bugün

mesleğini seven bir öğretmen için harikadır.
özellikle öğrencileriniz küçük çocuklarsa.

bir de şu kpss dalgası olmasa.
"Ülkemizde Survivor'da yarışan ünlüler takımındaki Ahmet Dursun'u, Gökhan Keser'i, Tolga Karel'i ve ismail Baki Tuncer'i tanımayan insanlarımız var.Bilgisayardan başınızı kaldırıp arada bir televizyona bakın."

bunu yazan bir edebiyat öğretmeni,konu hakkında yorum yapamıyorum.
ben öğretmenleri bilgi satan kişiler olarak değerlendiririm.ne kadar güzeldir bilgiyi paylaşabilmek. gene de sabretmeyi bilmeyen, çocukları sevmeyen öğretmen olmasın derim. mesleklerin en temizidir öğretmenlik. iinsanların en en temiziyle, en güzeliyle 'çocukla' haşır neşirdir. o'nu mükemmelleştirmeye uğraşır. saygı duyarım öyle eli öpülesi öğretmenlere.
son dönemde devlete kapağı atayım da gerisi kolay'cılar tarafından sikip atılmış, saygınlığı yerin dibine geçirilmiş meslek.

bunu bir öğretmen adayı olarak yazıyorum, onu diyeyim önce.

insanların öğretmenlerle ilgili düşündüğü tek şey çok tatil yapıp, yatarak para kazandıkları. bu eskiden böyle değildi.

bunun sebebi ise şimdiki eğitimin kelime anlamından başka bir şey bilmeyen yeteneksiz öğretmenler. hepsi için konuşmuyorum elbet. çok cevher de var etrafımda ama genel olarak bir itibarsızlaşma mevcut öğretmenlikte.

ne kadar sosyal becerisi olmayan, ezik, özgüven eksiği bulunan insan varsa iki sınav için göstlerini kasıp öğretmen oluyorlar. sistem buna izin veriyor çünkü. bu kadar kolay olmamalı lan. insanlar ufacık çocuklarını emanet ediyorlar öğretmenlere. öğretmenlik dediğin gönül işi amına koyayım, ssk memuru alır gibi öğretmen alınır mı ?

bu memleketin en büyük sorunu niteliksiz insandır. nitelik üniversite okumak değil onu da belirteyim.

ne olur siktirin gidin başka işler yapın. öğretmenlik gibi bir mesleğin amına koymayın.

saygılar.
en rahat ve çalışma koşullarına göre en çok parayı alan meslek.

böyle diyorum ama öğretmenliğe düşman biri değilim. ben de bir öğretmenim. sadece yetinmeyi bilmek lazım.

tamam, zamanında kpss gibi büyük bir sınavdan geçiyoruz ama atandıktan sonra her şey o kadar güzel ki. yarım gün çalışıyosunuz, çocukları seviyorsanız, o yarım günlük zamanda çocuklarla eğlenip eve dönüyorsunuz.

hafta sonları tatil, dönem arası 15 gün tatil, yazın 2 ay tatil.

hem bize bugün de tatil. *
bazı öğretmenler de seçimlerde görev almayı seçiyorlar. ama ücretini de alıyorlar tabi.

ayrıca her ortamda saygınlığınız oluyor. "hocam" diye hitap ediliyor.

