bugün

efendim, ateistler bu konu hakkında şöyle bir sual sormaktadırlar: ''allah madem bizi mükemmel yarattı, neden pipimizin ucundaki eti kesiyoruz? demek ki mükemmel değiliz.''

aslında, toplumumuzda dahi, sünnetin ne olduğu bilinmiyor. farz mı, vacip mi, adı gibi sünnet mi, yapılmasa olur mu... bunları bilen yoktur. 'sorgulama' diye bir laf vardır, ateistler sık kullanır bunu. ben bunu 'akletme' olarak kullanırım daha çok. dinin emirlerini ve yasaklarını 'akledeceksiniz'. yoksa toplumumuzun içine bu kadar girmiş bir konuda bile cahil kalırsınız.

sünnet evvela farz değildir. sünnet olmayan kişinin müslüman olmadığına hükmedilemez. sünnet islam'ın şartı da değildir. esasen sünnet, fıtrî bir vecibe olmakla birlikte, bir islam şiarıdır. ezan, kamet gibi olgularda olduğu üzere, sünnet olmak da müslümanları diğerlerinden ayırdığı için, bir islam alameti sayılmakta ve tavsiye edilmektedir.

sünnet olma hakkında imam ebu hanife, sünnettir demiş. malikiler de aynı fikirdeler. hanbeliler, erkeğin sünneti vacip demişler. imam şafii de aynı görüştedir. dikkat ederseniz farz diyen yoktur.

ancak bu sünnet, peygamberlerin babası hz. ibrahim'den miras kaldığı için, yahudi ve müslüman toplulukları yüzyıllardır bu sünneti uygulamaktadırlar. hatta fıkıh kitaplarında geçer ki, bir belde halkı bu sünnetten vazgeçerse, onlarla mücadele etmek gerekir. çünkü sünnet olmak, aynı ezan okunması gibi bir islam şiarı olmuştur artık. bir belde de ezan okunmaması da, müslümanların sünnet olmaması da, islam'ın şiarlarına aykırıdır. (tıbbî zaruretler dışında)

gelelim işin tıbbî yönüne ve ateistlerin sorusuna:

sünnet olmanın tıbbî faydaları vardır, evet, ancak kesilen deri, işlevsiz değildir. bazı ateist bilim adamları, sünnetin zararlı olduğunu iddia ederler. bu konu hakkında nil gün bir kitap yazmıştı. ama nil gün, siyasi bilgiler fakültesinden mezun bir kadın. ama doktorluk taslamış kitabında. gören de jinekolog sanacak. her neyse, ben sinirlenmeden anlatayım size:

sünnet, fıtrî bir olaydır. hz. peygamber, sünnetin aynı tırnak kesmek, kılları temizlemek gibi vücutta hijyene hizmet eden bir olay olarak tanımlıyor. erkekler için konuşuyorum tabii. çünkü o bölgedeki deri, her ne kadar gereksiz olmasa da, bir takım hastalıklara davetiye çıkarabilmekte ve üstelik, temizliği zorlaştırmaktadır. aslında islam'da sünnetin esas nedeni tıp değildir. daha çok sosyolojiktir. mesela hristiyanlarla bir savaş yapılsa, ölen kişinin kim olduğu bilinmese, sünnetli olduğu görüldüğünde o kişinin müslüman olduğuna hükmedilir.

aynı şekilde sünnetsiz erkeklerin tenasül uzvu, idrara çıktıktan sonra, sünnetli uzuvlara göre daha çok akıntı yaparlar. ve işin kötü yanı, bunu temizlemek ve fark etmek zordur. yani siz namaz için abdest alacaksınız, idrar kaçırıp kaçırmadığını göremezsiniz uzvunuzun. bu da ibadeti zorlaştırır, hatta engeller. üstelik, sünnet erken boşalmayı engeller. sünnetli erkekler daha az zevk alırlar cinsel ilişkide. böylece ilişki uzun olur ve kadınların daha çok zevk alması sağlanır. bu da sünnetin aile hayatına yansımasıdır.

