sözlük yazarlarının itirafları

hep beni terk edecek ya da takmayacak adamları seviyorum. öleceğim günü iple çekmeye başladım. benden bir bok olmayacağının da bilincindeyim.

hayatımdaki en değerli varlık dediğiniz şeylerin aniden sizden uzaklaştığını, hepsinin birden anlamsızlaştığını, beyninizin çöplüğe dönüştüğünü hissettiğiniz oldu mu sözlük?

dergilerim, fanzinlerim, albümlerim, kalemlerim, kağıtlarım.. şiirler şarkılar...
ben iç güveysinden hallice bir yazarım sözlük. sözlük yazarlığı değil kastım.. şu güne kadar bir kalem ve bir kağıt parçası üzerine düşlediğim hayatımda, ilk defa kalemim ve kağıdımın da anlamını yitirdiğini hissediyorum. hoş bunları hissederken bile bir şeyler karalamaya çalışıyorum da bu yersiz çabamı mazuz görün.
önümüzdeki sene sahnelenmesi planlanan bir köy tiyatrosu yazıyordum hali hazırda. az kaldı, sona yaklaştım. 2 aydır tek bir parantez arası dahi ekleyemedim. 2 ayın geçti ve ben bu çöplüğe dönüşme hissini yeni hissetmeye başladım.

korkuyorum sözlük.
sartre diyor ki: "Biliyorum. Bana tutku verecek herhangi bir şeye ya da kimseye artık rastlamayacağımı biliyorum. Birisini sevmeye kalkışmak, önemli bir işe girişmek gibidir, bilirsin. Enerji, kendini veriş, körlük ister. Hatta başlangıçta bir uçurumun üzerinden sıçramanın gerektiği bir an vardır. Düşünmeye kalkarsa atlayamaz insan. Bundan böyle artık bu gerekli sıçrayışı yapamayacağımı biliyorum."
komik gelecek; ergenlik çağımın başlarında bir kıza tutuldum. tutkunduk birbirimize. en saf duygularımızla uzunca bir süre devam ettik ve uzun süre önce de yolun sonunu gördük.
büyük adamdır sartre ama büyük adamlar da yanılır dimi sözlük?
çünkü etrafımda değer verdiğim her varlığa karşı hissizleşirken birinin beni buradan çekip kurtarmasını bekliyorum.
umarım ,allah affetsin, cebrailim bana ulaşabilir.

geçen günlerde yaşadığım ve bir şehir magandasına bir kıroya onun anlayacağı dilden verdiğim ders ile ilahi adaleti sağladığıma inandığım olayı anlatmak isterim.

Alışveriş yapacağım marketin park yerine arabamı park edecekken bir hanzonun engelli bölümüne arabasını park edip hızla markete girdiğini gördüm. Adam sapasağlamdı üstelik parkta başka boş yerlerde olmasına rağmen oraya umursamadan park edip gitti Böyle tiplere uyuz olduğum için arkasından seslenip uyardım duydu ama arkasına bile bakmadan boşver der gibi elini sallayıp içeri girdi.

bende peşinden içeri girdim duruma çok sinirlenmiştim sağa sola baktım ama koskoca markette herifi göremedim ya sabır çekip alışverişe başladım.

Bir süre sonra manav reyonundan bağırma çağırma sesleri duydum bir baktım bizim hanzo, reyonda çalışan çocuğa saydırıyor. olay ne tam anlamadım. ama oraya doğru yöneldim. Herif susmak bilmiyor zavallı çalışan çocuğa hakaretler yağdırıyor.

