bugün

evden çıkarken anahtarı unutuğumu düşünüp kapıyı anahtarla açıp anahtar nerde diye aramak .
anahtar elimde olduğu halde, dakikalarca evden çıkmak için kapı anahtarını aramam.
(bkz: ittirerek duvarı yerinden oynatmak)
buzun çantaya, anahtarlığın buzdolabına konulması.
Bütün gece sabaha kadar bilgisayar başında vakit geçirdikten sonra tuvalete gitmek için mecburen harekete geçip kapıya varınca lamba düğmesine çift tıklamam, en aptalca dalgınlığımdır efenim.
bisikletle son hız giderken ön frene basmak.

sonuç mu? gidon götüme giriyordu az daha.
istanbulda bi otobüste kartı olmayan birine istanbul kart yerine bukart vermek. sonra kart geçersiz uyarısının nedenini düşünmek bi süre. sonra bi yüz kızarması tabi yapılan dalgınlıktan dolayı. önemli olan niyet ama.
klima kumandasını buzdolabına koyup, ev buz gibi olunca da kumandayı bulamayıp donarak ölmektir.
galiba annemin yaptığı, bu başlığı kapattıracak cinsten: reçel yaparken kaynattığı çileğin üstüne şeker yerine lavabolarda kullanılan vimden dökmek... işin garibi kaynayınca oluşan köpürcükler sonucu anlayabildi durumu *
sınav zamanı değim yerindeyse hayvan gibi çalıştıktan sonra gece geç saatlerde* beyin yat artık sinyalleri verince uyumaya karar verdim. susadığımı hissedip gözler kapalı yarı uyur vaziyette elimi şişeye atıp kafama diktim ama dikmem ile tükürmem bir oldu.. uyku sersemi su şişesi diye ayçiçek yağı şişesini kafaya dikmişim..
o ne mide bulantısıydı ama..
net bir şekilde, küfürsüz konuşamayanlardan biriyim. uzun bir dönem yatılı takıldıktan sonra, ailemin yanına tatile gelmiştim. yaklaşık 14 yaşındaydım ve akrabalar falan yanımda etkilenmemem için küfür etmezlerdi. o kadar süt çocuğum yani. neyse, biz oturuyoruz böyle. gece saat 3 falan olmuş. biz sesli bir şekilde muhabbet ediyoruz, kardeşler aile falan. sonra yan daireden birisi duvara vurdu. hiç düşünmeden, gayet yüksek bir tonla, "ne var lan, (titreyen r ile) yarrrrrrrrrrrrrrrrrrağım" demiş ve bütün aile bireylerini şoka sokmuştum. neyse öyle işte.

(bkz: bu da böyle bir anımdır)
ilkokul 2. sınıfta sabahın 8 inde sınıfa girerken eve girer gibi ayakkabıları çıkartıp girmek.
uykusuzdum ama.
arkadaşın telefonu çalar. arayan kişiye bakar. 'baha' arıyor der.
telefonu "naber lan mal" diye açar..
karşıdan gelen "senin ağzına sıçarım ulan eşekoğlueşşek" cevabına çok şaşırılır.
"pardon baba ya bi arkadaş sandım seni" der. yerin dibine girer.
sonrasında telefonu kapatınca telefondaki 'baba' ismini 'babam' olarak değiştirir.
hayvanlık ise bakidir.

edit: imla.
tramvayda seyahat ederken kulaklığı telefona takmadan müzik dinlemem idi. yanımdaki adamın birinin uyarmasıyla yaklaşık 5 dakika sonra farkına varmıştım. artık ne kadar dalgınsam.