bu konuyu izah ettikten sonra şöyle bir soru soralım: gerçekten bizler noksan mı yaratıldık?

hayır... ama sünnetteki faideler, zararlarından daha fazla olduğu için tercih edilir. yalnızca tıp anlamında yararı yok; içtimaî, kültürel, sosyal, cinsel hayat manasında da yararları var. bu nedenle sünnet, bir imtihan vesilesidir. hz. ibrahim'i allah, kur'an'da 'bazı kelimelerle imtihan ettiğini' söyler. bu kelimelerden birisi de sünnettir. sünnet, insanlık için bir imtihan vesilesidir, yaradılış noksanlığı değil. oradaki derinin de bir işlevi vardır, yani allah işlevsiz bir fazlalık yaratmamıştır.

bizler; uzamış tırnaklarımızı, haddinden fazla çıkan kıllarımızı, canımız istediğinde saçlarımızı, sakallarımızı, bıyıklarımızı da kesiyoruz. hz. peygamberin hadisinde de geçer bu şeyler. bizim kesmemiz, kılımızı veya tırnağımızı işlevsiz mi kılar? hayır. tırnağın bir işlevi vardır ancak çok uzadığında da hijyen konusunda sıkıntı yaratır. kılları temizlememek cahiliye adetidir. bunlara bakıp da ''kılları neden kesiyorsun allah seni mükemmel yarattıysa'' denilebilir mi?

denilemez...

velhasıl kelam; sünnet farz değildir. ancak bir islam şiarıdır, tatbiki lüzumludur. tıbben faydaları olduğu gibi, kesilen bölüm işlevsiz bir organ da değildir. ancak erkeğin cinsel uyaranını azaltmak için de zaruri sayılır.

günümüzde kadın sünneti de meşhurdur. bunun hakkında bir entry yazmıştım, konu islam değil diye. afrikalı kabilelerin yaptığı, klitorisi alma işlemi islam'da yoktur. günümüzde batılılar, klitorisin etrafındaki deriyi keserek kadınları sünnet ediyorlar. hijyenik ve cinsel zevki arttıran bir şey bu. kadınların orgazm olması zor olduğundan, tavsiye edilen bir işlemmiş. bunu da eklemek lazım.
bülent ersoy'un yanlış anlayıp kökten kestirmesi olayıdır.
Yoksa bülent ersoy dünya çapında sanatçı olacaktı da önünü kestiler.
çok eski uygarlıklardan geldiği öne sürülen gelenek. türkçede enteresan bir biçimde "sünnet" olarak gelmiş. normalde yapılan fiil çükün uç deri kısmının kesilmesidir. yani sünnetin gerçek manası olan yasa-kanun kavramı ile hiçbir bağı yoktur.

sünnet yahudilerde de mevcuttur ve sünnet olma ile ilgili tevrat hükmü vardır. (bkz: tevrat bölüm 17)
ne var ki bu geleneği dini zorunluluk zanneden büyük bir çoğunluk vardır.

hatta bildiğimiz, peygamberin uygulaması olan sünnet kavramı da yanlıştır. sünnet, allah'a aittir. kur'anda sünnet yalnızca allah ile beraber zikredilir. sünnetullah, allahın yasası-kanunu demektir. buna sarılıp uymamız emrolunur ve peygamberde buna uymuştur. nerden nereye gelinilir...
bana sorulsaydı eğer yaptırmayacağım operasyon.
sünnet olmanın türkçesi "etek külahının kesilmesi"dir. etek sözü erkek azasının adıdır. kadınlara anadolu'da "eksik etek" derler. o kısma ait kullanılan usturalara da etek usturası denir. zamanla etek sözünün anlamı genişlemiştir eteklik, etek öpmek, eteklemek gibi sözler yapılmıştır. sünnet olmanın arapça karşılığı "hıtandır" ve osmanlı lehçesinde sünnet düğüne "hıtan cemiyeti" denilmiştir.
Şekem Beyi Hivli Hamor'un oğlu Şekem, bir gün kırda gezerken hz Yakup'un kızı Dina'nın ırzına geçti. Yakup ve oğlu buna çok öfkelendiler ancak Hamor, oğlunun Dina'ya aşık olduğunu, başlık olarak ne isterse vereceğini söyledi. Yakup'un oğulları tüm kentin erkekleri sünnet olmadıkça kızkardeşlerini vermeyeceklerini söylediler. Hamor, Yakup ve ailesinin çok zengin olduklarını, onları aralarına almanın Şekem Kenti için bir kazanç olduğunu söyleyerek halkını ikna etti. Kentin tüm erkekleri toplu halde sünnet oldular. Bunu fırsat bilen Şimon ve Levi Hamor ve Şekem dahil, tüm erkekleri kılıçtan geçirdiler. Tüm kenti yağmalayıp kadınlara el koydular.
(bkz: sünnette akan kanların hesabı sorulacak)
Tek kaynak kur'an'da olmayan, yahudi geleneği olan saçmalık. Bakın;

