bugün

entry'ler (1979)

seyid çolak

https://www.uludagsozluk.com/e/44083619/

kapan film

genç ve başarılı yönetmen seyid çolak tarafından yazılıp yönetilen, gerilim/macera türünde bir türk filmi. merak ettiğim türk yapımlarındandı. 13 kasımda başka sinema ile vizyona giriyormuş. koşa koşa gider kaliteli bir film izleriz artık. hayli ödül toplamıştı film. ayrıca müzikleri ali saran tarafından yapılmış ki fragmandan anladığım kadarıyla hayli başarılı ve orijinaller.

filmin fragmanı:
https://youtu.be/P-8sCVNz8Vc

akp den sonra kürt milliyetçiliğinin şaha kalkması

şaka gibi lan! karşı başlık açılmış.

(bkz: türkiyede kürt ırkçılığı ve faşizminin artması)

türkiyede kürt ırkçılığı ve faşizminin artması

şaka gibi lan! karşı başlık açılmış.
(bkz: akp den sonra kürt milliyetçiliğinin şaha kalkması)

kurandaki en vahşi ayetler

muhammed suresi 4. ayet çevirisi (türkçe meali)

Kâfirlerle savaşa girdiğinizde hemen öldürücü darbeyi vurun, nihayet onları çökertince esirleri sağlam bağlayın (kaçmamaları için tedbir alın). Sonra ya karşılıksız bırakırsınız yahut bedel alarak; ta ki savaş ağır yüklerini indirsin (sona ersin). işte böyle; Allah dileseydi onları bizzat cezalandırırdı, fakat sizleri birbirinizle denemek istiyor. Allah, yolunda öldürülenlerin amellerini asla boşa çıkarmayacaktır.

muhammed suresi 4. ayet tefsiri:

Enfâl sûresinde (8/67) düşmana öldürücü darbeyi vurup savaş güçlerini çökertmedikçe ganimet ve esir alma gibi şeylerle meşgul olunmaması emredilmişti. Bu âyet aynı hükmü teyit ettikten sonra esirlere nasıl muamele edileceğini açıklıyor.

“Esirleri sağlam bağlamak”tan maksat kaçmamaları için gerekli tedbiri almaktır. Bundan sonra onlara ne yapılacağı konusunda yetkililere iki seçenek gösterilmektedir: Ya bedelsiz, bir lutuf olarak salıvermek ya da bir müslüman esir ile değişmek, salmaya karşılık maddî menfaat sağlamak, bu mânada bir bedel karşılığında serbest bırakmak. Âyette esirlere yapılacak başka bir muameleden söz edilmiyor. Bu sebeple büyük hukukçulardan Atâ ve Hasan-ı Basrî, “Esirin öldürülmesi câiz değildir, devlet başkanına böyle bir yetki verilmemiştir” demişlerdir; biz de bu görüşe katılıyoruz. Müctehidlerin çoğunluğu ise esirlerin öldürülmesinin de câiz olduğu kanaatine, âyetin başını (yani kâfirleri öldürün ifadesini) ve bazı uygulamaları delil gösteriyorlar. Bize göre bu deliller de zayıftır. Âyetin başı savaş hali ile ilgilidir, burada ise savaş bitmiş ve düşman esir alınarak etkisiz hale getirilmiştir, ona ne yapılacağı da açıkça anlatılmıştır. Örnek gösterilen uygulamalarda bazı esirlerin öldürülmeleri özel sebeplere ve suçlara dayanmaktadır.

