bugün

gecenin üçte ikisi geçtikten sonra kılınan namaz. sünnettir. biraz uykudan sonra kilinmalidir. teheccüd namazı iki rekettan on iki rekata kadardır. iki rekatta bir selam verilmesi daha faziletlidir.

(bkz: namaz hocası)*
gecenin bir kısmında uyuduktan sonra kalkılıp kılınan namazdır, sevabı büyüktür.
karanlık olan berzah* alemini aydınlatan namazdır. yatsı namazı kılınır, uyunur, imsak vakti girmeden kalkılır ve kılınır.

yatsı namazı kılındıktan sonra uyuyup uyanmadan kılınmaz, kılınırsa gece namazı olur, teheccüd namazı olmaz.
allah katında sevabının büyük olduğuna inanmak istediğim namaz. bir müddet uyuyorsun tam derinine doğru dalacakken uyanıyor üstelik abdest alıp uykuyu yerle yeksan ediyorsun. farz olmadığından allah için yapıyorsun ki şeytanla olan mücadeleyi kazanmışsan senden iyisi yoktur.
her kişinin değil, er kişilerin kıldığı namazdır.
muhteşem bir maneviyat getirir, gerektirir. ortamın güzelliği yaradana yakınlığı sağlar.
sevap ve dua kabul olma katsayıları fazladır.
kendinle başbaşa kalıp nefsini terbiye etmeyide sağlayacak muhteşem bir ibadettir.
mendup namazdir. 2 ve 10 rekat arasi kılınabilir ancak 2 rekatta bir selam verilmesinin daha faziletli olduğu söylenir.

Ebû Hureyre ve Ebû Saîd el-Hudrî (r.a) Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in şöyle buyurduğunu rivâyet etmişlerdir: "Kim geceleyin uyanır ve karısını da uyandırarak beraberce iki rekat namaz kılarlarsa, Allah'ı çok zikreden erkek ve kadınlardan yazılırlar" (Ebû Davûd, Vitr, 13). Allah'ı çok zikreden erkek ve kadınlar ise Allah'ın mağfiret ve mükâfatına nail olacaklardır.

Kur'an-ı Kerimde onlar hakkında "Allah'ı çok zikreden erkekler ve zikreden kadınlar, işte Allah bunlar için bağış ve büyük mükâfat hazırlamıştır" (el-Ahzab, 33/35) buyurulmuştur.
genelde bu basliga girilen entryler tam da teheccud vaktinde girilmis. * . kilan hemen yaziveriyor basliga anlasilan. ne diyelim allah kabul etsin.....
basketboldaki ekstra pası atmak, asist yapmak gibidir. namaz kılmak pek tabiki müthiş haz veren Allaha en yakın olunan vakittir ama ve lakin teheccüd farklıdır.tadından yenmez. sabah namazına kalmaya benzerdir. (bkz: #4402706)
nafile ibadet olduğu unutulmaması gereken namazdır. neden unutmamak gerekir, çünkü; farz namaz borcu olan insanların kılması doğru değildir. önce farz namazı borçlarını ödemeleri gerekir. zira teheccüd namazı ne kadar sevab olsa da farz namazları kadar sevabı yoktur. borcu olmayanlar için yine de çok güzeldir.
efendimizin ömründe 1 defa kaçırdığı rivayet edilir ve "fesad-ı ümmetim zamanında sünnetime uyan 100 sehit sevabı alabilir" sözü önemli bir namaz olabileceğini gösterir.
bes vakit namaz kıldık da teheccudu kaldı. sonumuz iyi değil, çakmakla antrenmanlara başladım...
gece namazı olarakta geçer. sünnettir.
Teheccüd namazı menduptur. iki ilâ oniki rekat arasında kılınabilir. En azı iki rekat, en çoğu oniki, ortası ise sekiz rekattır. Her iki rekatta selam verilmesi daha faziletlidir.
öğlen namazından önce de kılınıyo. genellikle çok uzun değildir.
geceleyin uyanıp kılınan namaz.