tevrat yaratılış kitabı
(yar.17: 10'dan sonra sünnet kısmı başlıyor)

bölüm 17

yar.17: 1 avram doksan dokuz yaşındayken rab ona görünerek, "ben her şeye gücü yeten tanrı'yım" dedi, "benim yolumda yürü, kusursuz ol.

yar.17: 2 seninle yaptığım antlaşmayı sürdürecek, soyunu alabildiğine çoğaltacağım."

yar.17: 3 avram yüzüstü yere kapandı. tanrı,

yar.17: 4 "seninle yaptığım antlaşma şudur" dedi, "birçok ulusun babası olacaksın.

yar.17: 5 artık adın avram değil, ibrahim olacak. çünkü seni birçok ulusun babası yapacağım.
not 17:5 "avram": "yüce baba" anlamına gelir. "ibrahim": ibranice avraham, "çokların babası" anlamına gelir.

yar.17: 6 seni çok verimli kılacağım. soyundan uluslar doğacak,krallar çıkacak.

yar.17: 7 antlaşmamı seninle ve soyunla kuşaklar boyunca, sonsuza dek sürdüreceğim. senin, senden sonra da soyunun tanrısı olacağım.

yar.17: 8 bir yabancı olarak yaşadığın toprakları, bütün kenan ülkesini sonsuza dek mülkünüz olmak üzere sana ve soyuna vereceğim. onların tanrısı olacağım."

yar.17: 9 tanrı ibrahim'e, "sen ve soyun kuşaklar boyu antlaşmama bağlı kalmalısınız" dedi,

yar.17: 10 "seninle ve soyunla yaptığım antlaşmanın koşulu şudur: aranızdaki erkeklerin hepsi sünnet edilecek.

yar.17: 11 sünnet olmalısınız. sünnet aramızdaki antlaşmanın belirtisiolacak.

yar.17: 12 evinizde doğmuş ya da soyunuzdan olmayan bir yabancıdan satın alınmış köleler dahil sekiz günlük her erkek çocuk sünnet edilecek. gelecek kuşaklarınız boyunca sürecek bu.

yar.17: 13 evinizde doğan ya da satın aldığınız her çocuk kesinlikle sünnet edilecek. bedeninizdeki bu belirti sonsuza dek sürecek antlaşmamın simgesi olacak.

yar.17: 14 sünnet edilmemiş her erkek halkının arasından atılacak,çünkü antlaşmamı bozmuş demektir."
Kusra bakmayın da pipiyi yakışıklı hale getiriyor. Sünnetsiz pipileri görüyoruz yani...
sağlıklıdır.

boşuna almıyorlar parçayı.

sünnet olan çocuğa da, o parçayı pilavın üstüne et niyetine koydukları yalanı söylenir, çocuk da yemek falan yemez daha.