Bu noktada tartışılması gereken bir konu da esirlerin köleleştirilmeleridir (istirkak). Hz. Peygamber’in böyle bir uygulaması yoktur. O, esirleri kurtulacakları güne kadar himaye edilmek ve hizmetinden yararlanılmak üzere bazı ailelere vermiş, fakat köleleştirme yapmamıştır (Seyyid Sâbık, Fıkhu’s-sünne, II, 688). Ondan sonra gelen halifeler misilleme yoluyla bu uygulamaya nâdir olarak yer vermişlerdir. Daha sonra esirlerin köleleştirilmeleri uygulaması –bize göre Kur’an’ın amacından sapılarak– yaygınlaşınca fıkıhçılar bunun meşruiyetini, zayıf temellere dayandırmışlardır. Bu delilleri tenkit etmeden açıklayan ibn Âşûr, “bedelsiz” mânasında olmak üzere “karşılıksız” diye tercüme ettiğimiz mennen kelimesinin mânasına köleleştirmenin de girdiğini, çünkü öldürmemenin bir lutuf olduğunu ifade etmektedir (XXVI, 81). Bu delillendirmenin zayıf yönü, esiri öldürmenin câiz olduğunu veri olarak almasıdır. Halbuki bunun tartışmalı olduğunu yukarıda ifade etmiş bulunuyoruz. Ayrıca bir kimseyi köleleştirmeyi “lutuf saymak” için kelimeyi ve kavramı iyice zorlamak gerekir. Bizim anladığımıza göre Kur’an’ın hedefi, insanları köleleştirmek, kölelik için meşru kaynak icat etmek değil, bir sosyal krize yol açmadan zaman içinde köleliğe son vermektir (bu konuda farklı görüşler için bk. Kurtubî, XVI, 219 vd.).

Savaşla ilgili tâlimatın bağlandığı gerekçe, islâm’ın savaş ve barış hakkındaki temel düşüncesini anlamak bakımından oldukça önemlidir: “Ta ki savaş ağırlıklarını indirsin (sona ersin).” Kur’an, haksız yere cana kıymayı sona erdirmek için öldürenin canına kıyılmasını (kısas) istiyor; aynı şekilde yeryüzünde savaşın sona ermesi; barış, hak ve din özgürlüğünün hâkim olabilmesi için de zalim düşmanla savaşılmasını ve onların savaş güçlerinin çökertilmesini emrediyor.

Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 5 Sayfa: 47-48

bad boys for life

espri az aksiyon ve dövüş sanatları bol bir film olmuş. en güzeli 2.si.

--spoiler--
Geçmişi arayan yaşlılardan daha üzücü kimse olamaz.
--spoiler--

replikleri:
https://replikler.net/rep...-ikili-3-2020-replikleri/

black sails

black sails replikleri:
https://replikler.net/rep...-2017-1-sezon-replikleri/

şiddet görüyorum el hareketi

‘insanların dikkatini çekmek için onların omuzlarına dokunmanız artık yeterli değil. onlara bir balyozla vurmanız gerekiyor.”
Se7en (1995) : https://replikler.net/replik/se7en-yedi-replikleri/

yani diyeceğim o ki, el işareti falan nafile. ama biz yine de öğrenelim. ne olur ne olmaz.
teşekkürler yazar arkadaşım.
uzun süredir bu kadar faydalı bir entari görmemiştim uludağ sözlükte.

303

Hans Weingartner'in yönettiği tatlı bir yol filmi.

