bugün

"gen bencildir" olarak dilimize çevrilen, richard dawkins kitabı. dawkins bu kitapta çıkarcılığın genetik tanımı, saldırgan davranışların evrimi, kan bağı kuramı gibi konulara değiniyor. tübitak yayınlarından çıktı.
richard dawkins'in etolojinin ana hatlarını olabilecek en eğlenceli şekilde olmasa da oldukça kapsamlı şekilde anlattığı,evrim hakkında yüzeysel argümanlardan fazlasına sahip olmayanların davranışların evrimiyle ilgili çok şey öğrenebileceği kitap.

bazen * sek bilimsel bir üslupta olduğu ve kendini sıkça tekrara düştüğü için açıkçası sıkıcı.ama sıkılsanız da oflayıp puflayıp bitirmeniz gereken bir kitap.naçizane tavsiyem kitaba bir oturuşta yarısını devirme fikriyle bakmayıp normal okuma takviminizde aralara 20'şer sayfa serpiştirmeniz.merak etmeyin,kitapta bir olay akışı olmadığından dolayı "ay unuttum şimdi noluyodu en son" sıkıntınız da olmaz.

tabi biyolojide yardırmış,kitap filan yazmışsanız bu kitap size lokum gibi de gelebilir,orasını bilemem;ama beni çarptı biraz...
(bkz: Selfish Jean)
richard dawkins'in yazdığı kitap.

(bkz: gen bencildir)

-başarılı genlerin sahip olacakları bir başka genel özellik de, hayatta kalma makinelerinin ölümlerini, en azından üreyene kadar erteleyebilme yatkınlıklarıdır.

-gen düzeyinde, özgecil olma kötü, bencillik ise iyi olmalıdır.

-dna’nın gerçek “amacı” hayatta kalabilmek, başka hiçbir şey değil. fazlalık dna’yı açıklamanın en basit yolu, onun bir asalak, ya da daha iyisi, diğer dna’nın yarattığı hayatta kalma makinelerinde, otostop yapan, yararsız ancak zararı da olmayan bir yolcu olduğunu düşünmektir.

-hayatta kalma makinelerinin davranışlarının en göze çarpan özelliklerinden birisi, bariz şekilde maksatlı hareket etmeleridir. bununla sadece hayvanın genlerinin hayatta kalmasına yardımcı olması için iyice hesaplanmış gibi gözüktüğünü kastetmiyorum; bu doğru evet. burada insanların maksatlı davranışlarına daha yakın bir benzeşimden bahsediyorum. bir hayvanı, yiyecek, eş veya kayıp yavru “ararken” izlediğimizde, kendimizin aynı arayışlardayken hissettiğimiz bazı kişisel duyguları ona yüklemekten kendimizi almamız zordur. bu duygular bazı nesneler için “arzuyu”, arzulanan nesnenin “zihindeki görüntüsünü”, bir “amacı” veya yakında “varılacak sonu” içerebilir. hepimiz kendi iç gözlemlerimizden biliriz ki bu amaçlılık, en azından bir çağdaş hayatta kalma makinesinde, “bilinçlilik” dediğimiz bir özelliği evrimleştirmiştir.

-kendi genleriyle birleştireceği iyi genleri seçmeye çalışan bir dişinin bakış açısından bakarsak, dişinin aradığı nedir? istediği bir şey, hayatta kalma yeteneğine dair kanıtlardır. açıkça görülüyor ki kendisine kur yapan potansiyel her eş en azından yetişkin olana kadar hayatta kalma becerisini göstermiştir fakat bundan daha da fazla hayatta kalabileceğini kati bir şekilde göstermiş değildir. dişi için yaşlı erkekleri seçmek oldukça iyi bir politika olabilir. kusurları ne olursa olsun yaşlılar en azından hayatta kalabildiklerini ispatlamışlardır ve dişinin genlerini, uzun ömürlülük genleriyle birleştiriyor olması olasıdır.