sene 1996. kuzen kere senin amk.
hiç hatırlamadığım olay. ne sünnet düğünüm oldu oldu ne de bir şey. daha yaşım bile olmadan bir ameliyt esnasında aradan çıkartıvermişler o küçük kabuğu da. yani hayatımın utanılacak bir anını hatırlamıyorum ve bu durumdan dolayı mutluyum. kuzenlerimin sünnetini hatırlıyorum da allahım, resmen büyük utanç.
Musluman ve yahudi inancina sahip erkeklerin ergenlige girmeden evvwl yaptigi eylemdir.
Hatırlamadığım olaydır. Yaşıma bile gelmeden aradan çıkarılan deri parçasıdır.
öncesinde yaşattığı korkunun haricinde çok da zor olmayan eylemdir.

eylem diyorum ama siz bir şey yapmıyorsunuz,

yatıyorsunuz sadece.

şimdi daha kolay tabi.

bizim zamanımızda baltayla...

yok lan o kadar da değil.
erkeliğin ilk adımıdır.
Ahh sunnet.. Ah cancazim pipimin bir bolumune veda ettigim o kara gun!

Oyle beni kadin sunnet etti, yok kiz sunnet etti gibi seylerle kimse enteresan bir sunnet anisi var sanmasin. Esas sunnet anisi esi benzeri olmayandir.

Misal benim pipilotimle beraber yasadigimiz o bahtsiz gun.

1991 yilinin 24 Eylul gununde ameliyat sonrasi ilk kez ayaga kalkacaktim. Yuz ustu yatilan on gun sonunda celik korse yaptirilmisti ve ben o korseyle ameliyat sonrasi yuruyebilecek miyim yuruyemeyecek miyim sorulari altinda bana bakanlara cevap vermek zorundaydim.

Korse yerlestirildi ve ben ceylan gibi sekerek Cerrahpasa koridorlarinda dolanmaya basladim. Ozgurlugumun ikinci saatinde kirmizi dudakli bir hemsire elimden tuttu ve beni yine odama goturdu. Orada birkac doktor ve annem bir konusma icindelerdi. Artik zamaninin geldigini soylediler ve bana donduklerinde gozlerince cakan o simsegi gordum. Hemsireye ameliyathaneyi hazirlatmalarini soylediler ve daha once duymadigim bir ismi soyleyip onun hazir olmasini istediler.

Eyvahlar olsun yine mi ameliyat olacagim derken o kirmizi dudakli saclari saridan az kahverengi hemsire elimden tutup beni bir ameliyathaneye goturdu. Korsemi cikardiktan sonra ameliyat masasina yattim ve caresizce beklemeye basladim. O an hayatimda tanidigim ilk ve tek japon iceri girdi. Adini simdi hatirlamiyorum da ustunde doktor onlugu vardi. Kendisini tanitti ama o ismi degil yillar sonra hatirlamak o soyledikten on saniye sonra unutmustum bile. Ben basima gelecekleri bilmiyordum ama o benim can yoldasim çukumu tuttu ve bir yukari kaldirdi bir asagi indirdi ve gozune kestirdi. Aman tanrimdi. O yakuza savascisi beni sunnet edecekti.

Benim hayalim hep ustu dantellerle islenmis bir yatakta yatarken elinde def olan bir adamin bagirtilari altinda koro halinda soylenen "yumurtanin sarisi, gitti chuqentay'ın yarisi" sarkisi esliginde babacan bir sunnetcinin beni erkeklige itelemesiydi. Ama basima gelene bak. Yanimda kirmizi dudakli, ayari dusuk altin sarisi sacli hemsire, onumde Son Samuray ile basbasaydim.

Japon ogretilerine gore yetismis adam, soyunda samuraylik, yakuza savasciligi, vurdulu kirdili filmler portfolyosu olan ve gozlerinin cekikligi yuzunden çukumu yarim yamalak goren kisi beni sunnet edecekti.

Hayir yani o kisiklik arasinda nasil olur da kucucuk donanimi kesmeye kalkar anlamis degildim.

Derken bozuk Turkcesiyle bana alet edevati gostermeye basladi. Bak bu makas. Bak bu ustura. Bak bu igne... Hay bir daha gozlerini 1/4’den fazla acamayasica minyon azrail! Bilmek istemiyorum senin techizatini!