--spoiler--
– Almanya’da ne kadar kişinin yalnız yaşadığını biliyor musun?
+ Bir fikrim yok. %20 mi?
– %50.
+ Çok çılgınca.
– Evet, doğru? Ve sana birşey söyleyeyim mi? Bence bunun arkasında bir strateji var.
+ Gerçekten mi?
– Ekonomik sebepler.
+ “Ekonomik sebepler.”
– Evet. Bak! Dört dairede yaşayan dört kişiyi al. ihtiyaçları, dört buzdolabı, dört elektrik süpürgesi, dört su ısıtıcısı, dört..
+ ..düz ektran TV.
– Kesinlikle! Beraber yaşasalardı, hepsinden sadece birine ihtiyaç duyarlardı. Yani, yalnızken daha çok tükettiklerinden, bu ekonomi açısından daha mantıklı. Bir arkadaşım tezini bu konuda yazmıştı: “Kapitalizmin Ayırma Stratejisi”.
+ Bu sadece bir tez gibi duruyor.
– Ama yalnız olmak, tamamen insan doğasına aykırı! insanlar sosyal yaratıklar! Yalnız kaldığımızda dakikalar içinde stres hormonları salgılıyoruz! Kortizol gibi şeyler.
+ Vay.
– Kortizol bağışıklık sistemini zayıflatır, bu yüzden yalnız olmak sizi hasta eder. Ama zaten istedikleri de bu.
+ Ne?
– Mutsuz olalım ki, daha çok tüketelim.
+ Onlar, onlar deyip duruyorsun, peki kim onlar? Bir fikrin var mı? Yani, yöneticiler ve politikacılar, karanlık odalarda buluşup “Hadi onları tecrit edelim, o zaman daha fazla tüketirler ve direnmeye son verirler” diyorlar. Cidden buna inanıyor olamazsın.
– Doğru, inanıyordum.
+ Ya şimdi?
– Şimdi sistemsel diye düşünüyorum.
+ Sistemsel mi?
– Evet. Kapitalizm kaçınılmaz olarak izolasyonu öngörür. Temel prensiplerinden dolayı.
+ “Kapitalizmin Temel Prensipleri.”
– Evet, şunu düşün: Küçük yaşlardan itibaren birbirimizle rekabet etmemiz öğretiliyor. Okulda başlıyor. Kim en güzel görünüyor? Kim en akıllı? Ve daha sonra.. Hayat devamlı seçmelere dönüşüyor! Bir koleje 1000 kişi başvuruyor, sadece 10 kişi giriyor. 100 kişi ev başvurusu yapıyor, biri alıyor. 7/24 daha sert, daha hızlı ve daha güçlü olmalısın! Ne stres ama!
+ Yani, hayat plajda yaşanan gün değil..
– Kesin olan şu ki, kapitalizmde değil.
+ Ama bu böyle: Rekabet bizim kanımızda var. Bir tarlada koşan iki çocuğu alalım: Biri daima daha hızlı koşmaya çalışır.
– Ne alakası var?
+ Tamamen öyle! Orada başlar, o alanda! Biz sadece yarışmayı severiz. Rekabet eğlencelidir! Orman savaşçıları bile rekabet eder.
– Ama bunun şiddeti çok daha fazla! Kesintisiz mücadele ve rekabet.. Tüm dünya, lanet büyük bir sirke dönmüş durumda!
+ Abartıyorsun.
– Ne? Sermayenin sahibi olan ilk % 5 dinlenmeye zaman bile bulamayan bu insanlardan faydalanıyor. Diğer herkes kıçını düzeltmeye çalışıyor. Mutsuz ve tamamen stresli.
+ Bu hoş bir şey değil, evet. Bu doğanın kanunu. Bahçede sert olan suya gelince yumuşar. Güçlü olan hayatta kalır, bunlar evrimin kuralları.
– Kim demiş?
+ Darwin.
– Darwin mi?
+ Evet.
– Vay, daha modern bir söylemimiz olması gerekmiyor mu artık.
--spoiler--

https://replikler.net/replik/303-2018-replikleri/

efsane olmuş replikler

ekşiden aşırılmıştır. emeğe saygı efendim:

debe'den sonra gelen üst not:
sanırım ilk defa bir paylaşımım debe oldu. bu kadar sevileceğini tahmin etmemiştim. ilginiz için teşekkür ediyorum. birçok güzel mesaj aldım. bazı arkadaşlar sevdikleri filmlerin listede olmadıklarını ifade etmişler. onlar da eklenecek. bu ilgi bana sizler için yapmayı planladığım birkaç paylaşım için güç verdi açıkçası. şimdiden çalışmaya başladım.
1. si alttaki film listesini genişleteceğim. var olan farklı bir başlık altında, tavsiye ettiğim filmlerin karşılarına mini sinopsislerini ya da kısa öykülerini/açıklamalarını ekleyeceğin. bu çalışma günlerimi alacak.
2.si yine alttaki filmlerin en beğenilen repliklerini bu entariyi editleyerek burada paylaşacağım. bazılarının replikleri vardı ama istekler diğerlerinin de paylaşılması yönünde.
3. evet sinefil'im. :gülücükyüzlerce film izledim. ve izlemeye devam ediyorum. bitirmeyi planladığım birçok yönetmen filmografisi arşivimde izlenmeyi bekliyor.
son olarak, yıllar önce takibe aldığım, (inanın şaka gibi gelecek ama) bana film izlemeyi sevdiren ve burada yaptığım paylaşımların bir nevi kaynağı olan replikler.net sitesi yönetimine bir kez daha teşekkürlerimi iletiyorum.