-sen kimsin? ben müşteriyim. saygısız ,terbiyesiz 900 liraya çalışıp birde artislik yapıyorsun... vs. çocuk kıpkırmızı cevap bile veremiyor. olayı anlamak için çocuğun yanına gittim hayırdır ne oldu? diye sordum. çocuk anlattı. hanzo gelmiş reyondaki bazı sebzeleri beğenmemiş çocukta taze abi bugün geldi demiş. vay sen misin bunu diyen. neden onu kaydırıyormuş kendisi anlamazmıymış sebzeler çürükmüş falan filan...çocuk valla abi bugün geldi ben sadece bunu dedim, dedi. olayın çıkış noktası bu.

herife gıcıktım böyle davranınca iyice uyuz oldum. dayanamayıp müdahale ettim. varsa şikayetini market müdürüne iletmesi gerektiğini her ne olursa olsun toplum içinde böyle hakaret etmeye kimsenin hakkı olmadığını söyledim. ayrıca park yerinde yaptıklarını anlattım tartışma büyüdü itişip kakışmaya başladığımızda güvenlik geldi bizi ayırdı . heriften hırsımı alamadım.

sinirden elim ayağım titriyordu. marketten çıktım. park yerine arabamın yanına döndüm. baktım bizim hanzonun arabası hala engelli park yerinde duruyor. fırsat bu fırsat dedim böyle ayılar uyarmakla, konuşmakla, yaptığının hatalı olduğunu anlatmakla yola gelecek tipler değildi. onlarla onların anladığı dilden konuşmalıydım. bindim arabama boylamasına arkasına park ettim ki çıkamasın delirsin. sonra avm nin sinemasına gidip terminatöre bilet aldım.

2 saat izledim. çıkışta artık olacaklara hazırlıklı olarak park yerine doğru yola koyuldum. baktım bizimki fellik fellik arabanın sahibini arıyor. zaten birbirimize sinirliyiz birde baktı arabanın sahibi benim. eee ben de zaten bahane arıyordum. tekrar kapıştık. ama bu sefer güvenlik falan ayıramadı. bir kaç yumruk yedim ama epeyde çaktım.iyice dövdüm. şimdi mahkemeliğiz.

-pişman mıyım? asla...

Ne yani hepsi özür dilemek ve az da olsa dertlerini mi anlatmak içindi ? Bazen diyorum alt tarafı şunu yazdı abartma olmaz sonra da olma ihtimalini düşünüyorum oda olmuyor onun da dediği gibi iki ucu ... değnek yani.

aylardır sözlüğe girmiyorum, herhangi birşeyde yazmadım doğal olarak, ama bugün çok tuhaf birşey oldu, bir çocuğun gülümsemesi, bana hala hayatta olduğumu hissettirdi.

evet birçoğumuz için bok gibi bir ülkede yaşıyoruz, bok gibi bir hayatımız var, bu ülkede hiçbir insan hakettiği hayatı yaşayamıyor, çöpçüsünden doktoruna kadar kimse hakettiği parayı alamıyor,
gençlerin gelecekten pek umudu yok. ülkede hergün birileri ölüyor, şansa yaşıyoruz adeta
bok gibi herşey.

ama,

bir kere geliyoruz ve bir kerede gidecez bu sikimsonik dünyadan ey güzel insanlar. gülümsemek şart.
inadına gülümsemek.

bilmiyorum...

karısını aldatan bir adamın, oğluna "sen büyüdün mü de akıl veriyorsun?" diye sorması kadar saçma bu hayat.

Büyümek yaşla mı oluyor baba? Eğer dediğin gibiyse, sen ne zaman yaşının adamı olacaksın? 3 torunu olan adamsın.

itibarını, annemi ve bizleri düşünmüyorsun. Peki sonuçlarını? Bir gün o orospudan tekme yediğinde nasıl bakacaksın yüzümüze?

Bak, haftanın tek tatil gününde eğlenmek varken, gecenin bu saatinde bunlara kafa yoruyorum.

Sikinde bile değil. Aslında sikinde bir şey var ama o biz değiliz.

bursa'daki suriyeli sapık başlığı yüzünden uyku haram oldu bu gece. Tüylerim diken diken lan. Bu noktaya gelmemde emeği geçen herkesin amk. Korkudan hareket edemiyorum.

Şu "çaylakken 40 karakterden az entry giremezsiniz" uyarısı yüzünden götümü yırttığım doğrudur.