Derken ben o kirmizi dudakli, kurutulmus saman sarisi rengi saclari olan ve balenli sutyen kullanan hemsirenin ellerini tutup beni birakma diye aglamaya basladim. Kirmizi dudaklari hareket edip tamam canim ben buradayim dediginde birden bir yavsama icine girdim ve o anda Azrail Yakuza savascisi çukume karsi taaruza gecti ve kaleyi ele gecirmek icin duvarlari yikacak olan manciniktan topu firlatip igneyi en hassas bolgelerden pipi cevremden sokup sokup cikardi. Ucuncu igne girisinden sonra belden asaginisi hissetmiyor gibiydim. Halbuki "ben"den asagisini hissetmiyormusum. Benligimi almis megerse o Turk dusmani jakuzilerde bogulasi yakuza savascisi.

Isini bitirip pipimi toparladiktan sonra /nasil yani?/ yandan yemis Turkcesiyle hadi gecmis olsun dedi. Evet gecmis olsundu gercekten. Japonlarin Turkiye’yi ele gecirme plani artik baslamisti. Butun ulkeyi kisir edeceklerdi ve bu savasin ilk kurbani ben olmustum. Ve 23 sene sonra tum Turkiye’de nufus olabildigince azalacak ve Rayyip Tayyip’in en az uc cocuk yapin /tabi yapabilirseniz/ sozleri yankilanacakti. Ama neyse ki Japonlarin plani tutmamisti ve ertesi hafta çukumun eski performansina kavustugunu gorecektim.

Ustumde yine celik korse ve her sunnetli cocuk gibi belden asagisi full ciplak olarak koridorda gezinirken ogrendim ki o Japon, Turkiye’de staj yapiyormus. Sen tut ta Dunya’nin obur ucundan gel ve benim çukumde staj yap. Ben olsam utanirim.

Yani ne diyecek Japonya’ya gidip? Turklerin pipisi ustunde yaptigim staji tamamladim anne.
Höyt! Olur mu oyle sey?

Bilmiyorum daha enteresan birisi tarafindan sunnet edilen var mi. Belki o Japon bir cok cocugun pipisinin katili oldu belki de benden sonra doktor olmaktan vazgecip gidip koyunde pirinc yetistirmeye basladi. Ben de onun pirinc tarlasinin mahsulunu oturup afiyetle yedim belki de.

Hadi Yakuza savascisi Sondan bir onceki Samuray’i gecelim.

O celik korseyi kusanip koridorda pipimi havalandira havalandira yurudugum sirada tuvaletim geldigi icin kosa kosa kirmizi dudakli, yazin ikindi saati gunesi gibi sari saclari olan hemsireye kosup korsemin ondeki bagciklarini cozmesini rica ettim. E artik o benim en mahremimi biliyordu. Erkeklige adimimi O’nunla atmistim. Onumde comeldi ve korsenin ipligini tutup cekti.

Yine aman tanrimdi! O tutup hirsla cektigi sey aslinda korsenin bagcigi degildi! Cunku hicbir korse bagcigi cekilince kanamazdi. Hadi kanadi diyelim, o kanamanin sebebi korse bagciginin onceki gun bir Yakuza savascisi tarafindan sunnet edilmis olmasi olamazdi.

O kirmizi dudakli, smiley sarisi sacli hemsire korse ipi diye pipi cekmisti. Dikisli olan pipi artik iflah olmazdi cunku idrar akmasi gereken yerden oluk oluk kan akiyordu. Pipim kadinin elinde kalmisti. Kilici korelmis Samuray cakmasi Japonun yapamadigi isi hemsire yapmisti ve pipimi etkisiz hale getirmisti.

Derken yine ameliyathane hazirlandi, yine gittim yattim o lanet masanin ustune. Yine yandi ustumde isiklar filan.