tanım: izlendikten sonra "işte sinema bu" dedirtecek kadar güzel olan filmdir. ama en iyim yok maalesef. en iyilerim var. her biri, defaatle izlemekten bıkmayacağım filmlerdir benim için. alt tarafta aklıma ilk gelenleri sıralamaya çalıştım. gözlerim kanlandı valla.
ayrıca tırnak (" ") içindeki cümleler filmlerden alıntılardır. diğerleri bana ait.
umarım faydalı olur ve canınız sıkılıpta film izlemek istediğinizde bu entariye uğrarsınız.
filmlere tıklayınca "en güzel repliklerine" gidiyorsunuz bu arada.

and justice for all (1979) : evet evet herkes için adalet. adamların 70'lerde yaşadıklarının daha da gerisindeyiz. üzücü. "taksiler iki zenci erkeği almazlar, ama bir çifti alırlar."
selvi boylum al yazmalım (1977) : merhum cengiz aytmatov'un aynı adlı eserinden uyarlanmış, türk sinemasının köşe taşları arasında olan efsane bir film. "sevgi neydi, sevgi iyilikti, dostluktu… sevgi emekti."
kôkaku kidôtai (1995) : matrix filmine dahi ilham vermiş diğer adıyla ghost in the shell. animasyon film izleme fobisi olanlar bunla başlasın lütfen. aşk, hür irade, kader, bellek, ölümden sonra hayat.. gibi birçok mesele tartışılmış bu nadide çizgifilmde(!). "bazen kim olduğumu zannettiğim kişi olmadığımdan şüpheleniyorum."
the fall (2006) : rüya gibi bir film. filmin birkaç sahnesi türkiye'de çekilmiş. yıldız sarayı, ayasofya vb. yerlerde. the fall düşsel sinema örneği gibi. ayrıca alexandria ve roy'u benim kadar seveceğinize eminim. "alexandria: neden herkesi öldürüyorsun? roy: benim hikâyem. alexandria: benim de hikâyem." bu alıntı filmin özeti gibi. izledikten sonra teşekkürlerinizi özelden bekliyorum.
andrey rublev (1966) : "bilgeliğin arttığı yerde keder de artar ve bilgisini arttıran, derdini de arttırır."
la haine (1995) : "önemli olan düşüş değil yere çarpıştır."
the godfather (1972) : “ona reddedemeyeceği bir teklif sunacağım” ( don vito carleone)
the silence of the lambs (1991) : ailemizin doktoru hannibal lecter gibi bir doktor daha gelir mi bu dünyaya bilmiyorum. "sen içindeyken bu dünya daha ilginç."
the dark knight (2008) : ”delilik yer çekimi gibidir ; sadece hafifçe itmek yeterlidir."
shichinin no samurai (1954) : "eğer kafan kesilecekse, sakalın için üzülmene gerek yoktur."
cidade de deus (2002) : "silahınız olması sizi hırsız yapmaz; fikirlere ihtiyacınız vardır."
the matrix (1999) : "başlangıcı olan her şeyin bitişi vardır "
léon (1994) : "hayat hep böyle zor mudur, yoksa sadece çocuk olduğunda mı böyle gelir?"
nuovo cinema paradiso (1988) : “arkadaşlarımı görünüşlerine, düşmanlarımı zekalarına göre seçerim.”
2001: a space odyssey (1968) : "son zamanlarda yanlış kararlar verdiğimi biliyorum. ama seni temin ederim ki, yeniden eskisi gibi çalışmaya başlayacağım."
fargo (1996) : "bak, tek bildiğim, bir problemin varsa bir profesyonel çağırırsın!"
no country for old men (2007) : efendim daha 2 gün önce açtım izledim. kaçıncı izleyişim bilmiyorum. kardeşler bu işi biliyor.
donnie darko (2001) : sanırım bu film, set çalışanlarının tümü ot çekerken çekildi. gülücük
rain man (1988) : "göz kamaştırıcı, tatil gibi" kadın benzetmesini senden öğrendik raymond! iyi ki varsın.