not: metal müzik dinliyordum.
kızlar tuvaletine girmek, bu dalgınlıktı. sonra kızlar ayakta işemem için bir yer var mı diye soru yönelttim, ama bu dalgınlık değildi.
an itibarı ile sözlüğe aşırı dalmamdan dolayı elimdeki televizyon kumandası ile odanın ışığını açmaya çalışmaktır.
biriyle cep telefonunda konuşurken, bir yandanda cep telefonunu aramak ve bulamayınca sinirlenmektir.
diş macununu yüze sürüp, traş olmak.
Atmden para cekecem. Taktim karti neyse yazdim tutari. Once fisi verdi sonra karti ben bu ikiliyi aldim ve atmden uzaklastim. Bi on bes metre gittim, naptim la ben diye cuzdana baktim para yok. Yardırdım hemen atm ye aha baktim para orda duruyo tam elimi uzattim alacam amk parayi geri cekti icine. Isin kotusu cebimde baska param yok,maas gunune 2 gun var ve hesaptaki son paramda o cekmeye calistigim para.

Aradim m.hizmetlerini anlattim durumu en gec 1 hafta icinde atm sayildiktan sonra paraniz yatar dedi. Ben elim seyimde eve gittim tabi. O gece mal gibi kaldim, ertesi gun oglene dogru para yatti bende anca cekebildim.

Boylede dalginligin kralini yaptim, evet.
gerçi bu dalgınlık değil, salaklığa giriyor biraz ya neyse.
2 gün önce konuşmak istemediğim bir arkadaşım aradı, aradı, aradı ve ben açmadım telefonu.bu kısır döngü 8 cevapsız aramaya kadar sürdü.ardından başka bir numara aradı hemen, kayıtlı olmayan.en sinir olduğum şeylerden birini yapıp arkadaşının telefonundan arıyor sandım ve açtım telefonu.
-ya sen mal mısın bir huzur ver lan.*
+alo??!*
-evet??? *
arkadan chucky2 diye başka bir ses yükselince, bu sefer de işletiliyorum diye daha pis gaza geldim.
-bir de numara mı yapıyorsun yani, kim o chucky2 diye bağıran?bıktım ya yeter kızım gelirsem seni de öldürücem sevgilini de artık!ben mi kavga edin dedim, ben mi sevgili olun dedim lan size!lben mi doğurdum sizi!ayrılın yeter beynimi yediğin yıllardır ya.ben atanamadım diyorum sen bana kalkmış ne diyorsun lan! *
+??!! bir yanlışlık oldu sanırım.biz il milli eğitimden aramıştık.neyse iyi günler?!
*
-!'^^++%!+&
- Yolda gider iken yanlış yola sapmak.
- Yanlış otobüse binmek.
birden ayağa kalkıp baş dönmesi geçirince duvara dayanıp kendine gelmeyi beklerken hapşırıp kafayı duvara gömmek.

yaşanmıştır. bu da en aptal dalgınlık değilse artık nedir bilmiyorum.
mantı makarna pişirilmektedir. acaba pişti mi pişti mi diye akıldan geçer. bir hamleyle kaşıkla alınan mantı makarna-ki kendilerinin

içi kaynar su ile doludur- ağza atılır. kaynar su boğazdan aşşa bir güzel gider. o anda göz görmez, kulak işitmez, ağız lal olur.

ha bi de, sokakta yürürken kocaman elektrik direği görülmez ve bodoslama çarpılır. nasıl oldu hala gizemini korumaktadır

olay.
Yaptığım bu sınıfa girer mi bilmiyorum ama bizim sokağın aşağısında bulunan markete gittim. Gerçi market değil orası 'ma'. 'rket'i yok. öyle traştan bir yer. Ürünü aldım kasaya yöneldim. Eleman barkodu okuttu. Parayı verdim. Aldığım şeyi poşetlicem ama poşet yok. O günde kafam bozuk. Kulaklığın teki kulağımda son ses muzik çalıyo ama dinlemiyorum. Kafamı kurcalayan konuyu düşünüyorum. Şimdi hem muzik var hem dusunceler hem de poşet isticem ama çıkarken kolay gelsin de demem lazım. Benim kafa error verdi ve poşet verir misin yerine kolay gelir misin dedim. Eleman dondu ben poşet isticektim karıştı dedim kafam dolu. Baya komikti yani güldünüz mü?
yeni sevgiliye atılacak mesajın alışkanlıktan eski sevgiliye atılması.