bugün

Aslına bağlı kalarak yazıldığı dilden, Başka bir dile çevrilen şiirdir. Çeviride aslolan kelime çevirmek değil anlamı bir bütün oalrak ifade edebilmektir.

'bir şiir hiçbir dile çevrilemez, yazılmış olduğu dile bile.'

jean Cocteau

Welhasıl uzatmaya gerek yok, bu konu bu sözden sonra kapanmıştır: )
olabilir. yazın çevirisinin doğum gününden beri tartışılagelen bir konudur şiir çevirisi. en geniş sınırlarıyla şu biçimde tanımlama yoluna gidilebilir; şiir çevrilebilir, fakat bu çeviriyi yapan/yapacak olan kişi ya şairdir, ya da şair çırağı. açıktır ki; şiir nesirden ruh olarak son derece farklıdır. o ruhu görebilmek için yetkin gözlere sahip olmak gerekir. oktay rıfat, can yücel haybeye mi çevirdiler eğer şiir çevrilemezse ?
şiir, başka dile çevrilemeyendir.
çok zordur. ama yapıldı mı da harika olur. mesela vigtor Hugo'nun meşhur şiiri gibi. türkçe şiirleri almancaya çeviren yüksel pazarkaya da işinin ustasıdır.
şiiri okuyan her insanın çıkardığı anlam, ona yükledikleri diğerlerinden farklı olabilir... o yüzden şair ile çevirici tamamıyle farklı şeylerden bahsederek aynı isimde iki farklı dilde şiir aktarmış olabilirler... bir kelimenin aslında anlatmak istediği onlarca duygu varken çeviren belki bunlardan birisini yakalayabilmiş belki birkaçını belki de yanından bile geçememiştir... bu yüzden şiirde çeviri olmaz diyenlere katılıyorum.
in can yücel, we trust derim ben.
hiçbir çeviri eşitlik sağlamaz; ama bu da çevirinin bir sanat olduğu gerçeğini destekler.
Anlam olarak eksiklikler olabilir fakat şiirde önemli olan birebir kelime anlamı değil içine soktuğu duygusal durumdur. eğer çeviri bu açıdan gerçekten başarılıysa ,yani insanı tıpkı ana dilindeki bir duygu içine sokabiliyorsa bu da kafidir. ancak ana dilinde okumak daha makbuldür.
kesinlikle şiirin vermek istediği duyguyu tam olarak veremeyen şiirlerdir. sırf bu yüzden insan bütün dilleri bilmek ister.
keşke imkân olsa her şiiri yazıldığı dilde okuyabilsek, anlayabilsek. bu mümkün değil diye dünya üzerindeki adeta keşfedilmemiş lezzetlerden de mahrum kalacak değiliz.çevirinin aslıyla aynı duyguyu, ifadeyi, düşünceleri vermesi imkansız. ama az buçuk yaklaşması size bir şeyler hissettirmesi bile büyük bir olay.
sadece bu yüzden çeviri şiir okumaya değerdir.
çeviri şiir okumak, kumar oynamaya benzer. Asla neyle karşılaşacağınızı bilemezsiniz. iki çevirmen, size bambaşka iki dünyanın kapılarını aralayabilir. Burada önemli olan duyguları etkisi altına alabilecek olanı bulabilmektir. Kelimeler hiçbir zaman tek başlarına önem arz etmez. Hissetmenizi sağladığı sürece, en yanlış cümle seçimleri bile size bir şeyler katar. Duygular sadelikte gizlidir. Anlamsal olarak düşünecek olursak hayat yüzlerce yıl öncede aynı sorunlara gebe olmuştur.
Orijinalinden daha iyi olamayandır. Söz konusu Allan poe ve Sylvia Plath bile olsa.
şiir çevir, denize at, şair bilir.

--spoiler--
You smiled, you spoke, and I believed,
By every word and smile deceived.
Another man would hope no more;
Nor hope I what I hoped before:
But let not this last wish be vain;
Deceive, deceive me once again!
--spoiler--

--spoiler--
güldün, konuştun ve
her cümlene inanıp gülüşüne kandım.
Başka kimse ne daha fazlasını beklerdi
ne de benim beklediğimi.
Ama son dileğimi boşa çıkarma,
kandır, kandır beni bir kez daha!
--spoiler--
görsel