bugün
- muharrem ince'nin diyanet kapatılsın mı anketi8
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri32
- her türk vatandaşına türkiye gezisi12
- mühendis erkeklerin genel özellikleri16
- en obez özelliğiniz19
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur24
- maca sekiz12
- türklerin çok kolay devlet kurması17
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması15
- sizi cuma saflarında göremedim sözlük10
- akp chp yakınlaşması15
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz18
- risale i nur21
- burda senin paran gecmez diyen delikanli kiz11
- en çok yaşamak istenilen şehir10
- beni özlediniz mi10
- selahattin demirtaş13
- temiz oje sürmek8
- icardi190518
- arda güler13
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak10
- allaha küfür etmek10
- türklerden adam çıkmaması17
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil36
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi14
- ruh varsa neden görünmüyor13
- anın görüntüsü14
- sevdiğiniz sözlük yazarları17
- uludağsözlük'ün ölmesi ve gömmeyi unutmaları10
- selahattin demirtaş'ın 42 yıl hapis cezası alması12
- okula bikiniyle gelen kız9
- sözlükteki erkek nüfusu9
- filistin'in türklere ihanetleri sıralı tam liste24
- üstteki yazarla nereye gitmek isterdin8
- mesajın altlarda kalmış kusura bakma diyen kadın10
- karadeniz bölgesinde yaşamak13
- arkadaşlar bu alınır mı8
- buluşunca sürekli derslerden konuşan erkek8
- bu başlıkta konya'yı övüyoruz16
- yemek yemeyi sevmeyen insan8
- ileride evleneceğiniz kişi şuan ne yapıyor9
- nişanlı kalmanın saçma olması12
- tayyip erdoğan'ın israil anadolu'ya girecek demesi21
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı13
- karşı cinse giyim önerileri16
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım17
- mauro icardi'nin karısı8
- larisalisa'nın parayla şukulatması8
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
entry'ler (14)
bi erkek için konaklamanın nasıl olacağını merak ettiğim üniversite. her yerde erkek kontenjanı az.
kahrolsun kadın diktası. yaşasın erkek hakları
not: yurt konusunda bilgilendirecek birisi olursa cidden çok makbule geçer.
kahrolsun kadın diktası. yaşasın erkek hakları
not: yurt konusunda bilgilendirecek birisi olursa cidden çok makbule geçer.
gözlemlediğim kadarıyla sözlüğün en çok muzdarip olduğu sorunsallardan biridir.
birçok üniversitelinin "tabiki de bizim kampüs efsane..." diye duruma müdahil olup objektif olarak bilinmesi zor olan kampüs.
(bkz: haydi başlasın sidik yarışı)
(bkz: haydi başlasın sidik yarışı)
kendisine yardımcı olabileceklere andaval diyebilecek kadar nazik insanların bulunduğu durumdur. sebebi bu durumdaki insanların aynı zamanda hormonal açıdan heyecanlı dönemlerinde olmasına bağlanabilir.
gülhane'de bulunan türkiye'deki 6 müze kütüphanesinden biridir.
yeni kelimeler üreten kişi anlamına gelen kelimedir.
adlaşmış sıfat'ın bir türevidir. onu farklı kılan fiil köklü bir sıfatla oluşturulmasıdır.
islami bir bilgisayar oyununda rastlanabilecek bir kalıptır.
emredilen kişinin hakkını kullanması ve görevini yerine getirilmesi istediği için sarf edilen sözdür. ayrıca şöyle bir kısa filmi vardır: http://www.59saniye.com/oy-kullan-temali-kisa-film/
homofobik insanlar açısından korkunç, homoseksueller açısından bayramlık bir durumdur.
oruç süresi tartışmasında birçok insanın aslında sözlerine inanmak istediği insandır. fakat gönlü rahat etmediği için insanların bir çoğu diyanete uyar.
flipped classroom denen bir öğrenme modelini kullanacak, bünyesinde erhan erkut ve muhammed şahin gibi akademisyenleri barındıran bir üniversite.
franz kafka'nın fransız olduğunu iddia eden yazarımız.
link: http://www.odatv.com/n.ph...aligi-dagittin-2906141200
link: http://www.odatv.com/n.ph...aligi-dagittin-2906141200
hikayesi mevcut deyimdir.
--turnayı gözünden vurmak deyiminin hikayesi--
eskiden avcıların toplanıp sohbet ettikleri bir mecliste her biri, güya başından geçmiş gibi bir sürü hayali av hikâyeleri anlatırmış. içlerinde en yaşlıları olan avcızâde sayyad bey hiç lâfa karışmaz, anlatılanları, sessizce dinlermiş. onun bu sessiz hâli, günlerden bir gün ötekilerin dikkatini çekmiş.
yahu üstad, demişler. bunca yıllık av hayatın var. senin başından hiç bir olay geçmedi mi? sen de bir hatıra anlat ki, dinleyelim. hep bizler konuşuyoruz.. şeklinde, ısrar etmişler.
avcızâde sayyad bey, şöyle bir içini çekmiş: ahhh demiş. ne olur beni konuşturmayın. o hazin hatıramın, yürek sızlatan acısını bana hatırlatıp derdimi tazelemeyin.
diğer avcılar kulak kesilmişler. büyük bir merak ve heyecana kapılmışlar. demek ki ortada çok acıklı bir av hikâyesinin hatırası var demişler. bu sefer ısrarlarını daha da artırarak kıdemli avcıya yüklenmişler.
