bugün

kaliteli bir doktor olacağını sanan ve isteyenlerin oluşturduğu topluluktur. sınıf atladıkça mutasyon geçirir bu sınıftakiler.

(bkz: türkiye de kaliteli bir doktor olmak/@the kene)
herkesin gezin, tozun, bir daha bu kadar boş zamana sahip olamazsınız dediği sınıftır.
biyofizik, biyoistatistik gibi lüzumsuz derslerle '' lan bunu okumak için mi tıpa geldik ''dedirten , insanın bütün okuma isteğini şevkini kıran birsürü gereksiz bilgiyi de içinde barındırdığı için öğrencilerin sallamadığı, bu yüzden hocalarının komplekse girdiği, anatomiyi 2. sınıf derslerine katınca okunmayınca birşey kaybedilmeyecek sınıftır.
ikinci sınıfa geçildiğinde özlemle anılan sınıf, gerçekten de gezilip tozulması gereken bir sınıf. yazın bütünlemeler esnasında ufak çaplı sinir krizleri geçirseniz de komite sisteminde olanlar 2 komiteden kalırsa atlatabilirler diye düşünüyorum. ama gene de 15 günde 3-4 yıl kadar yaşlanmak istemiyorsanız kalmayın efendim, yazın gezersiniz. *
tüm fakültede aşk böceklerinin dolaştığı yıldır. öss için fazlaca kasan bünye zincirini kırar kırmaz aşk fışkırmaya başlar. bir sevgili sahibi olunamasa bile ümidi fazlaca vardır. kimileri evet cevabı almanın mutluluğu ile kendini gezmeye tozmaya vururken reddedilen yalnızlar da içine kapanır, romantizm hayallerine kapılır. neticede dersleri önemseyen öğrenciler azınlıktır. fazla da korkulmaması gerekir. sınıf arttıkça durum kendiliğinden aşılır.
her dersi güzelce açıklayarak, anlatan hocalara alışmış bir grup için oldukça zorlayıcı bir süreçtir. ne oluyoruz demeye fırsat kalmadan bastıran derslerle, artan kontenjanlarla sınıfların kapasite azlığından dolayı kalma korkusu birlikte bastırınca da iyice çekilmez bir hal alan sınıftır.
tıp fakültesi'nin cicim aylarıdır. Bu sınıflarda komite başına düşen not sayısı ortalama 45 iken 3. sınıfta bu sayı 100'e varır.
(bkz: benim gönlüm sarhoştu yıldızların altında)

1-2 seneye kalmaz, değişir türkü.. az sabır..
saçlara jölenin sürülebildiği son dönemdir. zira bu dönemden sonra saçlar istikrarlı bir şekilde dökülme aşamasına geçecektir.
her ne kadar alışma süreci baskısıyla nasıl geçtiği anlaşılmasa da geçip gitmesi mutluluk sebebi sınıftır.
--spoiler--
tıp çok kolay yeaa
--spoiler--
bu cümleyi kurmaya sebep olmuştu.
bölümünden en çok soğutulmak istenen öğrencilerin oluşturduğu gruptur heralde.
kazığın sadece ucunun sivri olduğunu bilmeyen öğrencilerin '' çok kolaymış lan '' dediği ilk senedir.
yıllar önceydi , yıllar önce derken 2 sene önceydi . Malum tıp fakultesini kazanmışız , içimiz kıpır kıpır . Tıp fakültesi 1. sınıf demek anatomi denilen kutup yıldızını 4 gözle beklemek demekti. Lise biyoloji bilgisinin biraz üstü derslerle geçirilen 10 ay demekti sözlük. 1.sınıf çok güzel geçti , ilk cerrahi müdehalemi yaptım , cerrahi istememde bunun büyük bir etkisi oldu tabiki. Cerrahi deyince hocamız bize rat kestirdi ve anatomi bilmeden şah damarı ile vagus siniri boyunda bulduk. Kısaca söylemek gerekirse tıp eğitiminin en kolay ve en güzel dönemidir.
Bu ne mk ya.yurtdışına çalışmaya gidecem s*kerim böyle işi.