bugün
- vatandaşlık farkı alan otel12
- aleyna tilki'nin en seksi fotoğrafı8
- alınan en güzel iltifat11
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim11
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- futbolcu ismiyle nick almak10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası28
- bik bik'in balona binmesi26
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- anın görüntüsü18
- kanınıza rengini verir misiniz16
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız8
- abır nerede sorunsalı8
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan15
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- integralin müfredettan kaldırılması15
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı47
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir12
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş10
- aristoteles'in orta yolu10
entry'ler (70)
en güzel aşkı bulacaksın
bir akşamüstü onunla karşılanca
aşkı bulacaksın onunla
göz göze gelip yüzün kızarınca
tanju okan-aşkı bulacaksın
bir akşamüstü onunla karşılanca
aşkı bulacaksın onunla
göz göze gelip yüzün kızarınca
tanju okan-aşkı bulacaksın
"mağdurum çok mağdurum mağdurum da mağdurum" (bkz: yahşi cazibe)
yazar olmak, enfes güzellikte bir kadınla sevişip üstüne para almak gibi bir şey.
charles bukowski*
charles bukowski*
türkiye'de gündeme getirilmesi ve çözümlenmesi gereken önemli konulardan biridir***
işlek bir trafiğe sahne olan boğazımızda kılavuz kaptan bulundurmak zorunlu değildir ve buradan geçen gemilerden alınan ücretler değerinin çok çok altındadır.
yabancı ülkeler, Montrö Boğazlar sözleşmesinin 1. ve 2. maddesine dayanarak 'mutlak bir serbest geçiş' hakları olduğunu iddia etmektedirler ve siyasi nedenleri öne sürerek yapılmak istenen düzenlemelere karşı çıkmaktadırlar. (boğazlardan geçiş sayısının 1938'de yıllık 4500'den 1998'de 50.000'e yükseldiği görülmektedir.)
ayrıca Rusya'nın AB ile yaptığı "nükleer atıkların Rusya'da toplanması" ile ilgili antlaşma, boğazlarımızın güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye sokmaktadır. Nükleer atık taşıyan gemiler, petrol tankerleri, kontrolsüz olarak boğazlarımızdan geçmektedir. Nükleer atık taşıyan bir geminin kaza yaptığını düşünürsek; doğamız ve insanlarımız ciddi zararlar görecek, tarihi eserlerimiz yok olacaktır.
işlek bir trafiğe sahne olan boğazımızda kılavuz kaptan bulundurmak zorunlu değildir ve buradan geçen gemilerden alınan ücretler değerinin çok çok altındadır.
yabancı ülkeler, Montrö Boğazlar sözleşmesinin 1. ve 2. maddesine dayanarak 'mutlak bir serbest geçiş' hakları olduğunu iddia etmektedirler ve siyasi nedenleri öne sürerek yapılmak istenen düzenlemelere karşı çıkmaktadırlar. (boğazlardan geçiş sayısının 1938'de yıllık 4500'den 1998'de 50.000'e yükseldiği görülmektedir.)
ayrıca Rusya'nın AB ile yaptığı "nükleer atıkların Rusya'da toplanması" ile ilgili antlaşma, boğazlarımızın güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye sokmaktadır. Nükleer atık taşıyan gemiler, petrol tankerleri, kontrolsüz olarak boğazlarımızdan geçmektedir. Nükleer atık taşıyan bir geminin kaza yaptığını düşünürsek; doğamız ve insanlarımız ciddi zararlar görecek, tarihi eserlerimiz yok olacaktır.
2005 yılında 4 milyar 800 milyon net kazanç getiren kanaldır.
meb'in resmi sitesinde bu yönde bir açıklama yok ya da ben göremedim*
Önce sözlerine bakalım laf mı diye sonra söyleyenlere bakalım adam mı diye.. baktık ve gördük ki sözleri bizim kalitemizin altında, adamları adam değil.. o zaman onlarla ilgilenmek gereksiz.. düşürmeyelim sözlüğümüzün seviyesini.
frank abagnele adlı ünlü bir dolandırıcının hayatının anlatıldığı izlenilmesi gereken filmdir. en komik sahnelerinden biri dolandırıcının okumaya gittiği lisede vekil öğretmen olarak rol yaptığı bölümdür...
film aile hayatının önemine de dikkat çekerek takdirimi toplamıştır.
film aile hayatının önemine de dikkat çekerek takdirimi toplamıştır.