stalker (1979) : "bu çok sıkıcı olmalı. gerçeği aramak. o gizleniyor ve siz de onu aramaya devam ediyorsunuz." sahi gerçek neydi üstad?
woman at war (2018) : filmde birkaç müzikli sahne var. insanın tüylerini ok gibi yapan, burnunu sızlatan. izleyin len bu filmi.
de helaasheid der dingen (2009) : "hey, icracı, mal mülk senindir. sen onların değilsin."
le tout nouveau testament (2015) : "tanrı var. brüksel’de yaşıyor. götün teki. karısına ve kızına kötü davranıyor. hep oğlundan bahsedilir, kızı hiç anılmaz."
the square (2017) : "kızlar, hata yaparsanız düzeltin ve devam edin."
kingdom of heaven (2005) : "kalbimdeyken, nasıl cehennemde olabilirsin ki?"
taxi driver (1976) : "bence birisi bu şehri alıp klozete atmalı ve üzerine sifonu çekmeli."
three billboards outside ebbing, missouri (2017) : "öfke, daha fazla öfke peyda eder."
’71 (2014) : "düşünme. hiçbirimiz bunu yapmak istemiyoruz. savaştayız, sean."
elena (2011) : "ne hakla özel biri olduğunu düşünüyorsun? nedenmiş?" korkutucu film. haneke filmlerinin sertliğinde. insan gerçekten hayret ediyor.
gagma napiri (2009) : savaşa bir kez daha lanet okuduk bu filmden sonra.
interstellar ( 2014) : "öfkelen, ışığın giderek sönmesine karşı öfkelen."
control (2007) : "var oluş. bunun ne önemi var? yaşayabileceğim en iyi koşullarda yaşıyorum. geçmiş geleceğimin bir parçası durumunda. bugünse çığırından çıktı."
v for vendetta (2006) : “siyasiler gerçeği örtmek, sanatçılar ise gerçeği göstermek için yalan söylerler.”
kokuriko-zaka kara (2011) : şiir gibi film efendim. özellikle müziklerine kulak kabartmanızı tavsiye ederim.
borgman (2013) : karabasan filmi efendim. çökecek ruhunuza ruhunuza. gülücük.
tabutta rövaşata (1996) : bence derviş hocanın en iyi filmi. vurmayın tamam.
dom za vesanje (1988) : izledin. biliyorum. bu filmi bir daha izle. bu bir emirdir.
ashes and diamonds (1958) : bu filmi izlemedin. biliyorum. bu filmi izle. bu bir emirdir. andrzej wajda ustaya selam olsun.
marmoulak (2004) : "dünyadaki insan sayısı kadar allah'a ulaşma yolu vardır!"
locke (2013) : "bir kezle hiç arasındaki fark her şeydir."
dead poets society (1989) : yıllar önce izledin biliyorum. tekrar izlemek için şu sıralar tam zamanı. unutmadan, "kim ne derse desin, sözcükler ve düşünceler dünyayı değiştirebilir. “(john keating)"
the guard (2011) : eminim bu filmi seveceksin ve bana teşekkür edeceksin.
le samourai (1967) : bu gibi fransız filmi. ve bir o kadar da ilgi çekici. tertemiz.
calvary (2014) : john michael mcdonagh'nın tüm filmlerini izle. pişman olmazsın. hepi topu 3 filmi var zaten.
meetings with remarkable men (1979) : dücane cündioğlu'na ait bir yazının arkasına klip yapılmıştı bu filmdeki bir sahne. bu vesile ile haberdar olmuştum kendilerinden. birkaç kez daha izlemem gerekiyor. ayrıca gürciyev parçaları bir harika dostum.
mandariinid (2013) : savaşa lanet olsun. yönetmen bir 'öz eleştri' yapmış vatanı adına. helal olsun.
khoda nazdik ast (2006) : abi kadına neredeyse ben de aşık oluyordum. böyle nasıl desem hava gibi şeffaf ve yumuşak bir iran filmi.
gedo senki (2006) : "ölümü olmayan hayat, hayat değildir! ölümü reddeden, yaşamı da reddeder!"
sanatorium pod klepsydra (1973) : "sıradan olanın üstünde yükselen şeyleri asla anlamayacaksın." biraz da farklı bir film izle canım.