beriki yutkunmuş, kendine şöyle bir çeki düzen verip, söze başlamış:
efendim, avcılığa henüz başladığım gençlik yıllarımdaydı. bir gün, tüfeğimi ve köpeğimi aldım, tek başıma sapanca gölünün kenarında av ararken, gökte bir turna gördüm. şunu zararsız yerinden, ayağından vurayım dedim. fakat ben tetiği çektikten sonra, zavallı hayvan, gagasıyla ayağını kaşımaya yeltenmez mi? işte o anda, olan oldu. saçmalardan birisi, hayvanın sol gözünden girip, sağ gözünden çıkmasın mı? kırk elli metre kadar ötemizde, bir yere düştü. köpeğim aldı getirdi. hayvancağızın her tarafı sağlamdı. yalnız gözlerinden kan akıyordu. ben büyük bir pişmanlık ve şaşkınlık içinde, donup kalmıştım.
hayvancağız çırpınıyor, ben de içim sızlayarak düşünüyordum. işte asıl hadise o zaman oldu. gökten beş altı tane turna, üstümüzde dönerek uçtular, ötüşe ötüşe ve hışımla aşağı doğru inip, kör turnanın yanına kondular. ben büsbütün şaşırıp kalakalmıştım. kendi dilleriyle ötüşüp anlaşarak, kör turnayı aralarına aldılar ve şimşek gibi havalandılar. onların bu bağlılık ve sadakatine aşağıdan hayretler içinde baka kalmıştım.
işte dostlarım, o günden sonradır ki, turnalar katar halinde uçmaya başladılar ve aralarına aldıkları kör turnayı, ses vermek suretiyle uçuş istikametine yönelttiler. bu haber, dünyadaki bütün turnalar arasında yayıldı. daima toplu ve katar hâlinde uçmalarına ilk defa ben sebebiyet verdim diye, palavrasını bitirince, dinleyip gülüşen avcılardan birisi:
ehhh!.. üstad, durdun durdun, amma, turnayı gözünden vurdun, pes doğrusu demiş.
--turnayı gözünden vurmak deyiminin hikayesi--
--turnayı gözünden vurmak deyiminin hikayesi--
eskiden avcıların toplanıp sohbet ettikleri bir mecliste her biri, güya başından geçmiş gibi bir sürü hayali av hikâyeleri anlatırmış. içlerinde en yaşlıları olan avcızâde sayyad bey hiç lâfa karışmaz, anlatılanları, sessizce dinlermiş. onun bu sessiz hâli, günlerden bir gün ötekilerin dikkatini çekmiş.
yahu üstad, demişler. bunca yıllık av hayatın var. senin başından hiç bir olay geçmedi mi? sen de bir hatıra anlat ki, dinleyelim. hep bizler konuşuyoruz.. şeklinde, ısrar etmişler.
avcızâde sayyad bey, şöyle bir içini çekmiş: ahhh demiş. ne olur beni konuşturmayın. o hazin hatıramın, yürek sızlatan acısını bana hatırlatıp derdimi tazelemeyin.
diğer avcılar kulak kesilmişler. büyük bir merak ve heyecana kapılmışlar. demek ki ortada çok acıklı bir av hikâyesinin hatırası var demişler. bu sefer ısrarlarını daha da artırarak kıdemli avcıya yüklenmişler.
beriki yutkunmuş, kendine şöyle bir çeki düzen verip, söze başlamış:
efendim, avcılığa henüz başladığım gençlik yıllarımdaydı. bir gün, tüfeğimi ve köpeğimi aldım, tek başıma sapanca gölünün kenarında av ararken, gökte bir turna gördüm. şunu zararsız yerinden, ayağından vurayım dedim. fakat ben tetiği çektikten sonra, zavallı hayvan, gagasıyla ayağını kaşımaya yeltenmez mi? işte o anda, olan oldu. saçmalardan birisi, hayvanın sol gözünden girip, sağ gözünden çıkmasın mı? kırk elli metre kadar ötemizde, bir yere düştü. köpeğim aldı getirdi. hayvancağızın her tarafı sağlamdı. yalnız gözlerinden kan akıyordu. ben büyük bir pişmanlık ve şaşkınlık içinde, donup kalmıştım.
hayvancağız çırpınıyor, ben de içim sızlayarak düşünüyordum. işte asıl hadise o zaman oldu. gökten beş altı tane turna, üstümüzde dönerek uçtular, ötüşe ötüşe ve hışımla aşağı doğru inip, kör turnanın yanına kondular. ben büsbütün şaşırıp kalakalmıştım. kendi dilleriyle ötüşüp anlaşarak, kör turnayı aralarına aldılar ve şimşek gibi havalandılar. onların bu bağlılık ve sadakatine aşağıdan hayretler içinde baka kalmıştım.
işte dostlarım, o günden sonradır ki, turnalar katar halinde uçmaya başladılar ve aralarına aldıkları kör turnayı, ses vermek suretiyle uçuş istikametine yönelttiler. bu haber, dünyadaki bütün turnalar arasında yayıldı. daima toplu ve katar hâlinde uçmalarına ilk defa ben sebebiyet verdim diye, palavrasını bitirince, dinleyip gülüşen avcılardan birisi:
ehhh!.. üstad, durdun durdun, amma, turnayı gözünden vurdun, pes doğrusu demiş.
--turnayı gözünden vurmak deyiminin hikayesi--