Artık kendi yoluma bakmak istiyorum sözlük.

görsel

Ürkütücü olduğu uyarısına rağmen bursadaki suriyeli sapık başlığına girdiğim için yaklaşık altı dakikadır korkudan ağlıyorum. adam kimdir ne yapmıştır zerre fikrim yok ama fotoğrafı gördüğüm an ağzım burnum yer değiştirdi sanki bıktık bu suriyelilerden

iyi geceler sözlül. Yine başkalarına söylemesi uygun olmayan ama içini dökme amaçlı söylemek zorunda hissettiğim bir konu yüzünden burdayım. Ani bir kararla namaza başlama kararı aldım. Bunu menfaat için, karşılık beklediğimden değil sadece öyle olmasını istediğim için yaptım. içimden bir ses olması gerektiğini söyledi. Az önce de ilk sabah namazımı kıldım, Allah utandırmasın.

Geçen yaz Antalya'da baba tarafı kuzenim Tarafından oltaya getirildim. denizde yüzen barı mistik bir olay sandım. Meğersem shıp ın barmış. korkumdan tuvalete bile beraber girdik

Bir haftadır kimse mesaj atmıyo diye uygulamayı sildim.

Whatsapp'ı sildim çok mutluyum sözlük. Böylece herkes gerekli gereksiz mesajda atmıyor. Hatta hiç kimse mesaj atmıyor.

bir yıl oldu sayılır bir kedi eve almıştım eğitimi olmadığı için depoda bakıyordum eve alıştırıyordum. ama babam çok kızardı pislik derdi iğrenç götür filan görmeye dayanamazdı. Bir gün evin içinde gördü bağırdı çağırdı ezerim ben bunu dedi filan benim damarıma bastı dedim gel ez filan baya sert oldum döndü odaya gitti bende evin kapısı çarptım çıktım gittim kaç saat sonra geldim bilmiyorum. Olaydan 2 ay sonra okula gittim adam gitmiş yolda 3 haftalık ayvru bulmuş onu eve getirmiş bakıyor. Bana tabi telefonla dediler. Neyse baya baya bakıyor buna süt alıyor fılan. Sonra benim kedi depoya alıştığı için depoda doğurmuş sonra gitmiş onlarıda sevmeye başlamış sucukları kesip götürüp ona veriyormuş. ne yemek olsa götürürmüş. Ben geldim eve okuldan bi baktım babam yavru kedileri mıncıklayarak seviyor ve gülerek bildğin torun sever gibi. Diğer kendi getirdiği kediyide gögsüde yanında uyutuyor filan. Babama naptım ne oldu bilmiyorum itiraf ediyorum valla be bir şey yapmadım.

Rüyamda uludağ sözlükte takılıyordum.

Ümit Besen Abimiz seneler evvel özetlemiş durumumu;
'' Benim kaderimde ayrılıklar var,
Kimi sevsem, ayrıldı yollar. ''

Bir an önce askere gidip kurtulmak istiyorum sözlük. Bıktım artık şu serkeş yaşantıdan.

Erkek tişörtleri giymeyi çok seviyorum. uzun, bol ve rahat.

A101'den 6 tlye ayşe kulinin adı:aylin adlı kitabını aldım.çunku okuyacak kitabım kalmadı ve bu köyde kitabevi diye bir yer yok.

şu günlerde müzik dinlemek dışında hiçbir şeyden zevk almıyorum. yaşamak benim için her geçen gün daha sıkıcı, yorucu, saçma hatta gereksiz geliyor. ailem dışında da hiçbir sebebim yok zaten bu lanet dünyaya daha fazla katlanmak için. cehennem bile korkutmuyor bazen sanki bundan daha hissiz, boş değildir gibi geliyor. En azından içinde acı da olsa bir his olması. Bunu gerçekten ihtiyacım var bir şey hissetmeye ihtiyacım var. acı, mutsuzluk, açlık, susuzluk belki daha iyi biraz mutluluk. ne olursa ya ne olursa fark etmez sadece hissetmek istiyorum her hangi bir şey hissetmek.

Bütün hayatımı tanımadığım bir insana anlattım ve oda bana anlattı. telefondan birbirimizi anladık , hissettik ve acılarımız, yanlislarimizla biz olduk...

SOn iki gündür sözlüğe sadece çok özel biriyle sohbet etmek için giriyorum.