--spoiler--
teheccüd sözlükte, uyumak ve uyanmak manasında olup, zıt anlamlı kelimelerdendir. daha sonra gece uyanıp namaz kılan kimseye, bu kökten türetilmiş "hecûd" denilmiş ve böylece teheccüd, terim olarak namaz ve allah'ı zikir için gece uyanmak manasında kullanılmıştır. genellikle yatsı namazından sonra, daha uyumadan veya bir miktar uyuduktan sonra kılınan namaza gece namazı (salatü'l-leyl) denir. gece uykusu bölünerek kalkıp kılınan namazlara ise teheccüd namazı denir.

tabiinin büyüklerinden esved ile alkame: "teheccüd uykudan sonradır" demişlerdir. hatta hiç uyumaksızın bütün geceyi ibadetle geçirmeyi adet edinmek mekruh sayılmıştır (tecrid-i sarih tercümesi, iv, 13). buhârî'nin amr b. el-as (r.a)'dan rivâyetine göre bir kere resulullah (s.a.s) abdullah b. amr'e "ey abdullah! senin her gün oruç tuttuğun ve her gece baştan başa namaz kıldığın haberi bana ulaşmadı mı sanırsın " buyurmuşlardır. abdullah da, "evet öyledir, ya resulullah! bütün gece namaz kılarım" demiştir. rasûl-i ekrem, "sakın öyle yapma. kâh oruç tut, kâh iftar et, gecenin bir kısmında namaz kıl, bir kısmında uyu" buyurmuştur (tecrid-i sarih tercümesi, iv, 13).

kur'an-ı kerim'de peygamber efendimize hitaben: "gecenin bir kısmında sadece sana mahsus, fazla (bir ibadet) olmak üzere namaz kıl. muhakkak rabbin seni öğülmüş bir makama erdirecektir" (el-isra, 17/79) buyurulmuştur. ayet-i kerimenin tefsirinde teheccüd namazının hz. peygamber için farz veya fazilet olduğu ümmeti için nafile olduğu belirtilmiştir. peygamber efendimiz teheccüd namazını kılmağa devam eder, bu namaz için kalktığında da şöyle dua ederdi: "ya rab! her hamd senin içindir. sen, göklerin ve her yerin ve bunlardaki her şeyin daimi müdebbirisin. yine her hamd senin içindir. sen, göklerin ve her yerin ve bunlardaki her şeyin nurusun, (bunları aydınlatırsın). yine her hamd senin içindir. sen göklerin ve her yerin ve bunlarda bulunan her şeyin sahibisin. yine her hamd senin içindir. sen haksın, senin vaadin de haktır. (ahirette) seni görmek de haktır. sözün haktır. cennetin de haktır, cehennemin de haktır. peygamberinde haktır, muhammed (s.a.s) de haktır. kıyamet günü de haktır. ya râb! ancak sana itaat ettim. sana inandım, sana güvendim, sana yöneldim, yalnız senin (burhanlarına) dayanarak (düşmanlarla) mücadele ettim. aramızda yalnız seni hakem kıldım. ya râb! önce işlediğim ve sonra işlerim sandığım, gizli yaptığım ve aşikâra işlediğim (bütün) günahlarımı bağışla! (ahiret hayatımda beni) takdim eden, (dünya tarihinde nübüvvetimi) tehir eden ancak sensin. (allahım!) ibadete layık ilah yoktur, yalnız sen varsın, yahut, senden başka ibadete layık ilah yoktur. hakîmâne tasarruf da, tam kuvvet de allah ile kaimdir" (tecrid-i sarih tercemesi, iv, 12).

teheccüd namazı menduptur. iki ilâ oniki rekat arasında kılınabilir. en azı iki rekat, en çoğu oniki, ortası ise sekiz rekattır. her iki rekatta selam verilmesi daha faziletlidir.

teheccüdün en faziletli vakti:

peygamber efendimiz (s.a.s), sahih-i müslim'de ebû hureyre (r.a)'dan rivâyet edilen bir hadis-i şerifte teheccüd namazının en faziletli vaktini şöyle belirtmiştir: "farz namazdan sonra en faziletli namaz gece namazıdır. geceyi iki kısma bölersen son kısmı namaz için en faziletli vakittir. eğer geceyi üçe bölersen ortası en faziletli vakittir" (tecrid-i sarih terc. iv, 16).

teheccüd namazı çok faziletli bir namazdır. kur'an-ı kerim ve hadis-i şeriflerde teheccüd namazı kılmaya teşvik edilmiş ve bu namazı kılanlar övülmüştür. yüce rabbimiz geceleyin kalkıp teheccüd namazı kılanlar hakkında şöyle buyurur: "onların yanları yataklarından uzaklaşır (teheccüd namazı kılmak için yataklarından kalkarlar), korkarak ve umarak rablerine dua ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (hayır için) harcarlar. yaptıklarına karşılık olarak onlar için gözlerini aydınlatıcı ne güzel (nimetlerin) saklandığını hiç kimse bilmez" (es-secde, 32/16-17).

