bugün

ulu önderimiz recep tayyip erdoğan'ın beyanı.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29815380.asp

bizi kimse durduramaz alimallah...
siyasi darbeyi alenen dillendiren birine karşı savcıların eli kolu da bağlı.
demokrasiyi kullanarak yaptığı sivil darbenin itirafı laf. ne yazık ki suç işleme özgürlüğü verilmiş olan c.başkanı sadece vatana ihanetten yargılanabilir. işte tam bu ibare ile ifadesini bulan anayasaya aykırılık, ülkenin idari sistemini halkın oyu olmadan değiştirmek ve halkın suratına attığı 7 haziran şamarını umursamadan darbeyi devam ettirmek suretiyle vatana ihanet suçu işlenmiş ve itiraf edilmiştir.

siyasi şartlar değiştiğinde vatana ihanet anlamına gelen darbenin hesabı rte ve örgütünden mutlaka sorulmalıdır.
Allah topunun belasını versin ülkenin içine sıçmaktan başka bir halta yaramıyorlar nefret ediyorum lan artık diyecek başka da bir söz bulamıyorum.

istediğiniz kadar da eksileyin rte bebeleri. Topunuzu sikecekler bir gün.
Amına koyayım değişmezse.
(bkz: şizofrasi)

anayasal olarak işlenmiş bir suçtur. sivil darbe girişimidir. acilen hukukun devreye girmesi gerekmektedir ama hukuk sistemini de kendine bağlamış bir adam ne kadar yargılanabilir.

her ne kadar kızsak da adam maalesef haklıdır, acilen seçimlerde sandığa gömmeli ve bu çapsızlığa bir son verilmelidir.

yanlış anlaşılmasın, ben milletimin sağduyusuna kesinlikle güvenmiyorum sadece olması gerekeni söylüyorum.

ayrıca uyarıyorum;

demokrasi tramvayında tıklım tıkış ilerliyoruz, tacizci kaçmadan önce tacizciyi fortlamazsak tramvay şaşacak!

bir de son olarak;

daltonların en uzunu da avareldir.
Ağzından çıkanla kulağının duyduğunun farkında olmayan çakma diktatörün tespitidir.
'Bu kadar arsızlık ancak bir hırsızda bulunabilir' tespitini haklı çıkaran saçmalıklar yığınıdır.
anayasayı değiştirecek çoğunluğu elde etmesinin imkansız olduğunu kavrayan demokrasi düşmanı bir kişinin "ne yapıp edeceğim başkan gibi tepenizde kalacağım" anlamına gelen demokrasiye, iç barışa ve huzura kasteden, yani özetle vatana ihanet suçu oluşturan talihsiz cümlesi.
400 vekili huzur içinde vermediniz bakın ne oldu?
madem bir cumhurbaşkanı kendi varlığına ve kişisel gücüne dayanarak "evet mevcut anayasaya aykırıyım", "kabul edin veya etmeyin yönetim sistemi değişti" diyebiliyor, madem sermayeciler "sermayemiz güvende olsun da rejimin adı ne olursa olsun" diyebiliyor, o halde sermaye diktatörlüğünün köleleri kendi birliğine ve örgütlülüğüne dayanarak bu rejimi yıkmak istediğinde iktidar cephesinden kimse ayaklanmacıları hiçbir eyleminden ötürü suçlayamaz, direniş amaçlarını "yasadışı" ilan edemez. anayasa, hukuk devleti, demokrasi, barış, çözüm süreci gibi gerekçelerle halkı kandırmak, güçlerini toplamamak ya da onun saflarında gözüküp onu içten çökertmekse halka ihanettir!