bugün

entry'ler (168)

haute tension

bugüne dek izlediğim en başarılı gerilim filmi diyebileceğim film. bunun en önemli sebebi ise izlerken ''ulan bu başa gelebilecek bi olay'' denilerek izlenmesi. ruh muh yok kısacası. korkudan don lastiğine, davul gergisine çevirir insanı.. izledikten sonra testere gibi filmler resmen vız geliyor.. gerçekten gerim gerim gerilmekten ve ödü kopmaktan hoşlananlar için iyi bir seçim olur bu film.

utku

bir erkeğe verilebilecek en güzel isimlerden biri..

benetton reklam afislerindeki mavi tisortlu genc

üzerine erkek tişörtü giydirildiği konusunda bile şüphe taşıtan; yüzü, fotoşop , pudra-fondoten ve solaryum üçlemesi arasında gideceği yeri bulamamış yaratık.. gülümsemesi ayrı bir tez konusudur..

beyaz pantolon altına siyah çamaşır giyen kız

bu kadar mı ilgiye açsın.. diye sordurtan kızcağızdır..

en yakışıklı erkek

dünyanın en yakışıklı erkeği seçilen zatın resmi için:
http://forum.kanka.net//showthread.php?t=127172

suspiria

filmi tarafsız olarak eleştirmem gerekirse şu açıklamaları yapmak zorunda kalırım:

birinci olarak , filmin reklamı haddinden iyi yapılmış.. yani izlemeden önce gerçekten inanılmaz bir korku doyumuna ulaşacağımı düşündüm.. 12 dakikadan korkunç ilk 92 dakika , filmi o dönem izleyenlerin bir çoğunun kalp krizinden ölmesi , korku klasiği denmesi vs.. bunlar gerçekten bir korku filmi için iyi nitelikli eleştiriler ve bir izleyici için umut veren yorumlardı.. ve her duyan gibi büyük bir heyecanla filmi buldum.. hatta bu eleştiriler filmi izlemekte tereddüt ettirdi ,acaba çok mu korkunç diye düşündürttü ilk baş.. dediğim gibi abartı bir reklamı var..

ikincisi korku filmi izleyicisi farklı beklentilerde olabilir.. örneğin kimisi kan görmek ister , kimi ani hareketlerle irkilmek ister , kimisi ise tüm film boyunca gerilmiş şekilde oturmak ister.. filmi bu beklentilere göre değerlendirecek olursam:

film konu bakımından gerçekten eleştirme gereği bile duyamayacağım kadar sıradan hatta ne yazık ki basit ve uyduruk bir film.. konusu ile ne yazık ki korkutmayı bırakın , kahkalarla gülmeye sebep olabilecek bir yapım.. bu yüzden inanılmaz bir hayal kırıklığı yaratıyor ve izlediğiniz zamanın boşa geçtiğini düşündürttürüyor.. ve saydığım hiçbir korku filmi izleyicisi grubunu doyurabilecek ölçüde değil.. filmin tek güzel tarafı ise dekor ve havası.. olaylar ne kadar saçma ve komik gelişse de, oyuncular ne kadar sırıtsa da, dekor iyiydi.. yani bir korku filmi için iyi düşünülmüş bir hava yaratılmıştı.. fakat ne yazık ki dekorun düzgün olması yeterli değil bir izleyici için.. bu yüzden gereksiz bir film olduğunu belirtmek isterim..

lovesong

the cure ün aşkı sade ve su gibi akar şekilde anlattığı tadı damakta kalan şarkısı..

irem yağcı

berbat ve cırtlak bir ses.. lisede gödüğüm kadarıyla da fazla kendini beğenmiş ve kendini olduğundan kat be kat yüksekte gören bir kızcağız..

çirkin olmak

insanlık tarafından nedenini bilmediğim bir sebeple belirlenmiş güzellik kıstaslarına uymayan insanların durumudur..

mekaniker

''mutlu depresif''i , ''mutlu'' yapan insan...

mutlu uyanmak

günün geri kalanını mutlu geçirme olasılığınız olduğuna işarettir.. ne yazık ki tersi durumlarda o günkü olaylar bir türlü rast gitmez , illa bir terslik çıkar..

cillian murphy

aynı zamanda breakfast on plutoda bir gay ve hatta transseksüel rolünü çok başarılı şekilde oynamıştır.. neyse ki bu sadece canlandırdığı rollerden birisi olup gerçek hayattaki yakışıklılığına ve karizmasına gölge düşürmemiştir..

dil bolumunu kolay sananlar

o kişilerin karakteri hakkında derin bir analiz yapmak doğru olmaz fakat, herkes kendi mesleği hakkında kolay sananlar diye başık açsa sözlükteki başlık kotası dolar sanırım..

over the mountain

ozzy osbourne şarkısı..

