bugün

doğru terim aslında flüttür, yan flüt yanlış kullanımdır. ama sadece "flüt" denilince lköğretim yıllarında müzik derslerinde çalınan "blok flüt" ile karıştırılmasından dolayı "yan" diye bir nitelendirme yapılması çok olasıdır.
2 yıl önce gitar çalmanın yetersiz geldiği bir dönemde pat diye aklıma esip unkapanında yürürken bir dükkana giripte "abi bana bi yan flüt sarsana" dediğim ve blok flüt çağından yan flüt çağına atlamamla başlamıştır onun büyüleyici sesine olan aşkım...
flüdüm elimde heyecanla yurda koştururken nasıl bir olaya nail olduğumun daha farkında olmamakta ayrı bir olaydı...
3 parçadan oluşan yan flüt'ümü birleştiripte ilk nefesimi verince olayın zorluğunu kavramıştım.. ses çıkmıyordu. ya flüt bozuktu ya ben yeteneksizdim... bi an ona verdiğim para geçti gözümün önünden ama daha sonra daha fazla bir hırsla üfleyerek vapur vari bi ton çıkarmayı başarmış olmam bir bebeğin ilk adımını atması gibi heyecan kattı hayatıma.
sonrasında aldığım birkaç kurs ile bi ay içerisindeki ilerleyişimin süratine hayran kalarak 2 yıldır uğraşmaktayım bu enstrüman ile.
3 oktavı olan ve eğer sadece populer müziklerde intro olarak kullanacaksanız genellikle 1.oktavın kullanıldığı bi enstrumandır. ayrıca 1. oktav ve 2. oktavın parmak basışlarının aynı olması sadece üfleme şekillerinde şiddet ve yön değişikliği ile oktav değiştiriyor olmanız başta zor olduğunu hissettirsede keyif verici ve kolaydır.
türk müziklerinden yan flüt kullanılmış olan bazı güzel ve dinlenilmesi tavsiyem olan parçalar..:

yeni türkü - başka türlü birşey
yeni türkü - çember
murat yılmazyıldırım - istanbul akşamlarım
kazım koyuncu - dido

çalabilmek için büyük azim çaba hırs ve sabır gerektiren, insanlığa sunulmuş en asil üflemeli enstrümandır. flütümü büyük bir hevesle elime aldığımda borudan ses üflüyormuşcasına ses çıkarınca çalmak için önümde upuzun bir yol olduğunu farkettim. bu hevesle birlikte öğrenme aşamasında uzun ses üflerken nefessizlikten kasılıp kızardığım, parmaklarımın kollarımın felç geçirdiği, nefes tekniği ve diyaframla kafayı yediğim, flütü bırakmayı düşündüğüm zamanlar oldu. 1. oktav 2. oktav 3. oktav parmak pozisyonu dudak pozisyonu üfleme şekli derken 3 oktavın da seslerini çıkarmayı öğrendim. öğrendiğim her yeni şeyle hevesim daha çok artıyordu ama sadece ses çıkarmak yeterli değildi. ses çıkarmanın yanında flütün o muhteşem büyülü mistik tonu da önemliydi. sonra büyük bir sabır ve emekle bu sıkıntılı evre bitti. tutuş ve üfleyiş pozisyonum, tonum oturmuş, diyaframım gelişmişti. artık sonatlar konçertolar çalabiliyor, çalarken tüylerimin ürperdiğini hissedebiliyor, verdiğim emeğin karşılığını alabiliyordum. her çaldığım eserle flütüm beni kendine daha çok aşık etti ve asla vazgeçemeyeceğim bir parçam oldu. çünkü çalarken üflediğim şeyin sadece diyaframla üflediğim bir nefes olmadığını, o nefesin aslında içimden çıkıp gelen ve flütün içine işleyip bütünleşerek mistik sese dönüşen ruhum olduğunu biliyordum.
çok basit görünen fakat çalması çok zor olan(çok güçlü üfleyince daha fazla ses çıkmıyo) bir klasik müzik aleti
müzik aletleri arasında kemandan sonra bir bayana yakışan en iyi enstrüman.
çalamayan erkeklerin, çalabilen erkeklere bok atmasına sebebiyet veren güzide alet.
görsel

sadece kızların çalmadığı müzik aleti. gençlikte denemiştim ben de.
büyülü bir sesi vardır.
zamanında çok uğraş vermiştim. baktım flütten başka her yerden ses geliyor bırakmak zorunda kaldım.
bir kadina yakisan en guzel muzik aleti.
Hayatin icinde ki yolu gosteren uflemeli asaleti temsil edip milleti kendine asik etmeyi saglayan durusu ve dudaklari gosteren aletlerden biri olmasina karsin en cok sesi ve parmaklara dokunusunda ki yavasli hizlanmali anlar sana anlam katar.
sesiyle kulağınızdaki her türlü kir, pas, kalıntı vb. haşereleri temizleyecek yegane müzik aletidir. çalınması zor ancak sesi çok etkileyicidir. kendinizi kaptırmadan önce bir kez daha düşünmeniz gerekir, çünkü bilinmeidir ki bir kez onun ritmine kapılan bir daha kurtulamıyor efendim.
şu sıralar çalmak icin bayağı çabaladığım zira cok fazla emek gerektiren, sesinin büyüleyici olduğunu düşündüğüm müzik aleti.gitar ile uyumunun müthişliği yaninda acayip estetik bir görüntüsü vardir.ne mutlu yan flüt çalabilen insana ki bu güzelliğe ulaşabilmiştir.darısı tüm sevdalılarının başınadır.
son 5 yıldır çaldığım müzik aletidir. sanılanın aksine öğrenme aşaması da, ses çıkarması da o kadar zor değildir. en azından ben pek zorlanmadım. öğrendikten sonra ilk parçamı kendi flütümle çaldığımda hissettiğim duyguysa paha biçilemezdi. çalarken bel, sırt ağrılarına ve insanın elinde, uzun süre aynı pozisyonda tutmaktan dolayı kesik şeklinde izlere neden olabilir. fakat içinizde ritmi hissederseniz eğer bu acılar o kadar da önemli gelmez. o gümüş borudan bach ve beethoven'ın ezgilerini çıkarmak müthiş bir duygudur.
küçükken flüdü yan tutup çalınca garip sesler çıkardı. öyle birşey zannederdim.
cennetin sesi derler onun sesi için... yan flut değil aslında fluttur de işte peçeteye selpak dendigi gibi blok flute (derste ögretilen) flut dediğimiz için bunu ayırabilmek için yan eklemişiz... severek çaldığım ensturmanımdır... altın, gümüş, nikel olanları vardır... altını profesyonel degilseniz önermem gereksiz pahalıdır ama sesi bir harikadır... gümüş idealdir...
güncel Önemli Başlıklar