Ameliyat masasindayken vasiyetimi de soyledim; "Eger pipime bir sey olursa o kirmizi dudakli, camurlu yoldan gecmis taksi sarisi sacli hemsirenin memesinden deri alinip bana yeni pipi yapilsin!" Ayildigimda pipim yerindeydi ve o gunden sonra pipime kimseye dokundurmamaya yemin ettim. Oyle bir yemin etmisim ki hala bakirim.

Eli yuzu duzgun, helal sut emmis arkadaslardan mesaj bekliyorum. Seviyeli bir iliski beklentisindeyim. Gizlilik benim icin onemli. Evim var ama kredi borcunu oduyorum hala. Ciddi dusunen Japonlardan mesaj bekliyorum.
Ah felek zalim felek.
ilkel ve barbar bir ritüeldir. tek tanrıcı dinlerde bu aslında yahudilikten geliyor, bu bir işaret olarak ( tanrı herhalde oraya bakıp anlıyormuş) algılanıyor ve sünnet yahudilikte vardır. hriistyanlıkta aşırı derecede tartışılmıştır. pavlus hatta bundan sebep havariler bile toplamıştır, paganlarda bunun zorluk çıkartacağını söylemiştir ve hrisityanlarda geri plana atılmıştır. müslümanlar da vardır.

bilimsel olarak ise hiçbir faydası olmayan hatta sünnet sırasında yaşanan kazalarla zararlı olan bir saçma sapan uygulamadır.

bilimsel olarak sünnetin gerekli olduğu zaman vardır ama bu orada olan sorunla ilgili, zaten kangren olacağım diye kolunu kesmek kadar mantıksızdır.

ayrıca zevki aşırı önlüyormuş. ben öyle okudum. şimdi ben az zevk alıyorsam bunun vebalini kim verecek?

şüphesiz islam dünyası bunu tartışacaktır.
erkek sünneti diye bir şey de olmamalı aslında. burada kadın sünneti yapılsa erkek sünnetini normal gördüğünüz gibi kadın sünnetini de normal görürdünüz.

peniste derinin alındığı durumlar var ama bu sadece orada oluşan mikropların deriyi ele geçirmesi üzerine oluyor. yani bu tıpkı nasıl olsa kangren olurum diye kolunu kesmek kadar saçmadır.

ayrıca zevki aşırı derecede önlüyor ve kadınlarda da amaç budur. sünnetin amacı da özünde budur.
kaynağı yaratan değil ruh hastalığı olan şey.

yani düşünsene seni yaratan her neyse, pipinin ucundaki eti kesmelisin diyor. kendini peygamber ilan edip milyonlarca insanı kandıran kişinin aklına böyle fantastik kurgular gelip gelip kandırmış milleti zamanında. aradan da yüzlerce, binlerce yıl geçmesine rağmen bunda bir mantık arayıp "sağlıklıymış abi ya" diyerek bu saçmalık mantıklı gösterilmeye çalışılıyor.

tuhaf gerçekten. 4 kadın almak da allah'ın emri sonuçta. değişik bir fantezi.

geberin.
Zararlıdır. "Allah erkegin penisini hatalimi yaratmıştır?" sorusunu akla getirir.
ülkemizde en büyük farzlardan bile daha fazla riayet edilendir.

el kadar bebelere yapılan zulümdür.

çağımızın vebası olan erken boşalmadan tutun da bilumum cinsel sorunun yegane sebebidir.

çüklere reva görülen bu zulme artık dur deyilmelidir.

yet-her!!
köpek giren eve melek girmez gibi kuranda rastlamadığım bir ritüel. Lan ne de hevesli bizim insanımız kuranda olmayan şeyleri yapmaya. Ama kuranda açıkça söylenen tesettürü çoğu kişi uygulamaz.
sünnet dediğimiz pipiyi kırpmak bir sünnettir. farz değil.

ama farz değil diye önemsizleştirmemek gerekir. sonuçta peygamberin tavsiye ettiği bir şşey.
din adına değil sağlık için yapılmalıdır. mikrop biriktiren deri parçası kırpılıyor, vahşetlik bir tarafı yok. Ayrıca yeni haliyle daha estetik görünüyor.