ebû hureyre (r.a)'dan rivâyet edilen bir hadis-i şerifte peygamber efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "geceleyin kalkıp namaz kılan ve karısını uyandırarak ona da kıldıran, şayet kalkmak istemezse yüzüne su serpen erkeğe allah rahmet eder, (günahlarını bağışlar). yine geceleyin kalkıp namaz kılan ve kocasını uyandıran, kalkmak istemezse yüzüne su serpen kadına da allah rahmet eder (günahını bağışlar)" (ebû davûd, salâtü'ttatavvu', 18).

hadis-i şerif insanı teheccüd namazı kılmaya teşvik ettiği gibi, aile fertlerini kaldırıp onlara da bu faziletli namazı kıldırmaya teşvik etmektedir.

yine ebû hureyre ve ebû saîd el-hudrî (r.a) peygamber efendimiz (s.a.s)'in şöyle buyurduğunu rivâyet etmişlerdir: "kim geceleyin uyanır ve karısını da uyandırarak beraberce iki rekat namaz kılarlarsa, allah'ı çok zikreden erkek ve kadınlardan yazılırlar" (ebû davûd, vitr, 13). allah'ı çok zikreden erkek ve kadınlar ise allah'ın mağfiret ve mükâfatına nail olacaklardır. kur'an-ı kerimde onlar hakkında "allah'ı çok zikreden erkekler ve zikreden kadınlar, işte allah bunlar için bağış ve büyük mükâfat hazırlamıştır" (el-ahzab, 33/35) buyurulmuştur.

bir kimse itiyat haline getirdiği teheccüd namazını özürsüz yere terketmemelidir. hz. âişe validemizin şöyle dediği rivâyet edilmiştir: "gece namazını terketme. çünkü resulullah (s.a.s) onu terketmezdi. hasta ve yorgun olduğun zaman oturarak kılardı" (ebû davûd, salatu't-tatavvu', 18) yine hz. âişe validemiz, "resulullah (s.a.s)'e namazın en sevimlisi az da olsa
--spoiler--

devam edileni idi. resulullah (s.a.s) bir namazı kılmaya başladığı zaman ona devam ederdi" demiştir (buhar, savm, 52).
bizim ligdeki yabancı kontenjanı gibi bi'şey;

(bkz: 5+1)
namaza başlamak isteyenler için zordur en kolayı bayram namazıyla başlanması bilinir.
sevgiliyle gece buluşmadır. hani kimse yokken... kimse bilmezken. çıt çıkmazken sözleşmektir. meşk edip ayrılmaktır.
kur'an-ı kerim'de peygamber efendimize hitaben:
"gecenin bir kısmında sadece sana mahsus, fazla (bir ibadet) olmak üzere namaz kıl. muhakkak rabbin seni öğülmüş bir makama erdirecektir." * buyrulmuştur. ayet-i kerimenin tefsirinde teheccüd namazının hz. peygamber için farz veya fazilet olduğu ümmeti için nafile olduğu belirtilmiştir.

ayrıca tu kaka bana'nın mütemadiyen salladığının göstergesidir. imsak vaktinde teheccüde kalktığını yazmaktadır çakma yobaz. *
geceye konan nafile bir reklamdır.
(bkz: ibadeti gizli yapmak)
tabi gün ibadeti gösterişe dönüştürme günüdür o ayrı.
annem demişti geceleri herkes uyurken yapılan ibadet en makbul olandır diye.bu da o makbul ibadetlerin baştacıdır.kulun alalh ile buluştuğu yerdir.canın ne istiyorsa iste.allah vermeyi sever.
peygamberimize farz, bize sünnet olan faziletli namaz imiş. bilindiği kadarıyla, ameller tartılırken farz olan namazlarda ya da ibadetlerde eksiklik olduğu zaman ikinci olarak nafile ibadetlere bakılacakmış. teheccüt de nafile olduğundan farzlarda eksiklik varsa belki faziletinden dolayı eksiği kapatabilir.. o günde inşallah sevinenlerden oluruz. ibadetimiz az ama..
şuana kadar sadece 1 kez kılabildiğim namazdır.hocam derdiki 'teheccüd namazı kabirde insanlara ışık olur'.
Teheccüt namazı vakti
Teheccüt namazının vakti soruluyor. Farz ve nafile bütün çeşitleri ile ibadetlerde esas olan, en küçük detaylarına varıncaya kadar onları Efendimiz'in (sas) kavlî tarif ve fiilî tatbikatlarına uyarak yerine getirmektir.

Çünkü ibadetler, hayatın sair alanlarındaki meseleler ölçüsünde içtihada açık değildir. Efendimiz'in (sas) "Beni nasıl namaz kılıyor görüyorsanız, siz de öylece kılın." beyanı bu yaklaşımın temelini oluşturur. Dolayısıyla teheccüt namazının vakti meselesi de bu zaviyeden ele alınmak zorundadır.