mononoke-hime (1997): tanrı senden razı olsun hayao miyazaki!
nebraska (2013) : kara komik desen değil, tam komedi de değil ama iyi bir dram. izleyin efendim.
záhrada (1995) : deliliğin velilik olduğuna şahit olacağınız farklı bir balkan filmi. ben çoook severim. sen de sev. "ilerlemenin hiçbir manası yok, lakin insanlık çöküyor."
zire darakhatan zeyton (1994) : allah abbas kiyarüstemi'den razı olsun ve mekanı cennet olsun. adam dünyaya sinemayı yeniden tarif etti.
uzak (2002) : adı üstünde uzak işte. "bazı insanlar çok uzaktalar. bizim asla gidemeyeceğimiz yerdeler."
brazil (1985) : 1984 romanı tadında bir distopya filmi. izleyin ve canınız biraz daha sıkılsın.
her (2013) : sahi aşk neydi? sanal olan sahici olanların yerini alır mı? film birçok duyguyu ve ruhu tartışmaya açıyor. ben sevdim. seni bilmem.
ghost dog: the way of the samurai (1999) : jim jarmusch'un samuray kuşçusunu izleyelim efendim.
fight club (1999) : "başıma bir silah daya ve duvarları beynimle boya ." en az 2 kez izlediğinizi biliyorum. bence 3. kez izleyip sonrasında film hakkında biraz eleştri ve makale okuyun. inanın daha zevkli oluyor.
eşkiya (1996) : ” hayatın sevda karşısında ne önemi var. ” (baran) diyor ve susuyorum.
artificial ıntelligence: aı (2001) : "sevmek için yaratıldıysa, nasıl nefret edeceğini de biliyordur."
dom durakov (2002) : "savaşta en önemli şeyin ne olduğunu biliyor musun? zafer değil. en önemli şey ölüm."
khakestar-o-khak (2004) : kahrolsun amerika. yaşasın çocuklar.
jagten (2012) : kahrolsun yanlış anlama. kahrolsun bazı şeyler. bu film insanı gerim gerim geriyor efendim. karakterle dibine kadar özdeşleşiyorsunuz. biraz psikoloji bozabilir.
the decalogue 1 (1989) : serinin tamamını izlemekte fayda var.
les quatre cents coups (1959) : olduramadıklarımıza da lanet olsun. "her şeyi yerinde ve zamanında yaparsan hiç sorun çıkmaz!"
ta'm e guilass (1997) : "bütün güzel şeyler toprağa geri döner."
snijeg (2008) : savaşın yalnız kadınlarına, bosna'ya selam olsun.
nostalghia (1983) : "deli bir adam size kendinizden utanmanızı söylüyorsa ne biçim bir dünyadır burası!"
el espíritu de la colmena (1973) : bu filmi izledikten sonra üzerine çok okuma yapmak gerekiyor. o kadar değerli yani.
solyaris (1972) : tarko paşanın en izlek filmi olduğunu düşünüyorum.
funny games (1997) : haneke emmi bu filmiyle de tokatlıyor efendim. ayıkken izleyin.
mia aioniotita kai mia mera (1998) : toprağı bol olsun, theodoros angelopoulos'un en sevdiğim filmi. belki de selim yüzünden.
zatoichi (2003) : takeshi kitano üstadın eski filmi kendi yorumuyla yeniden beyaz perdeye taşıması takdire şayan efendim. bunu izledikten sonra eski versiyonunu da izleyin bence. ama bu daha aksiyonlu falan.
ladri di biciclette (1948) : sinemanın kuyruğunu doğrultan film bence.
amour (2012) : haneke'den bir sert film daha. açık konuşayım, ıslak saçla rüzgarlı havaya çıkmakla aynı etkiye sahip. zayıf bünyeler izlemesin.
gangs of new york (2002) :
this is england (2006) : ırkçılık temalı muhteşem bir ingiliz filmi. çok seviyorum kendilerini.