Over the mountain, take me across the sky
Something in my vision, something deep inside
Where did I wander, where d'ya think I wandered to
I've seen life's magic astral plane I travel through

I heard them tell me that this land of dreams was now
I told them I had ridden shooting stars
And said I'd show them how

Over and over, always tried to get away
Living in a daydream, only place I had to stay
Fever of a breakout burning in me miles wide
People around me talking to the walls inside

I heard them tell me that this land of dreams was now
I told them I had ridden shooting stars
And said I'd show them how

Don't need no astrology, it's inside of you and me
You don't need a ticket to fly with me, I'm free, yeah

Over and under, in between the ups and downs
Mind on a carpet, magic ride goes 'round and round
Over the mountain, kissing silver inlaid clouds
Watching my body disappear into the crowd

Don't need no astrology, it's inside of you and me
You don't need a ticket to fly with me, I'm free, yeah

if i close my eyes forever

Baby, I get so scared inside and I don't really understand
Is it love that's on my mind or is it fantasy?
Heaven, is in the palm of my hand and it's waiting here for you
What am I supposed to do with a childhood tradgedy?

If I close my eyes forever
Would it all remain unchanged?
If I close my eyes forever
Would it all remain the same?

Sometimes, its hard to hold on, so hard to hold on to my dreams
It isn't always what it seems when you're face to face with me
Like a dagger you stick me in the heart and taste the blood from my blade
And when we sleep would you shelter me in your warm and darkened grave?

If I close my eyes forever
Would it all remain unchanged?
If i close my eyes forever
Would it all remain the same?

Will you ever take me?
No I just can't take the pain
Would you ever trust me?
No I'll never feel the same

I know I've been so hard on you
I know I've told you lies
If I could have just one more wish
I'd wipe the cobwebs from my eyes

If I close my eyes forever
Would it all remain unchanged?
If I close my eyes forever
would it all remain the same?

Close your eyes...
Close your eyes...
You gotta close your eyes for me...

empty rooms

duygu yüklü ,yalnızlığı temsil eden bir şarkıdır.. yeni ayrılmışsanız birinden , hataları veya yaşanmış bilimum güzel veya kötü şeyi bir anlığına kafanızdan siler ve kendi kendinize yürüdüğünüzü gezdiğinizi yattığınızı kalktığınızı hayal edersiniz..

yngwie malmsteen

zamanında oldukça yakışıklı olduğu gözlerden kaçmayan gitar virtüözü.. broken glass eşliğinde tanışmıştım kendisiyle..

bayrak da bir bez parçasıdır

bayrağı bir bez parçasından ibaret gören , üzerindeki kırmızının ,beyazın, ayın ,yıldızın anlamını bilmeyen ve yaşadığı bugünün değerini kendi içinde temellendirememiş bir varlığın söylediği sözdür..

if i close my eyes forever

80 lerde yapılmış ,ozzy osbourne ve lita ford düeti ,gerçekten güzel bir çalışma..

sinifta aglayani tuvalete goturen pragmatist kiz

bir anda samimiyet noktasını aşmış , ben herkesin en yakın arkadaşıyım imajı vermeye çalışan kız da olabilir.. her ağlayan kızın yanında olur bu tip.. sanki ağlayan insanlara çok değer veriyormuş , çok düşünceliymiş adeta bir melekmiş gibi gösterir kendini.. aranılan insanım imajı verir.. alelade tesellilerle olayı öğrenmeye ve herkesin her şeyinden haberim var izlenimi vermeye çalışır.. çünkü o popüler olmak sevilmek istiyordur..
tabi ki en yakın arkadaşlar bu kız kategorisinin dışındadırlar.. onlar arkadaşları mutluyken de onları tuvalete götürebilir.. asıl melek onlardır..
not: hele ki iki yakın kız arkadaş aralarında geçen koyu bir tartışmadan sonra konuşmuyorlar ve bir taraf ağlıyorsa.. bu ağlayan kızın yanına gelen tesellici kız genelde ben çok iyiyim, sen onla değil benle arkadaş ol imajı vermeye çalışır ki aldanıyordur..