Efendimiz'in hayatına baktığımızda islam ulemasının ittifakla belirttiği üzere, kendisi için farz, ümmeti için nafile olan teheccüt namazını Allah Rasulü (sas) genelde gecenin üçte birinden sonra ve kısa veya uzun belli bir müddet uyuyup uyandıktan sonra kılmıştır. Gecenin üçte biri, toplam gece müddeti üçe bölünüp, akşam namazı vaktinin girişine ilave edilmekle bulunur. Çünkü gece akşam namazının girişi ile başlar. Pekâla söz konusu vakit teheccüt namazının olmazsa olmaz şartı mıdır? Yatsı namazının peşisıra hiç uyumadan kılınamaz mı? Uyuyup uyanmanın olmadığı uykusuz geçen gecelerde kılınan nafile namazlar teheccüt değil mi? imsak vaktinden az önce kalkıp yatsı, teheccüt ve vakti girer-girmez sabah namazı kılmak mahzurlu mu?

Bu ve benzeri sorulara toptan cevap olabilecek hususları maddeler halinde kısa kısa belirtelim.

1-Teheccüt namazının vaktini yukarıda Efendimiz'in uygulamalarından hareketle belirttik. Bu namazın kâmilen eda edilmesi hiç şüphesiz bu uygulamayı esas almakla olur.

2-Bununla birlikte Allah Rasulü'nün (sas) kış ve yaz mevsimlerinde vakit namazları dahil farklı uygulamaları var. Mesela; uzun kış gecelerinde sabah namazını 'gales' adı verilen imsak vaktinin hemen akabinde, yazın ise 'isfar' denilen güneşin doğmasına çok yakın bir zamanda kılıyordu. Efendimiz bunu ister Cebrail'in (as) kendisine rehberlik ettiği vakit ile alakalı uygulamasından hareketle, isterse mevsim şartları nedeniyle değişen iş takvimi münasebetiyle yapsın, son tahlilde farz olan vakit namazları için böyle bir model ortaya koymuştur. Aynı şeyler bazı rivayetlerde öğle ve ikindi namazları adına da yer almaktadır. Zaten fakihlerin ve hadis şarihlerinin asr-ı evvel ve asr-ı sani müzakerelerinin altında da bu yatmaktadır. Bu da bize göstermektedir ki; vaktin sınırları içinde kalmak şartıyla namazı önce veya sonraya alma konusunda bir irade ve kısmen de olsa bir serbestlik söz konusudur.

Bu zaviyeden teheccüt namazına gelince; hayat şartlarımızın Efendimiz dönemindeki gibi olmadığı kesindir. ister sanayi devrimi sonrası oluşan metropol yaşantımız, ister değişen iş hayatı ve mesai anlayışımız, ister ülkelere, milletlere göre değişen zamanın kullanımı ve zaman tanzimi noktasındaki hayat felsefemiz, bizim yatsı namazını vaktin evvelinde kılıp hemen yatağa girmemize imkan tanımıyor. Bu farklılığın doğru veya yanlışlığını tartışmıyorum; sadece Efendimiz dönemi ile aramızdaki farka işaret ediyorum. O dönemdeki insanların yatsı namazını kılıp yatağa gittiği saatlerde, bugünün insanı özellikle büyük şehirlerde işten yeni dönüyor. Tabii bu küllî değişiklik, teheccüt için gece kalkmasına mani hususların başında geliyor.

"Kâmilen ve külliyen elde edilemeyen şey, bütün bütün terk edilmemeli" prensibinden hareketle, gecenin yarısını aşkın bir vakitte yorgun argın yatağa giden ve gece kalkması görünüşte imkansız olan kişi, yatmadan önce, zaten vakti girmiş olan teheccüt namazını kılsa ne olur? Erken dönemlerden itibaren fukahanın bu konudaki yaklaşımı çok nettir; çeşitli sebeplerle gece teheccüt namazına kalkamayacağını düşünenler yatsıyı müteakip teheccüt namazını kılabilir. Fakat bu namaz, fazilet ve sevap noktasında belli bir miktar uyuduktan sonra kılınan teheccütle mukayese edilemez.

Yazının başında dediğimiz gibi ibadetleri Efendimiz'den bize intikal eden şekliyle eda ve bu keyfiyeti muhafaza etmenin vazifemiz olduğunu unutmamalıyız.

a.kurucan@zaman.com.tr

16 Aralık 2010, Perşembe
gece bir merdivenle göğe ve yıldızlara yükselmek gibidir.