elite squad (2007) : derin devlet, uyuşturucu, kartel, polis temalı muhteşem bir aksiyon filmi. 2.sini de izleyin. kesinlikle izleyin. vala bak pişman olmazsınız. olursanız yeşillendirirsiniz.
vesikalı yarim (1968) : "izlemeyeni dövüyorlar" türk filmi. muhteşem.
karpuz kabuğundan gemiler yapmak (2004) : "izlemeyeni dövüyorlar 2" türk filmi. ahmet uluçay'a rahmet olsun.
dersu uzala (1975) : bir akira kurosawa filmi daha.
niwemang (2006) : bahman ghobadi'nin en sevdiğim filmi.
dear frankie (2004) : tatlı mı tatlı, ağlatan dram filmi. çok severim.
bir zamanlar anadolu'da (2011) : nuri nuri ceylan'ın en sevdiğim filmi. hele otomobil-yol sahneleri yok mu! dadından yenmez. arada bir açar izlerim otomobilli epizodları.
yol (1981)
bab'aziz (2005) : severim bu filmi ama nasır hamir'in ilk filmi daha güzel. o da altta efendim.
el-haimoune (1986) : nedense bu filmde ürktüğüm çok sahne olmuştur. ürpertir beni. çölün sıcak ve tozlu derinlinlerine dalmak ve yaşanan efsaneye şahit olmak için izleyin efendim.
rang-e khoda (1999) : ağlayın efendim. salya sümük ağlayın. mecid mecidiye selam olsun.
ıncendies (2010) : izledikten sonra kesinlikle bana küfredeceksiniz.
war photographer (2001) : belgesel de bir filmdir tamam mı! ve bu belgesel sizi ölü kadar soğutacak hayata. savaşa lanet olsun!
herşey çok güzel olacak (1998) : her şey çok çok güzel oldu taam mı! :gülücük
zamani barayé masti asbha (2000) : mendiliniz yanınızda olsun.
ın bruges (2008) : filmin mekanlarını henüz görmedim.
sen to chihiro no kamikakushi (2001) : keşke bizim de miyazaki'miz olsa. ah keşke.
avatar (2009) : james cameron emminin hakkını yediler. en iyi film ödülü eski eşinin filmine gitmişti o yıl. vay arkadaş.
ağır roman (1997) : canım sıkıldıkça izlediklerimden efendim. türk filminin iyilerinden.
ın the name of the father (1993) : adaletin bu mu dünya.. gülücük.
the lord of the rings (2001) : bir the gotfather olmasa da sinema tarihinin güzide eserlerinden efendim. tamam vurmayın!
vavien (2009) : itiraf ediyorum. en sevdiğim türk filmlerindendir kendisi. belki de en sevdiğimdir. yani biraz kararsızım.
full metal jacket (1987) : stanley kubrick'in bu filmini izlemeyen de ne biliim..
21 grams (2003) : " dünya bizi yakınlaştırmak için döner. “
oldeuboi (2003) : kan revan içindeyim..
the pursuit of happiness (2006) : allah siyah kardeşlerimizin yardımcısı olsun. amin.
hunger (2008) : yaşasın irlanda.
scent of a woman (1992) : "bakmaktan kaçtığımız gün öldüğümüz gündür.."
arizona dream (1993) : tabi bir çingeneler zamanı değil.
forrest gump (1994) : “run forrest, run!”
ınto the wild (2007) : gönlümün efendisi.
vizontele (2001) : "peki zeki mürende bizi görecek mi?"
eternal sunshine of the spotless mind (2004) : bu filmin ismini doğru olarak bir çırpıda söyleyene boğazda kahve ısmarlıyorum. vala bak.
the elephant man (1980) : "ı'm not an elephant! ı'm not an animal! ı'm a human being!"
don juan de marco (1994) : "hayatta önemi olan yalnızca dört soru vardır, don octavio.." der ve sıralar muhterem!
the usual suspects (1995) : ” kimsesi olmayan kişi ihanete uğramaz. “ demiş. haklı da.
american history x (1998) : “nefret yüktür !“ vala doğru. bir de bu film her aklıma geldiğinde, kaldırımlı sahne de canlanıyor gözlerimde. ne büyük travma öyle. aman ya rabbim.

