbana karşı bu eylemler ne de dine.

2 şubat müzisyenine sahip çık eylemi

izmir Alsancak'da Kıbrıs Şehitleri Caddesinde yer yer sokak müzisyenleri görürsünüz. Son bir aydır. bu müzisyenlere hem zabıta hem de polis baskısı olmakta. Enstrumanlarına el koyulmakta, 1500 tl de ceza kesilmektedir. işte buna tepki olarak da izmir Müzisyenler Derneği'nin yaptığı çarıyla 2 Şubat Pazar günü Saat 16.00'da Sevinç Pastanesi önünde çalabilenler çalgısıyla, çalamayanlar onuruyla olacaklar.

Zerre'nin notu: Oldum olası anlamadım bu kafayı. Arkadaş sokaklara belediyeler koca koca tabelalar asıyorlar " verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz " diye ve "güm bam tan tun" sesler çıkararak haybeye kaldırım yapıyorlar. Ve aynı belediye eline almış gitarını, santurunu, sazını, defini... müzik yapan adama ceza kesiyor, dilenci muamelesi yapıyor. Yahu keşke bıraksak bu işleri de hep beraber müzik yapsak.

kaynana gelin seda ya gelin

Türk televizyon tarihinin en berbat formatıdır. Gelin, kaynana ve Damat üçlemesinden oluşan ailelerin birbirleriyle yarışması esasına dayanıyor program. Ayrıca reyting için de kişiler birbirlerini yerin dibine sokuyorlar, laftan döküyorlar. Seda Sayan'ın da samimiyetsizliği ve altoyu falan aşmış tenor hatta bariton sesiyle iyice zıvanadan çıkıyor program.

Ancak insan merak da etmiyor değil tabi; bu program yayına girmeden önce nasıl bir araştırma yapıldı nasıl bir fizibilite çalışması yapıldı ki programın yayına girmesi onaylandı. Yani demek istediğim şu "kim izliyor olm bu programı?" reklam veren şirket olsam yemin ederim Kanal D'den çekerim tüm reklamlarımı.

praksis

Praksis, politik sözlü rock müzik şeklinde tanımlayabileceğimiz bir tarza sahiptir. Kendi şarkılarını sokaklara söylüyorlar. Sokakların özgürlük mücadelesindeki önemini biliyorlar.
Grup, kolektif bir organizasyon. Her sahnede değişik kişiler görüyoruz.

Kendilerini şöyle tanıtıyorlar:
Praksis, tez + antitez= sentez denkleminden sonraki "eee?" sorusunun takipçisidir.

Praksis, "Her yanda hürriyet" diyerek, tükürüğün, yutkunmak yerine celladın suratında anlamlandırılmasıdır.

Praksis, için içe sığmama, sığlığa da tahammül edememe etkinliğidir.

Praksis, "Aslolan değiştirmektir'e selamla sürekli devinen ve devindirendir. Ve nihayet Praksis, emperyalist-kapitaliste atılan ayakkabı, sömürücünün ceketinde izi kalan
yumurta, tacizcinin sırtında patlayan şemsiye,
işçinin yumruğundaki grev, evini yıkmak
isteyenlere fırlatılan arı kovanı, dört yanda yanan
ateşin harı, ispanya çiftçisinin direniş ruhu,
Filistinli'nin elinde sapan, Bir Kürdün ağzındaki "Biji Aşiti"dir. Praksis, bir özgürleşme provası, dar bir elek, Promete'den Mahir'lere ve bugünün güncel
devrimci/direnişçi mücadelelerine çizilen, "Sakın ha yılmayın, dünü bugüne, bugünü yarına bağlayın" çizgilerdir ve "işte ucu göründü, ha gayret yoldaşlar" dedirten bir gelecek. Ve şarkılarımız da buna eşlik edecek.

sevişirken hareketsiz yatan kız

Anlamadığım bir sevişme stilidir. yahu fetiş desen değil, fantezi desen değil... Hani saygım sonsuz da şişmekadınla sevişir gibi oluyor. Biraz daha katılımcı bir sevişme olsa herkes daha mutlu olacak!

korkut peker

parçalarını dinlemek için buraya bakılmalıdır.

https://soundcloud.com/korkut-peker

leyla ile mecnun hareketi

leyla ile mecnun isimli dizinin gezi'ye destek veren oyunculara sahip olduğu için yayından kaldırılacağı üzerine yapılan ismail abi'nin yolundan sempatik bir protestodur.