Atatürk ateist değildi. Tek tanrı inancına sahipti ancak islam dininin gereklerini tam anlamıyla yerine getiriyor muydu bunu biz değil ancak allah bilir. ayrıca bir kişinin inancını eleştirmek hiç bir dinde kabul görmez.
ve belirtmek gerekiyor ki: atatürk'ün ateist olduğu fikri, dini kendi çıkarları için kullananların ortaya attıkları bir iddiadır.* saçmadır.*
ve belirtmek gerekiyor ki: atatürk'ün ateist olduğu fikri, dini kendi çıkarları için kullananların ortaya attıkları bir iddiadır.* saçmadır.*
Yabancı ülkeden bir kız istediği derecede açık giyinebilir; Türk erkeği onlara büyük bir hayranlık duyarak onların özgür olduğunu ve onların değerli türk kızlarımızdan daha güzel olduklarını savunurlar ancak bir türk kızı dikkat çekecek derecede açık giyerse adı 'kıç baş açma merakı'olur. Giyen kızlarımız da suçsuz yere kötü sözlere ve çirkin lakaplara maruz kalır. bu durumdan yola çıkarsak Türk kızlarımız özgür değil mi? onlar neden istedikleri gibi giyinmesiler*
ayrıca açık yada kapalı giyinmenin modernlikle ilgisi yoktur** (islam kültürü gibi kapalı giyinmeyi öven kültürler geri kalmış kültürler değildir çıkarın artık bunu aklınızdan!)
ayrıca açık yada kapalı giyinmenin modernlikle ilgisi yoktur** (islam kültürü gibi kapalı giyinmeyi öven kültürler geri kalmış kültürler değildir çıkarın artık bunu aklınızdan!)
Halk şiirinin en sevilen ve en yaygın biçimidir.Sözlü edebiyattaki koşukların devamı niteliğindedir.Saz eşliğinde özel bir ezgiyle söylenir.6+5 yada 4+4+3 şeklinde duraklanır.Genellikle son dörtlükte şairin tabşırması geçer.iki şekilde incelenirler:
1)ezgilerine göre: acem,ankara,bayındır koşması...
2)yapılarına göre: düz koşma, karşılıklı konuşma şekline koşma, koşma-şarkı,tecnis,musammat koşma,ayaklı koşma,yedekli koşma,zincirleme koşma,zincirbent koşma
1)ezgilerine göre: acem,ankara,bayındır koşması...
2)yapılarına göre: düz koşma, karşılıklı konuşma şekline koşma, koşma-şarkı,tecnis,musammat koşma,ayaklı koşma,yedekli koşma,zincirleme koşma,zincirbent koşma
taklitçiliği nazirecilik haline getirmiştir.Örnek aldığı eserlerden daha güzellerini yazmıştır.
Uğurlu evim projesiyle dikkatleri çeken dershanedir.
"anlam" sesin önüne geçer. Bilmeceyi andıran karışık mazmunlar ve anlatımlar, hayal oyunları, güçlükle anlaşılan benzetmeler eseri zihinsel bir çalışma oyunu haline getirir.
16.yy'da ortaya çıkmıştır.
Tatavlalı Mahremî, Edirneli Nazmî, Aydınlı Visalî benimsemiştir. Devrin öenmli şairleri tarafından kabul görmediği için benimsenmemiştir.
Biçimde yeniliğe yönelmektir.
Arapça-Farsça sözcük ve tamlamaları kullanmamaktır.
Türkçe sözcüklerle şiir yazmak hedeflenmiştir.
Tatavlalı Mahremî, Edirneli Nazmî, Aydınlı Visalî benimsemiştir. Devrin öenmli şairleri tarafından kabul görmediği için benimsenmemiştir.
Biçimde yeniliğe yönelmektir.
Arapça-Farsça sözcük ve tamlamaları kullanmamaktır.
Türkçe sözcüklerle şiir yazmak hedeflenmiştir.
Yüce,yüksek ve ideal olana yönelik şiirdir.Bu sebeple soyut ögeler yoğunluktadır.Gerçek güzelden çok hayali güzellerin; günlük hayatın gerçeklerinden çok efsane, tarih ve dini ögelerin ağır basması söz konusudur.
Geleneği olan bir şiirdir. Bu yüzden kuralcı ve biçimcidir. Bu kuralcılık yapı,ahenk,tema bakımından yüzyıllarca devam etmiştir.Bu durum aslında şairler için bir zorluktur çünkü aynı yapı ve ahenk unsurlarını kullanarak bunların dışına çıkmadan özgün olanı yakalamak basit bir iş değildir.
Geleneği olan bir şiirdir. Bu yüzden kuralcı ve biçimcidir. Bu kuralcılık yapı,ahenk,tema bakımından yüzyıllarca devam etmiştir.Bu durum aslında şairler için bir zorluktur çünkü aynı yapı ve ahenk unsurlarını kullanarak bunların dışına çıkmadan özgün olanı yakalamak basit bir iş değildir.
13.yy'dan başlayarak 15.yy'dan itibaren yükseliş devrini yaşayan, 19.yy ortalarına -tanzimat dönemine- kadar devam eden,saray çevresinde gelişip toplumun belirli bir kesimine hitap eden edebiyat geleneğidir. Arap ve Fars edebiyatının estetik anlayışı temel alınmıştır. Medrese kültürüyle yetişen aydınlar tarafından saray ve konak çevresinde oluşturulan "yüksek zümre,seçkinler,havâs" edebiyatıdır.
Eskiden herkesin değil sadece ustasının anlayabildiği tasavvuf için; ayrıca ses güzelliğine çok önem veren önemli bir şiir dili olan farsça için kullanılan ifadedir.
Asıl adı Şeyh Ahmet Gülşehri'dir.
Eserlerini altı büyük tasavvuf şairinin yedincisi olmak arzusuyla yazmıştır.
Eserlerini altı büyük tasavvuf şairinin yedincisi olmak arzusuyla yazmıştır.