bugün

bu duyguyu yaşattığı için hem ona şükretmek hem de ondan nefret etmektir.
kendi kendine çelişmektir çok özlemek.
özlem o kadar uyuşturur ki yüreğinizi, adım adım uzaklaşırsınız ondan.
içiniz kanaya kanaya uzak tutarsınız kendinizi.
sonra tuttunuz mu pamuk elleri, geçer gider tutarsızlığınız.
bir bakmışsınız, katlanmış aşkınız.
hiç akıldan çıkmaması, akıldan çıkmayınca doğal olarak doğan özlem, bekleyiş...
aklın, gönlün sancımasına sebebiyet veren hadisedir.
her gördüğünüz şeyin ayrı bir anıyı yaşatmasıdır, hatırlatmasıdır...
öyle biri yoksa üzülmeyin. sonhabarda yağan yağmuru özlemekte güzel olabiliyo bazen.
çaresizliğin daniskasıdır özlemek. gidememektir, kalamamaktır. özlenene ait izlerin bir bir unutulmasına karşı zihnin direnç göstermesinden mütevellid öyle bir acı verir ki, tarifi çok zordur.bazen gececek gibi olur ama, gecmez kolay kolay. unutmaktan korkmak gibidir, korku özlemi tetikler, özlem de özleneni. en kötüsü hiç sahip olamadığını özlemektir ki fena acıtır...
zaman geçtikçe çoğalan durum.çoğalıo özledkçe dahada çok özlüyosun, geçer diyosun biter bitmiyo geçmiyo sadece sen kendini kandırmış oluyosun.isyan ediyosun bitsin artık diye o isyanlar boğazında bi yumruk gibi düğümlenince fark ediyosunki çaresizlikten başka hiçbir şey kalmamış elinde.
kendini özlemektir çok özlemek.
sen 'o' olmuşsundur, tüm kalbinle. 'o'nu özlersin her hücrenle. aslında özlediğin kendinsindir. biri çalmış seni senden ve farkında bile değilsindir.
yarın yeniden depreşecek olan duygudur.

(bkz: alpaslan dikmen)
yazıya kaleme dökülüp anlatılamayacak bir duygu .Her insanın çok farklı yaşayacağı içinde hissedeceği vuslat anı ne olduğunu anlatan duygu seli.
(bkz: sevgiliyi kaybetmek)
(bkz: kara sevda)
ölümü yaşamışsındır
deli gibi özlemek, çaresizliktir...
isyan sebebidir. öyleki hayattan nefret etme durumuna getirir.
eşittir yaşayamamak...
Çaresizlik. Canına kıyma durumuna bile getirebilir.
her gece tanrıyla "bari bu gece rüyamda onu göreyim" diye pazarlık yapmaktır.
hasretin boğazında düğümlenir.ağzında bir tatsızlık yediğin hiç bir şey zevk vermez.onun izleği dizilere boş bakarsın kanalı değiştirmek için bile halin yoktur. onla beraber yattığın yatağa yatmak istemezsin taki yorgunluktan bayılana kadar. boş gelir herşey onun olmadığı bir şehirde bile yaşamak . gider yaşadığı şehre koklarsın havasını ciğerlerine çekersin onun aldığı nefesi içine alman bile yeter özlemini bir nebze dindirmeye. kokusunu alırsın gezdiğin sokaklarda. dokunursun ağaçlara belki oda dokunmuştur diye. dolunayı sever diye her dolunayda çıkarsın balkona belki oda aynı anda bakıyordur diye. kavuşamasanda deliler gibi özlesende o an bile yeter sana.
özlemektan özlemenin karesine ve en son özlemenin küpü olmak haline geçiştir.
hah tamam da zamanında açılan başlıktır, bende bunu görmek istemiyordum ya zaten 'çok özlemek'.
içim sızladı birden sanki,evet çok özlemek.
jilet atmanıza neden olacak olayların başında gelir.
ölüm gibi gelir bazen insana.o kadar özlersin ki artık ya onları,onu kaybedersem ne yaparım diye düşünürsün.yemeden içmeden kesilen,boş boş bakan,hiç bir şeyden zevk almamaya başlayan insanlara şaşırırken kendini o halde bulursun.
bilmediğin uzaklarda yalnızlığı hiç hissetmediğin kadar hissedersin.
bir de özlenen gelmiyorsa insanı kemiren duygudur.
bir de hep özleyecek olduğunu bilmek var ki...