kısa bir not: sazın içinde şeytan yok.
aklıma geldikçe ekleyeceğim. mükerrer film varsa bildirin lütfen.

incir reçeli

incir reçeli replikleri:
https://replikler.net/rep.../incir-receli-replikleri/
– Bedenin bu kadar ucuz mu bilemedim…
+ Asıl ucuz olan ne biliyor musun; beş kuruş vermeden savurduğunuz yargılarınız!

Bana bir şeyi sevme hakkı vermediler, ben de incir reçelini sevdim. incir Reçeli sendin sevgilim.

Hiç yadırgamadım yüzünü, inan çok tanıdık… Gönlüme hoş geldin sevdiğim, kusura bakma ortalık biraz incin.

se7en

“Kadınlar tecavüze uğradıklarında ”imdat” diye bağırmamalılar ”yangın” diye bağırmalılar.”imdat” diye bağırırlarsa kimse gitmez ama ”yangın” diye bağırırlarsa herkes gider.”

‘insanların dikkatini çekmek için onların omuzlarına dokunmanız artık yeterli değil. onlara bir balyozla vurmanız gerekiyor.”
https://replikler.net/replik/se7en-yedi-replikleri/

yahşi batı

Aziz Vefa: Monşer adamı delirtme. Talimatname açık. Cereyan-ı tehlike-i vukû, emanetleri mabadına duhulûhû.
Lemi Galip: Efendim adilane mi? Koca elmas!
Aziz Vefa: Ulan ben müptelasımıyım da bin doları götüme sokuyorum.
Lemi Galip: Onu bilemiyorum.
Aziz Vefa: Efendim! Beyimiz kıçına kıyamıyor burda kellemiz gidicek. Gel buraya.
https://replikler.net/replik/yahsi-bati-replikleri/

joker

(annem) bana sürekli gülümse ve mutlu bir surat takın diyor. bu dünyaya insanları sevindirmek ve güldürmek için geldiğimi söylüyor.

diyorum ki bütün hayatım boyunca gerçekten var olup olmadığıma emin değildim. ama varım. ve insanlar fark etmeye başladı.

artık bu kadar kötü hissetmek istemiyorum.
https://replikler.net/replik/joker-2019-replikleri/

fatih tezcan en büyük atatürkçü dür

fatih tezcan kim lan?

23 yaşında hiç sevgilisi olmamış erkek

32 yaşında olup sevgilisi olmayan erkekler bile varmış. şahidim.

the godfather replikleri

don vito corleone'den replikelr:
“ona reddedemeyeceği bir teklif sunacağım.”
” ailesiyle vakit geçirmeyen adam gerçek bir ‘adam’ değildir. “
” eli çantalı bir hırsız [avukatları kastediyor] eli silahlı bir hırsızdan daha çok çalar .”

michael corleone'den replikler:
” düşmanlarından nefret etme bu senin yargılama yetini etkiler. ”
"fredo… sen benim abimsin, ve seni severim. ama sakın birdaha aileye karşı birisinin tarafını tutma! sakın!"

The Godfather / Baba (1972)
https://replikler.net/rep...odfather-baba-replikleri/

baba replikleri

” düşmanlarından nefret etme bu senin yargılama yetini etkiler. ”
"fredo… sen benim abimsin, ve seni severim. ama sakın birdaha aileye karşı birisinin tarafını tutma! sakın!"
alıntı:
https://replikler.net/rep...odfather-baba-replikleri/

cinayet süsü

izledim ama bayılmadım. devam ali atay sonunda olacaksın.

filmden birkaç replik efendim:

--spoiler--
– Amirim yine cinayet var! Aynı.
+ Gene süslü mü?
– Süslü, boyalı.
___________________
Ben bir vakıa ile karşı karşıya geldiğimde, kendime hemen şu 13 soruyu sorarım:
Kaçta, hangi, ne ile, niçin, nolmuş, kimi, nerde, nasıl, ne zaman, kimden, neyi, ne belli, neye, kim. (Repliker.Net: ama 14 oldu:))
___________________
Yaşarken duyulmayanların sesi, cansız bedenlerinden yükseldi.
__________________
Gezegenn buldu sanki amınakoduğum.
--spoiler--
kaynak:
https://replikler.net/rep...yet-susu-2019-replikleri/

arizona dream

aşağıdaki replikleri gördükten sonra izleyeyim dediğim ve hemen izlediğim bir filmdi. izlemek için neden bu kadar geç kaldım bilmiyorum. sanırım şu lanet netfilx ve dizileri yüzünden.

filmden efsane replikler:
https://replikler.net/rep...a-ruyasi-replikleri-1993/

"insanlar balıkların salak olduğunu düşünür, yanlış, onlar susmayı bilirler. salak olan insanlar. balıklar bilir, düşünmezler."

"bazen bazı şeyleri anlamak için başını alıp gitmen gerek, bazı şeylerin sırrını çözmek için."

"grace: iki yanlış bir doğru yapmaz.
axel: ya ikimiz doğruysak diğer herkes yanlışsa?"