çocukları seven herkese tavsiye edebileceğim meslek.
Buraya bu yazıyı yazmamızı bile öğretmenlere borçluyuz.
Köy muhtarlıklarında ihtiyar heyetinin doğal üyeleri olmaları sebebiyle tercih edilebilecek meslek türüdür.
kutsal meslek.
çocukları gerçekten seven sabırlı insanların mesleğidir, öğretmenlik. herkeste yapmamalıdır zaten, kendine dahi bir hayrın dokunmuyorsa, öğrenmeye aç, eğitime açık küçücük bünyeye ne öğreteceksin ?
Meslegi sadece devlet okullarinda calisan ogretmenlerden ibaret sanan mensuplari olan meslek.
Bi' de ahkam kesiyorlar "en rahat meslek" diye.
inşallah 2 yıl sonra atanırsak yapacağım meslektir. sözde en rahat ve çalışma koşullarına göre en iyi parası olan meslekmiş kendileri. söylemesi ne kadar da kolay öyle değil mi ?, rahatmış peh, günde 6 saat (ek derslerle beraber bu çıkabiliyor 8 saatlere) ayakta bağıra bağıra birşeyler anlatmaya, doğruyu öğretmeye çalışırsın ama karşında sorumsuz öğrenciler, laftan anlamayan veliler, işgüzar okul yöneticilerini bulursun. eğer dayanıklıysan ülkenin bir ucundan diğer ucuna sürülürsün, eğer boyun eğersen öğretmen taklidi yapıp mesleğin adını kirletirsin, yani her iki ucu pis olan değnektir. sen bu engellerle çebelleşirken bir bakarsın görevi sadece oturup birkaç belge imzalayan ortaöğretim kpss i ile atanmış adam senden daha fazla maaş alır ve daha az yorulur.
zaten pek değer verilmeyen öğretmenlerimizden bir de gelecek nesillerin parlak olmasını beklersin, söylesene beni itibarsızlaştırırsın, değer vermezsin, aşağılarsın sonra benim canla başla görev yapmamı nasıl beklersin ?
öğretmenlik doktorluk kadar değer görmeyi hak eden bir meslektir. doktorlar hayat kurtarır, bizler ise ülkenin geleceğini, ama sağ olsun devlet babamız ötenazi yapmayı tercih ediyor.
en beleş meslek. olabileni tebrik etmek gerekiyor.
kutsal mesleklerden biridir. fakat ne yazık ki bugün hak ettiği değeri görmüyor.
Türkiye'de niteliğini ve saygınlığını yitirmiş meslek.
Durum böyle ki öğretmenlerde bir kendini önemli hissetme gereği oluyor, yok efendim öğrenciye takıyor, uğraştırıyor bilmemne derken mesleğini bu şekilde icra ettiğini sanıyor.
Diğer bir kısmı da ben derse gireyim, vakit geçsin de ne olursa olsun hadi bakalım hodri meydan diyerekten ne eğitim anlamında ne de öğretim anlamında katkıda bulunma zahmetine katlanıyorlar.
Üniversiteye geldikten sonra anladım öğretmen kavramının ne demek olduğunu. Şu yabancı hocalarda öğretmen tribi yok, ciddi ciddi yok. Öğrenmek öğrencinin kendi sorumluluğundadır, bunun bilincindeler ve o sekilde davranıyorlar.
Hayır düşünüyorum, suç öğretmenlerde de değil. Onların bu şekilde saygınlıklarını yitirmelerine sebep olan yine toplumun getirileridir. Bir açıdan da toplumun bu düşünce oluşumuna sebep olan da öğretmenlerin saygınlıklarını kaybetmiş tutumlarıdır. Kısacası kısır döngü misali yokuşa giden bir eğitim sisteminin yolcularıyız.
Geleceğin bir öğretmeni olarak gerçekten çok ümitsizim. Bazen boğulacak gibi oluyorum. Acaba okulu mu bıraksam deyişlerim o kadar sıklaştı ki... Ne yapsam bilmiyorum. Öğretmenlik resmen niteliğini kaybetti.
aldıkları paranın kat be kat fazlasını hakeden insanların oluşturduğu meslek grubu. bir mühendis olarak söylüyorum ki günümün ancak iki saati aktif çalışmayla geçiyor. * muhatap olduğum kitle de haliyle aklı başında,yetişkin insanlardan oluşan, maksimum 10-20 kişi *
ancak olaya bir de öğretmen açısından bakalım, 6 saat çalışıyor dediğimiz öğretmenler bu 6 saatin tamamında aktif olarak çalışıyor. * ve bu süreçte minimum 200 öğrenciyle muhatap oluyor. çocukların gürültüsünün ne denli yorucu olduğunu bilen bilir. muhatap olduğu her çocuğun kapasitesini, yeri geldiğinde kişisel durumlarını bilmek zorunda bir öğretmen. en basitinden birçoğunun ismini bilmek zorunda.