--spoiler--
Gezi eylemlerine destek verdiği için TRT yönetimi tarafından gözden çıkarıldığı iddia edilen ve Ali Atay, Serkan Keskin ve Cengiz Bozkurt'un başrollerini üstlendiği TRT'nin popüler dizisi Leyla ile Mecnun dizisinin hayranları Twitter üzerinden kampanya başlattı. "Leyla ile Mecnun'a Cevap Ver TRT" hashtag'inin kısa süre içerisinde gündeme yerleştiği Twitter'da, hayranları dizinin geleceği ile ilgili bir açıklama beklediklerini dile getiren paylaşımlarda bulunuyor.
--spoiler-- *

http://ulu.so/um26jv

görsel

bardak bar

Bu yaz tabiri caizse hayvan gibi bir atağa kalkan Ayvalık Muhabbet Sokağındaki samimiyet timsali bardır.
Gencay Kıymaz, Emirhan üçkardaş, Ertunç savga isimli müzisyenden oluşan trio ile klasik rock, blues, funk gibi müzik tarzlarını dinleyip bu tarzlarda göbek atabilirsiniz.

Ayrıca bu mekanda Jam session etkinliği düzenlenmekte ve allah sizi inandırsın bugüne kadar gördüğüm kötü çalanın çıkmadığı tek jam session etkinliğidir. (her perşembe olmakta)

Alınan son haberlere göre de 5. yıl kutlamaları çerçevesinde 17 Ağustos'ta direc-t konseri de varmış.

http://www.facebook.com/BardakcafeBar

bu başlığa bakmazsan adam değilsin

9 eylulde yatan yakınım için acil 0 rh +
kana ihtiyaç var ama trombosit değerleri
için bir ay içinde ilaç kullanmamış olması
gerekiyor. irtibat : 05076096765-05545311517

bu başlığa bakmazsan adam değilsin

Çok müşkül durumdayım, modlar gerekeni yaparlar.

izmie Dokuz eylul'de yatan yakınım için acil 0 rh +
kana ihtiyaç var ama trombosit değerleri
için bir ay içinde ilaç kullanmamış olması
gerekiyor. irtibat : 05076096765-05545311517

sözlükteki kan aranıyor duyuruları

izmir Dokuz eylulde yatan yakınım için acil 0 rh +
kana ihtiyaç var ama trombosit değerleri
için bir ay içinde ilaç kullanmamış olması
gerekiyor. irtibat : 05076096765-05545311517

izmirliler ramazan ayında ne yaparlar sorunsalı

iftar'da oruca başlarlar sahurda oruç bozarlar. izmirlilere belli mi olur canları ne isterse yaparlar. Hem bundan sana ne lan?

(bkz: Elalemin derdi seni mi gerdi)

koliva

http://www.youtube.com/watch?v=3Urdx2cf2f0

Güldaniyem yorumu iyi olan grup

güldaniyem

Koliva'nın kendi yöresine göre düzenlediği bir rumali türküsüdür.

http://www.youtube.com/watch?v=3Urdx2cf2f0

türban fetişisti tecavüz ederse ne olur

http://www.facebook.com/p...49&type=1&theater

Yukarıdaki linkte görüleceği üzere ilginç bir yaklaşım var. Bir kadın diyor ki "ben istersem çıplak gezerim ama sen bana dokunamazsın." diğer bir kadın diyor ki "sen açarsan oranı buranı sana dokunan suçsuzdur, suçlu sensin."

Tesettürlü bir kadın, mahrem sayılan her yerini kapatmıştır. ama bu durumdan tahrik olan sayısı azımsanmayacak kadar çok adam var.

şimdi bir denklem kuralım.

Çırılçıplak gezen kadından tahrik olup işi tecavüze kadar götüren bir adam suçsuzsa eğer, türbandan tahrik olan bir adam tesettürlü bir kadına tecavüz ettiğinde ne olur?

sanırım suçlu olur.

zerre'nin notu:
Ben burada türbanlı türbansız ayrımı yapmıyorum. Benim söylemek istediğim, bir kadın sadece erkekleri tahrik etmek için yaratılmamıştır. Öyle bile olsa nefsine hakim olamayan insanın insanlığına sıçayım!

Cehalet kadar kötü bir felaket yoktur insan oğlunun üzerinde. içgüdülerine yenilmiş, etrafındaki insanların hareketleri ve düşünceleriyle yaşar tüm bu cahil insanlar.