kısacası öğretmenler yatıyor diyenler bi kere daha düşünsün derim.
kisinin sabir, ozveri ve caliskanlik gibi ozellikleri barindirmadiginda hayatini zindan edebilecegi meslek.
Finlandiya'da 1978'den bu yana ilkokul, ortaokul ve lise öğretmenlerinin kendi alanlarında mastır derecesine sahip olması yasal zorunluluktur. Bu ülkede ilkokul öğretmeni olmak için başvuran her 10 kişiden ancak bir tanesi programa girebilmektedir. Öğretmenlik eğitimi beş ile yedi-buçuk yıl arasında tamamlanmaktadır.
ulaşıp hakkını veremeyenlerin bok ettiği, ulaşamayanların bok attığı, düşük maaşlı zor bir meslek.
günümüzün en kebab işidir. kapalı ortam, kızdın mı çatır çutur döveceğin ve bağıracağın öğrenciler, hafta sonu, milli, dini, sömestr, yaz tatili, ot tatili bok tatili, her ay düzenli maaş... oh ne ala !

tek handikap, zorunlu doğu görevi. ha bir de sınıf öğretmeni isen ileride zeka geriliğine tutuluyorsun.
Yaptığın iş bakımından dünya'ya en faydalı veya en zararlı olabileceğin meslektir. Ne kadar iyi insan eğitirsen o kadar faydalı, ne kadar kötü eğitirsen o kadar faydasızsındır. Şöyle bir hesaplar isek hayatı boyunca 200 öğrenci mezun eden bir ilkokul öğretmeniysen, aslında senin etkin sadece o 200 kişiye olmuyor. O 200 kişi ilerde birey olunca ortalama 2 çocukları olsa, çocuklarınında 2 çocuğu olsa toplamda senin şöyle bir 70- 80 yıllık ömrü hayatında görebileceğin bilebileceğin kadarıyla kelebek etkisi misali ortalama zaten 1000- 1500 insanın kişilik, karakter, bilgi, eğitim gibi özelliklerine direkt olarak etkin olmuş oluyor. O yüzden bence insanlığa direkt olarak böyle etkisi olan bir meslek dünyada yok. Şu çevremizde ki kötü insanların bir sorumlusuda bu yanlış eğitimci olan öğretmenler oluyor. Unutmayın, belki klişedir fakat gerçekten insanlık öğretmenlerin elinde. Yaptığınız meslek dünyadaki en önemli meslektir bana göre. Ya günahkarsınız yada kurtarıcı. Hepsi sizin elinizde.
atanamadığınız sürece ameleliktir. birkaç seçeneğiniz var eğer atanamadıysanız.

-ücretli öğretmenlik
-haftanın 6 günü sizi sömüren, yoran ve veliler karşısında adam yerine koymayan kolejler
-ya da 1200 liralar teklif eden boktan dil kursları.

seç birini...

tabii bunlardan birinde çalışırken bir yandan da kpss'ye çalışmak zorundasın.
oğretmen olana dek 'kutsal derlerdi de inanmazdim' meslegi.
Boş iş lan bi tanıdığımız muşun bilmem ne köyüne atandı tek öğretmen olacak köy okulunda ailesi de gelecek yanına konteynırda yaşayacaklarmış bu ne lan depremzede bu muameleyi görmüyo amk adam gibi bi işe gir yap ya.
dünyanın en güzel ama yanı zamanda vebali büyük meslek. nice çocuk katliamı yapan öğretmenler gördüm be sözlük.
Eğitimcilikten çobanlığa doğru evrilen meslek. Veliler ve de diğerleri ogretmenlerden egitim ve ogretim istemiyor. Sadece cocuklarin basinda durmalarini ve de problem cikmamasini istiyor.